AÇIKLAMA: Ceza Hukukunun niteliği gereği ,bir ceza mahkumiyetinin vakit geçirilmeden infaz edilmesi kuralı geçerlidir.Ancak,işlediği bir suçtan dolayı cezalandırılmasına karar verilen hükümlünün ,geçmişteki hali ve ahlaki nitelikleri göz önünde tutulduğunda ,cezasının derhal infaz edilmesinin yarar sağlamayacağı gibi , sakıncalı olduğu durumlar olabilir.Bu nedenle, Devletin cezalandırma hak ve görevini ,yargılama veya infaz aşamalarında ertelemesi müessesesi kabul edimiş ve tüm modern hukuk sistemlerinde yaygın bir şekilde uygulamaya konulmuştur. Belirli bir süre içinde failin iyi hal göstermesi karşısında Devletin infaz hak ve yetkisini kullanmaktan vaz geçmesi olarak tanımlayabiliyeceğimiz erteleme , cezanın suçlunun kişiliğine uydurulmasının (ferdileştirilmesinin) en önemli araçlarından biri olarak öteden beri hukuk sistemimizde yer almaktadır.
Yeni Türk Ceza Kanunu sisteminde erteleme müessesesi yalnızca hapis cezasına mahkum olanlar hakkında uygulanabilecektir. Haklarında Kanunun 50 nci maddesi uygulanmak suretiyle hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilenlerin cezası hakkında 51 inci maddenin uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Gerek hapis cezasıyla birlikte ve gerek yalnız olarak adlî para cezasına mahkumiyet durumunda, adlî para cezasının ertelenmesi mümkün değildir.
Ertelemede, denetim süresi içerisinde hükümlü bakımından söz konusu olabilecek yükümlülükler açısından da bazı yenilikler getirilmiştir.
Denetimli serbestlik süresi içinde bir meslek veya sanat sahibi olmayan hükümlünün, bu amaçla bir eğitim programına devam etmesine; bir meslek veya sanatı icra sahibi hükümlünün, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına; ya da, onsekiz yaşından küçük olan hükümlülerin, özellikle bir meslek veya sanat edinmelerini sağlamak amacıyla, barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmesine karar verilebilir.
Düzenlemeye göre, erteleme sadece mağdurun değil, kamunun uğradığı zararın da tamamen tazmini koşuluna bağlanabilir hâle getirilmiştir.
Getirilen diğer bir yenilik de, denetim süresi içinde hükümlüyle ilgili olarak uzman bir kişinin görevlendirilmesidir. Hükümlüye rehberlik edecek bu uzman kişi, kötü alışkanlıklardan kurtulmasını ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini temin hususunda hükümlüye öğütte bulunur; eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya nezdinde çalıştığı kişilerle görüşerek, istişarelerde bulunur; hükümlünün davranışları, sosyal uyumu ve sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hâkime verir.
Bu düzenleme, Adalet Bakanlığı bünyesinde yeni bir teşkilatlanmayı (denetimli serbestlik büroları) gerekli kılmaktadır.
Bu sistemde; İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir.
Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Bu hüküm ile Kanunun 5 inci maddesi karşısında, suç tarihinde onbeş yaşını bitirmiş ancak onsekiz yaşını doldurmamış bulunan çocuklar bakımından 2253 sayılı Kanunun 38 inci maddesinin uygulanma imkanı kalmamıştır.
Kanun Koyucu, mahkum olunan cezanın ertelenmesinde, mahkum olunan suçtan dolayı verilen ceza bakımından bir kısım koşullar aradığı gibi,(2yıl ,18 yaş,3 yıl) kişinin bu suçu işlemeden önceki durumunun da göz önünde bulundurulmasını aramıştır. Ve önceki durumun değerlendirilmesinde de bir kısım ölçütler konulmuştur.
Buna göre; erteleme kararının verilebilmesi için kişinin;
a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,
b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşturmuş olması,
gerekmektedir.
Yeni Türk Ceza Kanununa göre, cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna da bağlı tutulabilir.
Koşulun yerine getirilmemesi durumunda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi hâlinde, hâkim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhâl salıverilir. Koşulun yerine getirilmemesi durumunda ise cezanın infazına devam olunacaktır.
Hâkim tarafından cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Belirtmek gerekir ki, denetim altında bulundurma hâkimin takdirine bağlı değildir. Denetim hususunda mutlaka karar verilecektir. Hâkimin takdirinde olan, yalnızca denetim süresinin ne kadar olacağı ve denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesi hususlarıdır.
Denetim süresi içinde;
a) Bir meslek veya sanat sahibi olmayan hükümlünün, bu amaçla bir eğitim programına devam etmesine,
b) Bir meslek veya sanat sahibi hükümlünün, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
c) Onsekiz yaşından küçük olan hükümlülerin, bir meslek veya sanat edinmelerini sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmesine,
Mahkemece karar verilebilecektir. Bu konuda karar verilmesi hâkimin takdirine bırakılmıştır.
Mahkeme, hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden geçirilmesine de karar verebilir (m.51/6).
Mahkeme, denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişiyi görevlendirebilecektir. Denetim görevlisinin görevlendirilmesi zorunlu değildir. Hâkimin takdirine bırakılmıştır (m.51/5).
Denetim görevlisi, kişinin kötü alışkanlıklardan kurtulmasını ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini temin hususunda hükümlüye öğütte bulunur; eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya nezdinde çalıştığı kişilerle görüşerek, istişarelerde bulunur; hükümlünün davranışları, sosyal uyumu ve sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hâkime verir.
Mahkeme, hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak, denetim süresinin uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine de karar verebilir (m.51/6).
Yeni Türk Ceza Kanununa göre, hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilecektir (m.51/7).
Yukarıda belirtildiği gibi, cezası ertelenen kişinin denetim altında bulundurulması zorunludur. Ancak, denetimin koşula bağlanması veya denetim konusunda uzman görevlendirilmesi, hükümlünün kişiliği ve sosyal durumu göz önünde bulundurularak, hâkimin takdirine bırakılmıştır.
Denetim süresinin, hükümlü tarafından yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirilmesi durumunda, ceza infaz edilmiş sayılacaktır(m.51/8).
|