BiLİRKİŞİ kurulu raporudur



Yüklə 1,98 Mb.
səhifə3/20
tarix30.04.2018
ölçüsü1,98 Mb.
#49632
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   20

d) Akfırat Belediyesinin gerekçe olarak gösterdiği belgelerden sonuncusu ise İstanbul Valiliğince Akfırat Belediyesine gönderilen 20.7.2006 günlü 1343 sayılı yazıdır. Bu yazıda; “….Formula 1 uluslar arası organizasyonunda otopark ihtiyacının giderilebilmesi için Belediyenizce yürütülmekte olan otopark düzenleme sahalarının ve bağlantı yollarının ivedilikle bitirilerek, organizasyon gününe kadar asfaltlama çalışmalarının ve çevre emniyet tedbirlerinin alınması….” istenilmektedir. Bu yazının, Yasalara aykırı uygulamalara izin verildiği biçiminde yorumlanamayacağı açıktır.

Sahte fişlerle para toplanması:

Akfırat Belediyesi, giderlerini Belediye bütçesinden karşılayarak 100 koçan (1000) adet hafriyat döküm fişi bastırmıştır. Sanıklar, hafriyat dökenlerden para alınmadığı için bu fişlerin kullanılmadığını, yeni belediye binasına taşınılması sırasında kaybolduğunu, başkaca da fiş bastırılmadığını öne sürmektedirler. Zabıta Amiri Mesut Aydemir ise; kamyoncuların elinde çok sayıda fiş gördüğünü, bunları toplayıp imha ettiğini söylemiştir. Tevdi Raporunda da üzerinde belediye başkanlığının anteti olan çok sayıda “hafriyat döküm fişi” olduğunun anlaşıldığı ancak çok azının bulunabildiği belirtilmektedir.

Kontrolörlerin bulabildikleri tahsil fişleri ilgili bilgiler aşağıda özetlenmektedir.

• Akfırat Belediyesi’nin 26.5.2005 günlü 335 sayılı verile emri ile 100 koçan (10.000 yaprak) toprak döküm fişi basma ücreti ödenmiştir. Bu fişler, Ayniyat saymanı Mesut Ambarcı ile Ambar Memuru Osman Aksoy’un imzalarının olduğu ambar giriş fişi ile kaydedilmiştir. Ambar görevlileri; fişleri görmediklerini, ambar giriş kayıtlarının Belediyede denetimlerin başladığı 2008 yılında tutulmaya başlandığını ve kendilerine Mayıs/2008 ayında imzalatıldığını söylemişlerdir. Sanık Mali Hizmetler Müdür V. Şahin Yiğit ise, bu fişleri kullanmadıklarını, yeni hizmet binasına taşınma sırasında kaybolduğunu söylemiştir.

• Su havzaları, Baraj-Gölet Dere Yat. Kor. Ağaçlandırma Yaşatma Derneği İçişleri Bakanlığı Kontrolörlerine 007087 sayılı bir fiş vermiştir. Bu fişin arkasında Özbekler Hafriyat adlı şirketin kaşesi bulunmaktadır.

• Ömürlü İnşaat Yapı Malzemeleri San. Tic. Ltd. Şti.nin ortağı Cuma Gümüşsoy, kullanmamış olduğu 013701 - 013800 numaraları arasındaki fişler karşılığında ödediği paraları geri almak için Belediyeye geldiği sırada, İçişleri Bakanlığı Kontrolörleri ifadesini almıştır. Cuma Gümüşsoy, makbuzları taşeronu olduğu Özka İnşaat Firmasından aldığını, fiş bedeli karşılığının hakedişlerinden kesildiğini söylemiş, ancak ödediği tutarı hatırlayamamıştır. Kontrolörlerin, Özka İnşaat firmasından aldığına göre neden parasını belediyeden almak istediği sorusunu ise; “üzerinde Akfırat Belediyesi yazdığı için önce Belediyeye başvurup parasını almak istedim. Belediyeden alamazsam o zaman Özka firmasına başvurmayı düşünüyorum.” sözleriyle yanıtlamıştır. Bu fişlerin ön yüzünde “Turan Sancak” isim kaşesi ve parafı, arka yüzünde Özka inşaat A.Ş’nin kaşesi basılmıştır.

• Akfırat Belediyesindeki yolsuzlukları şikâyet eden Hüseyin Çelik, 018727- 018744 arasında 18 adet fiş teslim etmiştir.

• 019401- 019500 seri numaralı arası fişler ise, Tuzla Cumhuriyet Başsavcılığı Soruşturma Bürosunun Suç Eşyası Esas Defterinin 2008/341 numarasına 10 yaprağı koparılmış 21 koçan halinde olduğu belirtilerek kaydedilmiştir.

İçişleri Bakanlığı kontrolörleri, o yörede faaliyet gösteren bütün hafriyat firmalarına yazılar göndermiş ve Akfırat Belediyesi sınırları içinde kalan alanlara döküm yapıp yapmadıklarını, yapmışlarsa karşılığında Belediyeye ya da belediye spor kulübü, yardım derneği gibi kuruluşlara ücret, bağış vb. adlarla para ödeyip ödemediklerini sormuşlardır. Yalnızca Akfırat Belediyesince verilmiş izin belgesi bulunan iki firma hafriyat döktüğünü, Belediye ile anlaşma yaptıkları için para ödemediklerini bildirmiştir. İzin formları Yönetmelikle öngörülen kurallara uyulmaksızın düzenlenmiş olsa da Akfırat Belediyesince verilmiş izin belgelerine sahip olan bu firmalardan biri 40.000 M³ olan izin hakkının 34.831 M³ kadarını, diğeri ise 10.000 M³ 3.000 – 4.000 M³ kadarını kullandığını belirtmiştir. Bu durumda, belirtilen alana yaklaşık 37.000 – 38.000 M³ hafriyat dökülmüş olmalıdır. Bu iki parsele 828.000 M3 toprak dökülmüş olduğuna göre hafriyat firmalarının gerçeği gizledikleri düşünülmektedir. Nitekim İddianamede, Yıldızlar Taşımacılık Firmasının bölgeye çok büyük miktarlarda hafriyat döktüğü ve bunu gizlediği için genel hükümlere göre yargılanmaları istenilmektedir.



Hafriyat firmalarının bu alana yoğun biçimde toprak döktüklerini gizledikleri, ele geçirilen toprak döküm fişlerinden de anlaşılmaktadır: ÖZKA adlı bir hafriyat firması, bu parsellere hiç döküm yapmadığını bildirmiştir. Oysa aşağıda görüleceği üzere Özsa İnşaat firmasında bulunan “Akfırat Belediye Başkanlığı Toprak Döküm Fişi” adı verilen fişlerin arka yüzünde ÖZKA İnşaat Firmasının kaşesi, ön yüzünde ise Özsa İnşaat Hafriyat Firmasının kurucu ortağı Turan SANCAK’ın isim kaşesi ve imzası vardır.

TOPRAK DÖKÜM FİŞ KOÇANI

Ön yüzü

arka yüzü

İçişleri Bakanlığı Kontrolörleri Özka İnşaat A.Ş.’nden bunun nedenini açıklamalarını istemiştir. ÖZKA firması, işletme müdürü ayrıldığı için nedenini bilemediklerini, Akfırat Belediyesi sınırları içinde hafriyat dökmediklerini belirten bir yanıt vermiştir.



Tanık İfadeleri:

Aşağıda, belediye meclis üyesi, belediye çalışanı ya da hafriyat döken firma temsilcilerinden oluşan çok sayıda tanığın, İçişleri Bakanlığı Kontrolörlerinin incelemeleri ya da Soruşturma sırasında alınmış ifadeleri özetlenmektedir. Bu ifadelerde üç konu dikkat çekmektedir. Bunlardan birincisi, hiçbir resmi görevi olmamakla birlikte eski Belediye Başkanının oğlu sanık Enes Yıldız’ın hem firma temsilcilerince hem de belediye çalışanlarınca belediyenin yöneticisi gibi algıladıkları ve hafriyat döküm fişlerini Enes Yıldız’dan aldıklarını söylemeleridir. İkincisi, bütün tanıkların dökülen hafriyat karşılığında para alındığını belirtmiş olmasıdır. Hatta meclis üyesi Mehmet Eren, Belediye Başkanının Meclis toplantısında bu işten 2,5 trilyon lira kazanç sağladıklarını söylediğini, kendilerine bir liste gösterdiğini, bu listede ise 800 milyar lira yazılı olduğunu söylemiştir. Üçüncüsü ise ÖZSA Hafriyat Firmasının sahibi Turan Sancak’ın, hafriyat döken kamyonları izlemekle görevlendirilmiş olmasıdır.



Turan Sancak: (Özsa İnşaat Hafriyat Oto Gıda Turizm ve Tic. Ltd. Şti’nin kurucu ortağı): “Döküm izni ist.B.Şehir Ulaşım Dairesi Başkanlığından Formula 1 otopark alanlarına dolgu yapılması için ÖZSA inşaat firmasına verilmişti. Belediye, 4.000 kamyonluk döküm fişi verdi. 10 cildini Mesut Beyden ben aldım. 20 cildini ise Bld. Bşk. özel kalemine bırakmışlar oradan aldım. Diğer fişleri oğlum Fikret aldı. Kimden aldığını bilmiyorum. Döküm yaptığım sahayı kontrol altına aldım. O alana başka firmalar da döküm yapıyordu. Ama Belediyeden aldıkları (bana gösterdiğiniz fişlerle aynı tür fişler değildi) fişleri bana imzalatıp döküyorlardı. Böylece 5 veya 6 cilt fişi imzaladım. Döküm memuru gibi oldum ve işi bırakmaya karar verdim Enes Yıldız fişleri geri vermemi istedi. Kalanları verdim. Bana gösterdiğiniz üzerinde kaşem ve imzam olan fişler (013701-013800) muhtemelen benim verdiklerim ya da başka firmalara verilen fişlerdir.”

Hüseyin Çelik (Müşteki) (Belediyede 2000-2009 yıllarında Fen İşleri Md. İmar Müdürlüğü, Yazı İşl. Md. lüğü, özel Kalem Müdürlüğü görevlerinde bulunmuştur. ) (30.7.2009 günlü ifadesinden) : Hafriyat dökümünü oğlu Enes Yıldız organize ediyordu. İstanbul’un her yerinden hafriyat geliyordu. Belediye olarak koçan bastırıyorduk, bu koçanları Enes Yıldız kendisi alıp piyasadaki hafriyatçılara dağıtıyordu.

(24.12.2009 duruşma tutanağında yazılı ifadesinden) : Hafriyat dökümünü oğlu Enes Yıldız organize ediyordu. Her gün 100 kamyon dökülüyordu. Bu paralar Enes Yıldız’a teslim ediliyordu. Belediye olarak koçan bastırıyorduk. Bu koçanları Enes Yıldız kendisi alıp piyasadaki hafriyatçılara dağıtıyordu.



Kerim Kaya- Mahmut Ceylan (Akfırat Belediye Spor Kulübü çalışanları) : Formula 1 otopark alanı ile belediye hizmet binasının yanındaki bölgeye hafriyat dökümü benim kontrolümde idi. Fişsiz döküm yaptırmıyordum. Biriktirdiğim fişleri Zabıta Amiri Mesut beye veriyordum. Firmalar fişleri koçan halinde belediyeden alıyorlardı.

Ergun Karaca (Belediye Eski personeli) : Hafriyat dökümü yapılan yerlerde kamyonların takibiyle görevlendirildim. Zabıta Amiri Mesut Aydemir bana telefon ediyor ve hangi firmalardan fiş hangisinden para alacağımı söylüyordu. Kamyoncular koçandan koparıp fişleri veriyorlardı. Para ödeyenleri bir ajandaya işliyordum. Görev yaptığım dönemde 30 TL alıyordum. Ahmet Öger, Yıldız Hafriyat, Ayhanlar İnşaat, Yazıcı inşaat ve Nazar İnşaat firmalarından para ya da fiş istemememi söylemişti. Ben yalnızca onları not ediyordum.

Erkan Demir (Eski zabıta memuru) Nazar inşaatın olduğu, Formula 1’in ve belediye hizmet binasının yanına yoğun biçimde toprak dökümü yapıldı. Hafriyat dökümü sırasında toprak döküm fişleri kullanıldı. Bu fişler Ümraniye Bilgeç Form Matbaasında bastırılıyordu. Formları Enes Yıldız, Mesut Aydemir ve Şahin Yiğit dağıtıyordu. Bu fişleri benim aracılığımla gönderdikleri de oldu. Fişleri Nazar, Zirve Özge Yazıcı ve Bozkurt firmalarına verdim. Firmalar bu fişleri kendi kaşelerini basarak kullanırlardı. Fişleri döküm sahasında görev yapanlar toplayıp Zabıta Amirine verirlerdi. Bir ara firmaların da fiş bastırdıklarını tespit ettik.

Süleyman Görür - Ali Kemal Demiröz (Belediye Meclis Üyeleri) : Formula 1 otopark alanı ile Belediye hizmet binasının olduğu yere binlerce kamyon hafriyat dökülüyordu. Meclis üyeleri olarak belediye başkanına sorduğumuzda gelir elde ettiklerini söyledi.

Mehmet Eren (Belediye Meclis üyesi) : Döküm karşılığında fiş kullanıldığını biliyorum. Fişler Belediye başkanının oğlu Enes Yıldız’a gidiyordu. Zabıta Amiri Mesut Aydemir Başkanın damadıdır. Fiş bastırma işini Şahin Yiğit yapmıştır. Gazetede haberler çıkınca Başkana sorduk. Başkan 2,5 trilyon lira gelir elde ettiklerini söyledi. Ama bize verdiği listede 800 milyon lira yazılıydı.

Şahin Yıldırım eski Fen İşleri Müdürü Size ifade vermemem için tehdit edildim. Dökümler fiş karşılığı yapılıyordu.

Sanıkların Savunmaları Karşısındaki Görüşlerimiz

Sanıklar Hilmi Yıldız, Şahin Yiğit ve Mesut Aydemir, fiş bastırılmış olduğunu kabul etmekle birlikte, karşılığında para alındığı iddialarını reddetmektedirler.



Hilmi Yıldız; bastırılan fişlerin kimseden para alınmadığı için kullanılmadığını, yalnızca ruhsatı olan inşaatların hafriyatlarını kabul ettiklerini, ruhsat verilirken alınan harç tutarının hafriyat bedelinin peşin alınması anlamına geldiğini, harçların belediye hesaplarına işlendiğini, üçüncü kişilerden kayıt dışı para alındığının kanıtlanmadığını öne sürerek zimmet suçundan söz edilemeyeceğini söylemiştir.

Yalnızca ruhsatlı inşaatların hafriyatlarının kabul edildiği sözleriyle açıklanan savunmanın geçerliliğinin olmadığı düşünülmektedir. Çünkü iddianamede hafriyatın nereden getirildiği değil Hafriyat Yönetmeliği’ne göre dökme izni alınmamış olması konu edilmektedir. Harç bedeli ise maktuen alınan bir tutardır. Oysa sözü edilen, Yönetmelik uyarınca İstanbul Büyükşehir Belediyesince yayımlanan tarifeye göre kamyon başına 2006 yılında 90 YTL, 2007 yılında ise 100 TL ücret alınması gerekliliğidir. Yalnızca dolguya elverişli malzemenin döktürüldüğü doğrultusundaki savunmanın ise doğru olmadığı düşünülmektedir. Çünkü uygulama eğer yasalara aykırı olmasaydı, firmaların hafriyat döktüklerini gizlemelerine gerek kalmazdı. Ayrıca bu iki Parsele dökülen hafriyat miktarının gerekenin en az 10 katı olması da dikkate alındığında savunmanın geçerli olmadığı düşünülmektedir.

Hilmi Yıldız’ın, dökülen hafriyatın dolgu, stabilize ve peyzaj çalışmalarında kullandıkları doğrultusundaki savunmasının geçerliliğinin olmayacağı düşünülmektedir. Çünkü üretilen hafriyatın öncelikle bu amaçlarla kullanılması zaten yönetmelikle getirilmiş bir zorunluluktur. Hafriyatın dolgu vb. amaçlarıyla kullanılması, izin almak ve taşımanın izinli araçlarla yaptırılması gibi kuralları ortadan kaldırmamaktadır.

Şahin YİĞİT (Mali Hizmetler Md.V.) Belediye Başkanının döküm karşılığında para alınmamasını istediği için bastırılmış olan fişlerin kullanılmadığını, bu nedenle de gelir kaydı olmadığını, yeni belediye binasına taşınırken kaybolduğunu belirtmektedir. Ancak Şahin Yiğit’in 30.7.2009 günlü savunmasındaki şu sözler, ilk savunmasındaki ifadeyi doğrulamamaktadır: “1094 parsel denilen yerde otopark ve bağlantı yolları çalışması yapılıyordu. Belediye Başkanının emri ile 10 adet döküm fişi bastırdık. Bu fişleri Belediye başkanımız, oğlu Enes Yıldız’a vermemi söyledi. Ben belediyenin bastırdığı resmi fişlerin oğluna verilmesine karşı çıktım. Ama kimse benden hesap soramaz dedi ve beni zorladı. Ben de fişleri verdim. Bu fişlerin parası belediyeye gelmedi.”

Mesut AYDEMİR’in (eski Zabıta Amiri) savunmasındaki sözler daha açıklayıcı bilgi verdiği için aşağıya aynen alınmıştır: “ 2005 yılında Formula 1 için bağlantı yolları yapıldı. O dönemde fiş ve para alınmadı. Özyurt A.Ş. sonra kaldıracağını söyleyerek hafriyat döktü. Ama sözünde durmadı. Kaldırması için yapılan yazışmalar belediyededir. …. Döküm yapıldığı, fiş kullanıldığı şeklinde şikâyetler ve ‘bize de döküm için fiş verin’ şeklinde talepler gelmeye başlayınca zabıtalara fişleri ben toplattırdım. Yaklaşık 1000’e yakın fiş toplattırdıktan sonra bunların belediye ile ilgisi olmadığı için imha ettim. Benim toplattığım fişler bana gösterdiğiniz 013701-013800 seri numaralı Toprak Döküm fişi değildi” “Akfırat Beldesi Toprak Fişi” ya da “Akfırat Beldesi toprak Döküm Fişi” yazıyordu ve sarımtırak renkleydi. Topladığım bu fişlerin kimin tarafından dağıtıldığını, karşılığında para alınıp alınmadığını bilmiyorum. Ben kesinlikle fiş bastırmadım, satmadım, kimseye fiş vermedim, döküm karşılığında nakit para almadım.” (30.7.2009 günlü savunmasından:) “Belediye Başkanının isteği üzerine otopark alanındaki fişleri personelim aracılığıyla toplatıp Başkana ilettim. Gelir kaydedilip edilmediğini görevim gereği bilme olanağım yoktur.”

Sanık zabıta amiri Mesut AYDEMİR görüldüğü üzere, taşıyıcılara döküm fişleri verildiğini, çok sayıda yeni istekle karşılaşıldığını, bu fişleri zabıta memurlarına toplattığını ve imha ettiğini söylemiştir. Bu savunma, görevi bu tür yasadışlılıkları önlemek olan bir kamu görevlisinin, önlemek bir yana, kanıtları yok etmeye çalıştığını göstermektedir.

SANIKLARIN SORUMLULUKLARI

Formula 1 otopark ve yan yolların düzenlenmesi gerekçe gösterilerek 1094 ve 1125 sayılı Parsellere yoğun biçimde hafriyat dökülmesine göz yumulduğu ve toplanan paraların Belediye hesaplarına işlenmediği anlaşılmaktadır. Sanık Hilmi Yıldız her ne kadar döküm karşılığında para alınmadığını öne sürmekte ise de; bir bölümünün belediye bütçesinden ödenerek çok sayıda fiş bastırıldığı anlaşılmaktadır. Sanık Mesut AYDEMİR, taşıyıcı firmalardan ellerindeki fişleri vermelerini istediğini ve bunları toplayıp imha ettiğini söylemiştir. Görevi bu tür yasa dışılıkları önlemek olan bir görevlinin, önlemek bir yana, kanıt değeri taşıyan belgeleri yok etmesi, doğal bir davranış değildir. Özka Hafriyat şirketinin yetkilisi Turan Sancak’ın hafriyat alanında görevlendirilmesi ile fişlerin Belediye Başkanı Hilmi YILDIZ’ın bilgi ve isteği olmadan imha edildiğinin düşünülebilmesi, gerçekçi değildir. Şahin Yıldız’ın Belediye Başkanının baskısıyla da olsa fişleri Enes YILDIZ’a vermesi hem Şahin Yıldız’ın hem de Belediye Başkanının oğlu Enes YILDIZ’ın bu konudaki etkin rolünü göstermektedir.

Sonuç olarak, bilirkişi raporu, maddi deliller ve maddi deliller ile örtüşen tanık ifadelerinden; 1094 ve 1125 sayılı Parsellere toplam 828.042.21 M³ kaçak hafriyat döktürüldüğü, üzerinde belediyenin anteti bulunan sahte makbuzlar bastırılarak para toplandığı ve bu paraların belediye hesaplarına işlenmediği anlaşılmaktadır. Belediye Başkanı Hilmi YILDIZ ile Mali İşler Müdür Y. Şahin YİĞİT, sahte fişlerin bastırılması ve kullandırılması ve elde edilen gelirin belediye hesaplarına kaydedilmemesinde, Mesut AYDEMİR’in, kanıtları imha ettiği belediye başkanının oğlu sanık Enes YILDIZ’ın ise öteki sanıklarla birlikte hareket ederek suça iştirak ettiği düşünülmektedir.

KAMU ZARARI

Döküm karşılığında toplanan paraların Belediye hesaplarına işlenmediği açık olmakla birlikte, karşılığında ne tutarda para toplandığının hesaplanmasında zorluklar bulunmaktadır.

İddianamede, en büyük seri numarasını taşıyan fiş olan 019401-019500 esas alınarak bir hesap yapılmaktadır. Bu hesabın mantığına göre 19400 adet tahsil fişi kullanılmıştır. 10.000 adet fişin bastırılması için ödenen tutar muhasebeleştirilmiştir. Bir süre hafriyat alanında görev yapan Belediye personeli Ergün Karaca, bu fişler karşılığında kamyon başına 30 TL alındığını söylemiştir. Bu bilgiden yola çıkılarak (10000 X 30 = ) 300.000.00 TL tahsil edildiği kabul edilmektedir.

Kalan 9.400 adet tahsil fişi için de şöyle bir hesap yapılmaktadır: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı 2006 yılı için kamyon başına 90 TL, 2007 yılı için ise 100 TL döküm ücreti belirlemiştir. Bu durumda, 2006 yılı tarifesiyle (9.400 kamyon X 90 TL=) 846.000 TL, 2007 yılı tarifesiyle (9.400 kamyon X 100 TL=) 940.000 TL tahsil edilmiş olmalıdır. Tevdi raporunda, bütün fişlerin bulunmasıyla bu tutarın artacağına vurgu yapılmaktadır.

Dava sürecinde yeni kanıtlar bulunmadığı sürece, en az tutarları gösteren yukarıdaki hesabın kabul edilmesinin zorunlu olduğu düşünülmektedir. Bu durumda 100 cilt karşılığında 300.000 YTL; 94 cilt karşılığında ise 2006 ve 2007 yılları tarifesinin ortalaması olan 95 YTL esas alınarak (9.400 X 95 =) 893.000 YTL olmak üzere toplam 1.193.000 YTL kamu zararına yol açılmıştır.



Ancak, kamunun yoksun kaldığı gelirin çok daha fazla olduğunun burada belirtilmesi gerekmektedir. Çünkü bu iki parsele 19.400 değil, 46.000 kamyon döküm yapıldığı anlaşılmaktadır. 2006 yılı tarifesine göre (46.000 kamyon X 90 TL = ) 4.140.000 TL; 2007 yılı tarifesine göre ise (46.000 X 100 = ) 4.600.000 TL gelir belediye gelirlerine işlenmemiştir. Bütün bunların dışında, Akfırat Belediye sınırları içindeki başka parsellere de yoğun hafriyat döküldüğü, bizzat Hilmi Yıldız’ın savunmasında dile getirilmektedir. Soruşturmanın derinleştirilmesiyle kamu zararının çok daha fazla olduğunun ortaya çıkacağı düşünülmektedir.
4 - FORMULA 1 OTOPARK ALANI İLE İLGİLİ OLARAK YAPILAN USULSÜZLÜKLER

(2009/145 sayılı İddianamenin Beşinci Maddesidir)

Akfırat Belediye Başkanlığı Formula 1 Otopark alanı “kazı, dolgu ve asfalt dökümü” için 14.8.2006 tarihinde 4734 sayılı Yasanın 21/b maddesine göre bir ihale yapmış ve ihale sonucu kazandığı belirtilen Vesem Firmasına toplam 1.702.648,65 TL ödemiştir.

İddianameye göre; Formula 1 otopark düzenlemesini İstanbul Büyükşehir Belediyesi yapmıştır. Akfırat Belediye Başkanı ile Belediye yetkilileri, zaten yapılmış olan kazı, dolgu ve asfaltın Akfırat Belediyesince yapılmış gibi gösterecek sahte ihale ve hakediş belgeleri düzenlemiş ve Akfırat Belediyesinden 1.702.648,65 TL ödenmesini sağlamışlardır. Vesem Firması da iş deneyim belgesi alabilmek için bu eyleme ortak olmuştur.

İhale sürecinde aşağıda sıralanan kuralsızlıklar dikkati çekmektedir:

İhale acele işlerin yaptırılacağı 21/b maddesine göre yapılmıştır. Oysa iş acil değildir. İhalenin bütün aşamaları 4734 sayılı Yasaya aykırı yürütülmüştür: firmalar ihaleye telefonla davet edilmiş, iş deneyim belgesi geçerli olmayan firmaların ihaleye katılması sağlanmış, tutanaklara sahte imzalar atılmıştır. İstekliler ihale dokümanını aldıktan birkaç dakika sonra fiyat tekliflerini bildirmişlerdir. Yaklaşık 1,700.000 TL tutarlı bir yapım işinde fiyat bildirilebilmesi gerçekçi değildir.

İddianamede ihaleye fesat karıştırmak, edimin ifasına fesat karıştırmak ve zimmet ile suçlanan sanıkların adları aşağıdadır.

İhale kararını onaylayan Belediye Başkanı Hilmi YILDIZ, İhale Komisyonu Üyeleri Şahin YİĞİT, Şahin YILDIRIM, Mesut AYDEMİR, Yavuz Tuncer YENİGÜN, Mehmet DEMİRCİ ile Belediye yetkilileri ile birlikte hareket eden Vesem firmasının yetkilisi Veysi ARI, İhaleye fesat karıştırmak;

Hilmi YILDIZ, Deniz KANSU,Şahin YİĞİT, Şahin YILDIRIM, Mesut AYDEMİR, Yavuz Tuncer YENİGÜN, Veysi ARI Edimin ifasına fesat karıştırmak;

Şahin YİĞİT ve Veysel ERDOĞAN, Zimmet;

İNCELEME:

Bilirkişi Kurulumuza verilen görevler arasında Resmi belgede sahtecilik ile resmi belgeyi bozmak suçları sayılmamaktadır. Bununla birlikte, konu bütünlüğünün bozulmaması için incelememizde atılı suç ayrımı gözetilmemiştir.



İhale Yöntemi:

Otopark yapım işinin açık ihale yöntemiyle yaptırılması gerekmektedir. Oysa acil durumlar için öngörülen 4734 sayılı Yasanın 21/b maddesi uygulanmıştır.

Dosyada yer alan belgelerin incelenmesiyle ihaleye aslında çok önceleri çıkılabileceği ve pazarlık yöntemine başvurmak zorunda kalınmayacağı anlaşılmaktadır.

UKOME, Formula 1 alanına otopark yapılmasına ilişkin kararını 16.2.2006 tarihinde almış ve bu karar Akfırat Belediyesine bildirilmiş, Akfırat Belediyesinin kayıtlarına 17.3.2006 tarihinde işlenmiştir. Formula 1 yarışlarının ise 25 Ağustos 2006 tarihinde başlayacağı çok önceden ilan edilmiştir. Sanık Belediye eski Başkanı Hilmi Yıldız, her ne kadar işin bir an önce bitirilmesi gerektiği için 4734 sayılı Yasanın 21/b maddesine göre ihale yapılmasının zorunlu olduğunu söylese de; Akfırat Belediye Başkanlığı’nın otopark düzenlemesi için çok daha önceden çalışmalara başladığı, ancak ihalesinin nedense geciktirildiği görülmektedir. Söz gelişi 2005 yılında Formula 1 Otopark ve bağlantı yolları için çeşitli firmalara toplam 50.000 m³ nitelikli hafriyat döküm izni verilmiştir. Akfırat Belediyesinin otopark düzenleme çalışmalarına daha önceden başladığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin 20.7.2006 günlü 1343 sayılı yazısından da anlaşılmaktadır. Bu yazıda aynen: “ Tuzla İlçesi Akfırat Beldesi sınırları dahilinde 2006 Ağustos ayında düzenlenecek olan Formula 1 organizasyonunda otopark ihtiyacının giderilebilmesi için belediyenizce yürütülmekte olan otopark düzenleme sahalarının ve bağlantı yollarının ivedilikle bitirilerek, organizasyon gününe kadar asfaltlama çalışmalarının ve çevre emniyet tedbirlerinin alınması hususunda gereğinin yapılmasını rica ederim.” denilmektedir. Yazıdaki; “yürütülmekte olan” sözcükleri işin daha önceden başlatılmış olduğunu göstermektedir.

Otopark ihalesinin 14.8.2006 tarihine değin yapılmadığı görülmektedir. İhale sözleşmesi, 15.8.2006 tarihinde yapılmış, yapım işi 44 gün sürmüş. 29.9.2006 tarihinde kesin kabulü yapılmıştır. Görüldüğü üzere 4734 sayılı Yasanın 21/b maddesinin uygulanmasına rağmen 25 Ağustos 2006 tarihinde yapılan Formula 1 yarışlarına yetiştirilememiştir. Oysa Nisan/2006 yılında ihaleye çıkılmış olsaydı, dolanlı yollara karşı daha duyarlı olan açık ihale yöntemi uygulanabilecek, en abartılı hesapla 4734/13.maddesine göre 40 gün ihale süresi 44 gün de yapım süresi olmak üzere 84 gün sonra, Temmuz ayında otopark bitirilmiş olabilecekti.

İhale sürecinde dikkati çeken yasaya aykırı uygulamalar:

Delsan Firması’nın 1.12.2008 günlü sayısı belirtilmemiş yazısı ile Asyol İnşaat firmasının tarihsiz 34/16-202, 57/329-283 sayılı yazılarında, ihaleye telefonla davet edildikleri belirtilmektedir. Oysa 4734 sayılı Yasada “telefonla davet” olarak adlandırılabilecek bir yöntem öngörülmemektedir. İhale belgelerinde ise davet mektuplarının bütün firmalara telefonla değil 14.8.2006 günü elden tebliğ edildiğinin yazılı olması, bir çelişki olarak dikkat çekmektedir. Üstelik Delsan Firması İzmir’de olduğu için elden tebliğ edilme olasılığı zayıftır.

Dosyanın incelenmesiyle; yeterlik başvurusunda bulunmaları için davet yazısının tebliği, yeterliklerinin değerlendirilmesi, teklif vermeye davet yazılarının verilmesi, firmaların tekliflerini bildirmeleri, ihalenin yapılması, sonuçlandırılması ve kesinleşen ihale kararının bildirilmesine ilişkin bütün süreçlere 14.8.2006 tarihinde başlandığı ve aynı gün bitirildiği görülmektedir. İhalenin yukarıda sıralanan bütün aşamalarının aynı güne sığdırılamayacağı çok açıktır.

İhalenin yeterlik değerlendirmesi ve fiyat tekliflerinin belirlendiği aşamalarında gerçeği yansıtmadığını gösteren uyumsuzluklar görülmektedir. Sözgelişi, 14.8.2006 tarihinde yeterlik için davet edilen firmalara aynı gün saat 11.00’e kadar başvurularını yapmaları istenilmiştir. İhale dokümanını Asyol firması 10.09’da; Delsan 10.04’de; 10.20’de Vesam ise 10.25’de almış ve sırasıyla 10,13; 10,20 ve 10.35’de teslim etmişlerdir. Bir yapım işinde 4-16 dakika süre içinde İdari Şartname, sözleşme tasarısı, teknik şartname gibi belgelerin incelenip, gerekli belgelerin hazırlanması / düzenlenmesi ve Komisyona sunulması inandırıcı değildir.

İhalenin fiyat tekliflerinin değerlendirildiği ikinci aşamasında da da benzeri bir durum söz konusudur. Firmaların teklif vermeye davet yazılarını tebellüğ etmesi ile fiyat tekliflerini bildirmeleri arasında 1,5 saatlik bir süre vardır. İhale dosyasına göre, Yeterlik Değerlendirme Sonuç Tutanağı saat 11.50’de tutulmuştur. Asyol 13.15; Delsan 13.27, Vesem 13.32 de tekliflerini vermişlerdir. Yaklaşık 1.700.000 TL tutarındaki bir yapım ihalesine verilecek fiyatın hazırlanabilmesi için öncelikle keşif yapılmalıdır. İstanbul gibi bir metropolde, keşif yapmak bir yana, işin yapılacağı alana gitmenin bile 1,5 saatten çok zaman alacağı açıktır.


Yüklə 1,98 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   20




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin