İslam dünyasinda ahlâKÎ temellere dayanmayan dindarlik problemi Üzerine düŞÜnceler



Yüklə 60,63 Kb.
səhifə7/9
tarix09.01.2022
ölçüsü60,63 Kb.
#92073
1   2   3   4   5   6   7   8   9
SEKÜLER AHLÂK SİSTEMİ: ETİK

İlk olarak seküler ahlâk sistemini ele alacak olursak seküler ahlak kavramını tanımlamamız gerekir. Seküler ahlâk, dinî olan tüm değer ve ilkeleri bireysel ve toplumsal yaşamın dışına iten, sadece bu dünyayı yaşanabilir kabul ederek, ahiretle ilişkiyi koparma temeline dayalı, insan merkezci düşünme ve yaşama biçimini ifade eder. (Aydın, 2011; 9)

Bu bağlamda kendi dinimizin ve kültürümüzün gerçek ürünü olan İslâm ahlâkından uzaklaşıp bahsettiğimiz seküler ahlâka ya da günlük hayatta etik kavramına sarılıyor olmamız, İslam dünyasında ahlâkın yozlaşmasına sebep olmaktadır. Çünkü yukarıda bahsettiğimiz dini temele dayanmayan bir seküler ahlâk sisteminin hayatın her köşesini kapsayıp ferdî ve içtimaî boyutta bir onarıcı olması beklenemez. Bunun en açık örneğini günümüz Batı toplumunda görmekteyiz. Mesela Batı bugün İslam’ın büyük bir günah olarak kabul ettiği eşcinselliği insan hakları etiği kapsamında normal bir hak olarak görüyor. Hukukî ve sosyal hayatında bu sapkın yaşayışa yer açıyor, onu kabul ediyor. Müslüman ülkelerde de bunun bugün insani bir hak olarak dile getirilmeye başlanması Müslümanları, Batının ortaya koyduğu bu etik anlayışı kabul etmeye zorluyor. 2015 senesi Ramazan ayında Türkiye’nin en başarılı devlet üniversitelerinden birinin organizasyonuyla yüz kişilik büyük bir LGBT korosunun İstanbul’a gelip konser vermesi bu zorlayışın bir işaretidir.

Bu örnekte görüldüğü üzere dinin olmadığı bir ahlâkî anlayış toplumları büyük bir ahlâkî sapmaya götürecektir. Bu durumda Müslüman toplum, inandığı gibi yaşamayı terk edip, yaşadığı gibi inanmaya başlayacaktır. İşte bu nokta da seküler ahlâkın en temel ilkesi olan dünyevileşme sürecinin gerçekleştiği görülür. Konuyu daha basit, daha ferdi bir misalle açıklayalım: Bugünün modern dünyasında “Etik”in ahlâk yerine kullanıldığını ifade etmiştik. “Çalışan bir memur mesleki etiğe bağlı kalmalıdır.” Bu ifade bu memuru ahlâkî davranmaya sevk edecek bir güce sahip midir? Memuru çıkar amaçlı hareket etmekten alıkoyacak güç bu cümle olabilir mi? Oysa bu söz dine dayalı bir bakış açısıyla şöyle söylense “Çalışan bir memur ’Bizi aldatan bizden değildir.’ düsturunca çalışmalıdır.” (Müslim, Îmân 164, Fiten 16) Şüphesiz ki artık memurun kalbinin köşesine bir vicdan polisi nöbete oturtulmuş olur.




Yüklə 60,63 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin