Kdv uygulamalarinda son değİŞİKLİkler


Yıllık Talep Edilecek İadeler İçin Ayrı Bir YMM Raporu Gerekiyor



Yüklə 315,89 Kb.
səhifə5/6
tarix08.05.2018
ölçüsü315,89 Kb.
#50333
1   2   3   4   5   6

4.Yıllık Talep Edilecek İadeler İçin Ayrı Bir YMM Raporu Gerekiyor (III/B-3.3.)

Yılı içerisinde mahsup edilemeyen KDV’nin iadesi için bu bölümdeki açıklamalara göre izleyen yılda ayrıca bir iade talebinde bulunulması gerektiğinden yılı içinde mahsuben iadeye yönelik olarak düzenlenen YMM Raporunun izleyen yıl talep edilecek nakden/mahsuben iade için geçerliliği bulunmamaktadır. İzleyen yıl içerisinde yapılacak nakden/mahsuben iade talebi için ayrıca bir YMM Raporu düzenlenmesi gerekmektedir.



5.Aylık ve Yıllık İade Taleplerinde Aranılacak Belgeler Karmaşası Devam Ediyor

Aylık ve yıllık indirimli orana tabi işlemlere ilişkin iade taleplerinde aranılacak belgeler arasında tutarsızlık bulunmaktadır. Her iki duruma ilişkin tebliğle belirlenen iade için aranılan belgeler aşağıya çıkarılmıştır. Buna göre;



  • Yıllık iade talebinde, “yüklenilen KDV listesi ve tablosu” iade için aranılan belgeler arasında sayılmamaktadır. Bunun nedeni, bu belgelerin aranılmayacak olması değil, aylık iade için aranılan belgeler arasında sayılması nedeniyle ve her mükellefin aylık iade talebinde bulunacağı varsayımından yola çıkılarak mükerrer talep edilmesini önlemek olduğu düşünülmektedir. Oysa ki burada gözden kaçan en önemli husus, her mükellef aylık iade talebinde bulunmamaktadır. Böylelikle yüklenilen KDV listesi ve tablosu vermemektedirler. Bu durumda olan mükelleflerin yıllık talepte bulunmaları halinde, yüklenilen KDV listesi ve tablosu gerçekten istenmeyecek midir? Uygulamada vergi daireleri bu tablolorı istemektedirler.

  • Tereddütlü görülen bir diğer husus da, indirilecek KDV listesidir. Yine yıllık iade taleplerinde indirilecek KDV listesinin verilip verilmeyeceği, verilecekse hangi dönemlerin verileceği hususlarında değişik uygulamalar yapılmaktadır. Yıllık iade talepleriyle ilgili aranılan belgeler arasında, indirimli orana tabi işlemlerin yapıldığı yıla ait “alış faturaları veya listesi” sayıldığından, indirimli orana tabi işlemin yapıldığı yıla ait aylar itibariyle indirilecek KDV listesinin elektronik ortamda sisteme girileceği kesindir. Fakat, farklı uygulamalara sebep, iadenin talep edildiği izleyen yıla ait KDV beyannamesinin verildiği ay dahil olmak üzere önceki aylara ait indirilecek KDV listelerinin de verilmesi istenmektedir. Tebliğin (IV/A-7.2.) bölümünde “İade hakkı doğuran işlemin beyan edildiği döneme ait İndirilecek KDV Listesinin ibrazı gerektiği yönünde belirleme yapıldığından, yıllık iadenin talep edildiği döneme ait indirilecek KDV’nin sisteme girilmesi, ancak bundan önceki dönemlere ait indirim listelerinin aranmaması gerektiği düşünülmektedir.

İndirimli Orana Tabi İşlemlerde Aylık İade Taleplerinde Aranılan Belgeler (III/B-3.2.1)

Mahsuben iade talebi, 429 Seri No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen standart iade talep dilekçesi kullanılmak suretiyle yapılır ve bu dilekçeye aşağıdaki belgeler eklenir:




  1. Takvim yılı başından mahsup hakkının doğduğu döneme kadar yapılan alışlara ilişkin fatura ve benzeri belgeler ile aynı dönemde yapılan indirimli orana tabi satışlara ilişkin fatura ve benzeri belgelerin listesi.




  1. Takvim yılı başından mahsup hakkının doğduğu döneme kadar iade edilecek vergi tutarının hesaplanmasına ilişkin olarak dönemler itibarıyla hazırlanacak tablo.




  1. Cari yıl içerisinde bir iade talebi sonuçlandırıldıktan sonra yapılacak iade taleplerinde, iade hakkı doğuran işlemin ait olduğu dönemden iadenin talep edildiği döneme kadar aradaki dönemlere ilişkin olarak indirilecek KDV listesi, indirimli orana tabi işlemlere ait satış faturaları veya bu faturaların dökümünü gösteren liste ile yüklenilen KDV listesi ve tablosu.

İndirimli Orana Tabi İşlemlerde Yıllık İade Taleplerinde Aranılan Belgeler (III/B-3.3.)

İade talebi, 429 Seri No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde belirtilen standart iade talep dilekçesi kullanılmak suretiyle yapılır ve bu dilekçeye aşağıdaki belgeler eklenir:


- İndirimli orana tabi işlemlerin yapıldığı yılda söz konusu işlemlere ait alış ve satış faturaları ve benzeri belgelerin listesi,

- Yıllık iade tutarının hesaplanmasına ilişkin tablo

- Yılı içinde mahsup edilen tutarları aylık olarak gösteren tablo (Bu tabloda yılı içinde mahsubu gerçekleşen tutarların toplamı da tek satırda gösterilecektir.)

- İadenin talep edildiği izleyen yılın ilk döneminden iadenin talep edildiği döneme kadar aylar itibarıyla devreden KDV tutarlarını gösteren tablo.



6. Süresinden Sonra İade Talebinde Bulunulması, Düzeltme Beyanı (III/B-3.4.4.)
İade alacağının ait olduğu aylık dönemde mahsuben iadesinin talep edilmesi ihtiyaridir. Bu sebeple indirimli orana tabi işlemleri bulunan mükellefler hak kazandıkları iade miktarını cari yılın sonraki dönemlerinde mahsuba konu edebilecekleri gibi, bir sonraki yılda da Tebliğin (III/B-3.2.) bölümündeki açıklamalara göre talep etmeleri şartıyla nakden veya mahsuben geri alabilirler.

Ancak süresinde iade hakkını kullanmayan mükelleflerin, daha sonra düzeltme beyannameleri ile iade talebinde bulunmaları mümkün değildir.


Uygulamada, mükelleflerin yılı içinde aylık iade taleplerinde düzeltme beyannamesi ile iade talep edebilecekleri yönünde değişik görüşler bulunmaktadır. Dolayısıyla yukarıda yer alan hükmün, yıllık iade talepleri için geçerli olduğu bilinmelidir.

İzleyen yılın Ocak-Kasım dönemlerinde usulüne uygun olarak iade talebinde bulunan mükelleflerin de talep edilen iade tutarını artırmak amacıyla, sonraki yıllarda bu dönemlere ilişkin düzeltme beyannamesi vermek suretiyle iade talebinde bulunmaları söz konusu değildir.

Ancak izleyen yıl içerisinde talep edilen iade tutarının, aynı yıl içerisinde düzeltme beyannamesi ile artırılması mümkün olup bu şekilde artırılan kısmın iadesi münhasıran vergi inceleme raporuna göre yerine getirilir.

7. Açıklamalı Örnek Anlaşılamamaktadır. (III/B-3.6.)
Tablo 3’de yer alan örnek yeterince anlaşılır değildir. Mükellef Ekim, Kasım ve Aralık dönemlerindeki indirimli orana tabi teslimleri nedeniyle, aylık olarak iade talep edilebilir tutarlara ulaşıldığı, halde mükellefin bu dönemlerde aylık olarak iade talebinde bulunmadığı belirtilirken, bu tutarların yıllık iadede hiç dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır.

Örnekte yer alan mükellef; Şubat ve Haziran dönemlerinde toplam 19.900 TL mahsuben iade almış, Ekim 11.800, Kasım 15.800 ve Aralık 9.400 TL olmak üzere (11.800+15.800+9.400) 37.000 TL aylık iade hakkı olmasına rağmen talep etmemiş, talep etseydi yılı içinde aylık toplam (19.900+37.000) 56.900 TL mahsuben iade alabilecekti. Oysa örnekte mükellef yıllık iade talep ettiğinden 19.900 TL aylık, 5.300 TL yıllık olmak üzere toplam (19.900+5.300= 25.200 TL )25.200 TL alabilecektir.



Örnekteki bu yönteme göre mükellefin aylık mahsuben iade talep etmesi ile yıllık iade talep etmesi durumunda alacağı iade tutarı farklılık göstermektedir.

Konunun herkes tarafından kolay anlaşılabilir olması açısından daha basit anlaşılır ve tutarlı örneklerle anlatılmasının daha yararlı olacağı düşünülmektedir.

Keza idare, aylık ve mahsup iade taleplerinde farklı hesaplama yöntemleri geliştirerek, yeni bir belirlemeye adım atmış ise bu durum özellikle açıklanmalıdır.
C. KDV İADESİNDE ORTAK HUSUSLAR (IV/A)

1. İşlemin Bünyesine Giren Verginin Hesabına Dahil Edilebilecek Unsurlar(IV/A-1.2.)

Yüklenilen KDV, iade hakkı doğuran işlemle ilişkilendirilebilen alış ve giderler, genel imal ve genel idare giderleri ile amortismana tabi iktisadi kıymetler (ATİK) için yapılan harcamalara ilişkin KDV’den oluşur. İade hakkı doğuran işlemle ilişkilendirilebilen alış ve giderler ile genel imal ve genel idare giderlerinden bu dönemde gerçekleştirilen işleme isabet eden pay, aşağıda yer alan açıklamalar dikkate alınarak hesaplanır.

İade hakkı doğuran işlemle ilgili talep edilecek KDV tutarı;

a) İade hakkı doğuran işlemin doğrudan girdisini oluşturan mal ve hizmetler,

b) İade hakkı doğuran işlemin gerçekleştiği döneme ilişkin telefon, kırtasiye, posta, ulaşım, konaklama, akaryakıt, elektrik, su, büro malzemeleri, muhasebe, reklâm, temizlik malzemeleri, kira vb. genel imal ve genel idare giderlerinden iade hakkı doğuran işleme isabet eden kısım,

c) İade hakkı doğuran işlemde kullanılanATİK’in alımı,

nedeniyle yüklenilen KDV’den oluşur.

İade tutarının hesaplanmasında, önce işlemin bünyesine doğrudan giren harcamalar nedeniyle yüklenilen KDV dikkate alınır. Daha sonra ilgili dönem genel imal ve genel idare giderleri için yüklenilen KDV’den pay verilir. Bu şekilde hesaplanan tutarın, azami iade edilebilir KDV tutarını aşmaması halinde, bu tutar ile azami iade edilebilir KDV tutarı arasındaki farka isabet eden tutar kadar ATİK’ler dolayısıyla yüklenilen KDV’den iade hesabına pay verilebilir.

İade hakkı doğuran işlemle ilgisi bulunmayan giderler dolayısıyla yüklenilen KDV iade hesabına dâhil edilmez.

2. Amortismana Tabi İktisadi Kıymetlerde İade Uygulaması (IV/A-1.2.)
ATİK nedeniyle yüklenilen KDV’den iade hesabına pay verilebilmesi için, ATİK’lerin iade hakkı doğuran işlemlerde kullanılması gerekir. ATİK’lerin bizzat mükellef tarafından imal ve inşa edilmesi halinde ise imal ve inşa sırasında yüklenilen KDV’den, ATİK’lerin aktife alınıp iade hakkı doğuran işlemlerde fiilen kullanılmaya başlandığı dönemden itibaren iade hesabına pay verilebilir.

ATİK dolayısıyla yüklenilen KDV’den iade hesabına pay verildiği durumda; bir vergilendirme döneminde iade konusu yapılabilir KDV (azami iade edilebilir vergi), kural olarak o dönemdeki iade hakkı doğuran işlemlere ait bedelin (% 18)'i (genel KDV oranı) olarak hesaplanan tutardan fazla olamaz.

3065 sayılı Kanunun (11/1-c) ve geçici 17 nci maddeleri kapsamında ihraç kaydıyla mal alan ihracatçının ödemediği KDV’yi iade olarak talep etmesi mümkün olmayıp, varsa genel giderler ve ATİK’ler nedeniyle iade talep etmesi mümkündür. Bu durumda ihracatçının genel giderler ve ATİK nedeniyle yüklendiği KDV için iade talebinde bulunabileceği KDV tutarı, ihracat bedeline genel vergi oranı uygulanması sonucu hesaplanan tutar ile ihraç kayıtlı teslim bedeli üzerinden hesaplanan KDV arasındaki farkı aşamaz.

3.Mahsup Talepleri Gerekli Teyitler Sağlandıktan Sonra Yerine Getirilecek(IV/A-1.2.)

Mahsup talebinin yerine getirilmesinde, iade hakkı doğuran işlemin tevsikinde kullanılan (gümrük beyannamesi, serbest bölge işlem formu, gümrükte onaylatılan özel fatura nüshası vb.) belgelerin doğrulanmış (onaylı veya teyidinin alınmış) olması gereklidir.



4.Mahsup Yoluyla İadenin Kapsamı Genişletilmiştir. (IV/A-2.1.1.)

Tebliğin aşağıda yer alan düzenlemesi ile mükelleflere vergi dairelerince tahsil edilen “amme alacaklarına” mahsup talep etme imkânı sağlanmıştır.

Önceden “vergi borcu” şeklinde olan düzenleme nedeniyle, harç vb. borçlara mahsup yapılamıyordu. Bundan böyle bunun yapılması sağlanmıştır.

“…İade alacağının, vergi dairelerine olan bütün borçlara (Devlete ait olup vergi dairelerince takip edilen tüm amme alacaklarına) mahsubu suretiyle iadesi talep edilebilir. “



5.Maliye Bakanlığınca Belirlenen İade Limitinin Nasıl Dikkate Alınacağı (IV/A-3.)
İade için belirlenen limit, bir vergilendirme dönemindeki iade hakkı doğuran işlemlere ilişkin iade taleplerinin toplamına bir defa uygulanır.
Mükellefin aynı dönemde; hem mal ihracatı hem de ihraç kayıtlı teslimleri nedeniyle iade alacağı bulunması durumunda, nakden iade tutarı hesaplanırken belirlenen limit toplam tutara uygulanacaktır. Her bir istisna türü itibariyle farklı farklı uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
6.Teminat Çözümüne İlişkin YMM Raporunun İbraz Süresi Kısalıyor (IV/A-4.)
YMM raporu ile iade talebinde bulunan mükelleflerin, teminat karşılığı iadenin yapıldığı tarihten itibaren altı ay içinde bu iade ile ilgili YMM raporunu ibraz etmemesi halinde, söz konusu teminat vergi inceleme raporu sonucuna göre çözülür.
Bu süre içinde rapor ibraz edemeyecek olanların mazeretleriyle birlikte başvurmaları halinde, gerekli değerlendirme yapılarak mazeretleri haklı nedenlere dayananlara, 213 sayılı Kanunun 17 nci maddesi uyarınca vergi dairesince altı ay ek süre verilebilir.

7.YMM Raporu Takvim Yılı Esasına Göre Düzenlenmelidir. (IV/A-4.)

Aynı döneme ilişkin farklı işlemlerden kaynaklanan iade talepleri için tek YMM raporu düzenlenebilir.

Bir takvim yılını aşmamak ve her bir döneme ilişkin bilgi ve hesaplamaların ayrı ayrı yer alması kaydıyla birden fazla dönemi kapsayan tek YMM raporu verilmesi de mümkündür.
8.Fotokopisi Verilmesi Uygun Görülen Belgelerin Tasdiki (IV/A-7.)
Tebliğin bazı bölümlerinde, aranan belgelerin fotokopilerinin verilmesinin mümkün görüldüğü hallerde, bu fotokopilerin aslı ile aynı olduğunun kaşe tatbiki ve imzalanması suretiyle firma yetkililerince onaylanması gerekir.
9.İade Talep Edilmemesi Durumunda Verilmesine Gerek Olmayan Belgeler (IV/A-7.)
İade talebinde bulunulmaması halinde; indirilecek KDV listesi, yüklenilen KDV hesaplama tablosu ve yüklenilen KDV listelerinin vergi dairesine verilmesine gerek bulunmamaktadır.

Kanunun 11/1-c ve Geçici 17. Madde kapsamındaki teslimlerle ilgili tecil edilen verginin terkininde indirilecek KDV listesinin vergi dairesine verilmesine gerek bulunmamaktadır.


10.Elektronik Ortamda Verilen Belgelerin YMM Raporuna Eklenmeyeceği (IV/A-7.1.)
Elektronik ortamda gönderilen belgeler kâğıt ortamında ayrıca vergi dairesine verilmeyeceği gibi, bu belgelerin YMM KDV İadesi Tasdik Raporlarına eklenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır.
11.İadesi Talep Edilen KDV Hesaplama Tablosu (IV/A-7.4.)

İadesi talep edilen KDV hesaplama tablosu, iade hakkı doğuran işleme ait yüklenilen KDV listesinden hareketle iadesi talep edilen KDV tutarını gösteren özet tablodur. Tabloda, doğrudan girdiler nedeniyle yüklenilen KDV, genel yönetim giderleri ve ATİK nedeniyle yüklenilen KDV’den işleme verilen pay yer alacaktır. KDV hesaplama tablosu örneği tebliğ ekinde (EK: 19)’da yer almaktadır.

İnternet Vergi Dairesi üzerinde yapılan duyuru ile 01.07.2014 tarihinden itibaren yapılacak, tebliğin yürürlüğe girdiği dönemleri kapsayan KDV iade talepleri sırasında bu tablonun da internet ortamında verilmesi imkânı getirilmiş olup, tablonun düzenlenmesine ilişkin örnek aşağıya çıkarılmıştır.

https://intvd.gib.gov.tr/internetvd/html/kdv_iadesi_duyuru_yeni_dosyalar/image060.png

12.İndirimli Teminat (İTUS) Uygulaması (IV-B)

Daha önce, sadece belirlenen şartları haiz olan dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerinin ihracattan doğan KDV iadeleri indirimli oranda (%4 ve %8) teminatla yapılırken, yapılan düzenlemeyle, ihracatçıların yanı sıra diğer iade hakkı doğuran işlem yapan mükelleflerin de indirimli teminattan yararlanmaları sağlanmıştır. Tebliğde belirlenen genel ve özel şartları sağlayan mükelleflerden DTSŞ ve SDTŞ’ler %4, diğerleri %8 oranında teminat vererek KDV iadelerini alabileceklerdir.

12.1.İndirimli Teminat Uygulaması İle İlgili Sirkü’de Yapılan Belirlemeler

12.1.1.Hangi Mükellefler İTUS Kapsamından Yararlanır? (66 No.lu Sirkü)

Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin yürürlüğünden itibaren İTUS (İndirimli Teminat Uygulama Sistemi) sertifikası alan mükellefler, iade hakkı doğuran bütün işlemleri için (tam istisna kapsamındaki teslim ve hizmetler, indirimli oran, tevkifat) indirimli teminat uygulamasından faydalanabilir.

12.1.2.İndirimli Teminat Kapsamında Olan Mükellefler, Sertifika İçin Yeniden Başvurmak Zorundadırlar. (66 No.lu Sirkü)

Tebliğin yürürlüğünden önce indirimli teminat uygulaması kapsamında olan mükelleflerin İTUS sertifikası almak için bağlı olduğu vergi dairesi başkanlığına/defterdarlığa yeniden başvurması gerekmektedir. Tebliğde belirlenen şartları taşıyanlara vergi dairesi başkanlığı/defterdarlık tarafından İTUS sertifikası verilir.



12.1.3.İndirimli Teminatın Geçerli Olacağı Dönem (66 No.lu Sirkü)

Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde, son olumlu rapor vergi dairesine intikal ettikten sonra (diğer şartlar da gerçekleşmişse) raporun ilgili olduğu vergilendirme döneminden sonraki dönemlere ilişkin iade talepleri için indirimli teminat uygulamasına başlanacağı ve raporun ait olduğu vergilendirme döneminden sonraki dönemler için verilen teminatların, indirimli teminat tutarını aşan kısmının iade edileceği belirtilmiştir. Bu itibarla, İTUS sertifikası almaya hak kazanan mükelleflerin son raporun ait olduğu dönem ile sertifika tarihi arasındaki iade taleplerinde de indirimli teminat uygulanacağı açıktır.



12.1.4.İndirimli Orana Tabi İşlemlere Ait YMM Raporlarının Durumu (66 No.lu Sirkü)

İndirimli orana tabi işlemleri bulunan mükelleflerin İTUS sertifikası başvurularının değerlendirilmesinde beş vergilendirme döneminin hesabında, bu mükelleflerin yılı içerisinde mahsuben iade talep edilen dönemlere ilişkin vergi inceleme raporları veya YMM raporları da dikkate alınır. Ayrıca, indirimli orana tabi işlemlerden doğan yıllık iade taleplerine ilişkin düzenlenen olumlu raporlar, kapsadığı her bir vergilendirme dönemi için olumlu rapor olarak değerlendirilir.



12.2.İTUS Kapsamında Teminatın Çözülmesi (IV/B-2)

Teminat, Tebliğde aksi belirtilmedikçe, iadenin yapıldığı tarihten itibaren altı ay içinde ibraz edilecek YMM raporu ile çözülür. Bu süre içerisinde YMM raporu ibraz edilmemesi halinde veya mükellefin talep etmesi durumunda teminat VİR sonucuna göre çözülür. İTUS sertifikasının iptalini gerektiren bir neden olmadığı sürece, sonraki iade taleplerinde indirimli teminat uygulamasına devam edileceği ve YMM raporunun da yine altı ay içinde ibraz edilmesinin isteneceği tabiidir.



12.3.İTUS Sertifikasının İptal Edilmesi (IV/B-2)

Kendilerine İTUS sertifikası verilen mükelleflerle ilgili olarak, aşağıdaki hususlardan herhangi birisinin gerçekleşmesi halinde İTUS sertifikası iptal edilir. Sertifikanın iptal edildiği, gerekçesiyle birlikte mükellefe bildirilir. Mükellefin, bu durumun bildirildiği tarihi içine alan ve sonraki dönemlere ait olan veya önceki dönemlere ait olup bu tarihe kadar henüz sonuçlandırılmamış iadelerinde indirimli teminat uygulanmaz.

a) Tebliğin (IV/B-1.2.) ayrımında belirtilen koşullardan tutarlarla ilgili olanlar dışındaki şartları kaybeden mükellefler ile anılan bölümde belirtilen tutarlarda ve çalıştırılan işçi sayılarında % 25'i aşan bir azalma meydana geldiği anlaşılan mükelleflerin sertifikaları iptal edilir.

Mükelleflerin Tebliğin (IV/B-1.2.) ayrımındaki tutarlar karşısındaki durumu, yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği tarihi, ortalama işçi sayısına ilişkin şart karşısındaki durumu ise her bir muhtasar beyannamenin verildiği tarihi izleyen 15 gün içinde mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi müdürlüğünce/malmüdürlüğünce tespit edilir.

b) Defter ve belgelerini 213 sayılı Kanundaki süreler içinde ibraz etmeyen mükelleflerin sertifikaları sürenin dolduğu günü takip eden gün iptal edilir.

c) Vergi borçlarını, vadesinde ödemediği anlaşılan mükelleflere, vade tarihinden itibaren 7 gün içinde 6183 sayılı Kanunun 55 inci maddesinde öngörülen ödeme emri veya alacağın teminata bağlanmış olması halinde 56 ncı maddesinde öngörülen yazı tebliğ edilir. Tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde vergi borcunu ödemeyen mükelleflerin sertifikası iptal edilir.

Ancak, takip edilen vergi borcunun nihai yargı kararı veya düzeltme işlemiyle tamamen kaldırılması halinde; yargı kararının İdare'ye tebliğ edildiği veya düzeltme işleminin yapıldığı tarihi içine alan dönem ve izleyen dönemlerdeki iadeler ile bu tarihe kadar henüz sonuçlandırılmamış iadelerde “İTUS Uygulaması” kapsamında işlem yapılır.

ç) Mükellef hakkında sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği veya kullandığı konusunda vergi dairesine “olumsuz rapor” intikal etmesi halinde, raporun vergi dairesine intikal ettiği tarihten sonraki ve bu tarihe kadar henüz sonuçlandırılmamış iade taleplerinde indirimli teminat hükümleri uygulanmaz ve sertifika iptal edilir.

Olumsuz rapora dayanılarak yapılan tarhiyatın nihai yargı kararları ile terkin edilmesi halinde mükellefe tekrar sertifika verilir. Yapılan tarhiyatın nihai yargı kararları ile kısmen veya tamamen onaylanması halinde mükellefin Sertifika alabilmesi için (IV/B-1) bölümünde belirtilen şartları tekrar sağlaması gerekir. Yargı kararından önce, mükellefin gerekli şartları yerine getirerek genel esaslara geçmesi halinde, genel esaslara tabi olduğu tarihten sonraki 24 ay süresince özel esaslara tabi olmayı gerektirecek şartların ortaya çıkmaması ve Tebliğin (IV/B-1) bölümünde belirtilen şartları taşıması kaydıyla, 24 aylık sürenin sonunda mükellefe tekrar sertifika verilir. Sonradan nihai yargı kararının gelmesi halinde yukarıda (c) numaralı ayrımın ikinci paragrafındaki açıklamalara göre işlem yapılır.

13.Hızlandırılmış İade Sistemi (HİS) (IV/C)

13.1.Kapsam

İade hakkı doğuran işlemlere ait katma değer vergisi (KDV) alacaklarının iadesi genel esaslar ve özel esaslar olmak üzere iki ayrı usul çerçevesinde yerine getirilmektedir. Maliye Bakanlığınca çıkarılan Tebliğlerde belirtilen koşulları sağlayan mükelleflerin katma değer vergisi iade talepleri genel uygulamanın dışında, özel esaslar çerçevesinde Hızlandırılmış KDV İade Sistemi (HİS)  kapsamında yerine getirilmektedir.

 

Hızlandırılmış İade Sistemi (HİS)  uygulaması kapsamına girecek mükelleflere ilişkin düzenlemeler esas itibariyle 109 seri No’lu KDV Genel Tebliğinde yer almış daha sonra 120 seri No’lu KDV Genel Tebliği ile bazı değişiklikler yapılmıştı.



 

26 Nisan 2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve bütün KDV tebliğlerini tek bir tebliğ haline getiren Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği  ile hızlandırılmış iade sisteminde bazı değişiklikler yapılmıştır.

 

Bu değişiklikler aşağıda belirtilmiştir. 



13.2.Başvuru Koşullarındaki Değişiklikler (IV/C-1.) 

Eski uygulamada başvuru tarihinden önce vergi dairesine verilmiş son yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde yer alan bilânçoda yer alan;


1.  Aktif toplamının 200.000.000 TL,

2. Maddi duran varlıkları toplamının 50.000.000 TL,

3.  Öz sermaye tutarının 100.000.000 TL,

4.  Net satışlarının 250.000.000 TL’den az olmaması,

Koşullarının tamamı aranırken yeni uygulamada bu koşullardan üç tanesinin gerçekleşmesi yeterli olmaktadır.

 

Öte yandan eski uygulamada başvurudan önceki takvim yılında vergi dairesine vermiş olduğu muhtasar beyannamelere göre aylık ortalama çalıştırılan kişi sayısının 350 ve daha fazla olması koşulu 250 kişiye düşürülmüştür.



13.3. HİS Uygulamasına Göre İade Taleplerinin Yerine Getirilmesi (IV/C-2) 

İade talebi bir standart iade talep dilekçesi ile yapılır. Talep, iade hakkı doğuran işlemin beyanına ilişkin beyanname ve iade talep dilekçesinin verilmiş olması şartıyla, ilgili belgelerin ibraz edildiği tarihte geçerlik kazanacaktır. İlgili belgeler; her bir iade hakkı doğuran işleme ait iade talebinin yerine getirilmesi için Tebliğde aranılması öngörülen belgelerdir.

Bu mükelleflerin nakden iade taleplerinde, ibraz edilen belgelere ilişkin olarak KDVİRA sistemi tarafından yapılan sorgulama neticesinde olumsuzluk tespit edilmeyen tutarlar raporun tamamlanma sürecini izleyen beş iş günü içinde iade edilir. Olumsuzluk tespit edilen alımlara ilişkin KDV tutarlarının iadesi ise olumsuzlukların giderilmesi veya aranan şartların sağlanması kaydıyla yerine getirilir. Mahsuben iade talepleri ise belgelerin tamamlandığı tarih itibarıyla hüküm ifade eder.  


Yüklə 315,89 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin