4.5.Sermayenin Serbest Dolaşımı
Sermayenin serbest dolaşımı bakımından Türk mevzuatı bazı istisnalar dışında AB mevzuatına uyumlu durumdadır. Avrupa Topluluğu 1992 yılında İç Pazarın oluşturulmasıyla, daha önceki yıllarda kademeli olarak bir takvim çerçevesinde aşama kaydedilen bu alanda nihai safhaya ulaşarak Topluluk sathında sermaye hareketlerini serbestleştirmiştir. Türkiye, bazı mevzuat değişiklikleriyle tam uyumu gerçekleştirmiş olacaktır. Bu arada, Karaparanın Aklanması ile ilgili mevzuat da 1996 ve 1997 yıllarında çıkarılmış bulunmaktadır. Doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve diğer sermaye hareketleri ile ilgili mevcut durum aşağıda belirtilmiştir:
Doğrudan yabancı sermaye yatırımları bakımından;
-
Eşit muamele prensibi uygulanmaktadır.
-
Bazı istisnalar hariç, yabancı sermaye katılımına sınır uygulanmamaktadır. İstisnai alanlar ise şunlardır: Radyo ve Televizyon Kuruluşu ve Yayıncılığı hakkındaki 3984 sayılı Kanun bu sektöre yapılacak yabancı sermaye yatırımlarında yabancılara ait hisseleri yüzde 20 ile sınırlamıştır. Öte yandan havacılık, deniz taşımacılığı ve limanlarda yapılacak yatırımlar için yabancı hisse sınırı, 2920 sayılı Sivil Havacılık Kanunu, 815 sayılı Kabotaj Kanunu ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu gereği olarak yüzde 49’dur.
-
Tasfiye veya satış hallerinde karların, ücretlerin, royaltilerin ve sermayenin serbestçe transferi garanti altına alınmıştır.
-
Balıkçılık ve emlak komisyonculuğu haricinde, Türk özel sektörüne açık olan bütün sektörler yabancı yatırımlara açıktır. Yalnızca sivil havacılık, deniz taşımacılığı, liman işletmeciliği, radyo-televizyon yayıncılığı ve telekomünikasyon (value-added telecom services) alanlarında yabancı sermaye payı konusunda sınırlamalar mevcuttur. Ayrıca, petrol ve madencilik sektörüne yapılan yatırımlar ilgili kanunlar gereği izine tabidir. Mali sektörde şirket olarak kuruluşta milli muamele prensibi uygulanmaktadır. Tüketici finansman şirketleri, kıymetli maden aracı kurumları, faktoring şirketleri ve yetkili müesseselere ilişkin mevzuatta, dışarıda yerleşiklerin şube açarak faaliyet göstermelerine ilişkin düzenleme bulunmamaktadır. Dışarıda yerleşik kişilerin, Türkiye'de, yabancı sermaye mevzuatına ve Petrol Kanununa göre şirket kurmaları, şube ve irtibat bürosu açmaları dışında, ticari faaliyette bulunmaları ve adi ortaklık tesis etmeleri (uluslararası ihaleler için oluşturulan adi ortaklıklar hariç), 32 sayılı Karar hükümleri çerçevesinde Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlığın iznine tabidir. Yerleşiklerin, yurtdışında yerleşik kredi kartı kuruluşları ile lisans ve temsilcilik sözleşmeleri yapmaları da aynı Karar çerçevesinde Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlığın iznine tabidir. Sigortacılık sektöründe yerli ve yabancı sigorta şirketleri arasında pazara giriş koşulları açısından ayrım gözetilmemekte olup, yabancı sigorta şirketleri ülkemizde şube açmak suretiyle veya TTK hükümleri çerçevesinde kurulmak kaydıyla 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu hükümleri çerçevesinde faaliyette bulunabilirler.
-
Yabancılar idari ve teknik personel olarak istihdam edilebilirler.
-
Dışarıdan kredi temini konusunda ihracatın prefinansmanı için sağlanan kredi vadelerinin, on sekiz ayı geçmemesi durumu hariç, bir kısıtlama bulunmamaktadır.
-
Lisans, know-how, teknik yardım ve yönetim anlaşmalarının kabulünde herhangi bir koşul aranmamaktadır. Sadece, Hazine Müsteşarlığına tescil gerekmektedir.
-
Dışarıdan şirket kurma, sermaye artışı veya hisse satın alımı amaçlarıyla getirilen döviz (efektif dahil) Döviz Tevdiat Hesaplarında bloke edilebilmektedir.
Diğer sermaye hareketleri bakımından; esas itibarıyla Türk Parası Kıymetini Koruma hakkındaki 32 sayılı Karar ve değişiklikleri kapsamında yer alan bu türden sermaye hareketleri kalemleri birkaç istisna hariç, AB normları ile tam bir uyum halindedir.
İlgili AB müktesebatı listesi Cilt II’de verilmektedir.
Ancak, bu bölümle ilgili olarak 97/9/EC sayılı Yatırımcı Tazminat Sistemleri Hakkında Avrupa Parlamentosu ve Konsey Direktifi de değerlendirilmiştir.
Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Dış Ticaret Müsteşarlığı (emtia kredileri ile ilgili olarak), Sermaye Piyasası Kurulu, T.C. Merkez Bankası.
Söz konusu AB mevzuatının üstlenilerek uygulanmasıdır.
|
II. AB müktesebatı ile Türk mevzuatı karşılaştırması ve yapılması gereken değişiklik ve yeniliklerin uygulamaya geçirilmesi için alınması gereken önlemler
|
a) Türk mevzuatının mevcut durumu
|
AB’deki 88/361/EEC sayılı Konsey Direktifi tüm sermaye kalemlerini içeren ve bunları libere eden bir mevzuattır. Bu Direktif hükümlerine muadil hükümleri içeren Türk mevzuatı aşağıda verilmiştir.
Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları Bakımından Muadil Mevzuat
-
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ile buna ilişkin 91-32/5 sayılı Tebliğ,
-
Yabancı Sermayeyi Teşvik Kanunu (624 sayılı),
-
Yabancı Sermaye Çerçeve Kararnamesi (7 Haziran 1995),
-
Yabancı Sermaye Çerçeve Kararnamesi Hakkında Tebliğ,
-
Köy Kanunu (42 sayılı),
-
Petrol Kanunu (6326 sayılı),
-
Madencilik Kanunu (3213 sayılı),
-
Radyo ve Televizyon Kuruluşu ve Yayıncılığı hakkında Kanun (3984 sayılı),
-
Sivil Havacılık Kanunu (2920 sayılı),
-
Türk Ticaret Kanunu (6762 sayılı),
-
Kabotaj Kanunu (815 sayılı),
-
28.6.1985 tarih ve 18975 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu,
-
16.10.1993 tarih ve 21730 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kıymetli Madenler Borsası Üyelik Belgesi Verilme Esasları ile Kıymetli Madenler Borsası Aracı Kurumlarının Kuruluş ve Faaliyet Şartlarına ilişkin Yönetmelik,
-
21.12.1994 tarih ve 22148 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Faktoring Şirketlerinin Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik,
-
26.7.1994 tarih ve 22002 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik.
Diğer Sermaye Hareketleri Bakımından Muadil Mevzuat
-
11.8.1989 tarih ve 20249 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ile buna ilişkin 20.6.1991 tarih ve 20907 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 91-32/5 sayılı Tebliğ,
-
06.01.1996 tarih 22515 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İhracat Yönetmeliği,
-
Sermaye Piyasası Kanunu,
-
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Uluslararası Menkul Kıymetler Serbest Bölgesi Kurulmasına Dair 95/6571 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı,
-
SPK Tebliğleri: Seri III, No.20 Yabancı Sermaye Piyasası Araçlarının Kurul Kaydına Alınmasına ve Satışına İlişkin Esaslar Tebliği, Seri VII, No.14 Yabancı Yatırım Fonu Paylarının Kurul Kaydına Alınmasına ve Satışına İlişkin Esaslar Tebliği,
-
İMKB Uluslararası Menkul Kıymetler Serbest Bölgesi Uygulama Yönetmeliği,
-
İMKB Uluslararası Pazar Yönetmeliği,
-
İMKB Takas ve Saklama Merkezleri Yönetmeliği,
-
İMKB Uluslararası Pazar Takas ve Saklama İşlem Esasları Yönetmeliği,
-
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar ile 91-32/5 sayılı Tebliğine ilişkin 1-M sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Genelgesi.
Münferit sermaye kalemleri itibarıyla mevzuat aşağıda detaylı olarak verilmektedir:
Yurtdışına Doğrudan Yatırımlar
32 sayılı Karar çerçevesinde, yerleşiklerin yurtdışında yapacakları yatırımlar için 5 milyon Dolar veya eşiti dövizi yurtdışına transfer ettirmeleri serbesttir. Bu hususta sermaye ihracını takip eden bir ay içerisinde Hazine Müsteşarlığına bildirim yükümlülüğü bulunmaktadır. 5 milyon Doları aşan sermaye ihracı Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanın iznine tabidir.
Gayrımenkul Yatırımları
Türkiye’de dışarıda yerleşiklerin gayrimenkul edinimine ilişkin 32 sayılı Kararda herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır. Dışarıda yerleşiklerin Türkiye’deki ticari faaliyetleri ile ilgili olarak gayrimenkul edinimleri Yabancı Sermaye Mevzuatı çerçevesinde mümkün bulunmaktadır. Ancak, yabancılarca kontrol edilen şirketler gayrimenkul ticaretinde bulunamazlar. Yabancıların gayrimenkul edinimine ilişkin kısıtlamalar büyük ölçüde Köy Kanunundan kaynaklanmaktadır. Ancak, Turizm Kanunu ve Petrol Kanunu ile bu kısıtlamalara istisnalar getirilmiştir.
Menkul Kıymetler
32 sayılı Kararın menkul kıymetlere ilişkin 15’inci maddesi para ve sermaye piyasaları ve enstrümanları arasında bir ayırım yapılmaksızın bütün menkul kıymetleri içermektedir. Bu çerçevede, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının yurda giriş çıkışı ile gerek yerleşik olmayanların yerli menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarını, gerek yerleşiklerin yabancı menkul kıymetleri alıp satmaları serbesttir. Bu husustaki tek koşul, alım satım ve transfer işlemlerinin Sermaye Piyasası Mevzuatına göre yetkili bulunan aracı kurumlar ve bankalar vasıtasıyla gerçekleştirilmesidir.
32 sayılı Karar Türkiye'de yerleşik kişilerce sermaye piyasası araçlarının yurt dışında ihraç, arz ve satışının serbest olarak, dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de bu tür işlemlerinin ise sermaye piyasası mevzuatı hükümleri çerçevesinde yapılabileceğini hükme bağlamıştır.
Yabancı sermaye piyasası araçlarının yurt içinde satışı “Yabancı Sermaye Piyasası Araçlarının Kurul Kaydına Alınmasına ve Satışına İlişkin Tebliği (Seri: III, No:20)” ile düzenlenmiştir. Söz konusu Tebliğin 3’üncü maddesi çerçevesinde;
-
Yeni çıkarılan yabancı sermaye piyasası araçlarının halka arzı,
-
Yabancı sermaye piyasası araçlarının, maliklerince halka arzı,
-
Depo sertifikalarının halka arzı,
-
Yabancı sermaye piyasası araçlarının ve depo sertifikalarının tahsisli satışı,
kurula kaydettirilmesi şartıyla serbesttir.
Yabancı sermaye piyasası araçlarının Kurul kaydına alınmasına ilişkin ön şartlar da Tebliğin dördüncü maddesinde düzenlenmiştir.
Öte yandan, Sermaye Piyasası Kanununda Aralık 1999’da yapılan değişikliklerle, “Yatırımcıyı Koruma Fonu” getirilmiştir. Bu fon, büyük oranda AB’deki ilkeler dahilinde tasarlanmıştır. Yeni sistemin işlerlik kazanabilmesi için gereken ayrıntılı düzenlemeler hakkında çalışmalar halen devam etmektedir.
Takas sistemleriyle ilgili olarak, Türkiye’de işlemlerin takası, merkezi bir takas-saklama kuruluşu olan Takasbank tarafından, “Otuzlar Grubunun” (Group of Thirty) tavsiyeleriyle uyumlu bir yapıda gerçekleştirilmektedir. Yatırımcının korunması çerçevesinde Sermaye Piyasası Kanununda yapılan son değişikliklerle, aracı kurumlar için tedrici tasfiye mekanizması getirilmiş ve bunu yürütmek görevi de kurulacak olan Merkezi Kayıt Kuruluşunca idare edilecek olan Yatırımcıyı Koruma Fonuna verilmiştir.
Yatırım fonları ve ortaklıkları gibi portföy yönetimi esasına dayanan kurumsal yatırımcıların menkul kıymet ihracı ve bu menkul kıymetlerin işlem görme esasları Sermaye Piyasası Kanunu çerçevesinde Sermaye Piyasası Kurulu tarafından düzenlenmektedir.
Yurtdışında yerleşik yabancı yatırım fonlarının ve yatırım ortaklıklarının Türk sermaye piyasasında paylarının halka arz edilerek veya halka arz edilmeksizin satışı, SPK'nın Yabancı Yatırım Fonu Paylarının Kurul Kaydına Alınmasına ve Satışına İlişkin Esaslar Tebliği ile düzenlenmiştir. Türkiye’de vadeli ve opsiyon kontratlarının alım satımının yapıldığı tek piyasa kıymetli madenler için mevcuttur.
Vadesiz ve Vadeli Mevduat Hesaplarıyla İlgili İşlemler
32 sayılı Karar çerçevesinde gerek yerleşikler gerek yerleşik olmayanlar Türkiye’de Merkez Bankası ve bankalarda döviz tevdiat ve altın depo hesabı açabilir ve bu hesaplar üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler, ayrıca yerleşiklerin yurt dışındaki kredi kurumlarında döviz hesapları bulundurmaları da serbesttir.
I-M sayılı Merkez Bankası Genelgesi çerçevesinde, bankalar ve kıymetli maden aracı kuruluşları vadeli döviz alım ve satım işlemleri yapabilir.
Ticari amaçlarla ihraç edilen malların bedellerinin, 32 sayılı Kararda öngörülen özel haller ile Bakanlıkça uygun görülen mücbir sebeplerden kaynaklanan gecikmeler hariç, fiili ihraç tarihinden itibaren en çok 180 gün içinde ihracatçılar tarafından yurda getirilerek bankalara ve özel finans kurumlarına, Türk parası olması halinde tevsiki, döviz ise satılması zorunludur (ancak, söz konusu ihracat dövizlerinin en az yüzde 70’inin fiili ihraç tarihinden itibaren 90 gün içerisinde getirilerek bankalara veya özel finans kurumlarına satılması halinde, bakiyenin yüzde 30’una tekabül eden kısmı üzerinde ihracatçı serbestçe tasarruf edebilir).
Krediler
32 Sayılı Kararın 17’inci maddesi uyarınca; Türkiye'de yerleşik kişilerin yurt dışından ayni ve nakdi kredi temin etmeleri, bu kredileri bankalar ve özel finans kurumları aracılığıyla kullanmaları kaydıyla serbesttir. Ancak, yerleşiklerce ihracatın finansmanı amacıyla temin edilen kredilerin vadesi gemi inşa ve ihracının finansmanı (yirmi dört ay) hariç on sekiz aydır.
Finansal Kiralama Mevzuatına göre yerleşiklerin dışarıda yerleşik kiralayan şirketle yapacakları sözleşmeler Hazine Müsteşarlığının onayına tabidir.
Yerleşiklerce yurtdışından temin edilen bir yıldan uzun vadeli krediler Hazine Müsteşarlığında mevcut borç kütüğüne kaydedilir. Kamu tarafından sağlananlar hariç bir yıldan kısa vadeli krediler ise Merkez Bankası tarafından takip edilir.
32 sayılı Karar çerçevesinde yerleşiklerce yurt dışına kredi açılması hususunda ise, bankaların Türk Lirası kredi açmaları ile sağladıkları döviz kredileri ile döviz tevdiat hesapları tutarını geçmemek üzere, döviz kredisi açmaları serbesttir. Bankaların bankacılık teamülleri çerçevesinde yurt dışına Türk Lirası kredi açmaları serbesttir. Türkiye’de yerleşikler ticari faaliyetlerin finansmanı amacıyla da yurt dışına kredi açabilirler. Yerleşiklerin dışarıda yerleşiklere verdikleri ihracat kredilerinde süre, dayanıksız tüketim mallarında iki yılı, diğer mallarda beş yılı geçememektedir.
Kefalet, Diğer Garanti ve Taahhütler
32 sayılı Kararın 18’inci maddesi uyarınca; Türkiye'de yerleşik kişilerin; yurtdışından gayri nakdi kredi, garanti ve kefalet sağlamaları ile Türkiye'de ve dışarıda yerleşik kişiler lehine, dışarıda yerleşik kişilere muhatap teminat mektubu düzenlemeleri, garanti ve kefalet vermeleri serbesttir.
2581 sayılı Kanun kapsamında yurtdışından satın alınacak gemiler için, yurtdışından temin edilen kredilerle ilgili olarak yabancı para üzerinden gemi ipoteği tesis edilmesi serbesttir.
Sigorta Sözleşmeleri ile İlgili Ödemeler
32 Sayılı Karar gereğince tespiti Merkez Bankasına bırakılan konularda uyulması gereken usul ve esaslar 3 Temmuz 1991 tarihinde yayımlanan I-M sayılı Genelge ile düzenlenmiştir.
I-M sayılı Genelgenin 21’inci maddesi Türkiye'de yerleşik kişilerin dışarıda yerleşik kişilerden Türkiye'deki işleriyle ilgili olarak sağladıkları döviz tahsis edilebilecek veya Türk parası transferi suretiyle ödeme yapılabilecek hizmetler ve görünmeyen işlemlerle ilgili diğer ödemeler 25’inci maddede açıklanmıştır.
25’inci maddenin "D. Sigorta" başlığı altında, (D1) Sosyal Güvenlik ve Sosyal Sigorta, (D2) Uluslararası Ticarete Konu Mallara İlişkin Sigortalar, (D3) Hayat Sigortaları, (D4) Diğer Sigortalar konuları düzenlenmiştir.
Hayat Sigortası Prim ve Tazminat Ödemeleri: Türkiye'de yerleşik kişilerin tek veya grup olarak dışarıda yerleşik sigorta şirketlerine yaptıracakları hayat sigortası primleri ve Türkiye'de yerleşik sigorta şirketlerince dışarıda yerleşik gerçek kişilere yapılacak hayat sigortası sözleşmelerine ait ödemeler serbestçe yapılabilir.
Kredi Sigortası Prim ve Tazminat Ödemeleri: (D4) başlığı altında "2. Harice Yapılan Hasar Tazminatı ve Benzeri Ödemeler" paragrafında Türkiye'de yerleşik sigorta şirketleri ile dışarıda yerleşik gerçek ve tüzel kişiler arasında yapılan diğer tüm sigortalara ilişkin sözleşmelere dayanılarak ödenecek hasar tazminatı ve buna bağlı ödemeler serbesttir. Kredi sigortası prim ve tazminat ödemeleri de bu kapsamda değerlendirilmektedir. Ancak, 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanununun 29’uncu maddesi uyarınca Türkiye’de yerleşik kişiler, hayat sigortaları, ihracat ve ithalata konu olan nakliyat sigortaları, dış kredi ile alınan uçak, gemi ve helikopter gibi araçların kredisi geri ödeninceye kadar olan sigortalar, gemilerin sorumluluk sigortaları ile kişilerin yurt dışı seyahatleri esnasında yaptıracakları sigortalar hariç Türkiye’deki risklerini ülkede faaliyette bulunan ruhsatlı sigorta şirketlerine ve Türkiye’de yaptırmak zorundadırlar.
Sigorta Sözleşmeleri Kapsamındaki Diğer Transferler: (D5) Reasürans ve Retrosesyon İşlemleri, (D6) Türkiye'deki Yabancı Sigorta Şirketleri ve Şubeleriyle İlgili Diğer Ödemeler başlıkları altında diğer transferler düzenlenmiştir. Reasürans ve retrosesyon işlemleriyle ilgili olarak yürürlükte bulunan 1160 sayılı Kanun ve 91/2276 sayılı BKK hükümlerine uygunluk gerekmektedir. Reasürans işlemlerinde branşlara göre belirlenen oranlarda Milli Reasürans T.A.Ş’ye zorunlu devir öngören bu karar 31 Aralık 2001 tarihine kadar geçerli olup büyük olasılıkla yürürlükten kalkacaktır.
Kişisel Sermaye Hareketleri
Kişisel sermayenin nakit olarak yurda giriş ve çıkışı, 32 Sayılı Karar ve “I”-M sayılı Merkez Bankası Genelgesi kapsamında serbestçe yapılmaktadır. Söz konusu sermayenin ayni olarak yurda giriş ve çıkışı ise Gümrük Mevzuatı ve Kambiyo Mevzuatı çerçevesinde mümkün bulunmaktadır.
Finansal Varlıkların Yurda Giriş ve Çıkışı
Menkul kıymetlerin yurda giriş ve çıkışında herhangi bir kısıtlama yoktur. Döviz ve Türk Lirası ithali serbesttir. Nakit olarak yurt dışına 5000 Dolar veya mukabili döviz ve Türk Lirası yolcu beraberinde çıkartılabilir. Bu miktarın üzerindeki dövizin nakit olarak çıkarılması ise dışarıda yerleşiklerin yurda girişte deklare etmeleri, yerleşiklerin ise görünmeyen işlemler çerçevesinde bankalar ve özel finans kurumlarından döviz satın aldıklarını tevsik etmeleri kaydıyla mümkündür.
Diğer
I-M sayılı Merkez Bankası Genelgesinin 25’inci maddesinin G4 başlıklı bölümünün 3’üncü ve 5’inci paragraflarında yabancı ülkelerde ölüm halinde, cenazenin yurda getirilmesi için yapılacak giderler döviz veya Türk parası transferi gerektiren durumlar içinde zikredilmiştir.
XIII'ün B şıkkında zarar, ziyanla ilgili olarak Türk mevzuatında herhangi bir düzenleme olup olmadığı sorulmaktadır. Bu konu I-M sayılı Genelgenin 25’inci maddesinin "K.Genel Karakterli İşlemler" başlığı altında “K.3. Zarar, Ziyan ve Tazminatlar" alt başlığıyla düzenlenmiştir.
XIII'ün C şıkkında yer alan "iadeler" konusu ise 25’inci maddenin “K.7. İadesi Gerekli Tutarlar" başlığı altında düzenlenmiştir. Bu çerçevede, borç olmadığı halde yanlışlıkla gönderilen, mükerrer olarak gönderilen, tahakkuk ettirilmeyen bir işlem nedeniyle peşin olarak gönderilen, feshedilen sözleşmeler kapsamında evvelce peşin olarak gönderilen ve bir bankaca satın alınarak Türk parasına çevrilmiş dövizler Türk mevzuatında sermaye hareketleri içinde öngörülmüştür.
XIII'ün D şıkkı ise I-M sayılı Genelgenin 25’inci maddesinin "A. Ticaret ve Endüstri" başlığı altında “A.5. Telif Hakları, Fikri ve Sınai Mülkiyet ile Yönetim Anlaşmaları" alt başlığı ile düzenlenmiştir. A.5. alt başlığı Merkez Bankasının I-A/H sayılı Genelgesi ile değiştirilmiştir. Bu çerçevede, bilimsel ve sanatsal eserlerin telif hakları ile gazete, dergi ve diğer yayın araçlarında yayımlanan fotoğraf, makale ve benzerlerine ilişkin ödemeler, bilgi işlem makinelerinde kullanılmak üzere Türkiye'ye ithal edilen program ürünlerine ilişkin lisans ücretleri, Hazine Müsteşarlığı Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğünce onaylanan lisans, know-how ve benzeri maddi haklara, lisansa bağlı teknik yardım anlaşmalarına ve yönetim anlaşmalarına ilişkin ödemeler ve Hazine Müsteşarlığının izni çerçevesinde yurt dışındaki kredi kartı kuruluşları ile yapılacak lisans ve temsilcilik sözleşmelerine ilişkin ödemeler Türk mevzuatında sermaye hareketleri içinde öngörülmüştür.
XII.’nin B şıkkında diğer her türlü ödemeler hakkında bilgi istenilmektedir. Merkez Bankası gözetiminde yürütülen elektronik fon transferleri gibi sistemlerle, halen Avrupa Birliği ülkelerinde kullanılan tüm ödeme şekilleri Türkiye’de de kullanılmaktadır.
XIII'ün E şıkkı finansal kurumlarda döviz mevduat hesabı açılması başlığı altında kapsanmayan hizmetlerle ilgili para transferlerine ilişkindir. Bu konuda, 25’inci maddenin altında çeşitli hükümler bulunmaktadır. Bir örnek olarak, “B.Dış Ticaret" başlığı altında B.1.c. gösterilebilir. Bu bölümde, banka komisyon ve masrafları düzenlenmiştir.
Kara Paranın Aklanması Bakımından Muadil Mevzuat:
-
Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanun (RG:19.11.1996)
-
4208 Sayılı Kanunun Uygulanması Hakkında 2.7.1997 tarihli Yönetmelik
-
Mali Suçlarla Mücadele Koordinasyon Kurulunun Çalışma Esas ve Usulleri Hakkında 2.7.1997 tarihli Yönetmelik
-
Mali Suçları Araştırma Kurulu Mali Suçları Araştırma Uzmanları Görev ve Çalışma Yönetmeliği (RG: 20.8.1998)
-
Kontrollü Teslimat Uygulaması Esas ve Usulleri Hakkında 15.9.1997 tarihli Yönetmelik
-
Mali Suçları Araştırma Kurulu Kimlik Tespiti Hakkında 30.12.1997 tarihli ve 1 Sıra Nolu Genel Tebliğ
-
Mali Suçları Araştırma Kurulu Şüpheli İşlemler Hakkında 31.12.1997 tarihli 2 Sıra Nolu Genel Tebliğ
Kara paranın aklanması ile ilgili Türk mevzuatı muadil AB mevzuatına uyumludur.
b) Türk mevzuatında yapılması gereken değişiklik ve yenilikler
|
Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları bakımından uyum yapılacak olan hususlar aşağıda belirtilmiştir:
-
Türkiye’de kendi namına çalışan kişilerin (self-employed persons) iş kurması hakkında kısıtlamalar bulunmaktadır. Yürürlükteki mevzuata göre, yabancı gerçek ve tüzel kişilerin yatırım yapabilmesi veya ticari faaliyette bulunabilmesi için limited veya anonim şirket kurması gerekmektedir. Şirket kurulması veya şube açılması için en az 50.000 Dolar karşılığı Türk Lirası sermaye getirilmesi şartı bulunmaktadır. Ayrıca, yabancı sermayeli şirketlerin Türkiye’de faaliyette bulunabilmeleri için de Hazine Müsteşarlığı, Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğünden izin almaları zorunluluğu mevcuttur. TBMM’ye sevkedilmiş olan yeni “Yabancı Sermaye Kanunu“ tasarısında izin prosedürünün kaldırılıp yerine kayıt sistemi getirilmesi öngörülmektedir. Diğer kısıtlamaların kaldırılması yönünde yeni düzenlemelerin yapılması ise AB ile Türkiye arasındaki entegrasyon sürecinin ilerlemesiyle gündeme alınabilecektir.
-
Radyo ve Televizyon Kuruluşu ve Yayıncılığı hakkındaki Kanunda, Sivil Havacılık, Kabotaj ve Türk Ticaret Kanununlarında yer alan yabancı hisse ile ilgili sınırlamaların gözden geçirilmesi gerekmektedir.
-
Yabancıların emlak edinmesine ilişkin kısıtlamalar ile petrol ve madencilik alanlarına yapılacak yabancı yatırımlarda izin konusu yeniden düzenlenecektir.
-
Faktoring, yetkili müesseseler, kıymetli maden aracı kurumları ve tüketici finansman şirketleri hakkındaki mevzuatta yabancıların şube açabilmelerine imkan tanıyacak düzenlemelerin yapılması orta vadede öngörülmektedir.
Diğer sermaye hareketleri bakımından ise, aşağıdaki hususlarda uyum sağlanacaktır:
-
Sigorta şirketlerinin teknik rezervlerinin yabancı aktiflere yatırılamaması,
-
Türkiye’de yerleşik kişilerin D.4 başlığı altında belirtilen istisnalar dışındaki risklerini Türkiye’de ruhsatlı olarak faaliyette bulunan sigorta şirketlerine ve Türkiye’de sigorta ettirmek zorunda olmaları,
-
Yurt dışına ayni ya da nakdi transferlerin, 5 milyon Doları aşan miktarının ilgili Bakanlığın iznine tabi oluşu.
c) Gerekli kurumsal değişiklikler
|
Sermaye Piyasası Kanununda 1999 yılı Aralık ayında yapılan değişiklikler çerçevesinde oluşturulacak düzenlemelerin yürürlüğe girmesiyle birlikte mevcut sermaye piyasası kurumlarının yapılarında bazı değişiklikler olacak ve yeni kurumlar oluşturulacaktır.
Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı bünyesinde yeni Daire Başkanlıkları ve Şube Müdürlükleri oluşturulması planlanmaktadır.
Yeni Sigorta Murakabe Kanunu ile Bireysel Emeklilik Kanununun yasalaşması ile birlikte yeni birimler oluşturulabilecektir.
Kara paranın aklanması bakımından AB mevzuatı çerçevesinde mevzuatımızda yeni düzenlemelerin yapılması gerekecektir.
e) Yeni düzenlemelerin uygulanabilmesi için gereken ek personel ve eğitim ihtiyacı
|
Hazine Müsteşarlığının AB Müktesebatının üstlenilmesi ile ilgili olarak ilave elemana ihtiyacı bulunmaktadır.
Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığına ilave uzman ve uzman yardımcısı kadrosu alınmasına ve bunların eğitim programlarına katılmasına ihtiyaç bulunmaktadır.
Değişikliklerin orta vadede gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.
Mevcut ve ilave elemanların AB Müktesebatı konusunda eğitilmesi için 2001-2004 yılları arasında 151.000 Euro’ya ihtiyaç duyulmaktadır. AB Komisyonundan alınacak teknik yardım için aynı dönem içerisinde 22.000 Euro’ya ihtiyaç duyulmaktadır.
Kara paranın aklanması ile etkin bir mücadelenin sağlanması için veri tabanı oluşturma çalışmaları sürdürülmekte olup söz konusu sistemin oluşturulması için mali kaynağa ihtiyaç duyulmaktadır.
Dostları ilə paylaş: |