Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinde Zorunlu Tedavi ve Sorunları
Oturum Başkanı : Hüseyin Soysal
Panelist : Rabia Bilici
Psikiyatrik hastaların suç işleme oranı sanıldığının aksine normal popülasyondan farklılık göstermez. Ancak suç işleyen hastaların sağlığı ve toplumun güvenliği açısından bu hastaların tedavi altına alınmaları gereklidir. Ruhsal hastalığı olanların tedaviye zorlanması, istemsiz olarak hastaneye yatırılması ruh sağlığı hizmetinde tartışmalı konulardan biri olup zorla tedavi etme gerekliliği psikiyatriyi birçok disiplinden ayırmaktadır. Hastanın tedavi konusunda karar verme yeterliliği azaldığında bile hastanın otonomi hakkı ve toplum güvenliliği arasındaki dengenin kurulması esastır.
Ülkemizde hastaların zorunlu tedavisi yasalara göre yapılır. Bu yasalar; Türk Medeni Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu, Türk Ceza Kanunu, Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında kanun ve Çocuk Koruma Kanunu’dur.
Psikiyatrik hasta suç işlediği zaman suçun şiddet derecesi, hastalığın ciddiyeti, gelecekteki suç işleme potansiyeli ve toplum için tehlikeliliği değerlendirilerek yatırılarak tedavisi gerekebilir. Bu hastaların tedavisinin yüksek güvenlikli servislerde yapılması gerekir. Yatarak tedaviden sonra belirli aralıklarla kontrole gelmesi sağlanarak hastalığın alevlenmesi ve tekrar suç işleme oranının azaltılması amaçlanır. Bu sunumda Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinde zorunlu tedavilerde yaşanan sorunlar ele alınacaktır.
Kaynaklar
1. Soysal H. Adli Psikiyatri El Kitabı, Roman’s Yayınları, 1. Baskı, 2005, İstanbul
2. Öncü F, Ger C. Zorunlu Tedavi Adli Psikiyatri Uygulama Klavuzu (Editör: Mustafa Sercan), 1. Baskı, 2007
PANEL-13
Zorunlu Tedavide Sorunlar
Samsun Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesinde Adli Psikiyatri
Oturum Başkanı : Hüseyin Soysal
Panelist : Umut Mert Aksoy
1965 yılında Sağlık Bakanlığınca inşaatına başlanan bugünkü Samsun Devlet Hastanesi 1970 yılında bitti ve o yılın Mayıs ayında bugünkü Ruh Sağlığı Hastanesi olan tarihi bina Karadeniz Bölgesi Ruh Sağlığı Hastanesi alarak hizmete sokuldu. İsmi bilahare Karadeniz Bölgesi Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi alarak değiştirildi.1980 yılında Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi adını aldı. Halen hastanemizde 3 kapalı erkek servisi, 2 açık erkek servisi ve 1 açık kadın servisi 1 nöroloji-özel servisi, 2 adli servis, kapalı kadın servisi ve 1 Amatem servisi olmak üzere toplam 10 servis bulunmaktadır. Hastanemizin toplam yatak kapsitesi 293 dür.
Adli servislerimiz kapalı servis koşullarına sahip olup yalnız erkek hastalara hizmet vermektedir. Kapalı servisimizin yarı kapalı açık alanı bulunmaktadır. Samsun Ruh Sağlığı Hastanesi 13 ile hizmet vermektedir: Samsun, Sinop, Ordu, Çorum, Amasya, Tokat, Kastamonu, Çankırı, Yozgat, Gümüşhane, Bayburt, Sivas, Iğdır.
Coğrafi alan açısından yakalşık 10 milyon nüfusa hizmet vermektedir.
Bu panelde katlımcılara Mart 2009-Mart 2010 tarihleri arasındaki 1 yıllık adli psikiyatri hizmetleri ile ilgili veriler sunulacaktır.
PANEL-14
Psikiyatride Uzmanlık Eğitimi: Çıraklar Nasıl Usta Oluyor?
Klinik Akıl Yürütme
Oturum Başkanı : Tunç Alkın
Panelist : Meral Demirören
Klinik yeterliğin 3 temel bileşeninden biri klinik akıl yürütmedir (KAY). KAY, bir klinik vakadan elde edilen bilgilerin, hekimin bilgisi ve deneyimi ile entegre edilmesi, sentez edilmesi ve hastanın probleminin tanısında ve hastanın yönetiminde kullanılmasıdır.
KAY’ın çekirdek elemanları bilgi, biliş (yaratıcı, eleştirel, yansıtıcı ve diyalektik düşünme) ve metabiliştir. Bu elemanlar, klinik bilginin alınması, yorumlanması, işlenmesi, kullanılması ve karar verme sürecinde etkileşim içindedir.
KAY sürecinde alan bilgisi, profesyonel meslek bilgisi ve hekimin deneyimine bağlı kişisel bilgi birlikte kullanılır. Yeterli klinik deneyime sahip olmayan acemiler az ve dağınık bilgiye sahiptir, deneyim artarken bilgi düzenlenir ve daha kompleks yapılar ve şemalara yerleştirilir. En temel bilgiler, hastalık süreçleri, nedensel ilişkiler ve tıbbın temel bilim bilgisidir. Bir sonraki düzeyde, hastalık prototipleri, semptom ve bulgularla ilişkili “hastalık skriptleri”; en üst düzeyde ise, bilginin hızlı ve etkili kullanımı ile karakterize “paternler” oluşturulur.
Hekimler, hastaların sorunlarına tanı koyarken literatürde farklı şekilde adlandırılan KAY modellerini kullanırlar:
-
“Hypothetico-deductive” akıl yürütme (AY),
-
“İleriye yönelik” (veri ile tetiklenen) ve “geriye yönelik” (hipotezle tetiklenen) AY
-
“Analitik” (düşünmeye dayalı) ve “analitik olmayan” (sezgisel) AY
-
“Kurallara dayalı” ve “vakaya dayalı” AY
-
“Schema-inductive” AY
-
“Skript teorisi”ne göre AY
-
“Patern recognition” AY
KAY modelleri büyük benzerlikler ve ortaklıklar taşımaktadır. KAY modellerinin seçimi ve kullanımı, hekimin bilgi ve deneyimi yanısıra klinik problemin yapısından etkilenir.
KAY, çoklu bağlamda gerçekleşen karmaşık bir süreçtir. KAY’da bağlam, hasta merkezli tıbbi bakım sağlama, akıl yürütme sürecine katkıda bulunan taraflar ve çevresel faktörler anlamında önemlidir. KAY’ın bağlamını oluşturan bileşenler: hastanın klinik problemle ilgili algısı ve inaçları; klinik problemin yapısı; klinik/sağlık bakım ortamının özellikleri; bilimsel, teknik ve profesyonel bilgi artışı; hekimin kişisel özellikleri ve profesyonel yeterlikleridir.
Kaynaklar
HIGGS, J., JONES; M. (2000). Clinical Reasoning in the Health Professions. Second Education. Publisher: Butterworth-Heinemann.
NORMAN, G. (2005). Research in Clinical Reasoning: Past History and Current Trends. Medical Education, 39:418-427.
PANEL-14
Psikiyatride Uzmanlık Eğitimi: Çıraklar Nasıl Usta Oluyor?
Dostları ilə paylaş: |