Bakirköy ruh ve siNİr hastaliklari hastanesi


BOĞAZİÇİ 278 279 BOĞAZİÇİ



Yüklə 7,48 Mb.
səhifə64/134
tarix27.12.2018
ölçüsü7,48 Mb.
#87102
1   ...   60   61   62   63   64   65   66   67   ...   134

BOĞAZİÇİ

278

279

BOĞAZİÇİ

fflfîTî» İ 'i I



v f-fût

••^^^SŞ^^^^^ff^^^pv^^*^-^**™?^^

1930'lu yıllarda Bebek'in bir görünümü.

CAI~1- ~ .1 ^:.~ s^;~

l

dilli Askeri Lisesi binasının gerisinde, gecekondu alanları görülür. Çengelköy çarşısı oldukça gelişkindir. Çengelköy yerleşmesinin iç kısımlarına doğru, yamaçlarda, Çengelköyüstü, Küplüce, Burhaniye gecekondu yerleşmeleri yer alır. Beylerbeyi Vapur İskelesi çevresinde ve çarşıda turistik dükkânlar, rekreasyon amaçlı kullanımlar, tepelere doğru ve yol boyunda konutlar, Beylerbeyi Korusu'nda ağaçlıklar arasında evler vardır. Kuzguncuk yerleşmesi, Üsküdar merkezine çok yakındır. Kuzguncuk'taki eski ve yeni yerleşmelerin geriye, yamaca doğru gelişmesi Boğaziçi'nde az yerleşmede görülen bir özelliktir. Kuzguncuk'taki Fethi Paşa ve Hüseyin Avni Paşa koruluklarından sonra güneyde, Üsküdar'ın her türlü kentsel işlevi barındıran alanları başlar.



Diğer Alan Kullanımları: Boğaziçi Yasası'nın belirlediği sınırlar içinde kalan sanayi alanları, Büyükdere Vadisi, Rumelikavağı, İstinye Koyu ve Vadisi, Beykoz, Paşabahçe, Küçüksu, Göksu vadileri ve Vaniköy'dedir. Ancak Boğaziçi alanına bitişik ya da yakınında olan diğer büyük ve küçük sanayi faaliyeti alanları Levent, İstinye, Otosanayi, Ayazağa, Kâğıthane, Ümraniye'dedir.

Kuzguncuk îff Boğaziçi'nin kendine özgü yapı

dokusunu koruyan semtlerinden biridir. Elif Erim, 1992

Boğaziçi alanının turistik ve rekreatif amaçla kullanımında yeşil ve tarih en önemli öğelerdir. Kilyos'a, Kemerburgaz' a ulaşan kesimlerde yeşil, rekreasyonu destekleyici fiziki özelliklere sahiptir. Doğu yakasında da Riva'ya, Şile' ye, Po-lonezköy'e uzanan kesimler, Boğaziçi yasal alanı dışındaki turistik ve rekreas-yonel kullanımı içeren alanlardır. Boğaziçi su oluğunun, seyir, gezi, yüzme ve balık avı amaçlı kullanımı dışında, iç kesimlerde özellikle Sarıyer ve Beykoz'daki memba suyu kaynaklarının çevresi piknik alanları olarak günübirlik, özellikle hafta sonu ve diğer tatil günlerinde yoğun biçimde kullanılır. Boğaziçi alanı içindeki, koru-parklar, Mihriâbâd Ormanı, ziyaret noktaları olarak Telli Baba, Yuşa Tepesi, yamaç ve tepelerde yer a-lan gazino ve lokantalar, vadilerde çayır ve mesireler, Boğaziçi yakın çevresin-deyse memba suyu kaynakları ile birlikte orman içi piknik alanları, yürüyüş yolu imkânları, Bilezikçi Çiftliği ve Belgrad Ormanı, Boğaziçi'nde yeşil kullanışını amaçlayan rekreasyonel faaliyetlere olanak veren alanlardır.

Boğaziçi yasal alanı içinde kalan Orman Yasası'na tabi alanlar batıda Sarı-

yer-Yenimahalle, kuzeyde ve doğuda Beykoz Servi Burnu'ndan itibaren sahile kadar iner, kıyı boyunca Karadeniz sahillerine ulaşır.

Bu kesimlerde görülen ormanlar batıdaki Fener Yolu Devlet Ormanı ve batısı (780 hektar) ile doğudaki Anadolukava-ğı, Servi Burnu ve Anadolufeneri devlet ormanlarıdır (170 hektar). Ayazağa'nın kuzeyinde yer alan Fatih, Ayazağa ve Şeytandere ormanlarının ağaçlanmış alanı yaklaşık 160 hektardır. Doğu yakasında Alemdağ, Çavuşbaşı, Hekimbaşı, Taş-delen ormanlarında ağaçlanan alanların toplamı da yaklaşık 7.000 hektardır.

Kilyos'ta, Polonezköy'de, Riva'da, Şile'de otel ve pansiyonlar vardır. Örneğin Polonezköy'de 13 pansiyon ve l otel; Beşiktaş ilçe sınırları içinde Boğaziçi yasal alanına giren ve girmeyen kesimlerde toplam olarak 12 otel mevcuttur. Sarıyer'de toplam 13 otel, motel, pansiyon vardır. Beykoz'da 13 pansiyon, l otel bulunmaktadır. Ayrıca Hıdiv Kasrı, Cu-buklu'da özel bir otel olarak hizmet vermektedir ve 32 yataklıdır. Üsküdar'da 15 otel vardır. Turizm ve rekreasyonel kullanış çerçevesinde olan gazino, lokanta ve çayhanelerle büfe, kahvehaneler de Boğaziçi sahillerinde yer alır; Boğaziçi'nin bazı kesimlerinde ise vadi boyunca içerilere doğru uzanmışlardır. Bütün bu korular, ormanlar, mesireler, pansiyonlar, gazinolar, lokantalar, çayevleri, çocuk bahçeleri ve parklar, plajlar, koylar, yat demirleme ve çekek yerleri, saraylar, kasırlar, köşkler, konaklar, hisarlar Boğaziçi peyzajında rekreatif ve turistik yararlanmada bir paya sahiptirler.

Boğaziçi'nde yer alan saraylar, kasırlar, köşkler, konaklar ve hisarların bir kısmı bugün, müze olarak kullanılmakta ve turistik hizmet vermektedir. Bu eserler, konumlan, mimari özellikleri ve taşıdıkları tarihsel değerlerle Boğaz'ın doğal ve beşeri güzelliğinin ayrılmaz parçalarıdır. Büyük bir kısmı "Boğaziçi SÎT alanı" sınırları içinde yer alır. Boğaziçi alanında, batıda, Tophane binası, kuzeye doğru Fındıklı sahilsarayları, Dolma-bahçe Sarayı, Deniz Müzesi, Barbaros Türbesi, Çırağan Sarayı, Yıldız Sarayı ve kasırları, Ortaköy'deki sahilsaraylar, Bebek'te bulunan ve halen Mısır Konsolosluğu olarak kullanılan saray, Rumelihisarı ve Baltalimanı'ndaki sahilsaraylar, Emirğân'da Şerifler Yalısı, Rumelifeneri kaleleri, doğuda Beylerbeyi Sarayı, Küçüksu Kasrı, Anadolu Hisarı, Çubuklu'da Hıdiv Abbas Paşa Köşkü, Beykoz Kasrı, Anadolukavağı'nda bulunan Yoros Kalesi ve birçok başka sivil ve anıtsal yapı Boğaziçi'nin tarihsel değerlerindendir.

Boğaziçi'nde araziden yararlanmada konut, ulaşım, sanayi, depolama, turizm ve rekreasyon kullanışlarının dışında diğer bazı kentsel alan kullanışları da yer alır. Bu kullanışlar, eğitim amaçlı tesisler ve alanlar, işyerleri tesisleri ve alanları, kamu kullanışlı tesisler ve alanlar, sağlık tesisleri ve alanları, dini hizmet tesisleri ve alanları, askeri amaçlı tesis-



Sâlahaddin Giz

ler ve alanlar, açık alanlardır (mezarlar, bostanlar, seralar vb).

Boğaziçi'nde eğitim tesisleri 19. yy'ın ortalarından itibaren kurulmaya başlamıştır. Kampus niteliğindeki Robert Kolej Reisülküttab Mustafa Efendi Koru-su'na yapılmıştır. 1872'de Kuleli Askeri Lisesi, daha sonra Kandilli Kız Lisesi Boğaziçi'ne yerleşmiştir.

19. yy'dan başlayarak Boğaziçi'ne gelen eğitim tesislerinin bugünkü dağılış düzeni, araziden yararlanmada işgal ettikleri pay, eğitim kurumlarının Boğaziçi'nde kuruldukları yılların özelliklerine ve bu kurumların niteliklerine (ilk, orta, lise, yüksekokul, üniversite gibi), Boğa-ziçi'ndeki nüfus artışına ve yerleşmelerin yoğunlaşmasına, istanbul'daki şehirleşmeye ve kurumların birbirleriyle olan ilişkilerine bağlı olarak ortaya çıkmıştır.

Eğitim tesisleri Boğaziçi'nde her tarafa yayılmakla birlikte üniversite ve özel okullar daha ziyade batı yakasında ve büyük alanlar halindedir. Maslak'ta iTÜ Ayazağa Kampusu, Bebek'te Boğaziçi Üniversitesi ve Amerikan Kız Koleji, İs-tinye sırtlarında Fevziye Mektepleri (Işık Lisesi), Tarabya'da İstanbul Eğitim ve Kültür Lisesi, Özel Dost Eğitim Tesisleri batı yakasında ve Boğaziçi yasal alanında kalmaktadır. Yıldız Üniversitesi, Orman Fakültesi tesisleri Boğaziçi alanı dışında yer almakla birlikte sosyal etki ve ulaşım yoluyla Boğaziçi alanını kullanmakta ve etkilemektedir. Anadolu yakasında ise Kuleli Askeri Lisesi ve bir süre önce yanan Kandilli Kız Lisesi, Dalgıç Okulu, Balıkçılık ve Su Ürünleri Meslek Lisesi hepsi Boğaziçi yasal alanı içinde yer alır, hepsi de sahillerde ya da hemen yakın yamaçlarda bulunmaktadır, ilkokul ve ortaokullar ise nüfus artıp gereksinmeler arttıkça, gereken yerlerde inşa edilmişlerdir.

Eğitim tesisleri son yıllarda Boğaziçi alanında yoğunlaşmaya başlamıştır. Ta-

rabya'daki, istanbul Eğitim ve Kültür Vakfı, Ayazağa'daki Kabataş Lisesi tesisleri, Büyükdere'deki Orman Fakültesi Öğrenci Yurdu ve spor tesisleri bunlardan birkaçıdır.

Boğaziçi alanında çeşitli işyerleri, arazi kullanım haritasına, ulaşım sistemi ve yolların dağılımına koşutluk gösteren bir dağılış içindedir. Boğaziçi alanındaki işyerleri de niteliklerine göre ikiye ayrılır: Birincisi, yerel kullanışlara cevap veren ticari işyerleri, ikincisi, merkezi iş a-lanındakilerle benzer karakterlere sahip işyeri türleridir.

Askeri alanlar, kullanış amaçlarına göre, savunma amaçlı ve diğer kullanımlara kapalı olan alanlar; sosyal amaçlı kullanımların yer aldığı alanlar; sosyal tesisler, konutlar, lojmanlar (Kalender Orduevi, Levent'in kuzeyinde Harp Akademileri vb); hizmet amaçlı kullanımların yer aldığı alanlar; askeri iskeleler, a-raç bakım ve onarım alanları; askeri eğitim amaçlı alanlar olarak sınıflanabilir.

Boğaziçi'nde, yukarıda belirtilenlerin dışında diğer bazı açık alan kullanışları yaygındır. Bunlar arasında yeşil ve açık alan görünümünde olmakla birlikte, başka amaçlı kullanılamayan mezarlıklar (Müslüman ve azınlık mezarlıkları), bulundukları yerleşmelerin genellikle gerisindeki yamaçlarda veya tepelerde yer alırlar. Bazı mezarlıklarda artık gömü yapılmamaktadır. Yuşa Tepesi, Nakkaş Tepesi, Nafi Baba Tepesi gibi bazı mezarlıklar, ziyaret yerleri halindedir.

Boğaziçi'nde henüz boş ya da sahipli alanlarda, özellikle Anadolu yakasında mandralar, çiftlikler yer alır ve ürünlerinden yakın çevre halkı yararlanır.

Boğaziçi'nde vadi tabanlarında yer alan bostanlarda, çayırlarda mülk sahipleri ya da kiracılar, sebze ve çiçek üreterek geçimlerini sağlar. Son zamanlarda giderek azalan özel bazı çiçek ve sebze türlerinin yetiştirildiği seralar da görülür.



Boğaziçi için Üretilmiş İmar ve Düzenleme Planları: Boğaziçi'nde mekân düzenlemeye ilişkin çalışmalar 15. yy'da istanbul ile ilgili yabancı seyyahların yaptığı ölçeksiz haritalarla başlar. 1773-1779'da Kauffer haritaları ile 1837 tarihli Moltke ve 19. yy başında Goltz Paşa'nın planı gerçek ölçülere yakındır. Genellikle bu çalışmalarda İstanbul ve Boğaziçi'nin yerleşme sınırları belirtilmiştir.

Boğaziçi'nde ilk yasal mevzuat, 1848" de uygulamaya konulmuştur. 1851'de Bekir Paşa 1/2.500 ölçekli "Zirai Osmani" haritasını hazırlamıştır. 1882'de C. Stolpe harita ve plan yapmıştır. Bu planların ortak hedefi kentin yollarının genişletilmesi, meydanlar açılması ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi olmuştur.

Boğaziçi yerleşmesi 15. yy'dan 20. yy'ın ilk yarısı ortalarına kadar kıyı boyunca yalılar, saraylar, köşkler, kasırlardan oluşur. Vadilerde ve koylardaki yerleşme ise padişah fermanları ve ilk yasal mevzuata uyularak inşa edilmiş binaları içeren köy yerleşmeleridir. Cumhuriyet döneminde Atatürk'ün Ankara'da başlattığı imar faaliyetlerine, 1933'te İstanbul da dahil edilmiştir. Kentin planının yapılması için üç yabancı şehircilik uzmanı Agache (Fransız), Elgöztz (Alman), Lam-bert (Fransız) davet edilmiştir. Kentin halihazır haritası sağlanarak birer aylık inceleme süresi verilmiş ve rapor istenmiştir. Bu raporlar değerlendirilmemiştir. Alman şehirci Wagner'in 1936'da sunduğu rapor da kabul görmemiştir. Daha sonra 1936'da Fransız şehircilik uzmanı Henri Prost sözleşmeli olarak plan çalışmalarına başlamıştır.

Prost ve ekibi, kenti üç ayrı bölgede, eski İstanbul, Beyoğlu, Üsküdar ve Kadıköy olarak ele almıştır. Prost Boğaziçi alanını, batıda Beyoğlu'nun, doğuda Üsküdar'ın devamı olarak görmüştür. Sadece yol bağlantıları hakkında görüş ileri sürmüş, korniş yolu önermiştir. Prost'



BOĞAZİÇİ

280

281

BOĞAZİÇİ

un önerilerinden Taksinı-Büyükdere sırt yolu, Galata-Sarıyer sahil yolu ile Anadolu yakasında Üsküdar-Beykoz sahil yolları gerçekleşmiştir. Fransız uzman, kenti kuzeye doğru geliştiren olguları destekleyen kararları almış ve gerçekleştirmiştir. Boğaziçi'ne köprü önerisi yapan Prost'un, parçalı plan uygulanması sırasında onaylanan 143 adet yerel detay imar planı içinde Boğaziçi alanındaki bazı semtler de yer almıştır. Bu planlar Anadolu yakasında Beykoz, Paşa-bahçe, Çubuklu-Kanlıca, Anadoluhisarı, Kandilli-Vaniköy, Çengelköy, Beylerbeyi imar planlan (1941); Üsküdar-Beylerbe-yi yol tadilatı (1946); Kanlıca yol istikamet planıdır (1950). Rumeli yakasında ise, Dolmabahçe-Ortaköy-Kuruçeşme-Ar-navutköy yol istikamet planı (1938, 1949, 1951'de); Emirgân, Ortaköy, Bestekâr Şevki Bey Mahallesi, Sanyer-Züm-rütevler, Büyükdere, Tarabya köy içi i-mar planları (1948-1949); îstinye, Tarabya, Yeniköy, Kireçburnu imar planlan (1950); Beşiktaş'ın çeşitli yerlerinin imar planlarıdır (1949-1950).

Boğaziçi'ne ait imar planlarında, yeşil alanlar, korular ve bostanlar çok düşük yoğunlukla iskâna açılmıştır. Yol istikamet ve tadilat planlan, dönemin yürürlükte olan Belediye Yapı ve Yolları Ya-sası'na göre uygulanmıştır. Prost'tan sonra 1951'de kurulan bir "karma komisyon", önceki çalışmaları eleştiren rapor hazırlamıştır. 12 Eylül 194l'de bakanlıkça onanlı Beykoz İmar Planı'na aykırı olarak yirmi yıl içindeki gelişme ile plan dışı alanlar, gecekondulara açılmış ve p-lan revizyonu gerekmiştir. Paşabahçe, Çubuklu, Kanlıca, Anadoluhisarı, Kandilli, Çengelköy ve Beylerbeyi için yeniden imar planlarının yapılması ele alınmıştır. İstanbul Teknik Üniversitesi ve Güzel Sanatlar Akademisi Şehircilik Kürsüsü öğretim üyelerinden oluşan "müşavirler heyeti", revizyon komisyonu kararlarına koşut olarak çalışmış ve 1/5.000 Beyoğlu Nâzım Planı, 1/10.000 sanayi planı, 1/500 Beyoğlu Tatbikat Planı yapılmış, aynı zamanda özel bürolara da 1/2.000 ölçekli Boğaz köylerinin planlan yaptırılmıştır. Beyoğlu Nâzım Planı alanı da Rumelihi-sarı'na kadar uzatılmıştır. Böylece 34.000 hektarlık alan planlanmıştır. Bebek, Levent, Etiler, Mecidiyeköy plan alanına dahil edilmiş, Bebek ve Beşiktaş 1/500 ölçekli detay planları içine girmiştir.

İstanbul'da 1956-1959 arasında başlatılan "imar hareketleri" ile tarihi yarımada ve genel olarak kent bütününde başlatılan yol açmalar, Boğaziçi alanının konut yerleşmesine açılmasına neden olmuş ve kentin kuzeye Boğaziçi'ne ilerlemesine yol açmıştır. İmar hareketlerini yönlendirmek üzere davet edilen Hans Högg'ün hazırladığı plan onaylanmamış ve uygulanmamıştır. 1957'de İmar ve İskân Bakanlığı'nın denetiminde, mahallinde, İller Bankası'na bağlı "İmar ve Planlama Müdürlüğü" kurulmuştur. Bu birim 1960'ta 1/10.000 ölçekli nâzım planını, geçit devresi nâzım planını ve ayrı-

ca 1/5.000 ölçekli Boğaz bölgesi planını yapmıştır. Geçiş devresi nâzım planını Prof. L. Piccianato yönlendirmiştir.

1962'de hazırlanan Doğu Marmara Bölgesi önraporunda Boğaz'ın ve Tuzla-He-reke arasının korunmasının, hem geleceğin kentsel yapısı ölçeğinde, hem de turistik kıymetlerinden dolayı, ülke ölçeğinde bir gereksinim olduğu belirtilmiştir. 1963'te Milli Güvenlik Kurulu, İstanbul Sanayi Nâzım Planı'nın yapılması talebinde bulunmuş ve 1966'da kabul edilen İstanbul Sanayi Nâzım Plam'nda Bo-ğaziçi'ndeki sanayiler korunmuş Levent yerleşmesi ve Oto Sanayii Sitesi'nin alanı büyütülmüştür. 1966'da Büyük İstanbul Nâzım Plan Bürosu faaliyete geçerek 1984'e kadar çalışmıştır. Bu büronun, Boğaziçi alanı için çalışmalarında 1975'te Kültür Bakanlığı'nın Boğaziçi'ne ait tebliğinde, Boğaziçi, İstanbul metropoliten a-lanı içinde ele alınmış, çevresiyle birlikte özelliği ve ayrıcalığı kabul edilmiştir. Çeşitli kurumlarla işbirliği sağlanarak, kentleşme hareketlerine karşı korunma politikası izlenerek planlanma sürdürülmüştür. 1/5.000 ölçekli Boğaziçi Nâzım Planı çalışmaları, imar mevzuatına göre hazırlanmıştır. Büyük İstanbul Nâzım Plan Bürosu'nun "yalılar ve sahil şeridi" adı verilen 1/5.000 ölçekli plan çalışması bakanlıkça 14 Temmuz 1971'de onanmış, uygulamaya girmiştir. Boğaziçi'nin korunmasına ilişkin ilk planlama çalışması, 1971 tarihli ve 1/5.000 ölçekli Boğaziçi Sahil Şeridi Koruma Planı olmuştur. Sadece sahil şeridini kapsayan ve sahil şeridindeki yapıları korumayı amaçlayan bu planda sahil şeridindeki boş parsellere de tescilli yapılarla uyumlu olmak koşulu ile maksimum yüksekliği 9,50 m'yi geçmeyen yeni yapılar önerilmiştir.

1973'te 1710 sayılı Eski Eserler Yasa-sı'nın yürürlüğe girmesinden sonra, Bo-ğaziçi'ndeki bütün imar uygulamaları Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun (GEEAYK) kararları ile yönlendirilmiştir. GEEAYK'nin Boğaziçi' nin düzensiz yapılaşmasının önlenmesine ve tarihi değerleri kadar yeşil dokusunun da korunmasına yönelik, önerisi üzerine, 1973'te Boğaziçi korularının ve ormanlarının korunmasına ilişkin önemli kararlar almıştır. Bu kararlar Boğaziçi korularının koruma altına alınmasını ve bu alanlarda kesinlikle yapılaşmaya izin verilmemesini hükme bağlamıştır. 1973' te GEEAYK Boğaziçi'nin SİT özelliklerini tescil etmiştir.

1975'te Kültür Bakanlığı, Boğaziçi'ni resmen "doğal ve tarihi SİT alanı" olarak ilan etmiştir. "Boğaziçi tarihi ve doğal SİT alanı ile etki alanları"nı bir bütün olarak kapsayacak biçimde, 1/5.000 ölçekli Boğaziçi Nâzım İmar Planı'nın elde edilmesi için, Büyük İstanbul Nâzım Plan Büro-su'na görev verilmiştir. İmar ve İskân Bakanlığı, hazırlanan 1/5.000 ölçekli "Boğaziçi Doğal Tarihi SİT Değerlerini İçeren Nazım Planı ve Raporu"nu 15 paf-talık 1/5.000'lik planlarla 1650.ve 6785 sayılı kanunun 26-29. maddesine göre 3

Haziran 1977'de onamıştır. Böylece Boğaziçi'ne ait kapsamlı bir plan onanmış ve suyolu çevresi ve gerideki kara kesimi, göreceli korumaya alınmıştır. Planda Boğaziçi'nin gelecekteki kullanışları rekreasyon, turizm ve konut olarak kabul edilmiştir. İşlevler için Kültür Bakanlığı ve GEEAYK'nin görüşü alınarak İmar ve İskân Bakanlığı yetkili kılınmıştır. Hazırlanan planda MİA'mn (Merkez İş Alanı) Levent'te tutulması, kamu mülkündeki arazilerin kamu yararına kullanılması öngörülmüştür. Plan aynı zamanda mevcut sanayileri kabul etmiş yeni sanayi yerleşmesini ise reddetmiştir. Zararlı sanayilerin nakli, deniz ulaşımının geliştirilmesi, kara ulaşımında korniş (sırt) yollarının kullanılması ve sahil yolunun rekreasyon ve turizme ayrılması düşünülmüştür. Boğaziçi'nin bütününü kapsayan ilk nâzım plan, Boğaziçi alanının tamamı için ve 1/5.000 ölçekli hazırlanan Nâzım İmar Planı ve Uygulama Yönetmeliği 3 Haziran 1977 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu imar planı ile Boğaziçi rekreasyon, turizm ve konut alanı olarak ayrılmış ve İstanbul metropoliten alan planlamasında da bu kararlar kabul edilmiştir.

1977 tarihli bu planın raporunda, tarihi yeşil alanların yok olmasını önlemek amacı ile bakım ve yenilenmelerinin, ayrıca ağaç ilavesi ile bu alanları artırmanın temel ilke olarak benimsenmesine karar verilmiştir. Yeşil alanlar hakkında ortak hükümler belirlenmiştir. Bu hükümler doğrultusunda koru ve mesire alanlarında ifraz işlemlerinin yapılamayacağı, kamu mülkiyetine geçen koru ve mesirelerin halka açık rekreatif kullanımlar olarak düzenleneceği belirtilmiştir. 1978 ve 1979'da revize edilen bu planın, revizyonlar sonunda korumaya aykırı hükümler içermesi nedeni ile 1980'de GEEAYK tarafından yemden düzenlenmesi istenmiştir.

Boğaziçi alanına olan kamuoyu ilgisi, 1980 sonrası dönemde yapılaşmanın hızlanması nedeni ile artmıştır. Buna bağlı olarak koruma ve planlama çalışmaları yeni bir boyut kazanmıştır. 1977 onaylı Boğaziçi Nâzım Plam'nda bazı önemli hususlar yer almıştır: "Boğaziçi alanı korunacak bir alandır. Konut, turizm, rekreasyon kullanışlar konumlarına ve bölgelerine göre yapılanma açısından koruma amaçlı belirli yasa ile sınırlamalar getirilmiştir. Koru, mesire, vadi, bostan vb alanların kamulaştırılması önerilmiştir. Sanayi, depolama, kirletici vb faaliyetler, Boğaziçi alanından en kısa sürede belirlenen başka yerlere nakledilecektir. Geleneksel küçük sanayi ve sanatlar için izin verilecektir. Gecekondu önleme bölgeleri yeniden açılmayacaktır. Gecekondu ıslah bölgeleri Boğaziçi Nâzım Plan şartlarına uydurulacaktır. Ağaçlandırma teşvik edilecektir."

Boğaziçi planlama sınırı içinde özelliklerine ve önceliklerine göre farklılık gösteren 1. Sahil şeridi bölgesi, 2. Ön-görünüm bölgesi, 3. Gerigörünüm bölgesi, 4. Etkilenme bölgesi olarak dört

Günümüzde

Boğaziçi'nin

genel

görünümü.



Sağda

Boğaziçi'nin

ender yeşil

alanlarından

biri olan

Fethi Paşa

Korusu'nun

bir bölümü

görülüyor.

Bekir Baki Aksu

bölge belirlenmiştir. Bu bölgelerde uygulanacak planların İmar ve iskân Bakanlığı'nın onayından önce, Kültür Bakanlığı ve GEEAYK'ce uygun görülmesi kararı istenmiştir.

Bakanlıkça onaylanan 1977 tarihli 1/5.000 ölçekli "Boğaziçi Doğal ve Tarihi SİT Alam Nâzım Planı ve Raporu", Mart 1977 ve Aralık 1977'de iki kez revizyon görmüştür. Eylül 1979'daki revizyonu bakanlık onaylamış, fakat GEEAYK bu planı yürürlüğe sokturmamıştır. Revizyon çalışmaları 1982'ye dek sürmüştür.

1982'de yeni ilkeler doğrultusunda, yeni bir plan hazırlanmasına karar verilmiş ve bu plan ile Boğaziçi alanı sahil şeridi, öngörümün bölgesi (toplam 4.300 hektar), gerigörünüm bölgesi (1.000 hektar) ve etkilenme bölgesi (5.300 hektar) olmak üzere dört kesime ayrılmıştır. Bu planla Boğaziçi alam rekreasyon, turizm ve konut alanı olarak değerlendirilmiş, doğal ve tarihi SİT değerlerinin, orman, koru, mesire alanı gibi tüm yeşil alanların korunmasına karar verilmiş, ancak özel koru alanları içinde yeni konut a-lanları önerilmiştir. Ocak 1983'te Bakanlar Kurulu kararı ile bu planla Boğaziçi'nde yapılan uygulamalar sınırlandırılmış, üç aylık bir süre içinde yeni bir nâzım plan ve uygulama planı hazırlanması istenmiştir.

1/5.000 ölçekli nâzım plan ile 1/1.000 ölçekli sahil şeridi ve öngörünüm bölgesini içeren koruma geliştirme planı, İstanbul Belediyesi, Büyük İstanbul Nâzım Plan Bürosu ve İller Bankası üyelerinden oluşan bir planlama grubu tarafından hazırlanmış ve 22 Temmuz 1983 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Boğaziçi' nin tarihsel ve doğal değerlerini bir bütün olarak korumayı amaçlayan bu planın yürürlüğe girmesi ile plan sınırları içindeki onaylı sanayi alanları planı ile mevcut sanayi kuruluşlarının gelişimini sağlayan onaylı vaziyet planları iptal edilmiştir. Daha önce konut yapımına izin

verilen özel mülkiyetli korulara ait onaylı planlar da geçersiz sayılmıştır. Sahil şeridi ve öngörünüm bölgesi içinde konut yapımına izin veren bu planda, planlama sınırı içinde gecekondu ıslah ve gecekondu önleme bölgesi açılamayacağı, ancak onaylı planlarda iç yollan olmasına rağmen ifraz işleri yapılmamış alanlar için, plan şartlarına uygun bir uygulama planının hazırlanması ve en fazla yüksekliğin de h=6,50 m (2 kat) olarak belirlenmesi öngörülmüştür. Sadece öngörünümü kapsayan "değişiklik planı ve raporu" 1982'de onaylanmış ve yürürlüğe konmuş iken, Bakanlar Kurulu Ocak 1983'te Boğaziçi'nin her iki yakasında uygulanacak 16 maddelik bir dizi karar almıştır. Bu kararlar Resmi Gazete' de yayımlanarak tüm Boğaziçi alanında uygulamalar belirlenmiştir.

Temmuz 1983'te 1/5.000 ölçekli Boğaziçi Nâzım Planı ile 1/1.000 ölçekli öngörünüm uygulama planları, açıklama ve uygulama raporu ile birlikte İmar ve İskân Bakanlığı'nca onaylanmıştır. Boğaziçi Yasası, Boğaziçi Nâzım Planı' nı yönlendirmiştir.

Yasanın uygulama aracı olan planın amacı, İstanbul Boğaziçi alanının özelliklerini kamu yararı gözetilerek geliştirmek, Boğaziçi'nde nüfus ve yapı yoğunluğunu artırıİmasını önlemek olarak belirlenmiştir. Tüm Boğaziçi alanında yeni depo, tersane, sanayi tesisleri ve ocakların açılmayacağı da hükme bağlanmıştır. Boğaziçi öngörünüm bölgesinde yapılaşmaya sıkı yasaklar getirilmiştir (bak. Boğaziçi Yasası).



Bibi. M. Çubuk, Boğaziçi'nin Düzenlenme-si'nde Bazı ilkeler, İst.,1971; H. Suher, İstanbul'da Bölge Planlamasına Yardımcı Bir Araştırma, ist., 1963; N. Ağat, Boğaziçi'nin Turistik Etüdü, îst., 1963; M. Ç. Aysu, Boğaziçi'nde Mekânsal Değişim, İst., 1989; B. Pa-may, İstanbul Boğazı ve Çevresi Sorunları Sempozyumu, İst., 1975; M. Çubuk, "İstanbul Yerleşim Düzeninde Boğaziçi ve Halic'in İşlevlerinin Yeniden Tanımı ve Düzenlenmesi

Üzerine", SlSAV-İstanbul Sempozyumu, 20-21 Kasım 1981, İst., 1981; S. Ayverdi, Boğaziçi'nde Tarih, İst., 1968; M. Ayaşlı, Dersa-adet, ist., 1975; S. H. Eldem, Boğaziçi Anıla-n/Reminiscances Of the Bosphorus, îst., 1979; C. Kayra, istanbul, Mekânlar ve Zamanlar, îst., 1990; G. Sözen, Binbir Çeşit İstanbul ve Boğaziçi Yalıları, îst., 1989; H. Y. Şehsuva-roğlu, "Asırlar Boyunca istanbul", Cumhuriyet, ist.; H. Konyalı, Abideler ve Kitabeleriyle Üsküdar Tarihi, c. I-II. İst., 1977; Temel Mühendislik A.Ş.-HFA Halkrow Fox and Associ-ates-London; "Boğaziçi Planlama Etüdü Geri Görünüm ve Etkilenme Bölgeleri/Bosphorus Planning Study Obscrured and Interrupted Views Area", Nihai Rapor/Final Repon, c. 1/volume l, Aralık 1986; Y. Yazıcı, Bütün YönleriyleBoğaziçi'ndeki Cennet Sanyer, îst., 1993; O. Ceylan, Beykoz; Hep istanbul Kalan istanbul, ist. 1986

MEHMET ÇUBUK


Yüklə 7,48 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   60   61   62   63   64   65   66   67   ...   134




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin