X4 ŞAHIS: Bir ailenin bir grubun kendi varlığını sürdürebilme hayatta kalabilme şeyi nedir onun sosyal yaşamı, işi, gücü hayatta kalmasının koşullayan dedim yani varoluşunu devam ettirebilmesi değil mi. Şimdi bu noktada varlık kuralları ve uygulama gücünü yitiren toplum şimdi varlık kuralları dediğimiz hayatta kalabilme imkan olanak koşullarının insanların elinden alınması. Bu noktada mesela bugün Recep Bey’in AKPnin yaptığı politika vardır insanların yeşil karta, kömüre vb. sosyal yaşam ihtiyaçlarını gidermeye yönelik en hayati konuların kendine bağlayan insanlara sunuyor öyle değil mi. İnsanlar gidip saatlerce teşhir olma rencide olma aşağılanma adına da olsa gidiyor sırada bekleyip bir şeyler alıyor di mi şimdi onu alamasa adam beslenemeyecek hayatını sürdüremeyecek. Toplumu önce açlıkla terbiye ediyorlar ondan sonra küçük küçük vererek kendilerine bağlıyorlar. İşte bu nokta toplumu kuralını da uygulama gücünü de zayıflatıyor. Daha önce köyünde ülkesinde kendi imkanlarıyla kendine yetebilen bir aile hayvanlarıyla çiftliğiyle vb yani Kürdistan'dan örnek verim savaş şu bu gerekçesiyle köyler boşaltıldıinsanlar o doğal o kendi imkanlarıyla kendi varlıklarını sürdürebilecek koşulları hepsini şehire geldiler. Bi anda şehirde o alışık oldukları düzenin dışında farklı bi düzen gördüler. Nedir Ekmeği parayla alan, sebzesini parayla alan, hayatta kalabilecek her türlü materyali parayla alan bir pozisyona düşecek. Parayı nerden bulacak para ağaçta yetişmiyor mecbur bi şekilde entegre olup çalışacak Bu napıyor çok ucuz iş gücünü getiriyor.kiralar yüzde yüz yükseldi ucuz iş gücü oldu kendi koşullarında varlığını sürdüremedi(Anlaşılmıyor 18.50) ... sosyal bir devletin yapması gereken vatandaşının varlığını sürdürecek koşulları yaratma koşulunu karşılıklı olarak vermek beni tanıyacaksın beni kabul edeceksin ki ben sana şu şu yardımı yapayım. Onun altyapısını oluştur işte geçmiş yeşil karttan kömüre kadar adam onu almak zorunda alamazsa varlığını sürdüremeyecek ama aldığı zamanda kendi düşüncesinden de birçok taviz verecek. Yardım kuruluşlarının önünde bekleyen bir kişinin psikolojisini düşüne biliyor musunuz adam teşhir oluyor rencide oluyor. Bakıyorsun ki artık o insan hayvan topluluğuna dönüşüyor. Artık varlığını sürdürecek asalak bir şey oluyor ve bu noktada bir güce tabi oluyor. Mesela seçim süreçlerinde Adana Valisi işte şunu demedi mi kürt çocukları sokak eylemleri falan yapıyo ya gerekirse ana babalarını tutuklarım, gerekirse yeşil kartlarına el koyarım gerekirse başka şehre sürerim diye kendine bağlıyo. Kendi iradesiyle yöneten güçlere karşı da hemen tehdit unsurları devreye sokabiliyor.en kısa verebileceğimiz örnek olarak bu örnek (... Anlaşılmıyor...) Ahlak ve politikada birbiriyle bire bir bağımlı ve iç içedir. Politikanın (Anlaşılmıyor 26.10) ahlak için ne demiştik toplumun sürdürme ve ayakta kalabilme kurallarına sahip olma ve uygulama gücü bunun iradesini kararlılığını alıyor. (26.21)
Ama hayatta kalabilme uygulama karar gücünü kurallarla kavrayıp bununla birlikte bu sefer maddi ve fiziki ihtiyaçların gidermenin yol ve yöntemlerini belirleyecek tartışarak kararlaştırmaysa politikadır.Bu anlamıyla baktığımızda politika genel anlamıyla tanımlanan işte politika nedir siyasi görüştür izahatını yapmak bir süreçtir derler politika için veya işte Türkiye'de bölücü şeyler politikayı sorduğunda politika inançsızlıktır politika güvensizliktir yani politikacıların karakteristik özellikleri kavramın geneline yansımış birçok şeyde siyasetle politika (Anlaşılmıyor 27.21) Niye çünkü ahlakla politika nedir beyazla siyah gibi insanların o günkü hedefini kabul ettirme o günki işini yürütebilmek için insanlarca kullanılan bir yalan aracı olarak kullanılmıştır politika. Demogoji bundan doğmuştur. Olmıyanı olan gibi gösterme olanı farklı gösterme insanları aldatma yanıltma sanatında ana hatlarıyla (Anlaşılmıyor) Fakat bizim politikaya bindirdiğimiz rol topluma gerekli ahlaki kuralları sağlamak ve bununla birlikte temel maddi ve fiziki ihtiyaçlarını gidermenin yol ve yöntemlerini sürekli tartışarak kararlaştırmaya denir. Bu noktada arkadaşlar hem ahlak hem politika birbiriyle iç içe geçmiş kavramlar biri olmadan diğeri olmayacağı gibi ahlaksız politika belirttiğimiz gibi aldatma yanlışı doğru diye gösterme vb. hususlara giriyo. Yani sen ahlaki bir modelin olacak ama bunu yaşamsallaştıracak bunu fiziki ve maddi imkanlarını teslim edip o ihtiyaçlar doğrultusunda hayatını şekillendirecek bir yol yöntemin yoksa (Anlaşılmıyor 30.51) hani toplum şey olur ya her şeyin toplumun geneline yayabilecek bir sisteme dönüştürmeme mesela sosyalizm Markstan önce yok muydu ama neydi genelde kuramsal düzeyde belirtilmiş olması gereken işte ahlaki yönüyle bir model oluşmuş veya bir türlü gerçekleştirilecek uygun politika maddi ve fiziki ihtiyaçların giderilmesi için zemin oluşturulamamış Marksın en büyük özelliği neydi bunun yani o ahlaki özün politik düzeyde yani uygulanabilme yani maddi ve fiziki ihtiyaçların yol yöntem (Anlaşılmıyor 31,44) bir form olarak toplumlara sunmasıydı. Mesela zihni ihtiyaçlar örneğin biz bugün burada bir aylık eğitim devremizde kendi zihni ihtiyaçlarımızı karşılamak için buradayız. Yani bir boyutu nedir biliyoruz ki demokratik modern yaşamda (Anlaşılmıyor) iktidar korkusunu dışında bir model yaratmaya çalışıyoruz.Bu modeli yaratırken ne yapmak lazım öncelikle kişinin kendi bilincinde olması lazım adına hareket ettiği yapının bilincinde olması lazım bu bilinci oluşturacak şey nedir bilimdir demi düşünce bu noktada eksikliklerimiz var veya var olan bir bütün daha güçlendirmek için böylesi devreler düzenleyerek zihni ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz. Teknik araçlarda da olabiliyo. Yaşamın her alanında da düşünceye dayanan yani idealindeki yaşamı pratiğe dönüştürebilecek düşünsel ve olguların pratikleştirecek arayışa giriyor. Ve insan varlığını sürdürebilmesi için sadece devlete ihtiyacı yok bilimdir, sanattır, kültürdür felsefedir yani bunların tespitinin iyi yapıp kendi ahlaki ölçüsünde yaşamsallaştıracak ihtiyacı tespit edip o ihtiyaç doğrultusunda o zihni ihtiyacı gidermelidir. (Anlaşılmıyor33.55)