Those who wrangle concerning the revelations of Allah without any warrant that hath come unto them, it is greatly hateful in the sight of Allah and in the sight of those who believe. Thus doth Allah print on every arrogant, disdainful heart.
'Göklerin yollarına. Böylelikle Musa'nın ilahına çıkabilirim. Çünkü ben, onun yalancı olduğunu sanıyorum.' İşte Firavun'a, kötü ameli böyle çekici kılındı ve yoldan alıkonuldu. Firavun'un hileli-düzeni, 'yıkım ve kayıpta' olmaktan başka (bir şey) olmadı.
Edip Yüksel Meali
"Göklerin yollarına... Böylece Musa'nın tanrısına bir bakayım. Onun bir yalancı olduğuna inanıyorum." Firavun'un kötü tavrı kendisine böyle süslenmişti ve böylece yoldan çıkarıldı. Firavun'un planı elbette boşa çıkacaktı.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
"Göklerin yollarına ulaşabilirim de, Musa'nın ilâhının ne olduğunu anlarım. Ben onu mutlaka yalancı sanıyorum." İşte böylece Firavun'a kötü ameli süslü gösterildi de yoldan çıkarıldı. Çünkü Firavun düzeni hep boşa çıkar.
Süleyman Ateş Meali
(Yani) Göklerin yollarına (erişeyim) de çıkıp Musa'nın tanrısına bakayım. Çünkü ben Musa'yı, yalancı sanıyorum. Böylece yaptığı kötü iş, Fir'avn'a süslü gösterildi ve (o), yoldan çıkarıldı. Fir'avn'ın tuzağı, tamamen boşa çıktı.
Yaşar Nuri Öztürk Meali
"Göklerin sebeplerine ulaşırsam, Mûsa'nın tanrısına, da ulaşırım. Ben onun yalancı biri olduğunu düşünüyorum." Firavun'a, yaptığı işin kötülüğü bu şekilde süslü gösterildi de yoldan saptırıldı. Firavun'un tuzağı hep kayıptadır.
Yusuf Ali (English)
"The ways and means of (reaching) the heavens, and that I may mount up to the Allah of Moses: But as far as I am concerned, I think (Moses) is a liar!" Thus was made alluring,(4409) in Pharaoh´s eyes, the evil of his deeds, and he was hindered from the Path; and the plot(4410) of Pharaoh led to nothing but perdition (for him). *
M. Pickthall (English)
The roads of the heavens, and may look upon the God of Moses, though verily I think him a liar. Thus was the evil that he did made fair seeming unto Pharaoh, and he was debarred from the (right) way. The plot of Pharaoh ended but in ruin.
Mü’min Suresi 38
وَقَالَ
dedi ki
الَّـذ۪ٓي اٰمَنَ
inanan (adam)
يَا قَوْمِ
ey kavmim
اتَّبِعُونِ
bana uyun
اَهْدِكُمْ
sizi götüreyim
سَب۪يلَ
yola
الرَّشَادِۚ
doğru
Türkçe Transcript (*)
Ve kâle-lleżî âmene yâ kavmi-ttebi’ûni ehdikum sebîle-rraşâd(i)
Ali Bulaç Meali
İman eden (adam) dedi ki: 'Ey Kavmim, siz bana tabi olun, ben sizi doğru yola iletip-yönelteyim.'
Edip Yüksel Meali
İnanan adam dedi ki, "Ey halkım, beni izleyin ki size doğru yolu göstereyim." *
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
O iman etmiş olan kimse dedi ki: "Ey kavmim! Bana uyun ki size doğru yolu göstereyim."
Süleyman Ateş Meali
İnanan (adam) dedi ki: "Ey kavmim, bana uyun, sizi doğru yola götüreyim."
Yaşar Nuri Öztürk Meali
O iman eden kişi dedi ki: "Ey toplumum! Bana uyun, sizi doğru yola götüreyim."
Yusuf Ali (English)
The man who believed said further: "O my people! Follow me: I will lead you to the Path of Right.(4411) *
M. Pickthall (English)
And he who believed said: O my people! Follow, me. I will show you the way of right conduct.
Men ‘amile seyyi-eten felâ yuczâ illâ miślehâ(s) vemen ‘amile sâlihan min żekerin ev unśâ ve huve mu/minun feulâ-ike yedḣulûne-lcennete yurzekûne fîhâ biġayri hisâb(in)
Ali Bulaç Meali
'Kim bir kötülük işlerse, kendi mislinden başkasıyla ceza görmez; kim de -erkek olsun, dişi olsunbir mü'min olarak salih bir amelde bulunursa, işte onlar, içinde hesapsız olarak rızıklandırılmak üzere cennete girerler.'