BOSTANZADELER
İstanbul'da, üç yüzyıl boyunca ilmiye sınıfı içinde varlığını sürdüren aile.
Bostanzadelerin Tire'deki ataları, 14. ve 15. yy'larda aydın ve hayırsever kişilikleriyle ünlenmişler; Molla Pir Ali ve Kalemşah beyler, Tire'nin bir kültür merkezi olmasına katkıda bulunmuşlardı.
Ailenin İstanbul'a gelen bireyi Bostan Mustafa Efendi'nin (1498-1570) babası Tire'de tacirdi. Bostan Efendi, 1517'de Karabâlî Medresesi'nde muid iken dönemin ünlü bilginlerinden dersler aldı. Muh-yiddin Fenarî'nin meclislerine katıldı. Ke-malpaşazade'ye hizmet etti ve Medrese-i Dârülhadis'teki öğrenimini 1525'te tamamlandı. 1543'e kadar İstanbul medreselerinde müderrislik etti. O yıl Bursa, 1544'te Edirne, 1545'te İstanbul kadısı oldu. 1547'de Anadolu kazaskeri, aynı yıl Rumeli kazaskeri atandı. 1551'de e-mekli oldu. İstanbul'un teftişi ile görevliyken 6 Mart 1570'te öldü. Cenaze namazını Fatih Camii'nde Şeyhülislam Ebus-suud Efendi kıldırdı. Edirnekapı'da Emir Buhari Tekkesi naziresine gömüldü.
Oğlu Şeyhülislam Mehmed Efendi (1535-4 Nisan 1598) medrese öğrenimi gördü. 1554'te müderris oldu. İbrahim Paşa, Yeni Ali Paşa, Hankâh, Haseki, Ce-did-i İsmihan, Sahn-ı Semaniye, Sultan Selim, Süleymaniye medreselerinde, Edirne Selimiye Medresesi'nde ders okuttu. 1573'te Şam, 1575'te Bursa, 20 gün sonra Edirne, 1574'te İstanbul kadısı oldu. 1577'de Anadolu kazaskerliğine, 1580'de Rumeli kazaskerliğine getirildi. 1581'de emekli oldu. 1583'te atandığı Mısır kadılığından üç yıl sonra ayrıldı. 1586'da i-kinci kez Rumeli kazaskeri, ertesi yıl da Şeyhî Efendi'nin yerine şeyhülislam oldu. 1591'de emekli olup ertesi yıl üçüncü kez şeyhülislam oldu. Bu görevdeyken öldü. Şehzade Camii haziresine gömüldü. Arapça ve Türkçe şiirleri, bazı risalelere yazdığı takrizleri vardır. Türkçe bir dörtlüğü şudur: Idersem vech-i yân mâha teşbih / İder erbab-ı irfan ânı tevcih / Nazar kılsa dehân-ı yâre bülbül / Diyeydi gönce içün fihi mafih. Çağdaşı şair ve kazasker Bakî ile tartışmaları, ilmiye ricali arasındaki geleneksel rekabetin tipik bir örneğidir. İkinci şeyhülislamlığında, kutsal gecelerde İstanbul minarelerinde kandil yakılması geleneğini
başlatmıştır. Kocamustafapaşa'da yaptırdığı mescit sonradan yıkılmıştır.
Mehmed Efendi'nin üç oğlundan Mustafa Çelebi (1576-1601) 1594'te Sahn-ı Semaniye müderrisi, 1597'de Üsküdar kadısı olup 1599'da açığa alındı. Veba salgınında öldü ve Şehzade Camii haziresine gömüldü.
Diğer oğlu Bostanzade Mehmed Efendi (1564-1625) 1587-1594 arasında İstanbul medreselerinde müderrislik, 1594-1605 arasında Selanik, Edirne, Bursa, İstanbul kadılığı yaptı. Üç yıl açıkta kaldıktan sonra 1608'de Anadolu kazaskeri oldu. Bir yıl sonra açığa alındı. 1614-1615 arasında Rumeli kazaskeriydi. 1622' de II. Osman'ın tahttan indirilmesinden sonra ikinci kez Anadolu kazaskeri oldu. İkinci kez atandığı Rumeli kazaskerliğinden l623'te uzaklaştırıldı. Ölümünde eşinin babası olan Nişancı Mehmed Paşa'nın yaptırdığı caminin haziresine gömüldü. İkinci kazaskerliğinde damadı Kemankeş Ali Paşa sadrazamdı. Ali Paşa idam edilince Mehmed Efendi de görevden alınmıştı.
Oğlu Mehmed Abdülkerim Efendi (ö. Eylül 1660) İstanbul medreselerinde müderrislik, Halep, Beyşehri, Bursa, Edirne, İstanbul, Tırnova kadılıkları, Rumeli kazaskerliği görevlerinde bulundu. Ölümünde Emir Buhari Tekkesi'ndeki aile mezarlığına gömüldü.
Abdülkerim Efendi'nin oğlu Bostanzade Ebubekir Efendi de (ö. 17 Mayıs 1672) İstanbul'un birçok medresesinde görev aldı. l668'de Filibe kadısı oldu, 1670'te Eyüp kadılığı yaptı.
Şeyhülislam Bostanzade Mehmed Efendi'nin üçüncü oğlu olan Bostanzade Yahya Efendi (ö. 27 Temmuz 1639) 1594-1601 arasında müderrislik yaptıktan son-
Bostanzade
Yahya
Efendi'nin
Gül-i
Sadberk
adlı
eserinin
ilk
sayfası.
Süleymaniye
Kütüphanesi
Erkin
Emiroğlu
fotoğraf
arşivi
w^M^-m^^ML
\ V ^B=zd^-_i™^sfcii^JJ^fe»£iJlSSİİ^^S=^Si2^^î^=
Ai^M^Li.^ffjÂ^'^'Jİli^f'
ra kaza (yargı) sınıfına geçti. Halep, iki kez Galata, Bursa, Edirne ve İstanbul kadılıklarında bulundu. 1614-1622 arasında açıkta kaldı ve bu süre boyunca, din ve tarih alanlarındaki çalışmalarını yoğunlaştırdı. l622'de Anadolu kazaskerliği yaptı. l629'da bir yıl Rumeli kazaskerliği yaptıktan sonra emekli oldu. Ölümünde Şehzade Camii haziresine gömüldü. Bostanzadelerin, Yahya Efendi' den süren kolu Yahyazadeler olarak a-nılmıştır
Yahya Efendi'nin dört eseri vardır. Gül-i Sadberk, Hz Muhammed'in mucizelerini anlatan manzum bir eserdir. Mir' atü'l-Ahlak, Türkçe bir ahlak kitabıdır. İçerdiği zengin, konuları ilginçtir. I. Ah-med'e (hd 1603-1617) sunulmuştur. Bu eser, Yahya Efendi'nin çok yönlü ve geniş kültürünün bir kanıtıdır. Mir'atül-Ah-lak'm tek nüshası İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi'ndedir. Üçüncü eseri Tarih-i Saf/ Tuhfetu'l-Ahbab, İslam hanedanlarını, Selçuklu ve Osmanlı sultanlarım tanıtan küçük fakat önemli bir kaynaktır. Eski birçok kaynağa Taşköprülüzade'nin adıyla giren bu tarihin yazarının Yahya Efendi olduğu, araştırmalar sonunda ortaya çıkmıştır. Bu eserin yazma orijinali mevcut olmayıp 1287/1870'te İstanbul'da basılmış olanı en eski nüsha sayılmaktadır. Dördüncü eseri Fi Beyân-ı Vak'a-i Sultan Osman, II. Osman'ın (hd 1618-1622) tahttan indirilmesi ve öldürülmesiyle sonuçlanan ayaklanmayı anlatır. Tek yazma nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi'ndedir.
Bostanzade Yahya Efendi'nin oğlu Ah-med Efendi (ö. Kasım 1665), döneminin tanınmış müderrislerindendi. 1646' da yargıya geçerek Halep, Şam, İstanbul kadılıklarında bulundu. Ölümünde Emir Buhari Tekkesi'ndeki aile kabristanına gömüldü. Farsçayı çok iyi bitmesiyle ünlenmiş, boyunun uzunluğundan dolayı da "Sârık-ı Nücûm" (yıldız hırsızı) diye ad takılmıştır.
Bostanzadelerin, Yahyazadeler olarak 19. yy'ın sonlarına değin inen kolunda, Anadolu Kazaskeri Ahmed Efendi (ö. 1725) İstanbul Kadısı Hüseyin Efendi (ö. 1750) İstanbul Kadısı Ahmed Efendi (ö. 1812) Kazasker Mehmed Said Efendi (ö. 1836) kazasker payeli İbrahim Ferid Efendi (ö. 1875) ile İstanbul'da müderrislik, il kadılıkları görevlerinde bulunan çok sayıda ilmiye mensubu bulunmaktadır.
Bostanzadeler, İstanbul'daki ilmiye sınıfına tanınan çok yönlü ayrıcalıklardan yararlanarak saygın bir ilmiye ailesi konumunu üç yüzyıldan fazla sürdürmüşlerdir.
Bibi. Ataî, Hadaiku'l-Hakaik, 129-132, 410-413, 449, 506-507; Şeyhî, Vekayiü'l-Fuzalâ, I, 45-46, 275-276, 321-322, 388-389; SiciU-i Os-manî, IV, 684; Osmanlı Müellifleri, I, 257, 347; Bostanzade Yahya Efendi, Duru Tarih (Târih-i Saf / Tuhfetu'l-Ahbab), (haz. N. Sa-kaoğlu), İst., 1978, s. 5 vd; M. Yeşil, "Tarih-i Saf Yazan Hakkında Bir Araştırma", Kitap Belleten, S. 4 (28), Ekim 1963, s. 7; M. fpşirli, "Bostanzade Mehmed Efendi", DİA, VI, 311,
M. Çağına "Bostanzade Yahya Efendi", DİA, VI, 311-313; Y. Öztuna, Devletler ve Hanedanlar, II, Ankara, 1969, s. 591.
NECDET SAKAOĞLU
Dostları ilə paylaş: |