Dördüncü Madde
Hakiki güneş senesini, yıldızlara ve burçlara göre ayları, rumî ayların
isimlerini bildirir.
Ey aziz, malûm olsun ki, astronomlar ve müneccimler sözbirliğiyle
demişlerdir ki: Hakiki güneş senesini müddeti, burçlar feleğinin farz
olunan bir noktasından güneş kursu, kendine özgü batıya yönelik hareketiyle
ayrılıp, ta yine o noktaya dönünceye dek geçen zamandır. ama müneccimler,
güneş senesinin başlangıcını, güneşin koç burcunun tepesine girmesinden
başlatmışlardır. Oniki burcun her birine geçişini, ayların başları itibar
edip, her burcun geçiş süresini bir ay saymışlardır. güneş senesinin gün
sayısı, üçyüzlatmışbeş ve dörttebir gündür. Burada günden murat, bir gün
bir gecesiyledir. Bu yıldızların burçlarına göre ayların gün sayısı, ebced
hesabıyle şu beytin lafızlarıdır:
Gerçi güneş senesinin burçlar hesabıyle ayları budur. Lâkin İskender İbn-i
Filozof'-i Rumî, güneş senesinin aylarının başlangıçlarını, müneccimlerin
farz eylediği burçların evvellerinden onar gün önce itibar edip, güneş
senesinin başlangıcını güneşin koç burcunun tepesine girmesinden on gün
önce başlatmışlardır. Her bir ayı bir isimle tahsis edip, rumî aylar nâmıyle
şöhret vermişlerdir. Her bir ayı bir isimle tahsis edip, he bir mevsim
için, üç ay tayiniyle sonuca ermişlerdir. Ama ilkbahar ayları: Mart, Nisan,
Mayıs'tır. Yaz ayları: Haziran, Temmuz, Ağustos'tur. Sonbahar ayları: Eylül,
Ekim, Kasım'dır. Kış ayları: Aralık, Ocak, Şubat'tır. Halen diyarınızda
meşhur ruznâmelerde yazılmış olan bu aylardır ki, gün sayıları şu beyitte
malûmdur.
Beşinci Madde
Kamerî saneyi ve aylarını; arabî ayların isimlerini; arabî ve rumî ayların
ilk günlerini bildirir.
Ey aziz, malûm olsun ki, astronomlar ve matematikçiler ittifak üzere
demişlerdir ki: Ay senesi, oniki kamerî aydır. Her bir kamerî ay, ayın
güneşten farzolunan yerinden kendi batıya yönelik hareketiyle ayrılmasından
yine o yere dönünceye dek geçen zamandır. Ayın, güneşten farzolunan
konumlarının ortaya çıkışı hilâldir. Dinî işlerde belirleyici olan, hilâlin
görünmesidir. Araplara göre ayın ilk günleri hilâldir. Lâkin hilâlin
görünmesi, bölge frakları sebebiyle değişiktir. Bunun için matematikçiler,
kamerî ayların başlangıçlarını, güneş ile ayın toplanmasından ve ayın
görünmemesinden itibar etmişlerdir. Ayın zamanı, iki toplanma arasındadır.
Günlerinin sayısı, yirmidokuzbuçuk gündür. Bu kamerî seninin zamanı:
Üçyüzelidört ve beştebir ve altıdabir gündür. Güneş senesinden on gün
yirmibuçuk saat noksandır. Bu kamerî senenin başlangıcı, muharrem ayının
başlangıcıdır. Arabî ay senisi, rumî seneden on gün yirmibuçuk saat noksan
olduğundan, bir yılda, yaklaşık onbir gün önce gelir. Mesela bir sene mart
ayıyla muharrem ayının başlangıçları, aynı gün olsa; bu iki ay birbirine
uygun gelse, hicrî seninin binyüzellidördüncü senesi gibi, nevruzla aşure
bir günde tesadüf kılsalar: Kaçınılmaz olarak gelecek senede muharrem
hilâli, mart ayından onbir gün önce görünür. Şu halde beher sene bu öne
geçmeyle, otuzüç senede bir devresini tamamlayıp, yine muharremin
başlangıcı, martın başlangıcı olur. Lâkin bir ay senesi, güneş seneleri
içinde yok olur. Zira ki otuzdördüncü muharremdir ki, otuzüçüncü martla aynı
gelir. Çünkü bu kameri ay, o dört mevsimi anlatıldığı gibi devredip, bir
mevsimde karar bulmazlar. Onun için bunar, bir mevsime mensup olmazlar. Şu
halde her iki ayı, bir eş itibariyle, birini yirmidokuz gün ve birini otuz
gün sayıp, senenin başlangıcını, muharrem ayından saymışlardır.
Kamerî ayların isimleri: İlk ay muharrem, bir muhterem aydır ki, onuncu
günü asure bayramıdır. Onun arkadaşı safer'ül-hayrdır. Sonra Rebiülevvel,
bir muazzam aydır ki, onikinci gecesi, Habib-i Ekrem sallallahü aleyhi ve
sellemin oğlumudur. Sonra Rebiülahir muhteremdir. Sonra Cemadülüla bir
mübarek aydır ki renklidir. arkasından camazil ahirdir. Sonra Receb-i esam
rağbet görmüş bir aydır ki, ilk cuma gecesi regaib gecesidir. Şaban bir
hayırlar ayıdır ki, onbeşinci gecesi berat gecesidir. Ramaz-ı şerif bir
mübarek aydır ki, yirmiyedinci gecesi, kadir gecesidir. Şeval-i saiddir ki,
başı fıtır (Ramazan) bayramıdır. Ondan sonra zilkadedir ki, onun arkadaşı
zilhiccedir. Onuncu günü hacılar (kurban) bayramadır. Bu ay, senenin
mührüdür.
Arabî ve rumî ayların ilk günlerini bulmayı ikişer beyt ile eda eden
"gurrenâmemiz"in bölümün sonu olması münasip görülmüştür. Bu hevalardan
hevesimiz yorulmuştur.
NAZM
Hak'ka hamd ve Habibine selam et
Her ayda ruz-u şeb saat be saat
Çün dört beyt iki gurre mücmelidir
Hurufun şehr,i hâkim bilmelidir
Şuhur-u hâkimin cem' etmelisin
İki hafta anınla gitmelisin
O mecmuu ne günde kim bulursun
O şehrin gurresin ol gün bulursun
Kaçında şehr-i rumun gurredir bil
Bul anda rumiden hem şehr-i şer'î
Burucu aslî bil her şehri fer'i
Mukaddem beyt oniki kelimedir tam
Hurufudur şuhur-u şer'a erkam
ikinci beyti sekiz kelimedir al
Hurufun şehr,i şer'a hâkim sal
Üçüncü beyttir tertib-i manzum
Şuhur-u rumidir anınla malûm
Oniki kelimedir beyt oniki ay
Evail-i hurufu şehr erkamıdır say
Şuhur-u ruma âzerle bile bede' et
Muharremden şuhur-u şer'î say git
Şuhur-u ruma tâbi beyt-i râbi
Ve yekşenbe hurufun oldu ami
çün yirmisekiz huruf oldu her yıl
Şuhur-u ruma hâkimdir biri bil
Ehe zed bûd o sekiz harf olur kim
Şuhur-u şer'a her yıl biri hâkim
Çu hicret-i sâli binyüzaltmış ve beş
Bu şehrin hâkimi vardır rakam-ı şeş
Bu şal içre çün âzâr gurre buldu
Eced-i cimîde ruma hâkim oldu
Çün altmışaltı olur sal-i hicret
İki hâkim iki da olur elbet
Bu tertib üzere hâkimler gider kim
Ehe zed bûdun oluş devri daim
Velîkin hâkim-i rum ahrafı çok
Bu sal-i hicrile devr ettiğiçin
Bu salın eşhuru eyler tahavvül
Otuzüç yılda bir yıldır tedahül
Mutabık gelse âzerle muharrem
Bu hicret salini bir tarh et ol dem
Çü gurrenâmeler nazm etti Hakkı
Şuhur-u dehr ile bil sun'-u Hak'kı
(Bu şiirde ebced hesabıyle ayların başlangıçları anlatılmaktadır. Daha
sonra bir cedvelle hicrî ve rumî senelerin ve ayların birbirine çevrilesi
anlatılmakta ve gösterilmektedir. Günümüzde bu konuda çeşitli kitaplar
yayımlanmış olup; hicrî senenin hangi ayının hangi gününün, rumî veya
miladî senenin hangi ayının hangi gününe rastladığı gösterilmiştir. Bu
kitaplardan herhangi birini edinen okuyucularımız, aradıkları ayı ve günü
kolaylıkla bulabileceklerinden, buradaki karmaşık çizelgeyi vermeyi gereksiz
bulduk. Yalnızca burçlarla ilgili iki çözelgeyi veriyoruz.)
Bu iki sayfanın başlarında çizilmiş olan felekî burçlarla rumî ayların
yukarıdaki ve aşağıdaki rakamlarından murat budur ki: Meselâ koç burcunun
başlangıcı artın onbirindedir. bitişi ise nisanın dokuzundadır. Koç burcu
otuz gündür, mart ayı otuzbir gündür. Kuzey saati, karşılıklı altı burca
tiksim olunmuştur. Saat rakamlarının yazılışı, burçların önündedir. Meselâ
koç burcunun başlangıcında gün, oniki saattir, dakika yoktur. Gece de oniki
saattir. Gün ortası altı saattir. İlk ikindi dokuz saat yirmialtı dakika,
yatsı bir saat otuziki dakika ve imsak on saat onüç dakikadır.
Mesela koç burcunun sonu, başak burcunun başlangıcıdır. Başağın bitimi
koçun başlangıcında tamam olur. Öteki burçlar bu kıyasla malûm olur. Martın
onuncu günü balığın sonudur ve martın başlangıcı balığın yirmibirindedir,
bitimi koçun yirmibirindedir. Şubatın başı kovanın yirmiüçündedir, bitişi
balığın yirmisindedir. Güney saatleri de karşılıklı altı burca taksim
olunmuştur.
23-BÖLÜM:023:
BEŞİNCİ BÖLÜM
Su unsurunun mahiyetini, keyfiyet ve durumlarını, farklılık ve vasıflarını,
isimlerini; denizken buhar, bulut, kar, yağmur, kaynak ve nehir ve yine
buhar olmasını; değişik hareketlerle hareket bulmasını; denizlerle
karaların yer değiştirmesini; denizlerde ve karalarda bulunanların sudan
faydalanmasını, suda hayvanların vücuda gelmesini; su tabakasının kalınlığı
sayılan denizlerin derinliklerinin ölçülmesini, denizle gemilerin
yürümesini ve gemilerle halkın her tarafa varıp, murat almasını; yeni dünya
(Amerika) bulunup, yer ve deniz devr olunup, batıya giden gemilerin doğu
semtine gelmesini yedi madde ile açıklar.
Dostları ilə paylaş: |