Sayın Şeyh’in bir daha; “Bizim alimlerimizin nezdinde bu hadis red edilmiştir” dememesi için bu mananın ispatı hakkında kısa olarak birkaç hadis nakletmek zorundayım:
1- İmam Sa’lebi Menakıb ve Tefsirinde, İbn-i Meğazili eş-Şafii, Menakıb’da, Mir Seyyid Ali Hemedani Meveddet’ül- Kurba’nın altıncı Meveddet’inde, ikinci halife Ömer bin Hattab’dan şöyle rivayet etmekteler: “Resulullah (s.a.a) ashabı arasında kardeşlik akdi yaptığında şöyle buyurdular:
“Bu Ali dünya ve ahirette kardeşimdir, ehlim nezdinde halifemdir, ümmetim arasında vasimdir, ilmimin varisidir, borçlarımın ödeyicisidir, onun malı benim malım, benim malım da onun malıdır, onun yararı benim yararım, onun zararı da benim zararımdır, onu seven beni sevmiştir, ona buğz eden bana buğz etmiştir.”
2- Şeyh Süleyman Belhi el-Hanefi, Yenabi’ul- Mevedde kitabının 15. babını bu konuya ayırmış ve Sa’lebi, Himvini, Hafız Ebu Naim, Ahmed bin Hanbel, İbn-i Meğazili, Harezmi ve Deylemi’den Ali (a.s)’ın vesayetini ispat eden 20’den fazla rivayet nakletmiştir. Bu rivayetlerden sadece bazısını siz beyler için nakletmek istiyorum. Şeyh Süleyman Belhi, Ahmed bin Hanbel’in Müsned’inden (Sibt bin Cevzi de Tezkiret’ul- Havas’il- Ümmet s. 26’da ve İbn-i Meğazili eş-Şafii de Menakıb’da bu rivayeti nakletmişlerdir) rivayet etmiş olduğu üzere Enes bin Malik şöyle diyor:
“Selman’a, vasisinin kim olduğunu Peygamber (s.a.a)’e sormasını söyledim. Selman da; “Ya Resulellah vasin kimdir?” diye sordu.
Resulullah da; “Ey Salman, Musa’nın vasisi kimdi?” diye sordu.
Salman; “Yuşa bin Nun idi” dedi.
Peygamber (s.a.a) de; “Benim vasim, varisim, borçlarımı ödeyen ve vaadime vefa gösteren Ali bin Ebi Talip’tir.” diye buyurdu.
3- Muvaffak bin Ahmed’den, o da Bureyde’den Resulullah (s.a.a)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmektedir: “Her nebinin bir vasi ve varisi vardır. Şüphesiz Ali de benim vasim ve varisimdir.”
(Muhammed bin Genci eş-Şafii de Kifayet’ut-Talib s. 131, bab 62’de müsned olarak bu rivayeti nakletmekte ve şöyle demektedir: “Bu hadis, Şam Muhaddisi’nin de Tarih’inde rivayet etmiş olduğu güzel bir hadistir.”
4- Şeyh’ul- İslâm Himvini’den, o da Ebuzer’den Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmektedir:
“Ben Peygamberlerin sonuncusuyum; ey Ali, sen de kıyamete kadar vasilerin sonuncususun.”
5- Hatib-i Harezmi’den, o da Ümmü Seleme’den Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmektedir:
“Allah-u Teala her peygambere bir vasi seçmiştir; Ali de benden sonra Ehl-i Beytim, itretim ve ümmetim arasında benim vasimdir.”
6- İbn-i Meğazili Şafii’den, o da Asbeğ bin Nebate’den (Buhari ve Müslim’in de kendisinden rivayet etmiştir) Hz. Ali (a.s)’ın şöyle buyurduğunu rivayet etmektedir:
“Ey insanlar, ben yaratıkların İmamıyım ve mahlukatın en iyisinin vasisiyim. Doğru yola hidayet edici tertemiz itretin babasıyım. Ben Resulullah (s.a.a)’in kardeşi, vasisi, velisi, dostu ve habibiyim. Ben müminlerin emiriyim. Eli, ayağı ve alnı akların (secde uzuvları nurlu olanların) önderiyim ve vasilerin efendisiyim. Benimle savaşmak Allah-u Teala ile savaşmak ve benimle barışmak Allah-u Teala ile barışmaktır. Bana itaat Allah-u Teala’ya itaattir. Benim velayetim Allah’ın velayetidir. Bana uyanlar Allah’ın dostlarıdır, benim yaranlarım Allah-u Teala’nın yaranlarıdır.”
7- Hakeza İbn-i Meğazili Şafii Menakıb’da Abdullah bin Mesud’dan naklen Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in şöyle buyurduğunu nakletmektedir:
“Davet (risalet), ben ve Ali ile sona erdi; ikimiz de asla puta tapmadık; Allah-u Teala beni peygamber, Ali’yi de vasi karar kıldı.”
8- Mir Seyyid Ali Hemedani eş-Şafii Meveddet’ul- Kurba’nın 4. Meveddet’inde Utbe bin Amir-i Cehni’den şöyle rivayet etmektedir:
“Resulullah’a, Allah-u Teala’nın birliği, Muhammed’in peygamberliği ve Ali’nin vasiliği üzerine biat ettik. Dolayısıyla bu üçünden her birini terk edecek olursak kafir oluruz.”
9- Meveddet’ul- Kurba’da yer alan bir hadiste de Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor: “Şüphesiz Allah-u Teala her peygambere bir vasi karar kılmıştır. Şiys’i Adem’e, Yuşa’yı Musa’ya, Şem’un’u İsa’ya ve Ali’yi de bana vasi kılmıştır. Ali vasilerin en üstünüdür. Ben davet edici, Ali ise (hak ve hakikati) aydınlatıcıdır.”
10- Yenabi kitabının sahibi, Harezmi’nin Menakıb’ından Ebu Eyyub Ensari’nin şöyle dediğini rivayet etmektedir: “Resulullah (s.a.a) hastalanınca Fatıma (a.s) Hazretin yanına geldi ve sürekli ağlıyordu. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) onun ağladığını görünce şöyle buyurdular:
“Ey Fatıma, Allah-u Teala’nın sana olan kerameti; herkesten önce İslâm’ı seçen, ilmi herkesten daha çok olan ve hilmi herkesten büyük olan birini sana eş olarak seçmesidir. Allah Teala yeryüzü ehline baktı, onların arasından beni seçti ve beni peygamber olarak gönderdi. Yine yeryüzü ehline baktı, onların arasından eşin Ali’yi seçti ve O’nu seninle evlendirmemi ve kendime vasi kılmamı bana vahy etti.”
İbn-i Meğazili Şafii Menakıb’da bu rivayetin devamında şu cümleleri de nakletmektedir:
“Ey Fatıma, biz Ehl-i Beyt’e, daha önce kimseye verilmeyen ve bizden sonra da kimsenin derk edemeyeceği yedi özellik verilmiştir: En büyük nebi bizdendir, o da senin babandır; vasimiz en üstün vasidir, o da senin eşindir; şehidimiz en hayırlı şehittir, o da amcan Hamza’dır; cennette istediği yere uçan iki kanatlı da bizdendir, o da amcan oğlu Cafer’dir; cennet ehlinin iki efendisi de bizdendir, onlar da senin oğullarındır. Nefsim elinde olan Allah-u Teala’ya and olsun ki İsa bin Meryem, arkasında namaz kılacağı bu ümmetin Mehdi’si de senin evlatlarındandır.”
İbrahim bin Muhammed Himvini de Feraid’de bu hadisi naklettikten sonra şu cümleleri de zikretmiştir:
“Yeryüzü zulümle dolduktan sonra Mehdi yeryüzünü adaletle dolduracaktır. Ey Fatıma, üzülme, ağlama; şüphesiz ki Allah-u Teala sana benden daha merhametli ve şefkatlidir. Bu da kalbimde olan yerin ve makamın sebebiyledir. Allah-u Teala seni, soy açısından en büyük, halka en merhametli, eşit bölmede en adaletli ve hükümleri en iyi bilen biriyle evlendirmiştir.”
Zan edersem Nevvab beyin itminanı sağlamak ve Şeyh’in yanlışlığını düzeltmek için Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’den rivayet ettiğim bunca hadis yeterlidir. Yoksa Hz. Ali (a.s)’ın vesayetini ifade eden pek çok nebevi hadis mevcuttur.
Dostları ilə paylaş: |