Hani İmran'ın karısı: 'Rabbim, karnımda olanı, 'her türlü bağımlılıktan özgürlüğe kavuşturulmuş olarak' Sana adadım, benden kabul et. Şüphesiz işiten bilen Sensin Sen' demişti.
Edip Yüksel Meali
İmran'ın karısı demişti ki: "Rabbim, karnımdaki (bebeği) tamamiyle sana adadım, adağımı kabul buyur. Sen İşitensin, Bilensin."
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
İmran'ın karısı: "Rabbim, karnımdakini tam hür olarak sana adadım, benden kabul buyur, şüphesiz sen işitensin, bilensin." demişti.
Süleyman Ateş Meali
İmran'ın karısı demişti ki: "Rabbim, karnımda olanı tam hür olarak sana adadım, benden kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin."
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Hani, İmran'ın karısı şöyle demişti: "Rabbim, karnımdakini özgür bir biçimde sana adadım; onu benden kabul et! Kuşkusuz, sen, evet sen, her şeyi duyan, her şeyi bilensin!"
Yusuf Ali (English)
Behold! a woman of ´Imran(375) said: "O my Lord! I do dedicate unto Thee what is in my womb for Thy special service(376): So accept this of me: For Thou hearest and knowest all things." *
M. Pickthall (English)
(Remember) when the wife of Imran said: My Lord I have vowed unto Thee that which is in my belly as a consecrated (offering). Accept it from me. Lo! Thou, only Thou, art the Hearer, the Knower!
Âl-i İmrân Suresi 62
إِنَّ
işte
هَٰذَا
budur
لَهُوَ
(Îsa hakkındaki) o
الْقَصَصُ
kıssa (öykü)
الْحَقُّۚ
gerçek
وَمَا
yoktur
مِنْ إِلَٰهٍ
tanrı
إِلَّا
başka
اللَّهُۚ
Allah'tan
وَإِنَّ
elbette
اللَّهَ
Allah
لَهُوَ الْعَزِيزُ
aziz (kesin galib)
الْحَكِيمُ
hüküm ve hikmet sahibidir
Türkçe Transcript (*)
İnne hâżâ lehuve-lkasasu-lhakk(u)(c) vemâ min ilâhin illa(A)llâh(u)(c) ve-inna(A)llâhe lehuve-l’azîzu-lhakîm(u)
Ali Bulaç Meali
Şüphesiz bu, gerçek bir olayın haberidir. Allah'tan başka ilah yoktur. Şüphesiz Allah, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.
Edip Yüksel Meali
İşte, söylentilerin gerçeği bu. ALLAH'tan başka hiç bir tanrı yoktur ve elbette ALLAH Güçlüdür, Bilgedir.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
İşte (İsa hakkında söylenen) gerçek kıssa budur. Allah'tan başka hiçbir tanrı yoktur. Muhakkak ki Allah çok güçlüdür ve hikmet sahibidir.
Süleyman Ateş Meali
İşte (Îsa hakkındaki) gerçek kıssa (öykü) budur. Allah'tan başka tanrı yoktur. Allah, elbette aziz (kesin galib), hüküm ve hikmet sahibidir.
Yaşar Nuri Öztürk Meali
İşte, gerçek kıssanın ta kendisi budur. Allah'tan başka ilah yoktur. Ve Allah, elbette Azîz'dir, elbette Hakîm'dir.
Yusuf Ali (English)
This is the true account(401): There is no god except Allah. and Allah.He is indeed the Exalted in Power, the Wise. *
M. Pickthall (English)
Lo! This verily is the true narrative. There is no God save Allah, and lo! Allah is the Mighty,, the Wise.
Âl-i İmrân Suresi 73
وَلَا تُؤْمِنُوا
güvenmeyin (dediler)
إِلَّا
başkasına
لِمَنْ تَبِعَ
uyandan
دِينَكُمْ
sizin dininize
قُلْ
de ki
إِنَّ
şüphesiz
الْهُدَىٰ
Hidayet
هُدَى
hidayetidir
اللَّهِ
Allah'ın
أَنْ يُؤْتَىٰ
verilmesinden (ötürü mü böyle söylüyorsunuz)
أَحَدٌ
birine
مِثْلَ
benzerinin
مَا أُوتِيتُمْ
size verilenin
أَوْ
veya
يُحَاجُّوكُمْ
(aleyhinize) deliller getireceklerinden
عِنْدَ
huzurunda
رَبِّكُمْۗ
Rabbinizin
قُلْ
de ki
إِنَّ
şüphesiz
الْفَضْلَ
Lutuf
بِيَدِ
elindedir
اللَّهِ
Allah'ın
يُؤْتِيهِ
onu verir
مَنْ يَشَاءُۗ
dilediğine
وَاللَّهُ
Allah'ın
وَاسِعٌ
(lutfu) geniştir
عَلِيمٌ
(O her şeyi) bilendir
Türkçe Transcript (*)
Velâ tu/minû illâ limen tebi’a dînekum kul inne-lhudâ huda(A)llâhi en yu/tâ ehadun miśle mâ ûtîtum ev yuhâccûkum ‘inde rabbikum(k)kul inne-lfadle biyedi(A)llâhi yu/tîhi men yeşâ(u)(k) va(A)llâhu vâsi’un ‘alîm(un)
Ali Bulaç Meali
'Ve sizin dininize uyanlardan başkasına inanıp güvenmeyin.' De ki: 'Şüphesiz doğru yol Allah'ın dosdoğru yoludur. Size verilenin bir benzeri birine (İslam peygamberine) veriliyor ya da Rabbinizin katında onlar (müslümanlar) size karşı deliller getiriyorlar, diye mi (bu telaşınız?) De ki: 'Şüphesiz 'lutuf ve ihsan (fazl)' Allah'ın elindedir, onu dilediğine verir. Allah (rahmeti) geniş olandır, bilendir.'