Tisk tüRKİye iŞveren sendikalari konfederasyonu



Yüklə 1,16 Mb.
səhifə16/19
tarix09.01.2019
ölçüsü1,16 Mb.
#93595
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   19

Zeytinyağı Sanayii :

Zeytinyağının iç tüketiminin artırılması, ihracatta ambalajlı zeytinyağı satışlarının diğer ülkelerle rekabet edecek düzeye getirilebilmesi için ilgili Bakanlığın sektörü biraraya getirerek yönlendirici ve uzun vadeli politikalar belirlenmesi sağlanmalıdır.




  1. İLAÇ İŞKOLU






İLAÇ İŞKOLU
Türkiye ilaç endüstrisinin temel amacı, ülkede uluslararası rekabet gücüne sahip, yaşam kalitesini artırıcı ve ülke ihtiyacının büyük kısmını yurt içi üretimle karşılayan bir ilaç sanayinin mevcudiyetini sağlamaktır. Bu temel amaç doğrultusunda, dünyadaki bir çok ülkeyle rekabet edebilme seviyesi, pazarın genişliği ve genişleme potansiyeli ile endüstrinin kapasite, insan kaynağı ve teknoloji bakımından ulaştığı düzey pozitif bir durum göstermektedir. Türk İlaç Endüstrisi bugün, uluslararası standartlarda ilaç üretimi yapan 35 ülke arasında yer almakta, ülke ilaç ihtiyacının % 85’ini yurtiçi üretimle karşılamaktadır.
Ülkemizin nüfusu, nüfus artış hızı, ekonomik kalkınması, kişi başına düşen ulusal geliri ve coğrafi konumu dikkate alındığında ilaç endüstrisinin ülkemiz için stratejik önemi daha çok ortaya çıkmaktadır. Uluslararası rekabete açık olan sektörümüz, toplumumuzun sağlığına en iyi şekilde hizmet sunmaktadır. Ancak dünya çapındaki gelişmelerden negatif etkilenmemek ve rekabet üstünlüğü sağlamak için;


  • İhtiyacımız olan fonların oluşması, sektörün gelişimini önleyen engellerin ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Aksi takdirde, sektörün rekabette başarılı olması mümkün değildir. Başta ilaç fiyatlarının belirlenmesine ilişkin hükümler içeren 1984 Fiyat Kararnamesi’nin uygulanması veya güncelleştirilerek yeni bir kararname ile sektörün rekabet gücünün artırılmasına yönelik tedbirler alınması,




  • Yatırım, Ar-Ge ve ihracat teşviklerinin sağlanması, bütçeden ve diğer kaynaklardan sağlanacak finansmanlar çerçevesinde Eximbank’ın kredi imkanlarının geçmiş yıllarda olduğu gibi artırılması ile bu kredilerden daha fazla yararlandırılması ,




  • Sosyal güvenlik kurumlarıyla olan sorunların giderilmesi


büyük önem taşımaktadır.
Ülkemizde yaşanan ekonomik kriz sonucu kurların serbest bırakılması ile TL, ABD Doları karşısında % 70’e varan değer kaybına uğramış, bu durum kullandığı hammaddenin çok önemli bir bölümünü ithal yoluyla karşılayan sektörümüzün girdilerinde büyük maliyet artışlarına neden olmuştur. Krizin yol açtığı ağır yükün faturasını karşılamak üzere devletin KİT ürünlerinde yaptığı artışlar başta olmak üzere pek çok ürünün fiyatlarında artışlar olmuş, kur artışlarının etkileri pek çok sektörde fiyat ayarlamalarıyla dengeleme yoluna gidilmiştir. Ancak aşağıdaki grafikte de görüldüğü gibi sektörümüz, fiyat ayarlaması açısından Sağlık Bakanlığı’nın onayına tabi olması nedeniyle, maliyetlerini karşılayamayan fiyat artışlarını büyük bir gecikme ile ilaç fiyatlarına yansıtmak durumunda kalmıştır.


İlaç Endüstrisinin Maliyet Girdilerindeki Artışlar,
22 Şubat -15 Mayıs 2001




Ortalama % 50



  • Bu duruma ilave olarak, mali sektörde yaşanan sıkıntılar reel kesimde yeni kredi imkanını ortadan kaldırırken, ilaç sektöründe de diğer reel sektörlerde olduğu gibi, kredi geri ödemelerinde önemli sorunlar yaşamıştır. Bu sorunların ekonomi düzene girdikten sonra çözümlenmesi beklenmektedir.




  • Sağlık Bakanı ile Nisan ayında yapılan toplantı sonucunda, ithalat yapan firmaların kâr oranının ve ithalat masraflarının indirilmesi kararlarının alındığı bildirilmiştir. İlaç fiyatlarındaki kısıtlı artış, döviz kurlarındaki % 70 artışın yanısıra diğer girdilerdeki ortalama % 50 olan maliyet artışlarını karşılamaktan uzak olmakla birlikte, olağanüstü koşullar dikkate alındığında kısa dönem için bir çözüm yolu olarak düşünülebilir. Ancak ithal edilen ilaçlarda sektörün kâr marjlarının düşürülmesi hem ithalatçı firmalar hem ecza deposu ve eczaneler hem de hastalar açısından olumsuz sonuçlar yaratabilir. İthalatçı firmanın % 14’lük azami kâr haddi, % 10’a; ithalatta öngörülen % 20 masraf payı % 6’ya, depocunun % 9 olan azami kâr haddi, % 7’ye ve eczacının % 25 olan kâr haddi, % 20’ye indirilmiştir. Kümülatif toplamda % 25’lik bir indirim söz konusudur. Bu durum zaten mali güçlükleri olan sektörü daha da sıkıntıya sokacak nitelikte bir karardır. Sayın Bakan tarafından, bu sistemin Eylül 2001 sonuna kadar geçerli olacağı, ekonomik duruma göre Eylül ayında konunun tekrar görüşüleceği beyan edilmiştir. Karara göre İthalat yapan firma, döviz kurundan etkilenmeyecektir. Ancak sektör kâr marjlarından büyük ölçüde fedakarlık etmiştir. Bu marjların ve ithalat masraflarının Eylül ayında tekrar eski oranlarına yükseltilmesi büyük önem taşımaktadır.



  • Dağıtım kanallarının günümüzde karşı karşıya oldukları en büyük sorun kamu ödemelerindeki gecikmelerdir. Bu durum sosyal sorumluluğu gereği özverili davranan sektörümüzün finansman yapısını zorlamaktadır. İlaç yokluklarına neden olunmaması için;




  • Tüm kamu ödemelerinin zamanında yapılmasının sağlanması,




  • Prim tahsilatını artırıcı önlemler alınması,




  • Sosyal güvenlik kurumlarının gerçekleşen ilaç tüketim verileri, reçete tahrifatları ve kupür sahtekarlığı olasılığını kuvvetlendirmektedir. Bu gibi yasa dışı işlemlerin önlenmesine yönelik yaptırımlar getirilmesi,




  • Tedavide sadece ucuz ilacın kullanılmasını öngören yaklaşım yerine, tüm gelişmiş ülkelerde uygulanan; tedavinin tüm unsurları ile toplam maliyetini (yatak işgal/gün maliyeti, kullanılan ilacın tedavi süresinde toplam maliyeti v.s) ve rasyonel ilaç kullanımını dikkate alan politikalar tercih edilmesi gerekmektedir.


Çağdaş dünyada toplumun geniş kesimlerine sağlık güvencesi götüren sosyal güvenlik kurumlarından beklenen, hastalar için en uygun ve doğru tedavi olanaklarının sağlanmasıdır.


  • 10 Mayıs 2001 tarih ve 23398 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 2001/2344 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile ilaçta uygulanan KDV oranı %17’den % 18’e çıkarılmış olup bu kararın 15.05.2001 tarihinde yürürlüğe girmesi kararlaştırılmıştır. İlaçlarda uygulanan % 18 KDV oranı çok yüksektir. Sendikamız, birçok defa gerek Maliye Bakanlığı’na gerek ilgili tüm mercilere ülkemizde ilaçlarda KDV oranının çok yüksek olduğunu, AB ülkeleriyle karşılaştırmalı tablolarla açıklamış ve indirilmesi talebinde bulunmuştur. Ancak bu talebimiz dikkate alınmadığı gibi, her KDV oranı yükseltildiğinde artış ilaca da yansıtılmıştır.


Avrupa Birliği ülkelerindeki KDV oranları incelendiğinde;

- 4 ülkenin beşeri ilaçlarda KDV oranını 0'a düşürdüğü,

- 13 ülkenin ortalama % 80'e varan indirim yapmak suretiyle sosyal bir ürün olan ilacın, toplum yararı dikkate alınarak vergi yükünü hafiflettiği görülmektedir.



Avrupa Ülkelerinde KDV Oranları (%)


Ülke Adı

Standart Oran

Reçeteli Ürünler

OTC/Reçetesiz Ürünler

Almanya

16.0

16.0

16.0

Avusturya (1)

20.0

0-20

0-20

Belçika

21.0

6.0

6.0

Danimarka

25.0

25.0

25.0

Finlandiya

22.0

8.0

8.0

Fransa (2)

20.6

2.1-5.5

2.1-5.5

Hollanda

17.5

6.0

6.0

İngiltere

17.5

0.0

17.5

İrlanda (3)

21.0

0-21

0-21

İspanya

16.0

4.0

4.0

İsveç

25.0

0.0

25.0

İsviçre

7.5

2.3

2.3

İtalya

20.0

10.0

10.0

Norveç

23.0

23.0

23.0

Portekiz

17.0

5.0

5.0

Yunanistan

18.0

8.0

8.0

Türkiye

18.0

18.0

-


(1) Sağlık sigortalarınca ödenen ilaçlarda KDV oranı 0’dır.

(2) Geri ödeme yapılan ilaçlarda KDV oranı % 2.1, geri ödemesi yapılmayan ilaçlarda % 5.5 KDV uygular.

(3) Oral yolla kullanılan ilaçlarda KDV oranı % 0, diğer ilaçlarda % 21'dir.

Bugün sarfedilen ilacın yaklaşık % 70’i devlet kuruluşları tarafından dağıtılmaktadır. (Sağlık Bakanlığı, SSK, Emekli Sandığı, Bağ-Kur, Milli Savunma Bakanlığı vs.) İlacın en büyük alıcısı devlet olduğundan, azaltılmasının devlete bir külfeti olmayacaktır.


Ülkemizde benzer uygulama temel gıda maddelerinde yapılmaktadır. Bu sınıf ürünlerde KDV halen % 8 olarak uygulanmakta, KDV açısından % 53 indirime tabi tutulmaktadır. Bu nedenle KDV’nin standart orandan daha düşük uygulanması, diğer temel gıda maddelerinde olduğu gibi ilaçta bu oranın % 8 olarak yeniden belirlenmesi sektörümüz ve toplum yararı açısından hayati öneme haizdir.

Bugüne kadar yaşanan tüm olumsuz koşullar altında dahi, ülkenin sosyal ve ekonomik yapısına katkıda bulunmak için özveriyle çaba göstermeye devam edecek ilaç sektörü ;



  • İlaç fiyatlarını düzenleyen kararnamenin tam olarak uygulanması,




  • Yatırım, AR-GE teşvikleri kapsamında ilaç sektörüne de pay ayrılması,




  • İlaç sektörünün ihracat teşviği içinde Eximbank kredi imkanlarından daha fazla yararlandırılması,




  • Kamu ödemelerinde yaşanan gecikmelerin önlenmesi,



  • Kamu ilaç alımlarında ucuz fiyat politikasının yerine tedavinin tüm unsurları ile toplam maliyetini ve rasyonel ilaç kullanımını dikkate alan politikaların tercih edilmesi

sonucunda, sağlıklı bir piyasa ekonomisi ile demokratik ve şeffaf bir yönetim anlayışı içinde hedeflerine daha kolay ulaşacaktır.




  1. İNŞAAT İŞKOLU







Yüklə 1,16 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   19




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin