Peygamberler
Yüce Allah, hiçbir ayırım yapmaksızın Müslümanların bütün peygamberlere iman etmesini vacip kılmıştır. Yüce Allah bu konu ile ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:
“Biz, Allah’a ve bize indirilene; İbrahim, İsmail, Ishak, Ya’kub ve esbâta (=torunlarına) indirilene, Musa ve İsa’ya verilenler ile Rableri tarafından diğer peygamberlere verilenlere, onlardan hiçbiri arasında fark göz etmeksizin inandık ve biz sadece Allah’a teslim olduk deyin.”129
Yüce Allah, müminlerin imanının bu şekilde olduğunu belirtmektedir. Bu konuda ise şöyle buyurmaktadır:
“Peygamber, Rabbi tarafından kendisine indirilene iman etti. Müminler de (iman ettiler). Her biri Allah’a, meleklerine, kitaplarına, “peygamberlerine” iman ettiler. “Allah’ın peygamberlerinden hiçbiri arasında ayırım yapmayız. İşittik, itaat ettik. Ey Rabbimiz, affına sığındık! Dönüş sanadır” dediler.”130
Yüce Allah, iyiliğin bu şekildeki imanda olduğunu haber vermektedir. Bu konu ile ilgili olarak ise şöyle buyurmaktadır:
“Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki; Allah’a, ahiret gününe, meleklere, Kitap’a, “peygamberlere” iman eder.”131
İnsan, peygamberlerden bazısına inanıp diğer bazısına inanmazsa veya iman hususu da bu peygamberler arasında ayrım yaparsa kâfir olur. Yüce Allah bu konu ile ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:
“Allah’ı ve peygamberlerini inkâr edenler ve (inanma hususunda) Allah ile peygamberlerini birbirinden ayırmak isteyip “(peygamberlerin) bir kısmına iman ederiz, ama bir kısmına inanmayız” diyenler ve bunlar (= iman ile küfür) arasında bir yol tutmak isteyenler yok mu? İşte gerçekten kâfirler bunlardır.”132 Yüce Allah, bu peygamberlerden bazısını bize anlatıp bu peygamberleri isimleriyle zikretmiştir. Bazılarını ise bize anlatmamıştır. Bu konuda şöyle buyurmaktadır:
“Bir kısım peygamberleri sana daha önce anlattık. Bir kısmını ise sana anlatmadık.”133
Yüce Allah’ın isimlerini bize bildirdiği peygamberlerin sayısı yirmi beştir. Bu peygamberlerin isimleri şu ayetlerde zikredilmektedir:
“İşte bu, kavmine karşı İbrahim’e verdiğimiz delillerimizdir. Biz dilediğimiz kimselerin derecelerini yükseltiriz. Şüphesiz ki senin Rabbin Hakim (=hikmet sahibindir, Alîm (=hakkıyla her şeyi bilen)’dir. Biz, İbrahim’e; İshak ve (İshak’ın oğlu) Yakub’u da armağan ettik; hepsini de doğru yola ilettik. Daha önce de Nuh’u ve O’nun soyundan Davud’u, Süleyman’ı, Eyyub’u, Yusuf’u, Musa’yı ve Harun’u doğru yola iletmiştik. Biz iyi davrananları işte böyle mükâfatlandırırız. Zekeriyya, Yahya, İsa ve İlyas’i da (doğru yola iletmiştik). Hepsi de iyilerden idi. İsmail, Elyesa’, Yunus ve Lût’u da (hidayete erdirdik). Hepsini âlemlere üstün kıldık.”134
Bu ayetlerde 18 peygamber ismi geçmektedir. Kur’an’ın başka ayetlerinde geçen diğer 7 peygambere de iman etmek vaciptir.
“Allah Adem’i, Nuh’u, İbrahim ailesi ile İmrân ailesini seçip âlemlere üstün kıldı.”135
“Ad kavmine de kardeşleri Hûd’u (peygamber olarak gönderdik).”136
“Semûd kavmine de kardeşleri Salih’i (peygamber olarak gönderdik).”137
“Medyen kavmine de kardeşleri Şuayb’ı (peygamber olarak gönderdik).”138
“İsmail’i, İdris’i ve Zülkifl’i de (an). Hepsi de sabreden kimselerdendi. Onları rahmetimizin içine aldık. Hakikaten onlar, iyi kimselerdendi.”139
“Muhammed içinizden herhangi bir adamın babası değildir. O, Allah’ın resulü ve peygamberlerin sonuncusudur.”140
Peygamberlerin sayısının 124 (000)141 olduğu rivayet edilmektedir.142
Her Ümmete Bir Peygamber Gelmesi
Bu peygamberleri Yüce Allah uzun asırlar boyunca ümmetlere göndermiştir. Hiçbir ümmet kendisini Allah’a davet eden ve hakkı irşad eden bir peygamberden yoksun kalmış değildir. Yüce Allah bu konuda şöyle buyurmaktadır:
“Allah’a andolsun ki, ‘senden önceki ümmetlere’ de (peygamberler) göndermişizdir.”143
“(Geçmiş) her ümmet içinde de mutlaka “bir uyarıcı” (peygamber) buluna gelmiştir.” 144
“Her ümmetin “bir peygamberi” vardır.”145
“Her toplumun “bir yol gösterici” (peygamberi) vardır.”146
Peygamberin, Kendi Ümmetinin İçinden Gönderilmesi:
Peygamber, kendi ümmetinin içinden biridir. Ümmeti içinde değerli birisi bile olsa, yine de Allah onu kendisinden aldığı vahyi insanlara yerli yerinde sunması için bir takım aklî ve manevi özelliklerle donatmıştır.
“Allah, peygamberliğini kime vereceğini daha iyi bilir.”147
“Allah meleklerden ve insanlardan “peygamberler” seçer. Doğrusu Allah, Semî’ (=işiten)’dir ve Basîr ( = gören)’dir.”148
Yüce Allah, peygamberleri, peygamberlik görevini yerine getirmede onları güçlü kılmak ve dinî ve dünyevî işlerde kendilerine uyulan birer örnek olmaları için onları üstün özelliklerle ve faziletlerle donatmıştır. Eğer Allah, peygamberleri, bu aklî ve manevi özelliklere sahip kimselerden değil de yanlış fıtrat ve zayıf akıllı olan kimselerden seçmiş olsaydı, bu peygamberler, Allah’ın hidayetini insanlara götürmeye sahip ehliyetli kimseler olamazlardı.
Peygamberin, (Diğer insanlar Gibi) Yemek Yiyen Birisi Olması:
Peygamber, (insanlar gibi) yemek yiyen ve sokaklarda gezip dolaşan birisidir.
Yüce Allah bu konuda şöyle buyurmaktadır:
“Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de, şüphesiz, yemek yerler, sokaklarda gezerlerdi.”149
Peygamberin Evlenmesi:
Peygamber, diğer insanlar gibi evlenir ve çocuk sahibi olur. Yüce Allah bu konuda şöyle buyurmaktadır:
“And olsun ki, senden önce nice peygamberler gönderdik. Onlara eşler ve çocuklar verdik.”150
Dostları ilə paylaş: |