Microsoft Word +Islam Mezhepler Tarihi Yayin Nushasi MehmetAliBuyukkara +++



Yüklə 1,92 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə241/283
tarix31.12.2021
ölçüsü1,92 Mb.
#113334
1   ...   237   238   239   240   241   242   243   244   ...   283
ILH2004-MZHP

 
 
Özet 
Mehdilik inancının İslâm öncesi kökenlerini ve İslâm düşüncesindeki yansı-
malarını değerlendirebilmek. 
Tarih boyunca sosyal sarsıntıların ve bunalımların yaşandığı dönemler, hep 
karizmatik bir kurtarıcı fikrini ön plana çıkarmıştır. Bu durum, içerikleri 
farklı olsa da bütün dinlerde beklenen bir kurtarıcı düşüncesinin oluşmasını 
sağlamıştır. Yahudilik ve Hıristiyanlık bunun en somut örnekleri olup, 
konunun  İslâm düşüncesindeki tezahürlerine de etkide bulunmuşlardır. 
İslâm’daki mehdilik anlayışı, daha çok Şiî çevrelerce sahiplenilmiş olmasına 
karşın, Sünni çevrelerde de karşılık bulmuştur.  Şiîlik’te, beklenen on ikinci 
imamın bir vasfı olması dolayısıyla inanç meselesi olarak görülen mehdilik, 
Sünnîler için bir inanç meselesi niteliği taşımamaktadır.   
Ahmediyye mezhebinin sosyo-kültürel arka planını ve oluşumunu 
açıklayabilmek. 
Ahmedîyye mezhebi, Hint alt kıtasında Müslümanların  İngiliz idaresinin 
baskısı altında ezildiği ve mehdilik söylemlerinin yüksek sesle dillendirildiği 
bir ortamda Mirza Gulam Ahmed tarafından kurulmuştur. O başlangıçta 
Hıristiyanlar’a ve İngilizler’e karşı  İslâmiyet’i savunan bir ıslahçı olarak 
Müslüman çevrede ortaya çıkan bir kimseyken, zamanla söylemini daha ileri 
götürmüş ve beklenen mehdi olduğunu iddia etmiştir. Onun yaşadığı zaman 
diliminde Hindistan, Hinduizm, Hıristiyanlık ve İslâmiyet olmak üzere üç 
dinin birlikte yaşadığı bir bölgedir. O kendisinin İslâmi çevredeki mehdilik 


 
 
204
iddiasını, diğer dinlerde de yer alan beklenen kurtarıcı fikri ile ilişkilendirmiş 
ve her üç dinin beklediği mehdi olduğunu ileri sürmüştür.   
Ahmedîyye mezhebinin temel görüşlerini açıklayabilmek. 
Ahmedîlik, Hint alt kıtasında Sünni İslâm anlayışı ekseninde ve mehdilik 
iddiaları çerçevesinde oluşmuş bir harekettir. K
lasik anlamda tam bir mezhep 
hüviyeti taşımamaktadır; çünkü İslâm dininin doğrudan doğruya itikatla ilgili 
konularına giren meseleleri hakkında değil, kıyamet ve ahir zaman rivayetleri 
ile ilgili ikincil derecedeki birtakım hususlar üzerinde durmaktadır. Hareketin 
temel görüşleri, Mirza Gulam Ahmed'in mesihlik, mehdilik, nebilik gibi 
iddiaları çevresinde şekillenmiştir. İmana ilişkin görüşleri Sünni mezheplerin 
yaklaşımıyla paraleldir. Buna göre iman Allah’a, peygamberlerine ve onun 
Allah’tan getirdiklerine inanıp, dil ile ikrar, kalp ile tasdik etmek ve hayırlı 
işler yapmaktan ibarettir. Ahmedîlik, İslâm'ın ibadet ve muamelat konuların-
da tamamen Hanefî mezhebinin yaklaşımını benimsemektedir. Ahmedîliğin, 
Sünnî mezheplerle en önemli ayrılık konularından birisini cihat konusundaki 
düşünceleri oluşturmaktadır. Buna göre silahla cihat devri geçmiştir. İslâm'ın 
yayılması için cihat, kalem ve dua ile yapılmalıdır. 
Bâbîlik-Bahâîliğin dini-kültürel arka planını ve oluşum sürecini 
açıklayabilmek 
Bâbîlik-Bahâîlik 
İran’da daha çok Şiî İslâm anlayışı merkezinde gelişmiştir. 
Şirazlı Mirza Ali Muhammed Bâb’ın kurucusu olduğu hareketin arka 
planında  İmâmiyye  Şîası’nın tasavvufi bir yorumu niteliğindeki  Şeyhîlik 
tarikati yatmaktadır. Mirza Ali, Şeyhîlik tarikatının lideri olan Kazım 
Reşti’nin ölümünden sonra geleceğini haber verdiği mehdi görüşünü merkeze 
alarak üç aşamalı bir süreçte hareketini kurdu. O ilkin beklenen mehdiye 
açılan kapı (bâb) olduğunu iddia etti. Daha sonra kendisinin beklenen mehdi 
olduğunu ileri sürdü. En sonunda da yeni bir dinle gönderilen bir peygamber 
olduğunu iddia etti. Onun ölümü üzerine Bâbîlik içerisinde bölünme yaşandı. 
Ancak taraftarların pek çoğu Bahâullah olarak isimlendilen Mirza Hüseyin 
Ali’ye tabi oldular ve hareket bundan sora Bahâîlik olarak anılmaya başlandı.  
Bâbîlik-Bahâîliğin temel görüşlerini açıklayabilmek..
 
Bâbîlik-Bahâîlik  İslâm sınırlarını zorlayan bir takım görüşlere ve yaklaşım 
tarzlarına sahip olması sebebiyle İslâm kültüründen kaynaklanan ancak İslâm 
dairesinden çıkan bir mezhep olarak görülmüştür. Ancak mezhebin 
taraftarları, Bâbîlik-Bahâîliği yeni bir din olarak temellendirmeye 
çalışmışlardır. Mezhebin esasları daha çok Bâb Mirza Ali’nin görüşleri ve 
düşünceleri üzerine kuruludur. O sırasıyla, mehdiye açılan kapı, mehdilik ve 
peygamberlik iddialarında bulundu. En son aşamada yeni bir din getirdiğini 
ve bu dinin kutsal kitabının el-Beyân olduğunu ileri sürdü. 19 sayısına kutsal 
bir değer atfedildi ve bu sayı her şeyin temeli kabul edildi. Mezhebin 
Bahâîlik sürecinde de Bâb Mirza Ali’nin görüşleri varlığını korudu. 
Bahaullah Mirza Hüseyin Ali tarafından yazılan el-Îkan ve el-Akdes isimli 
kitaplar vahiy mahsulü olduğu iddiasıyla kutsal kitap olarak görüldü. 
Bahâîliğe göre namaz ferdi olarak günde üç defa Allah’ı anmaktan ibarettir. 
Oruç on dokuz gün olarak bir perhiz şeklinde ifa edilir. Hac, Bâb ile 
Bahâullah’ın yaşadıkları mekanları ziyaret etmektir. Bahâîliğe göre, 
Bahâullah’tan sonra da peygamber gelecek, ancak bu onun zuhurundan 1000 
yıl sonra gerçekleşecektir.  

Yüklə 1,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   237   238   239   240   241   242   243   244   ...   283




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin