BİZANSLI LÜZİNYAN KRALİÇESİ
Helena Paleologos, ll. John'a verildikten sonra, bir filo eşliğinde Kıbrıs'a doğru yola çıkarılır ve adaya Gemikonağı'ndan çıkar. John ile evlenen Kraliçe Helena, zaten zayıf bir kişiliği olan kralı, kısa sürede avucunun içine alır. Adanın bütün yönetimi, kraliçenin eline geçer. O kadar ortodoks ve " Grekçe" davranır ki, Papa ll. Pius, kendisini " Roma Kilisesi'nin düşmanı" ilan eder. Zira, yönetimdeki Rumlar'ın sayısını devamlı olarak artıran kraliçenin, adayı Latin egemenliğinden kopartabi leceğinden, endişe duyulmaktadır. Bilindiği gibi, Lüzinyanlar Latin kökenli olup, katoliktirler. Oysa Kıbrıs'ın yerli halkı, ortodoks olup, hiçbir zaman Roma'ya değil, hep Bizans kilisesine bağlı kalmıştır. Bu durumda, Kraliçe Helena belki de adanın yerli halkına güvenerek böyle davranmaktadır. Zira o da ada halkı gibi, Rum'dur. Sırası gelmişken, belirtelim ki Rum, Roma İmparatorluğu bölündükten sonra doğuda kalıp, resmi dil olduğu için, Hellence konuşmaya başlayan ve kilisenin bölünmesi esnasında, ortodoksluğu seçen bütün toplum lara, Araplar ve Türkler'in verdiği ortak isimdir. Onların çoğunluğu, bugün Hellen olduklarını savlasalar da o Attika Yarımadasında yaşayan bir kabilenin adıdır. Roma'dan önce, İyonyalılar, Frigyalılar, Lidya, Likya, Karya, Kapadokya'lılar, Giritliler farklı farklı uygarlıklar olup, ortak bir dilleri de yoktu.
KRAL BOŞ DURMUYOR
Politik anlamda iktidasız olup, yönetimle ilgili tüm ipleri Kraliçe Helena'ya kaptıran ll. John'un, sözcüğün diğer anlamında, hiç de öyle olmadığı görülmektedir. Ekselansları'nın bir de metresi bulunmaktadır:
Petralı Maria... ( Bu Petra bizim Elye'nin yanındaki Petra mı, yoksa Ege Denizi'ndeki Petra Adası mı, bilinmez?) Ve üstelik, kralın Maria'dan bir de çocuğu bulunmaktadır. James adı verilmiş bir oğlan. (Eğer anası Ege’deki değil de bizim Petra'dan ise, James de Ahmet Okan'ın köylüsü oluyor!) Kendisi, tarihte " James the Bastard" diye bilinir. Nam - ı diğer: Piç James...
Kraliçe bu durumu öğrenmekte, gecikmez. Bizanslı Helena, kocasının metresi karşısında, eski öncülü Aragonlu Eleonora'ya taş çıkarır. Rakibesi'ni yakalatarak, burnunu kestirir ve onu oğlu ile birlikte bir eve kapattırır. Kadıncağızın o günden sonraki adı " Kesik Burunlu Maria " olur. Kapatıldığı evde, çile doldurmaya başlar.
Fakat, işe bakın ki Helena ile ll. John'un yalnız bir çocukları olmuştur. Carlotta adı verilen bir kız... Bu durumda, kralın ölümünden sonra, kimin kral olacağı sözkonusu olduğunda, gözler ister istemez, onun evlilik dışı oğlu James'e dönmektedir. James de kişiliğinin gelişmişliği ve saygınlığı ile bu beklentilere cevap verebilecek bir yapı göstermektedir. Yakışıklı, seçkin, yüksek ruhlu bir çocuktur. Kral ll. John, Helena'nın kızı için bir tehlike oluşturan, evlilik dışı oğlunun, karısı tarafından ortadan kaldırılacağından kuşkulanıp, onun başpiskoposlukta bir evde oturmasını sağlar.
JOHN ÖLÜNCE JAMES SÜRÜLÜR
Bu arada, Carlotta evlenmiş ve kocası genç yaşta ölmüştür. Kendisi, genç yaşta uzun süre dul aklmak istememekte, Savoy Prensi Louis ile evlenmek istemektedir. Kral John nedendir bilinmez, bu isteğe karşıdır. Ömrünün son yılları, bu tartışma ile geçer.
Kral ölünce, Asiller Konseyi, iktidarın Carlotta' nın hakkı olduğuna karar verir. Bunun üzerine James, adayı terkederek, Kahire'ye gider ve orada yerleşir.
James'in seçkin kişiliği, parlak zekası ve yakışıklılığı, Kahire'de Memluk Sultanı İnal üzerinde çok olumlu etkiler bırakmasına neden olur. Bu esnada, Savoy Prensi Louis de Kıbrıs'a gelip, Carlotta ile Lefkoşa'daki St. Sophia Katedrali'nde düzenlenen bir törenle, evlenmiştir. Ne var ki kendisi, son derecede silik bir kişiliğe sahip olduğundan, Carlotta annesi gibi bütün ipleri elinde tutmaktadır. Yıl, 1459'dur. Louis'te, bir ülke yönetecek hiç bir değer, bulunmamaktadır.
Bir süre sonra, sultan bir kadının iktidara getirilip, böyle seçkin bir erkeğin adadan sürülmüş olmasını kabullenmez. James ile Louis'i mukayese etmek ise olanaksızdır.
PRENSİN DÖNÜŞÜ
Bu durum karşısında, kendisine vassallik ilişkisi ile bağlı olan adaya müdahale etmeye karar veren Sultan İnal, 1460'ta James'i önemli bir güç ile Kıbrıs'a gönderir. James'in adaya ulaşmasının ardından, Carlotta ve Louis, Lefkoşa'yı terkederek, Girne Kalesi'ne çekilir ve oraya kapanarak, batıdan gelecek desteği beklemeye başlarlar. Eylül 1460 sonunda, Lefkoşa James'in eline geçer. Yeni kral, dört yıl boyunca Girne Kalesi'nde saklanan kızkardeşi ve onun eşine saldırmaz. Bunun yerine, 1374'ten beri Cenevizliler'in elinde olan Mağusa'yı geri almayı tercih eder. 1464'te, Girne de James'in eline geçer ve Kıbrıs Krallığı bütünüyle James'in olur.
Carlotta ve eşi Louis , adayı terkedip, İtalya'ya gittiler. Louis burada, önce Savoy Dükü, sonra da İtalya Kralı oldu. Ondan da boşanan Carlotte ise, Rodos'taki St John şovalyelerine yaptığı yardımlardan ötürü, " St. John'un Kızı" ilan edilip, hüzünlü bir yaşamın sonunda öldüğünde, St. Peter Türbesine, annesini " düşman" ilan etmiş Papa Pius'un yanına gömüldü.
" JAMES THE BASTARD"
NAM - I DİĞER: PİÇ JAMES:
Böylece Kıbrıs tahtına oturup, tarihe ll. James ya da Piç James diye geçen genç kralın Mağusa'yı Cenevizliler'in elinden almış olması, bazı stratejik sorunlar doğurmaktaydı. Ada ile bir ilişkisi kalmayan Ceneviz'in, o dönemde Doğu Akdeniz'de giderek güçlenmekte olup, Bizans'a da yıkarak, İstanbul'u ele geçirmiş bulunan Osmanlılar'ın Kıbrıs'a yönelik bir hareketi karşısında, artık Kral James'e yardım etmesi, düşünülemezdi. Lüzinyan kralının kendi gücü ile Osmanlılar'ı durdurması da mümkün olamayacağına göre, acilen güçlü donanması olan bir güçle ittifak kurması gerekiyordu. Genç kral, bu gücün Venedik olduğunu gördüğünden, Venedikli bir kızla evlenerek, Doğu Akdeniz'de onların kuvvetine dayanatak, hanedanını yaşatmak istedi. Bu istek, hem kendisinin, hem de Luzinyan hanedanının sonunu getirdi. Piç James, Kıbrıs'ın son Lüzinyan kralı oldu.
Bu amaçla Venedik Cumhuriyeti'ne baş vurduğu zaman, Venedikliler büyük bir memnuniyetle kendisine bir kız verdiler:
Catherina Cornaro...
Kraliçe Helena'nın kadınca kıskançlığı nedeni ile çıkardığı taht kavgası, sonunda adanın elden gitmesine yol açtı...
Kıbrıs, Helena'nın rakibesi'nin oğluna kalmadı ama kendi kızına da kalmadı...
Not: Bu yazı, Sir Harry Luke'un Cyprus ve Rupert Gunnis'in Historic Cyprus adlı eserlerinden yararlanılarak yazıldı.
POLİ'DEKİ AŞK ÇEŞMESİ VE SON KIBRIS KRALİÇESİ
Dostları ilə paylaş: |