Tkip kuruluş Kongresi Belgeleri


Ek bazı sorunlar/öneriler



Yüklə 1,03 Mb.
səhifə72/78
tarix30.07.2018
ölçüsü1,03 Mb.
#64277
növüYazı
1   ...   68   69   70   71   72   73   74   75   ...   78

Ek bazı sorunlar/öneriler

Bunların dışında tartışma sürecinde yoldaşların belli önerileri vardı. Programımızda ulusal soruna ilişkin olarak, proleter devrimin siyasal görevleri ve hedefleri içerisinde bir madde olarak değil, bir alt başlıkla nispeten daha geniş bir bölümün yeralmasma ilişkin bir öneri vardı. Türkiye’de başka bir temel ulusun varlığı, bu çerçevede önemli bir ulusal sorunun varlığı, bunun bugünün Türkiye’sinde özel bir yer tutması vb. nedenlerle, bunun böyle olması gerektiğine inanan bazı yoldaşlar vardı.

Ben Program Taslağı’nda, proleter devrimin genel hedefleri ve görevleri içerisinde ulusal soruna maddeleştirilmiş bir biçimde yer verdim. Ama bir de ulusal sorun başlığı altında dört ara başlık taşıyan kısa bir ulusal sorun program taslağı kaleme aldım. Benzer bir şeyi, tarım sorunları genel programatik çerçevede ifade edildiğinde çok dar kaldığı için, bu sorunla ilgili yapmayı denedim. Ama ortaya çıkan metin tarım sorunlarına ilişkin bir alt program olmaktan çıktı, tarım ve köylü sorunu üzerine bir tespitler ve tezler metnine dönüştü. Bunlar, tartışmaları kolaylaştırmak amacıyla, biraz rahatlık gösterilerek yapıldı. Biz bunu program formu içerisinde tartıştığımızda, inanıyorum ki en uygun biçimi bulacağız.

Bunların dışında şunu söyleyebilirim. Bugünün sapmalarını biz de tanımlamalıyız. Komünist Manifesto'dan beri bir gelenek bu. Her dönemde işçi sınıfı sosyalizmi dışında kalan ve o günün mücadelesi açısından önem taşıyan sosyalizm akımlarına (sapmalar olarak da bakabiliriz) ilişkin tanımlar yapılmış(240)sa, bizim programımızda da böyle kısa bir bölüm olacaktır. Revizyonizme, popülizme, bugün özel bir önem taşıdığı için sosyal-reformizme ilişkin söylenecek birkaç cümlelik tanımlamalar olacak bunlar.

Bu toplumdaki devrimci muhalif akımlara karşı tavır, tıpkı Komünist Manifesto’da olduğu gibi, özlü bir tanımdan ibaret kalmalıdır. “Türkiye Komünist İşçi Partisi, toplumumuzda kurulu toplumsal ve siyasal düzene karşı mücadele eden tüm muhalif ve devrimci akımları destekler.” Bu ifade programımızda doğal olarak yer alacaktır. Bizim bunu açıp gerekçelendirmemiz gerekmez. Bunun kendisi çok şey anlatmaktadır zaten. Devrimci harekete ilişkin tutumumuzun bir programatik ifadesinden başka bir şey değildir bu.

Bir de asgari-azami program meselesi var. Programın yapısı tartışıldığında kuşkusuz önemli bir sorun. Delegelere sunulmuş ön tartışma tutanaklarında bu konuda ayrıntılı tartışmalar var. Şimdi üzerinde kısaca durmak isterdim, ama konuşmam biraz fazla zaman aldı. Onun için şimdilik bırakıyorum. Ama bu konuda kısa bir tartışma yapmak durumunda kalacağız.

Kuru görüntü canlı ve zengin öz

Genel esaslardan, temel tezlerden oluşan özlü bir program, çözümlemeler içeren makalelere alışmış kimselere çok kuru bir belge gibi görünür. Ama bu bir program bilincinden yoksunluğu anlatır. Biz bunu daha önce de tartıştık. Ulusların kendi kaderini tayın hakkına ilişkin bir tek madde Lenin için neden çok önemli olabiliyor da, diğerleri için kağıt üzerinde herhangi bir ifade olarak kalıyor? Biz programı asla bir makale gibi, herhangi bir siyasal değerlendirme gibi kavramayacağız. Eğer böyle kavrarsak, özlü bir metin, bir takım genel noktaların sıralanması gibi anlaşılacaktır. Görünürde herkesin bildiği, görünürde birçok kimsenin üzerinde birleşebildiği temel(241)tezler yığını gibi görünecektir. Nitekim bizde tasfiyecinin teki zamanında; “herkesin programı üç aşağı beş yukarı birbirine benzer” diyor, dolayısıyla ayrılıklar yapay demeye getiriyordu. Mesele bu mu? Gerçekten o birbirine çok benzeyen, çoğu kere de klasik metinlerden alınan her bir temel tez ve madde herkes için aynı içeriği ifade ediyor mu? Aynı amaca, aynı ilkeye bağlılığı ifade ediyor mu? Mesele bu zaten.

Program bilinci bu açıdan da çok kritik bir önem taşıyor. Program, program diyorduk. Bir takım cümlelerden ibaret bir metin midir bir program? Programın gerisindeki bütün bir bakışaçısı bilinmezse, programın özlü bir ilkeler, hedefler ve görevler tanımı olduğu bilinmezse, bir program metni gerçekten çok kuru ve yavan görülecektir. İlkeye bağlılık, amaca bağlılık nedir? Bir program bununla birlikte kavranmazsa yine hiçbir şey anlaşılmayacaktır. Hepimiz proletarya diktatörlüğünü savunuyoruz demek, kendi başına hiçbir şey ifade etmiyor. Bu amaç herkes için aynı şeyi ifade ediyor mu gerçekten? Onu kavramak tarzından tutunuz da, ona ulaşma yol ve yöntemine kadar, ona dayanak oluşturacak toplumsal kuvvetin kavranışına kadar... Proletaryayı ciddiye almayanın proletarya diktatörlüğünü ciddiye alması mümkün müdür? Karşı-devrim karşısında devrimci şiddeti savunmak, kendi başına proletarya diktatörlüğünü savunmak olabilir mi? Bakıyorsunuz, proletarya ile hiçbir bağı olmayan, onu herhangi bir sınıftan ayrı görmeyen bir akım, öte yandan proletarya diktatörlüğünün çok kararlı bir savunucusu olabiliyor. Proletarya diktatörlüğünün toplumsal- tarihsel içeriği, bu anlamda bilimsel içeriği kavranamadığı için, kendi içinde boş bir laf savunuluyor.

Özlü bir program bir bakıma kuru bir programdır da. Birkaç temel cümleden oluşan paragrafların bir sıralanmasıdır. Çözümlemeler, ayrıntılar, örnekler içeren makaleler varken, bu kuru program da neyimize duygusu uyandırabilecek bir yapısı var, program bilincinden yoksun insanlar için. Ama ilke deni(242)len, nihai hedef denilen, amaç denilen şeye bağlı olanlar için, bu temel noktaların doğru bir biçimde ifade edilmesi, benimsenmesi, bu çerçevede program sadakati, apayrı bir anlam ve önem taşımaktadır.

Biz bunu kavrayamadığımızda zaten bir program bilinci oluşturamayız. Birçok insan programı döne döne incelemeyi bir ihtiyaç olarak da görmez. Ben programı inceleyene kadar, programda anti-emperyalizm üzerine kuru bir paragrafla uğraşana kadar, bizim anti-emperyalizm üzerine koca bir kitabımız var, onunla uğraşırım demek durumunda kalabilir. Halbuki uğraştığı koca kitabın bir anlam taşıyabilmesi için, programdaki o bir paragraflık yaklaşımın çok iyi sindirilmesi, o çerçevenin çok iyi edinilmesi gerekir. Program zaten 300 sayfada anlatılanın üç satırda ya da bilemediniz üç paragrafta özlü bir biçimde ifade edilişidir.(243)


Yüklə 1,03 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   68   69   70   71   72   73   74   75   ...   78




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin