196
Gulam Ahmed’in bu iddiaları, kaos ortamının da etkisiyle çok fazla
eleştiriye maruz kalmadı. O bundan cesaret bularak 1885 yılında kendisinin
hicri 19. yüzyılın müceddidî olduğunu ve İslâm dinini yenilemek üzere
gönderildiğini açıkça ilan etti. Bu ilan, kuracağı dini hareketin de
teşekkülünü
başlatan bir sürecin habercisi niteliği taşımaktaydı. Nitekim aradan üç yıl
geçtikten sonra 1888 yılında taraftarlarından biat aldı ve hareketi fikri
çerçeveden toplumsal platforma taşıdı.
Gulam Ahmed’ın biat için öngördüğü şartlar, hareketin daha sonraki
gelişimine ilişkin bazı ipuçları sunmaktaydı. O bu şartları on madde
halinde
düzenlerken, muhtemelen Tevrat’ın on emriyle bir çağrışım kurmaya
çalışmaktaydı. Bu şartlar, şirkten ve her türlü büyük günahtan sakınılmasını,
namazların aksatılmadan kılınmasını, bütün insanlara iyi davranılmasını, her
hususta Allah'a bağlı kalınmasını, Kur'ân'ın gösterdiği yolda yürünmesini,
İslâm'a bağlılığa her şeyden
çok değer verilmesini, dinin dünya hayatından ve
nimetlerinden üstün tutulmasını ve son olarak her konuda Gulam Ahmed’e
kayıtsız şartsız itaat edilmesini içeriyordu. Dikkat edilecek olursa, Gulam
Ahmed’in ana vurgusu Kur’ân üzerinde yoğunlaşmaktaydı.
Mirza Gulam Ahmed, hareketin kurumsal bir niteliğe kavuşturulmasıyla
birlikte müceddidlik iddiasının çerçevesini daha da genişletti. O öncelikle
Dostları ilə paylaş: