KiTÂBU't-tevhîD


Uğursuzluk (Tıyera) Hakkında Bâb



Yüklə 0,76 Mb.
səhifə24/43
tarix03.01.2019
ölçüsü0,76 Mb.
#89032
1   ...   20   21   22   23   24   25   26   27   ...   43

Uğursuzluk (Tıyera) Hakkında Bâb

«Bilesiniz ki, onlara gelen uğursuzluk Allah kalındandır, fakat onların qoğu bunu bilmezler.» (A'râf, 131)

«Elçiler şöyle cevap verdi: Sizin uğursuzluğunuz sizinle beraber­dir. Size nasihat ediliyorsa bu uğursuzluk mudur? Bilakis, siz asın giden bir milletsiniz.» (Yâ Sîn, 19)

Ebû Hurayra radıyallâhu anh'tan rivayete göre Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: «Adva yoktur. Ttyare yok­tur. Hama yoktur. Safer yoktur.» 91 Buhârî ve Müslim tahric etmişrii.

Müslim, «Nev yoktur. Ğul yoktur92 ziyadesini zikretmektedir.

Yine Buhârî ve Müslim'de yer alan Enes raciiyallâhu anh'tan gelen bir rivayete göre Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurmaktadır: «Adva yoktur. Tıyâre de yoktur. Fe'l hoşuma gider.» Nasıl fe'l, diye soruldığunda, «güzel söz.» buyurdu."93

Ebû Dâvûd'da sahih senedle kendisinden gelen bir ri­vayette 'Ukbe 94 b. 'Amir radıyallâhu anh şöyle anlatmaktadır: "Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem yanında uğursuzluktan bahse­dildi. Bunun üzerine şöyle buyurdu; «En iyisi fe'ldİr. Fe'l hiçbir müslümanı isinden alıkoymaz. Biriniz hoşlanmadığı bir durumla karşılaşırsa, 'Allah'ım, iyilikleri ancak getirirsin; kötülükleri de ancak sen defedersin. Güç ve kuvvet ancak sendedir.' desin.'»95

Yine Ebû Dâvûd'da İbn Mes'ûd radıyallâhu anh'tan rnerfu olarak gelen bir rivayet şöyledir: «Tıyâre şirktir. Tıyâre sirktir, içimizde hiç kimse yoktur ki böyle bir hisse kapıldığında Allah'a tevekkül etsin de kendisinden bu gidrilmesin.» 96 Ebû Dâvûd ve Tirmizî rivayet etmiştir. Tirmizî rivayetin sahih olduğunu bildirmekte ve son kısmının İbn Mes'ûd radıyaîlâhu anh'ın sözü olduğunu ifade etmektedir.

İmam Ahmed, İbn 'Amr radıyallâhu anhumâ hadisi olarak şöyle bir rivayete yer vermektedir: «Tıyâre inancı kendisini işinden alıkoyan şirk koşmuş olur.» 'Bunun keffaretİ nedir?' ashab diye sorduklarında, Peygamber sallallâhu aleyhi ve seüem «Allah'ım, hayır ancak, senin hayrındır. Uğur ancak senin uğurundur. Senden başka ilah yoktur, denendir.» buyurmuştur."97

İmam Ahmed'in Müsned'inde yer alan Fadl b. Abbâs'ın rivayetine göre Peygamber salkUâhu aleyhi ve sellem şöyle buyur­muştur: «Tıyâre seni işinde ileri İten ya da geri bırakan şeydir.»98



İlgili Mes'eleler



1. «Bilesiniz ki, onlara gelen uğursuzluk Allah katındandır, fa­kat onların çoğu bunu bilmezler.» (A'râf, 131) «Elçiler(öyle cevap verdi: Sizin uğursuzluğunuz sizinle beraberdir. Size nasihat ediliyorsa bu uğursuzluk mudur? Bilakis, siz aşırt giden bir milletsiniz.» (Yâ Sîn, 19) âyetlerine dikkat çekilmesi.

2. Hastalığın bulaşıcı olmasının nefyedİlmesi.

3. Tıyârenin [uğursuzluk inancı] reddedilmesi.

4. Hamanın nefyedİlmesi

5. Saferin nefyedİlmesi.

6. Fe'lin aynı kapsamda değerlendirilmeyip güzel görül­düğü.

7. Fe'lin {güzel söz İle} tefsiri.

8. İstemeden kalbe gelen uğursuzluk vesveselerinden ötürü zarar gelmez. Tevekkül sonucunda Allah bu düşünceleri gi­derir.

9. Kalbinde bu tür düşünceler hissedenin yapacağı zikir.

10. Tıyârenin şirk olduğunun açıklanması.

11. Reddedilen ve kınanan tıyârenin ne olduğunun açık­lanması.

Açıklamalar

Tıyera, kuşlar, isimler, lafızlar, mekanlar vb. şeylerin uğur­suz olduğuna inanmaktır. Sâri uğursuzluk inancını yasakla­makta ve bu inancı benimseyenleri kınamaktadır. Fe'l güzel görülürken uğursuzluk kerih addedilmektedir.

İkisİ arasında şöyle bir fark bulunmaktadır: Güzel anlam­daki iel, İnsanın akidesine de aklına da etkide bulunmaz. Onda Allah'tan başkasına gönül bağlamak da söz konusu değildir. Aksine fe'lde canlılık, sevinç, neşe ve faydalı işler karşısında nefsin takviye edilmesi gibi bir maslahat bulunmaktadır.

Fe'l şu şekilde gerçekleşir: İnsan yolculuk yapmaya, evlen­meye, herhangi bir akit yapmaya ya da bir iş gerçekleştirmeye azmettiğinde kendisini sevindiren bir şey görür ya da kendisini sevindirecek tarzda manası 'ey doğru yolda olan, ey belalar­dan uzakta ve sağlıklı olan, ey ganimete erişmiş olan' gibi bazı isimler işitir. Kendisine sevinç veren bu sözleri ya da durumları hayra yorarak azmettiği şeyin kolaylaşması için daha bir arzulu olur. İşte bütün bunlar ve sonuçlan tamamen hayırdır. Sakın­calı hiçbir nokta bulunmamaktadır.

Tıyera, yani uğursuzluk ise, kişi din ya da dünyada faydası dokunacak bir işe azmedince hoşuna gitmeyen bir söz işitir ya da sevimsiz bir durumla karşılaşır. Bunun neticesi olarak kal­binde biri diğerinden daha büyük iki sonuç meydana çıkar:

a) tin çağrıya t-..^ vererek azmettiği işi ya terk eder ya da aksi istikamette ^am eder Karşılaştığı hoşnutsuz durum ya da sözün uğursu^^ inanarak yapmaya karar verdiği işi rafa kaldınr. Görül<^ü Ü2ere uğurSuZlukta insan, karşılaştığı hoşnutsuzluğa gönü] bağlamış ve amelini onun üzerine bina etmiştir. Sevimsiz g^i[en 0 dumm bi§inin irad£) a2İm ve ameli üzerinde etkili olnu,,ur Hiç §üphe yok k; bu insanm imanına da etki ederek tevl.y] ve tevekkülüne zarar verir. Daha sonra da bu durumun m%na çıkaracağı kaip zayrfhğj, acizliği, ya-rauklara karşı korku içinde bulunmasi) sebeplere, sebep bile sayılmayan şeylere b^lanıp kaiması ve Allah celle celâluhû ile ilişkisinin kesilmes, ^ neticelere maruz kalır. Tüm bunlar tevhidin, tevekküle, zayıfllğının SOnuçlarındandır. Ayrıca şir­ke götüren yol ve va,ıtaIanndan sayılır. Akk zarar vereriî fesat karıştıran hurafelerde addedüir.

b) Böyle bir ç^rıya kulak vermeden yalnızca kalben bir hüzün ve gam hiss,I1(: kapılmak_ Bir öncekinden daha alt dü­zeyde olsa da kul üZtrinde beUi bir kötüiük ve 2ararı bulunur. Kalbini ve tevekkülünü My|f dü§urür. Ho§a gitmeyen bir baş­ka durumla karşıla'ttlğmda bunu da aynı kategoride değerlen­direrek uğursuzluk jnana kuvvetlenebilir ve birinci maddede zikredilen seviyesine çlkab{l;r.

Bu açıklamalar sonucu şâri-in uğursu2luk inancını hoş görmeyip kınadığı Ve böyle bir inancm tevhide ve tevekküıe ne şekilde aykırı olduj-,, görülmektedir.

Böyle bir dun,rnla karşıla§ip benzer bic hissi duyumsaya-rak doğal çağrışımla gakbe çaJması endi§esi hisseden kim­senin bunlar, def etmek üzere kendi nefsi üe mucadeie etmesi ve Allah celle ceIâ|Vıhû>dan yardım dilemesi gerekir. Gelecek kötülüğü defetmek Ü2ere kesinlikle bu türden çağrılara kulak asmamal ıdır.


Yüklə 0,76 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   20   21   22   23   24   25   26   27   ...   43




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin