BURGAZADASI
336
337
BURGAZADASI
Yolu'ndan gidilecek olursa Aya Yorgi Ma-nastırı'nın yanındaki Cennet Gazinosu' na varılır, sonra Turgut Reis mevkiinden Kalpazankaya'ya gelinebilir.
İskele başındaki meydanda adı artık Burgazadası ile özdeşleşmiş, hikayeci Sait Faik'in heykeli vardır. Burada az sayıda fayton bulunur.
iskele civarında oluşmuş olan çarşıdaki dükkânlar, gazino ve lokantalar şık ve temizdir.
Evliya Çelebi ünlü Seyahatnamesinde Burgazadası için "Kalesi deniz kıyısında
sağlamıştır. Bu arada İtalya ve Makedonya'ya kaçmış olan bütün tasvirsever din adamları da geri dönmüşlerdir.
Metodios kendi fikirlerine karşı olanları dahi hoş gören, kendisine işkence yapanları bile affeden, kin tutmayan bir kişi olduğu için halk nazarında aziz mertebesine yükselmiştir. İgnatios, İmpara-toriçe Teodora'dan kendisinin hapsedilmiş olduğu Burgazadası'ndaki zindan ü-zerine Ayios İoannes'e (İoannes Prodromos) adanmak üzere bir kilise yapılmasını istemiş ve 842'de burada bir kilise inşa ettirmiştir. Çevrede kullanılan adıyla Aya Yani (İoannes Prodromos) Kilisesi uzun yıllar faaliyet göstermiş, 1759' da yeniden inşa edilmiş, 1817'de büyük bir tamir görmüştür. Özellikle adalarda büyük hasar yapan 10 Temmuz 1894 depremi sonucu, kilise kullanılmayacak kadar harap olmuş ve yeniden inşa edilmiştir. Bugün Gökdemir Sokağı'nda, Sait Faik Müzesi'nin karşısında görülen büyük kilise 1896'da yeniden inşa edi-
inşa edilmiştir. Bu binanın hemen arkasından Ayios Yeoryios Kilisesi'nin kubbesi, daha yukarılara doğru bakıldığında tepede çamlar arasında bir Türk bayrağı görülür. Bu bayrak eski adı Hristos olan
o J
tepenin yeni adım, "Bayrak TepesF'ni simgeler. Tepenin sol yanında, Heybeliada' ya doğru, çamlar arasında, yukarıdan aşağıya dikdörtgen biçiminde inen ağaçsız bir bölge ve burada birkaç ahşap bina vardır. Burası Sankt George Avusturya Lisesi'ne aittir. Burgazlılar buraya "Marabetlerin Yeri" derler.
Vapur iskelesinden sol tarafa, doğuya doğru gidilecek olursa, Burgaz'm eski plajına, bugünkü adıyla "Kulüp"e varılır. Adalar Su Sporları Kulübü'nün deniz kıyısındaki duvarının üzerinde, vapurdan görülecek şekilde kulübün kuruluşunun kaçıncı yılı olduğu büyük rakamlarla yazılır ve bu rakamlar her yıl değişir. 1993' te 30 rakamı okunmaktaydı. Burada Heybeliada'ya doğru uzanan ince bir burun ve ucunda bir fener vardır. Eski adı Moloz Burnu'dur, fenere de Moloz Feneri denir. Burnun güney yanında yüzme havuzu, iç tarafta modern binalar, motor iskeleleri ve plajlar vardır. Bugün Adalar Su Sporları Kulübü ile Burgazada Deniz Kulübü'nün paylaştığı bu güzel koy, Burgaz'm eski ve ünlü plajıdır. Sahil ve denizin dibi kumluktur. Burası 1950'li yıllara kadar tenha, suyu tertemiz olan bir sahildi ve Çolak Yuvakim tarafından plaj ve gazino olarak işletilirdi. Bugün sahil tamamen dolmuştur, iki kulübün plajı, rıhtımları ve iskeleleri vardır. İskelelere ve denizdeki şamandıralara çok sayıda kotra, deniz motoru ve sandal bağlanmış bulunmaktadır.
Plajdan sahili takip ederek güneye doğru gidilecek olursa, sahile yakın set üstünde yer yer çamlar arasına inşa edilmiş fevkalade lüks villaların önünden geçilir. Bu villaların bazılarının deniz kenarında özel rıhtımları ve kayıkhaneleri bulunmaktadır. Sonra Kumbaros Burnu'na (Mezarlık Burnu) gelinir. Adanın tam güneydoğu köşesini teşkil eden bu burunda, denizin biraz içerisinde oldukça yüksek bir kaya vardır. Kayayı dönünce Burgaz'm güney kıyılarına gelinir ki, yukarı doğru bakıldığında, 170 m yüksekliğindeki sarp yar, bakana bir duvar hissi verir. Bu yarın tepesinde Hristos Manastırı vardır. Kıyı kıyı devam edilince, tepenin alçaklığı batı yöresinde Kalpazan-kaya'ya gelinir. Kalpazankaya deniz kenarında yüksek bir kayadır. Hemen yanında küçük bir koy vardır. Yazları'Bur-gaz vapur iskelesinden kalkan motorlar buraya yolcu taşırlar. Bu koy, poyraz havalarda denize girmek için çok elverişlidir. Sahilden biraz yüksekte kuyu kebabı ile ünlü Kalpazankaya Gazino ve Lokantası bulunur. Günbatımında manzarası pek güzeldir-, Hayırsız Adalar'a doğru deniz kıpkırmızı bir renk alır.
Kalpazankaya'dan itibaren kıyı kıyı gidildikçe adanın güney yakasındaki en büyük koya, eski adı Aya Nikola olan bugün halkın Halik Koyu veya Marta Ko-
Yüzyılın başlarında Burgazadası'nın kıyıdaki yerleşim dokusunu gösteren bir fotoğraf kartpostal. Geride Kaşıkadası ve Heybeliada görülüyor. Nezih Başgelen koleksiyonu
yu dediği yere gelinir. Kuzeybatıya doğru kıyı sarplaşır, kuzeye doğru sahile paralel uzanan Cennet Yolu'nun altında, deniz kenarında Aya Yorgi Manastırı görülür. Rıhtım buradan başlar, ortasında vapur iskelesi vardır.
Vapur iskelesinden dikine, yokuş yukarı çıkılacak olursa sonunda Hristos Tepesi'ne varılır. Adanın sol yönünden, Barbaros Hayrettin Caddesi'nden yukarı doğru çıkılırsa yine Hristos Tepesi'ne ve Hristos Manastırı'na gelinebilir, iskeleden sağ yana dönerek batı cihetinde Cennet
Burgazadası'ndaki Ayios İoannes Prodromos Kilisesi ve yerleşim dokusunun üzerinden sahile doğru bir bakış.
Gürol Kara
yalçın kayalar üzerinde, dört köşe, şeddadi (büyük ve sağlam) tarzda, yapılmış küçük bir kaledir. Ada 10 mil genişliktedir, oldukça verimlidir, kalesi olduğu i-çin Türkçe Burgazadası yani Kale Adası derler. 300 kadar bağlı bahçeli tatlı suyu olan kuyulu evleri vardır. Bostancıbaşı i-daresinde olup bir yeniçeri yasakçısı vardır. Halkı Rumdur. Mamur kiliseleri vardır. Keçi ve tavşanı gayet boldur, dağlardaki bağlarının hesabı yoktur, halkı zengin gemicilerdir" diye yazmaktadır.
Burgazadası'na adını veren kalenin yeri tartışmalıdır. Çünkü eski gravürlerde sahilde bir kale görüldüğü gibi, Hristos Tepesi'nde de manastırla beraber bir kale, belki de bir kule olduğu bilinmektedir. Bugün kaleye ait hiçbir iz yoktur. "Burgaz" sözcüğünün, kale nedeniyle kullanıldığı kesindir. Piri Reis (1465-1554) Kitab-ı Babriyetsin.de bu adadan "Bur-ğazlu" diye bahsetmektedir.
İlkçağlarda ismi "Güvenli Liman" anlamına "Panormos" olan adaya ortaçağlarda "Antigoneia" veya "Antigonos" denilmiştir. İstanbul'da yaşayan gayrimüslimler genellikle Burgazadası'na "Anti-goni" demişlerdir. Bu ismin kaynağı da tartışmalıdır. Bir görüşe göre Büyük İskender'in komutanlarından Antigonos' un oğlu Dimitrios Poliorkites MÖ 298' de burada, babasının adına bir kale inşa ettirmiş, bu nedenle adaya Antigon denilmiştir. Öteki görüşe göre isim, 9. yy' da yaşamış olan Kayser Bardas'ın oğlu Antigonos'tan gelmektedir.
Bu adada ilkçağlarda da yaşam olduğuna dair bazı kanıtlar vardır. Ancak a-da, ortaçağlarda özellikle 9- yy'da büyük din adamı Metodios'un buraya sürülme-siyle önem kazanmıştır. 8. ve 9. yy'larda İsa, Meryem ve azizlerin birer sembol o-larak ikonalarla (tasvir) temsil edilmesini savunan tasvirseverler ile tasvirkırıcı denilen karşıtlarının çatışmaları şiddet hareketlerine dönüşmüş ve bu konuda Patrik Fotios önemli roller almıştır. Patrik Fotios, İgnatios ve Metodios gibi ikona taraftarı din adamlarının Prens Adaları'n-daki manastırlara sürülmelerinde etken olmuştur. Manastırlarda yetişmiş şiddetli bir ikona taraftarı olan Metodios'un bu konudaki mücadelesi uzun sürmüş, bir ara yurtdışına kaçmış, sonra geri gelmiş, ancak imparator olan tasvirkırıcı Teofi-los, 834'te Metodios'u öldüresiye dövdürdükten sonra Burgazadası'na sürgün etmiştir. Metodios burada toprak altında mezar gibi küçük bir hücrede iki cani ile birlikte 7 yıl hapsedilmiştir. Söylentiye göre Metodios'a fakir bir balıkçı bakmış, bulduğu yiyecekleri hücrenin tepesindeki delikten içeri atarak onun hayatta kalmasını sağlamıştır. Bir gün imparator bir dini problemin çözülmesi için Metodios'un bilgisine başvurmak zorunda kalınca, onu saraya getirtmiş ve bundan sonra serbest bırakılmıştır. Teofilos'tan sonra tahta geçen karısı Teodora bir tas-virsever olduğu için Metodios'u patrik tayin ettirmiş Metodios da bütün kiliselerde ikonaların yerlerine konulmasını
Burgazadası sahilinden yüzyıl başı (üst) ve günümüze ait olmak üzere iki değişik görünüm. Nezih Basgelen koleksiyonu (üst), Hazım Okurer, 1993 (alt)
len bir kilisedir. Kilisenin, Metodios'un 7 yıl hapis yattığı mahzenin tam üzerine inşa edildiği söylenir. Bugün Aziz Metodios'un zindanı denilen hücreye 11 basamakla inilmektedir. Burası 3,5x1,75 boyutlarında, 2 m yüksekliğinde taştan yapılmış bir odadır, tavandan içeriye yiyeceklerin atıldığı 2 delik vardır.
Ayrıca kilisenin avlusunda 7 taş basamakla inilen bir de ayazma bulunmaktadır. Bu ayazmaya da Aya Yani Ayazması denilir. Ayazmanın hafif tuzlu bir suyu olup bu suyun ateşli hastalıklara iyi geldiği söylenir. Yortu günü 29 Ağustos'tur.
Burgazadası'nın en önemli tarihi eserlerinden biri de Hristos Tepesi'ndeki Hristos (Metamorfosis) Manastırı ve Kilisesi' dir. Bu manastır ilk kez 865'te Makedonyalı Vasil tarafından inşa edilmiş ve 1063'te yenilenmiştir. Burası da öteki adalardaki manastırlar gibi çeşitli zamanlarda çeşitli sürgünlere mesken olmuş, ayrıca burada zaman zaman keşişler inziva hayatı yaşamışlardır. Adanın çok gü-
Dostları ilə paylaş: |