14. bahar sempozyumu türkiye psikiyatri derneği yıllık toplantısı


İkinci Basamak Devlet Hastanelerinde Yıldırma



Yüklə 0,75 Mb.
səhifə11/40
tarix18.12.2018
ölçüsü0,75 Mb.
#86269
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   40

İkinci Basamak Devlet Hastanelerinde Yıldırma


Oturum Başkanı : Şeref Özer

Panelist : Eren Bodur

Dilimizde ‘iş yerinde yıldırma’, ‘psikolojik şiddet’, ‘duygusal taciz’ gibi değişik tanımlamalarla karşılık bulan ‘mobbing’, işyerinde bir çalışana ya da bir grup çalışana yöneticiler ya da diğer çalışanlar tarafından yöneltilmiş, sistematik, tekrarlayan, mantık ve ahlak dışı, kasıtlı davranışların tümü olarak tanımlanabilir. Farklı yorum ve tanımlamalarının olması değerlendirmede zorluklara neden olsa da, sistematik, kasıtlı ve düşmanca davranışların, belirli bir süre ve sıklıkta devam ediyor olması mobbing için belirleyici özelliklerdir. Bir diğer belirleyici özellik ise bu davranışların, kişiyi işten ayrılmaya zorlamak amacıyla yapılmasıdır. Mobbing tehdit, yıldırma, ayrımcılık, sosyal izolasyon, destek olmama gibi davranışlarla kendini gösterir (1,2). Avrupa’da görülme sıklığının %2-15 arasında değiştiği ve daha çok hizmet, sağlık ve eğitim alanında görüldüğü belirtilmektedir (2). Mobbingin ortaya çıkışı ve sürmesinde mobbing uygulayanın kişilik özelliklerinin yanı sıra, yönetim ve karar verme mekanizmalarında şeffaf olmayan politikaların izlenmesinin, etik ilke ve değerlerin kaybolmasının, kurum içi yetersiz iletişimin, başarıyı değerlendirme ve ücretlendirmede adil yaklaşımların uygulanmamasının da uygun zemin oluşturduğu söylenmektedir (3). Mobbinge maruz kalan bireylerde fiziksel ve ruhsal sağlığın bozulduğunu bildiren birçok çalışma vardır. Motivasyon kaybı, kendine güvende azalma, uykusuzluk, anksiyete ve yorgunluk sıklıkla bildirilen fiziksel ve ruhsal yakınmalardır (1). Bu kapsamda ikinci basamak bir devlet hastanesinde mecburi hizmet yükümlüsü olarak çalışan bir uzman gözünden mobbing ve etkileri, sağlık politikaları ile ilişkisi, mobbing ile başa çıkma ve mobbingi önleme yolları tartışılacaktır.



Kaynaklar

1. Pranjić N, Maleš-Bilić L, Beganlić A,  Mustajbegović J. Mobbing, Stress, and Work Ability Index among Physicians in Bosnia and Herzegovina: Survey Study. Croat Med J. 2006; 47: 750-8.

2. Weber A, Hörmann G, Köllner V. Mobbing--a work related risk factor of service-based society? Gesundheitswesen. 2007 May; 69(5): 267-76.

3. Agervold M. The significance of organizational factors for the incidence of bullying. Scand J Psychol. 2009 Jun; 50(3): 267-76.



PANEL-11

Koruyucu Ruh Sağlığı Çerçevesinden Yıldırma (Mobbing)

Üniversitede Yıldırma

Oturum Başkanı : Şeref Özer

Panelist : Altan Eşsizoğlu

       


Kişilerarası iletişimde karşımıza çıkan yıldırma, genellikle basit bir saygısızlık, küçük bir yalan veya bir hile ile başlamakta, bu tutumlara tanık olan sosyal grubun tepkisiz kalması durumunda davranışların zamanla açık hale gelerek mağdurların ruh sağlığını bozabilmekte, mağdurların genellikle yanlış anlaşılacaklarını düşünerek susmayı tercih edip sessizce acı çekmeleriyle sürüp gitmektedir (1).

Yıldırmayı sadece kişisel bir sorun değildir. Yaşanan ekonomik değişimin, çalışma ortamının niteliğinde yarattığı değişikliklerin,  kapitalist kar anlayışının, rekabetin, esnek üretim biçimlerinin  ve kapitalist rekabetin geliştirdiği bir durum olarak görülmelidir Bu alandaki sınırlı veriler hem AB'de hem de Avrupa'da yıldırmanın nadir bir durum olmadığını göstermiştir (2).

Bu sunumda kişisel tecrübelerin ışığında Türkiye’de üniversitelerde yıldırma üzerine tartışılacaktır.

Kaynaklar

1. Cengiz SA. Kişilerarası iletişimde sapkın şiddet: Manevi taciz (mobbing). Kriz Dergisi 2007; 15(2):1-14.

2. Kaya B. İş yeri stresinin özgün bir biçimi: Yıldırma (mobbing). Türkiye Psikiyatri Derneği Bülteni 2009; 12(1): 63-64.

PANEL-12

Uzmanlık Eğitimi Boyunca ve Bitiminde Hekimlik

Asistan Gözüyle Uzmanlık Eğitimi ve Müfredat


Oturum Başkanı : Halis Ulaş

Panelist : Özge Kılıç

Psikiyatri uzmanlık eğitiminin amacı psikiyatri alanında yüksek düzeyde bir teorik ve klinik yeterliliğin geliştirilmesidir. Ülkemizde uygulanan psikiyatri uzmanlık eğitimi kurumların olanaklarına ve eğiticilerin nitelik ve niceliğine göre oldukça farklılık göstermektedir. Bu farklılıkları en aza indirmek ve uzmanlık eğitiminin standartlarını geliştirmek amacıyla TPD Psikiyatri Yeterlik Kurulunca Psikiyatri Uzmanlık Eğitimi Programı oluşturulmuştur. Programın Türkiye’deki tüm eğitim kurumlarında aynı şekilde yaşama geçirilmesi hedeflenmiştir. Psikiyatri uzmanlarının ise bilimsel gelişmeleri yakından izlemelerini ve güncel bilgiye ulaşmalarını teşvik etmek amaçlanarak Yeterlik Sınavlarını başlatma kararı alınmıştır. 4 yıllık psikiyatri eğitimine göre güncellenmiş programda eğitim amaç ve hedefleri; çekirdek kuramsal eğitim programının konuları, saatleri, tam yeterlik düzeyinde edinilmesi gereken çekirdek becerileri edinmek için yapılması gerekenler ve bunların yıllara göre dağılımı, uzmanlık süresince edinilmesi gereken tutumlar ve rotasyon düzenlemeleri yer almaktadır. Psikiyatride Asistanlık Bilimsel Çalışma Birimi bünyesinde yapılan “Psikiyatri Eğitiminin Bugünü” başlıklı anket çalışması, mevcut durum, uzmanlık eğitiminin kurum ve bölgeler arasında gösterdiği farlılıklar, programın uygulanabilirliği ve sağlayacağı kazançlar hakkında bize bilgi vermektedir. Panelde bu anket ışığında, Türkiye’deki uzmanlık eğitiminin eksik yönlerinin, mevcut eğitim programındaki sorunların, bu sorunlara yönelik çözüm önerilerinin ve programın nasıl hayata geçirileceğinin tartışılması amaçlanmıştır.



Kaynaklar

1) Psikiyatride Uzmanlık Eğitimi Yeterlik ve Eğitimin Akreditasyonu, TPD Psikiyatri Yeterlik Kurulu Çalışmaları, TPD Yayınları.



PANEL-12

Uzmanlık Eğitimi Boyunca ve Bitiminde Hekimlik

Psikiyatri Eğitimi Boyunca ve Bitiminde Hekimlik/Hekimliğe
Piyasadan Çizgiler


Oturum Başkanı : Halis Ulaş

Panelist : Agâh Aydın

Hekimlik mesleği uygarlık tarihi boyunca insan toplumlarının tümünde hukuk ve mühendislik meslekleri ile birlikte, her anlamda merkezde olmaya devam edegelmiştir. Hekimliğin ehemmiyeti, sosyolojik olarak kutsiyeti diğer ikisinden daima daha fazla olmuştur. Hekimlik mesleği genelde insan fiziki bütünlüğü ve onun sorunları ile uğraşırken psikiyatri mevcut aksaklıkların tanımlanması bile süreç içinde değişen ve standartlaştırılması oldukça zor “insan ruhu” denen “muamma” ile cebelleşmektedir. Diğer yandan, modern tıp dalları arasında ülkenin sosyal, siyasal, iktisadi koşulları ve geleneksel yapısı ile en yoğun ilinti-ilişki içerisinde olan tek branştır. Ancak hem ilaç firmalarının hem de sigorta şirketlerinin piyasaya hakim olma kaygıları, hekimlerin özelde psikiyatristlerin bu ayrıcalıklı konumunu zayıflatmaktadır. 1980 sonrasında ilaç firmaları, sigorta şirketleri ve serbest piyasa ekonomisini benimseyen hükümetler eliyle T.C. Devleti yoğun bir şekilde deregülasyona tabi tutuldu. Tüm kurumlar önceliği kamusal hizmet olmayan projelerle özelleştirme yöntemiyle piyasaya sunuldu. Bu amaçlı propaganda özellikle genç hekimleri hedeflemektedir. Bugün yeni mezun ve/veya mezun olmamış hekimlerin geleceği belirsizdir. Bu anlayışın dayattığı "örtük müfredat" ve bu müfredatın şekillendirdiği yeni bir uzman türünün -sermaye ile ilişkilerini bir kariyer gibi yaşayan- yetiştirildiği iddiası bu sunumun ana odağıdır. 

Merkezine kâr güdüsünün yerleştiği hiyerarşik sistem; hizmetin ücretlendirilmesinden istihdam biçimlerine, hastanelerin idari aktörlerinin (daha az olmak üzere aktrislerinin) belirlenmesinden fiziki çalışma koşullarına, genç psikiyatristler arasından 'prens' ve 'prensesleri' seçmekten hiyerarşinin yukarısında olanların döner sermaye yolu ile asistanların 'performans'larının -para, yayınlarda isim sırası v.b.- nasıl pay edileceğine kadar belirlemektedir. İçeriğini pazar rekabeti, mecburi hizmet, akademisyenlerin davranışları, ilaç firmaları ile ilişkiler, akademik ilerleme süreci gibi faktörlerin şekillendirdiği "örtük müfredat" bir 'perspektif hatasıdır'. Doğru perspektiften baktığımızda burada bir eksikliğin, ideolojik anlamın ortasında açılmış bir anlamsızlık yarığının cisimlenmiş halini görebiliriz.

Kaynaklar

1. Zizek S. İdeolojinin Yüce Nesnesi. çev. Tuncay Birkan, Metis Yayınları.

2. Dindar C. Bilgiyle yeni bir muhabbet lazım. Akıl Defteri 2010; 1: 130-134

3. Bowie M. Lacan. Dost Kitabevi.

4. Binbay İT. Psikiyatri Eğitiminde “Gizli Müfredat” mı Var? TPD Bülteni 2009; 12(3):8-9

PANEL-13

Zorunlu Tedavide Sorunlar


Yüklə 0,75 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   40




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin