KirkçEŞme tesisleri



Yüklə 8,39 Mb.
səhifə813/889
tarix09.01.2022
ölçüsü8,39 Mb.
#91610
1   ...   809   810   811   812   813   814   815   816   ...   889
MURAD V TÜRBESİ

bak. YENİ CAMİ KÜLLİYESİ



MURADBUHARÎ

(1645/1646, Keşmir veya Kabil - 23 Şubat 1720, istanbul) Nakşibendîliğin Mü-ceddidî kolunu İstanbul'da ilk olarak yayan, kendisine Muradî adında tali bir kolun nispet edildiği mutasavvıf.

Aslen Keşmirli ya da Kâbilli olan Şeyh Seyyid Mehmed Buharî tahsilini tamamladıktan sonra hacca gitmiş, dönüşte Hindistan'a yerleşerek Nakşibendî-Müceddi-dî şeyhlerinin ileri gelenlerinden Muham-med Masum Efendi'ye intisap etmiş ve kendisinden hilafet almıştır. İki kez daha hacca gittikten ve çeşitli şehirlerde (Mekke, Buhara, Belli, Semerkant, Bağdat, Kahire, Şam) ikamet ettikten sonra ilk olarak 1681'de İstanbul'a gelmiştir. 5 yıl kadar Eyüp'te oturduktan sonra Şam'a gitmiş, buradan iki kez daha hacca gidip birer yıl "mücavir" kaldıktan sonra 1708'de

ikinci defa İstanbul'a gelerek Sultan Selim Camii yakınında "Bıçakçı Efendi Men-zili'nde" ikamete başlamıştır. Halkın kendisine aşırı teveccüh göstermesinden rahatsız olan Sadrazam Çorlulu Ali Paşa'mn (ö. 1711), sabık kethüdası Kaptan-ı Derya İbrahim Paşa'ya şeyh efendinin yine hacca gitmek istediğini söylemesi üzerine do-nanma-i hümayun ile yola koyulmuş, Alanya'da sahile çıkartılıp Konya ve Kütahya üzerinden Bursa'ya götürülerek burada ikamete mecbur edilmiştir.

A. Gölpınarlı, Mevlânâ'dan Sonra Mevlevîlik adlı eserinde, La'lîzade Abdül-baki Efendi'den(->) naklen Murad Buha-rî'nin Bayramî-Melamî (Hamzavî) kutuplarından Şeyhülislam Paşmakçızade Seyyid Ali Efendi'ye (ö. 1712) müntesip bulunduğu ve "cümleden ziyade tarikat-ı aliy-ye-i Melâmiyye-i Bayramiyye sohbetinin zat-ı şeriflerine münhasır olduğu" bildirilmekte, buna karşılık aynı müellifin Melâmilik ve Melâmiler başlıklı eserinde Paş-makçızade'nin Murad Buharî'nin müridi olduğu belirtilmektedir. Bu çelişkili ifadelere rağmen Murad Buharî ile Paşmakçızade arasında manevi bir bağın mevcut olduğu, şeyh efendinin, Nakşibendîliğin ya-nısıra Bayramı Melamîliğine de mensup bulunduğu anlaşılmakta, dönemin Mela-mî kutbu olan Paşmakçızade'ye Murad Buharî'nin intisap etmiş olması daha akla yakın gelmektedir. İstanbul'a ikinci gelişinde bir tekke yerine bir evde misafir kalması, mazhar olduğu büyük ilginin devlet ricalini rahatsız etmesi de muhtemelen, yönetim ile arası açık olan Melamî zümresine yakınlığı ile açıklanabilir.

Son olarak 1717'de İstanbul'a gelen Murad Buharî, Eyüp civarında önce Hüseyin Efendizade Bahçesi'nde, sonra Sadrazam Hekimoğlu Ali Paşa'mn (ö. 1758) babası "reisü'l-ettibâ" Nuh Efendi'nin yalısında ağırlanmıştır. Şeyhülislam Damadza-de Ebü'1-hayr Ahmed Efendi'nin (ö. 1742) kendisi için tekkeye dönüştürdüğü medresede (Murad Buharî TekkesiH) postni-şin olmuş, 12 Rebiülevvel 1132/1720'de vefat edince cenaze namazı Eyüb Sultan Camii'nde eda edilmiş ve sabık medresenin mescit-dershanesine gömülmüştür. H. Al-gar vefat tarihini 1729 olarak verir. Ayvan-sarayî'nin Hadîkatü'l-Cevâmi ve Mec-mua-i Tevârih adlı eserlerinde vefatına söylenmiş çeşitli tarihler yer alır.

Murad Buharî'nin ilim ve irfan sahibi bir zat olduğu, hafızasında 10.000'den fazla hadis bulunduğu rivayet edilir. Kendisinden sonra halifelerinden Kilisli Şeyh Ali Efendi (ö. 1734) tekkesine postnişin olmuştur. Sicill-i Osmanî'de, muhtemelen Bursa'daki ikameti sırasında yetiştirdiği halifelerinden Karababazade İbrahim Efendi (ö. 1722) ile Attâr-ı Sani Mustafa Efendi'nin (ö. 1751) adları verilmektedir. Ayrıca A. Gölpınarlı, Murad Buharî'nin Mesnevîşânhi olduğunu iddia etmekte ancak müellifin Murad Buharî ile aynı tarikata mensup ve aynı adı taşıyan, Çarşam-ba'daki Murad Molla Tekkesi'nin üçüncü postnişini, yine aynı semtteki Mesnevî-hane Tekkesi'nin(-») banisi Şeyh el-hac




Yüklə 8,39 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   809   810   811   812   813   814   815   816   ...   889




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin