NİŞANCI MEHMED BEY MEDRESESİ
Fatih Ilçesi'nde, Hekimoğlu Ali Paşa Camii'nin kuzeybatısında, Ali Şir Nevai Soka-ğı'nın Köprülüzade ve Kırımlı Aziz sokakları arasında kalan kesiminde (1739 ada 9 ve 30 no'lu parseller üzerinde) yer almaktadır.
I. Süleyman (Kanuni) dönemi (1520-1566) nişancılarından Eğri Abdizade Mehmed Bey (ö. 1566) tarafından yaptırılmıştır. Eskiden "Altımermer" olarak anılan bu semtin Osmanlı dönemi kent dokusu, çevreyi harap eden yangın sonucu ve yeni imar planı düzenlemesiyle büyük ölçüde değişmiştir.
Nişancı Mehmed Bey Medresesi bir külliyeye bağlı olmayan, bağımsız medrese türüne girmektedir. Kitabesi bulunmayan yapı en geç Mehmed Bey'in ikinci kez nişancılık görevinde bulunduğu 1563-1566 arasında yapılmış olmalıdır. Tezkiretü 'l-Ebniye, Tezkiretü 'l-Bünyan ve Tuhfetü'l-Mimarin'e göte Mimar Sinan'ın eseri olan yapı, plan düzeni açısından
Rüstem Paşa Medresesi (Tekirdağ, 1553 ?) ile benzerlikler göstermektedir. 19. yy istanbul Haritası tıda gösterilen medresenin, 1869 ve 1914'te yapılan saptama çalışmalarında yer almaması, o sırada harap oluşu ya da başka bir işlevle kullanılıyor olmasıyla açıklanabilir.
1918'de çevrede çıkan yangından hasar gören medrese bugün çok harap durumdadır. Medrese avlusuna giriş batıdan, dershane ile hücreler arasındaki duvar üzerinde bulunan basık kemerli kapıdan verilmiştir. Kapı kemeri 1980'e kadar sağlam durumdayken, aradan geçen süre içinde taşları (sökülerek ?) yok olmuştur.
Dershane dikdörtgen planlı avlunun kuzeybatı köşesine, hücrelerden ayrı olarak yerleştirilmiştir. Önü ek binalarla kapatılmış olduğundan girişindeki revakla ilgili bir saptama yapmak mümkün değildir. Yaklaşık 460x480 cm ölçülerindeki dörtgen planlı dershanenin girişi yanında iki, diğer duvarlarında ikişer alt, birer üst penceresi vardır.
Geçiş öğeleri ve kubbesiyle günümüze kadar gelebilen dershanede kubbeye geçişi sağlayan tonoz bingilerin eteklerinde, mukarnaslı köşe dolguları bulunmaktadır.
Dışta bir sıra taş, iki sıra tuğla almaşık duvar örgüsüne sahip olan binanın cephesinde ilki alt pencerelerin üstten teğetli kemerleri üstünden, geçiş bölgesinin başlangıcı hizasından geçirilen iki kat kirpi saçak korniş yer almaktadır. Dış geçiş bölgesinde, sekizgen kasnağın cephelerin ortasına rastlayan bölümünde, tromplar arasına yerleştirilen üst pencereler bulunur. Kubbe başlangıcı düzeyinde yapıyı saran ikinci saçak kornişi gene iki sıra kirpi saçak olarak tekrarlanmaktadır.
Hücreler 19. yy istanbul Haritası hda da gösterildiği gibi avlunun doğu ve güney sınırlarını "L" oluşturacak biçimde çevrelemektedir. Hücre duvarları tüm yükseklik-leriyle korunamamış; ara duvarlar yıkılmış, dış duvarlar yer yer üst pencere düzeyine kadar korunmuştur. Tamamen yok olan revakların örtü sistemi konusunda gözlem yapabilmek olası değildir.
Yıllardır hiç bakım görmeyen bina, doğanın olumsuz etkilerinin yanısıra, gecekondu işgalleriyle bozulmuş ve tahribi hız-
Dostları ilə paylaş: |