İlhanlar
|
Yıl(H/K)
|
Yıl(Miladî)
|
Cengiz Han
|
603-624
|
1206-1227
|
Ögeday/ Oktay Kaan
|
624-639
|
1227-1242
|
Turakina Hatun
|
639-644
|
1242-1246
|
Kuyuk Kaan
|
644-646
|
1246-1248
|
Mengü Kaan
|
646-655
|
1248-1257
|
Kubilây Kaan
|
655-693
|
1257-1294
|
*
İran İlhanları
|
İlhanlar
|
Unvan
|
Yıl(H/K)
|
Yıl(Miladî)
|
Hülagû Kaan
|
-
|
654-663
|
1256-1265
|
Abaka Kaan
|
-
|
663-680
|
1265-1281
|
Teküdar
|
Ahmed
|
680-683
|
1281-1284
|
Argun
|
-
|
683-690
|
1284-1291
|
Keyhatu
|
İrincin Turci
|
690-694
|
1291-1295
|
Baydu
|
-
|
694-694
|
1295-1295
|
Gazan Han
|
Mahmud
|
694-703
|
1295-1304
|
Olcaytu
|
Muhammed Hudabende
|
703-716
|
1304-1316
|
Ebu Saîd
|
Bahadır Han
|
716-736
|
1316-1336
|
Arpa
|
-
|
736-736
|
1336-1336
|
Musa
|
-
|
736-736
|
1336-1336
|
Muhammed
|
-
|
|
|
Rakip İlhanlar:
|
-
|
|
|
Muhammed
|
-
|
736-738
|
1336-1338
|
Toğa Timur
|
-
|
739-752
|
1338-1351
|
Cihan Timur
|
-
|
739-741
|
1339-1340
|
Satı Beg
|
-
|
739-740
|
1339-1340
|
Süleyman
|
-
|
740-745
|
1340-1344
|
Enuşirvan
|
-
|
745-756
|
1344-1355
|
*
Moğollar ile Harezmşahlar arasındaki anlaşmazlık nedeniyle, Cengiz Han güçlü bir orduyla harekete geçti (H.616/ 1220). Önce Otrar, Sığnak ve Hocend, ardından Buhara ve Semerkand gibi önemli Maveraünnehir şehirleri Moğolların eline geçti. Harezmşah Muhammed, kaçarak Horasan üzerinden Irak- Acem’e gitti; Mazenderan’a ve Hazar denizindeki Abeskûn adasına sığındı. Kısa bir süre sonra burada öldü. Büyük oğlu Celaleddin, yaklaşık on yıl boyunca Kuzey Hindistan, Irak-ı Acem ve Azerbaycan’da mücadeleye devam ettiyse de çabaları Moğolları durdurmaya yetmedi. Moğollar, Cebe ve Sübütey kumandasında askerî harekâtın ardından Horasan üzerinden Irak-ı Acem ve Azerbaycan’a girdiler. Celaleddin Harezmşah’ın son önemli direnişi, Hicri 625/1228 yılında Isfahan önlerinde kırıldı. Moğollar, kendi hâkimiyetlerini tanıyan Fars Atabegliği yönetimindeki Güney İran dışında bütün Orta ve Batı İran’ı işgal ettiler. Ögeday/ Oktay Kaan zamanında İran ve Azerbaycan’daki Moğol hâkimiyeti daha da güçlendi.
Mengü Han, tahta çıkınca kardeşi Kubilay’ı Çin’e gönderirken, diğer kardeşi Hülâgû’yu batı fetihlerini yürütmek üzere ilhan olarak İran’a tayin etti. 1255 yılında Horasan’a giren Hülâgû, ertesi yıl Alamut’u ele geçirerek İsmailî hâkimiyetine, daha sonra Bağdat’a girerek Abbasi hilâfetine (H.656/ 1258) son verdi. Hazar denizinin güney sahilleri hariç bütün İran’da siyasi birliği kurdu. Bugünkü İran, Azerbaycan, Anadolu ve Irak’ın idaresi yaklaşık bir asır boyunca İlhanlı Hâkimiyetinde kaldı.
İlhanlılar, Hülâgû’nun İran’a gelişinden sonra bürokratik ve idari alanda yavaş yavaş İran geleneklerini benimsediler. Bu durum, Gazan/ ĞâZan Han’ın İslamı kabulü, sosyal, idari ve ekonomik sahalarda yaptığı reformlarla daha da hız kazandı. Doğudaki Büyük Han Kubilây’ın ölümünden (H.693/ 1294) sonra, artık akrabalık derecesi oldukça zayıflayan amcazadeleriyle tabiiyet bağlarını koparan Gazan Han, İran’da bozkır geleneklerine, İslami ve İrani temellere dayanan bir devlet kurmak istedi. Ancak erken ölümü, bu reformların başarısını azalttı. Onun ölümünün üzerinden yarım asır bile geçmeden İran’da Moğol hâkimiyeti sona erdi. Kısa sürmesine rağmen İlhanlı hâkimiyeti İran’da önemli izler bırakdı. Moğol harekâtı sırasında başta Horasan şehirleri şehri olmak üzere önemli yerleşim merkezleri zarar gördü. Moğol istilasının ortaya çıkardığı karanlık tablonun, toplumda kendine güvensizlik ve dünyevi hayattan kaçış şeklinde tezahür ettiği yönündeki yorumlar kitaplarda yer aldı. İran’da, genel olarak bütün Orta Doğu’da dinî-tasavvufi hareketlerin güçlenip gelişmesi -sanki eskiden böyle değilmiş gibi- Moğol ilerleyişine bağlandı. Bununla birlikte İlhanlı idaresi, ilk yarım asırda istila döneminin olumsuzluklarının atlatılmasından sonra İran’da olumlu izler bıraktı. İlhanlı hâkimiyetinin merkezi olan Azerbaycan’da Gazan Han devrinde UCan ve Şenb-i ĞâZan, Olcaytu zamanında Sultaniye gibi yeni yerleşim merkezleri kuruldu. Tebriz, Merağa ve Bağdat gibi büyük şehirlerde önemli imar faaliyetleri yürütüldü.
İlhanlı Devleti’nin siyasi birliğinin sona ermesinin ardından İran’da hâkimiyet birtakım küçük hanedanlar arasında paylaşıldı. İlhanlıların nüfuzlu kumandanı Emir Çoban’ın torunu ve Timurtaş’ın oğlu Şeyh Hasan, Ebu Said Bahadır Han’ın Hicri 736/ 1336’da ölümünden sonra çıkan taht mücadelesinde Azerbaycan’ın idaresini ele geçirdi ve burada Çobanoğulları hâkimiyetini kurdu. Şeyh Hasan’ın Hicri 744/ 1344’de katlinin ardından kardeşi Melik Eşref önce EnuŞirvan adına, Hicri 745/ 1344 yılından sonra da kendi adına idareyi ele geçirdi. Bir ara gücünü Irak-ı Acem’e kadar yaymaya muvaffak oldu. Melik Eşref’in Hicri 758/ 1357’de ölümüyle Çobanoğulları hâkimiyeti sona erdi. (Osman Gazi Özgüdenli, İA, “İran” maddesi ‘Fetihten Safevilere Kadar’, s.398; Servân/ Yüzbaşı Ahmed KEyvanpur, Tarih-i Umumî Azerbaycan, s.23-24; J.H.Kramers, İslam Ansiklopedisi, MEB, “İran” maddesi, Tarihî ve Etnografik Bakış, , s.1013-1030)
*
Dostları ilə paylaş: |