İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə139/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   135   136   137   138   139   140   141   142   ...   1221
427- qqBERAT €~h" : Nişan. Rütbe. İmtiyaz ve taltif için verilen resmi kâğıt. (Bak: Şühur-u Selâse)

428- qqBEREKET }6h" : Bolluk, çokluk, Feyiz. Cenab-ı Hakk’ın lütfu, ihsanı. Uğurluluk. Meymenet, saadet.

Kur’an (ll:48) (41:10) ve emsali âyetleri, ezvak-ı hayatiye esbabının ihza­riyle niam-i İlahiyenin bollaştırılması mânâsında olmakla beraber, mucize ve keramet şeklinde de bereket vardır ki, zâhir nazarın ve malum sebeblerin fev­kinde zuhur eder.

Peygamberimizin (A.S.M.) mucizelerinden bir kısmı bereket mucizeleri­dir. Bu mucizelerin bir kısmı, Risale-i Nur Külliyatı’ndan Mektubat adlı ese­rin Ondokuzuncu Mektub’unun 7. Nükteli İşareti’nde toplanmıştır. Burdan iki nümune alıyoruz:

«-Nakl-i sahih-i kat’î ile- Şifa-i Şerif ve Müslim gibi kütüb-ü sahiha beyan eder­ler ki: Hazret-i Câbir-ül Ensarî diyor:

Bir zat, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’dan iyâli için taam istedi. Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm, yarım yük arpa verdi. Çok zaman o adam iyâli ile ve misafirleriyle o arpadan yediler. Bakıyorlar, bitmiyor. Noksaniyetini anlamak için ölçtüler. Sonra bereket dahi kalktı; noksan ol­mağa başladı. Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’a geldi, vak’ayı beyan etti. Ona cevaben ferman etti:

²v­U¬" «•_«T«7«— ­y²X¬8 ²v­B²V«6«ž« ­y²V¬U«# ²v«7 ²Y«7 (35) Yâni: Eğer kile ile tec­rübe etmeseydi­niz, ha­yatı­nızca size yeterdi.» (M.l15)

«Ümm-ü Mâlik isminde bir sahabiye, “ukke” denilen küçük bir yağ tulu­mun­dan, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’a yağ hediye ederdi. Bir def’a Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm ona dua edip ukkeyi vermiş; ferman et­miş ki: Onu boşaltıp sıkmayınız. Ümm-ü Mâlik, ukkeyi almış. Ne vakit evladları yağ isterlerse, bereket-i duayı Nebevî ile ukkede yağ bulur­lardı. Hayli zaman devam etti. Sonra sıktılar, bereket kesildi.» (M.148)

429- «Başta Buharî kütüb-ü sahiha -nakl-i kat’î ile- beyan ediyorlar ki: Haz­ret-i Ebu Hureyre aç olmuş. Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’ın arkasın­dan gidip, Menzil-i Saadete gitmişler. Bakarlar ki bir kadeh süt, oraya hediye getirilmiş. Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm emretti ki: “Ehl-i Suffe’yi çağır!” Ben kalbimden dedim ki: “Bu sütün bütününü ben içebili­rim, ben daha ziyade muhtacım.” Fakat emr-i Nebevî için, onları topladım, getirdim. Yüzü mütecaviz idiler. Ferman etti: “Onlara içir!” Ben de, o kadehdeki sütü birer birer verdim. Her birisi doyuncaya kadar içer, diğerine veririm. Böyle birer birer içi­rerek bütün Ehl-i Suffe o sâfi sütten içtiler. Sonra ferman etti ki:

²«h²-_«4 «a²9«~«— _«9«~ «|¬T«" (36) Ben içtim. “İçtikçe, iç!” ferman eder. Ta ben de­dim: “Seni hak ile irsal eden Zât-ı Zülcelal’e kasem ederim, yer kal­madı ki içeyim.” Sonra kendisi aldı, Bismillah deyip hamdederek bakıyesini içti. Yüzbin âfiyet olsun.

İşte şu sâfi hâlis, süt gibi lâtif, şüphesiz mucize-i bâhire-i bereket, beşyüz bin hadisi hıfzına alan Hazret-i Buharî başta olarak, Kütüb-ü Sitte-i Sahiha ile nakilleri, gözle görmek kadar kat’î olmakla beraber, Medrese-i Kudsiye-i Ahmediye (A.S.M.) olan Suffe’nin namdar, sâdık, hâfız bir şâkirdi olan Ebu Hureyre’nin umum Ehl-i Suffe’yi manen işhad ederek, âdeta umumunu tem­sil edip şu ihbarı, tevatür derece­sinde kat’î telakki etmiyenin, ya kalbi bozuk veya aklı yok.

Acaba, Hazret-i Ebu Hureyre gibi sâdık ve bütün hayatını hadise ve dine vak­feden; ¬‡_ÅX7~ «w¬8 ­˜«f«Q²T«8 Ì~ÅY«A«B«[²V«4 ~®f¬±W«Q«B­8 Å|«V«2 ««g«6 ²w«8«— (37) hadisini işiten ve nakleden; hiç mümkün müdür ki, hıfzındaki ehadis-i Nebeviyenin kıyme­tini ve sıhhatını şüpheye düşürüp, Ehl-i Suffe’nin tekzibine hedef edecek muhalif bir söz ve asılsız bir vak’a söylesin? Hâşâ!..




Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   135   136   137   138   139   140   141   142   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin