Saint-Simon ve “Bilgi Toplumu”: Güncel Bir Kavramın Tarihsel Perspektiften Eleştirisi Hakan Yüksel1


Akışların Düzenlenmesi ve Sanayi Toplumuna Geçiş



Yüklə 48,62 Kb.
səhifə5/9
tarix07.01.2022
ölçüsü48,62 Kb.
#89085
1   2   3   4   5   6   7   8   9
3. Akışların Düzenlenmesi ve Sanayi Toplumuna Geçiş
Saint-Simon artık akışların akmasını sağlayacak ağların inşası için akışları nasıl düzenlemek gerektiği sorusuna yanıt aramaktadır ki, bu aynı zamanda sanayi toplumunun nasıl kurulacağı sorunsalına denktir. Toplumsal dönüşümün anahtarını akışların düzenlenmesinde arayan tasavvurunda akışların saptırılmadan aktığı organize bir yapı olan sanayi toplumu bir ağ toplumdur [13, 14]. Bell ve Castells’den önce teknik ağlar üstünde yükselen bir “ağ toplumu” tanımlayan Saint-Simon, kavrayışını keskinleştirdikçe yine onlardan önce ağ toplumunda finansal akışların ve bunu sağlayacak uzmanların önemini vurgular, iktidarın aşınmasına değinir.
Ağ inşasını dert edinen Saint-Simon artık önceliği bilgiden ziyade devlet bünyesi içindeki para akışının düzenlenmesine verir çünkü para akışının olması gerektiği gibi dolayımsız olmadığına, devlet tarafından saptırılarak iktidardakilerin cebine yönlendirildiğine karar vermiştir [18, 19]. Üretimden çıkan kaynakların yeniden üretime aktarılmasını arzulayan Saint-Simon böylelikle fizyolojiden ekonomi-politiğe (her ikisi de dolaşımı vurgular) geçiş yaparken, yöneten-yönetilen ayrımı yerine üreten-üretmeyen ayrımına değinmeye başlar [17, 18, 19]. Çözümü parlamentonun yapısını değiştirerek para akışını en iyi idare edecek kapasiteye sahip olduklarını düşündüğü sanayicilere ve bankacılara bütçeyi denetleme yetkisini vermekte bulur [17, 18, 19, 21]. Mühendislerin yanına sanayici ve bankacıların uzmanlığı eklenir [10]. Bu noktada Musso, kapasite teriminin Saint-Simon açısından önemi vurgular [18, 19, 20]. Terim önce teknik ağların içerimini vurgulamak için kullanılırken, artık ağlardaki akışı çevirebilme yetisini vurgulayacak şekilde de kullanılmaktadır. Akışların düzeni teknik yanında yeti de gerektirmektedir ki, bunu günümüzde teknik altyapıyı vurgulayan politika belgelerinin çoğunda göremeyiz.
Saint-Simon, uzmanlığa dayanan teknokratik iktidar anlayışını her biri bir akıştan sorumlu üç kamaralı bir parlamento kurma önerisiyle taçlandırır [10, 17, 18, 19]. Detaylandırırsak, mühendisler ve sanatçılardan oluşan ve projeler sunan icat kamarası ulaşım ağlarıyla insanların ve malların dolaşımını sağlamaya ve kutlamalar düzenlemeye çalışırken, bilim insanlarından oluşan inceleme kamarası hem bu projeleri inceleyecek hem de eğitim projeleri yoluyla bilgi akışını yönlendirecektir. Sanayi temcilerinden oluşan ve projelerin yerine getirilmesi kadar vergi ve bütçeyi denetleyen icra kamarasıysa paranın dolaşımını sağlayacaktır.
Saint-Simon, ekonomik akışların yapısının toplumsal yapıyı da belirdiğini söylemektedir. Devletin para akışını saptırmasını iktidar ve feodal sistemle özdeşleştirirken, para dolaşımının artırılarak çevriminin sağlanmasını sanayi sistemiyle özdeşleştirerek iktidarın yerini kapasitenin ve yönetimin aldığını belirtir [10, 15, 17, 18, 19, 20]. Bu düşüncesini biraz daha derinleştirir; hükümetin iktidarı zor kullanarak parayı gasp ederken ve bu yolda diğer iktidar odaklarıyla çatışırken, organizasyonunu daha güçlü kılma peşinde koşan ve iktidarın yerini kapasitenin aldığı organize bünyelerde/toplumlarda iki farklı kapasite çatışmak yerine birlik oluşturur [18, 19, 20]. Bunu şöyle dile getirir: “Eski sistemde halk şeflerine itaat ederdi, yenisinde onlarla birleşiyor. Şefler içinse emretme söz konusuydu, sanayi şefleri için yönetim var. İlk durumda halk tebayken, ikincide ortaktır. Endüstriyel birleşimlerin hayranlık veren karakteri sayesinde tüm yarışanlar aslında işbirliği içindeler, ortaklar; en basit işçiden en zengin fabrikatöre ve en aydınlanmış mühendise kadar”.
19’uncu yüzyılın başında Fransız düşünürün vurguladığı, insanların sanayi toplumunun maddi bolluğuna ulaşmak için beraberce uyum için çalıştığı, yeti sahibi uzmanların aldıkları nesnel kararlarla iktidarın ortadan kalktığı ve yönetim anlayışının öne çıktığı toplum tasavvuru, günümüz bilgi toplumu ku-ramcılarınınkiyle ciddi paralellikler sergiler.

Yüklə 48,62 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin