79. EL-BERR
İyilîk eden, vadini yerine getiren,1345 kulları hakkında müsait bulunan... İyiliği ve bahşişi çok olan. 1346
"Çok iyilik eden, esirgeyen ancak Odur." 1347
Sübhan Tealâ kullarına karşı lütuf ve şefkat sahibi, isteyen ve niyazda bulunanlara karşı güzel bir lütufla bol bol ihsanda bulunan, abidleri güzel mükâfatlarla mükâfatlandırandır. Her türlü iyilik ve ihsan O'ndandır.
"El-Berr"; iyilik ve ihsanda bulunandır. Bu kelime hayır ifade eden bütün sıfatlara camidir ve Allah Tealâ'nın güzel isimlerindendir.
El-Berr, lügatta, genişlik demektir. Müfessir ve dilcilere göre el-Berr, lütuf, ihsan ve doğrulukta genişlik, hayır demektir.
El-Berr'in bir manası da çok itaatkâr demektir. Çoğulu ise Ebrar şeklinde gelmektedir. Bunun için bu kelime kullanılarak, "Rabbine itaat ediyor", denir. Bu durumda "el-Birr", Allah'a yaklaştıran hayırlı amelleri ve itaati içine almaktadır. Ve razı olunan bütün fiil ve hasletleri ifade etmektedir.
Allah (c.c.)'a, itaat, "ona ibadet etmek ve kulluğu" ifade etmektir. Bunun için anne babaya itaat, iyilik "Birru'l-valideyn" şeklinde ifade edilmiştir. Yani onlara ihsanda, geniş ve cömert olmak" demektir. Çünkü cennet anaların ayakları altındadır.
El-Bârr, kendisinden iyilik ve itaat sadır olan kimse demek olup, cemisi "Berare"dir.
"(Ayetler), değerli ve güvenilir katiplerin elleriyle (yazılıp) tertemiz kılınmış, yüce makamlara kaldırılmış mukaddes sahifelerde (yazılı) bir öğüttür, dileyen ondan (Kurandan) öğüt alır." 1348
İnsanların en hayırlısı iyi amellerle meşgul olan hayırda yarışan, kalbinde şer bulundurmayan ve kimseye eziyet etmeyendir. Çünkü iyi biri eziyet edemez. Bundan dolayı "Birr, müsamahakar, sakin ve teanni sahibi adam, güler yüz, yumuşak söz" denilmiştir.
Abdullah b. Ömer'in rivayet ettiği bir hadisi şerifte, Peygamber (s.a.v):
"İyilik eskimez, günah unutulmaz, Kahhar olan Cenab-ı Hak uyumaz, ektiğini biçer, yaptığını karşılığını bulursun." Rabbin rızası ana babanın rızasındandır.
Noksan sıfatlardan münezzeh olan merhamet sahibi, çok ihsanda bulunan Rabbimiz, mü'minlere, içlerinden bir peygamber gönderip, onlara ayetlerini okutması ve onları temizlemesi, onlara kitabı ve hikmeti öğrettirmesi yönüyle ayrıca ihsanda bulunmuştur.
Allah (c.c.) mü'minleri ashab-ı yeminden kılarak onlara ihsanda bulundu. Zat-ı Bari, mü'min kullarının kalbine feyiz yoluyla salih amelleri telkin etti. Onların günahlarını affetti. Tevbelerini kabul edip, onları rızıklandırdı.
"Böylece Allah, onların geçmişte yaptıkları en kötü hareketleri bile örtecek ve yaptıklarının en güzeline denk olarak mükâfatlarını verecektir." 1349
El-Birru'r-Rahim, Kur'ân-i Kerim'de bir yerde geçmekte olup şu ayeti kerimedir.
"Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbetteki ben müslümanlardanım." 1350
"İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu, kendilerine verilen doğru bir sözdür," 1351
"Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu. Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak Odur." 1352
Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
"(Derler ki:) Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur." 1353
"(Onlar şöyle yakarırlar): Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize tarafından rahmet bağışla. Lütfü en bol olan sensin." 1354
Allah Teâlâ'nın isimlerinden olan "el-Berr" ve "el-Vehhab" iyilik ve bağışlarıyla lütuf ve keremiyle bütün varlıkları kuşatan demektir. O, bütün güzelliklerin, sürekli iyiliklerin ve sınırsız bağışların sahibidir. O'nun "birr" sıfatı ve bu sıfatın eserleri gizli ve aşikar bütün nimetlerde görülür. Hiç bir yaratık bir an O'nun ihsanından ve iyiliğinden mahrum kalamaz.
O'nun ihsanı/iyilikleri umumî ve hususîdir:
1- Umumî ihsanı şu âyetlerde söz konusu edilen ihsanıdır:
"Ey Rabbimiz! Senin rahmet ve ilmin her şeyi kuşatmıştır." 1355
"Benim rahmetim her şeyi kuşatır." 1356
"Nimet olarak size ulaşan ne varsa Allah'tandır." 1357
Bu iyilikte iyiler de kötüler de, gök ehli de yer ehli de, mükellef olanlar da olmayanlar da ortaktır.
2- Hususî ihsanı: Bu bölümdeki rahmeti ve nimeti müttekîler/Allah'a saygı duyanlar içindir. Şu âyet-i kerîmelerde de buna işaret edilir:
"Onu, sakınanlara, zakâtı verenlere ve âyetlerime inananlara, o elçiye, ümmi peygambere uyanlara yazacağım."1358
"Muhakkak ki iyilik edenlere Allah'ın rahmeti çok yakındır." 1359
Süleyman'ın (a.s.) şöyle dua ettiği nakledilir:
"Rahmetinle beni iyi kullarıyın arasına kat." 1360
İşte bu, peygamberlerin ve onlara uyanların talep ettikleri özel rahmettir. İman, ilim, amel, bütün ahvâlin düzeltilmesi, ebedî saadet, kurtuluş ve başarı hep bu rahmetle elde edilir. Seçkin insanların en büyük gayesi de budur.1361
Allah Teâlâ cömertlik vasfına sahiptir. Cömertlik lütuf ve ihsanın çokluğu demektir. Allah Teâlâ'nın cömertliği iki türlüdür:
1- Bütün varlıklar şamil olup onları lütfü kereminden ve çeşitli nimetlerle doldurup taşıran mutlak cömertlik.
2- İyi olsun, kötü olsun, müslüman olsun, kâfir olsun sözle veya lisanî hal ile istekte bulunanlara yönelik özel cömertlik. Kim Allah'tan isterse, Allah ona istediğini verir ve arzusuna ulaştırır. Çünkü "el-Berr"dir, "er-Rahîm"dir:
"Nimet olarak size ulaşan ne varsa, Allah'tandır. Sonra size bir zarar dokunduğu zaman da yalnız O'na yalvarırsınız." 1362
Allah Teâlâ'nın kendisine dost olanlar için hazırladığı ve gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve hiçbir beşerin aklına gelmeyen nimetler O'nun cömertliğinin genişliğindendir. 1363
Allahu teâlâ, kulları için dâima kolaylık ve rahatlık ister, zorluk istemez, zorluk çıkaranları da sevmez. Yapılan kötülüklerin çoğunu bağışlar, örtbas eder, bir iyiliğe on mükâfat verir, kötülüğün cezası ise mislini geçmez. Bir kul gönlünde iyi bir şey yapmayı kurmuş, fakat herhangi bir engel yüzünden onu yapamamış olsa bile, bilfiil meydana getirmiş gibi mükâfatlandırılır. Bunun aksine olarak bir kötülük yapmayı tasarlamış ve karârını vermişken, herhangi bir sebeple yapmamışla ona ceza vermez. Daha buna benzer nice lûtuflan, müsâadeleri, keremleri vardır ki, sayıya gelmez. 1364
Kula Yaraşan Şey:
Allah rızâsı için, Allah'ın mahlûkâtına elinden geldiği kadar iyilik etmeğe, hiç olmazsa, tatlı bir söz, tatlı bir yüz, güzel bir muamele ile gönül kazanmağa çalışmaktır. Bunu kendine huy edinenler, bir gün Allah'ın rızâsına kavuşurlar, işte bir kul için en büyük bayram budur. 1365
Dostları ilə paylaş: |