İNAS DARÜLFÜNUNU
12 Eylül 1914-16 Eylül 1921 arasında açık kalmış, kızlara mahsus 3 yıl süreli üniversite.
İlk mezunlarım 1917'de vermiştir. İstanbul Darülfünunu Divanı'nın (senato) fakültelere kızların da kabul edilmelerini öngören kararından sonra kapanmıştır. Maarif Nazırı Şükrü Bey'in döneminde (1913-1917) kızların da üniversite düzeyinde öğretim görebilmeleri gündeme geldi. Önce, 7 Şubat 1914'te Darülfünun'da kızlar ve kadınlar için serbest konferanslar verilmeye başlanarak ilk adım atıldı. Bu girişimin öncüleri ismail Hakkı (Baltacı-oğlu) ile Süleymanpaşazade Sami beylerdi. Hazırlanan konferans programına riyaziye, kozmoğrafya, fizik, hukuk-ı nis-van, terbiye-i bedeniye, tarih, hıfzıssıhha, terbiye konulan alındı. Salih Zeki, Gelen-bevizade Said, Mahmud Esad, Selim Sırrı (Tarcan), İhsan Şerif (Saru), Besim Ömer Paşa (Akalın), konferans görevi a-lanlar arasındaydı. Maarif Nezareti konferans programını ve öğretim kadrosunu onayladı. O yıl bu dersleri izleyen kızların ve kadınların sayısı giderek arttı. Bunların çoğu Darülmuallimat-ı Âliye öğrencileriydi. Her oturumda konferans salonuna 500-600 kız ve kadın gelmekteydi.
İstanbul basını, I. Dünya Savaşı'nın heyecanlı ortamında bu gelişmeye geniş yer vermekteydi. Bundan cesaret alan Darül-muallimat(->) mezunu kızlar, Maarif Ne-zareti'ne başvurarak bir inas darülfünu-
nü açılmasını istediler. 12 Eylül 1914'te înas Darülfünunu, Darülfünun binası olan Zeyneb Hanım Konağı'nın bir bölümünde resmen açıldı. Yönetimi Darülmualli-mat'a bağlı okulun aynca bir müdürü vardı. Öğrencileri ise Darülmuallimat'ta yatılı olarak kalmaktaydılar.
Ders programları, edebiyat şubesinde Türk edebiyatı, resmi ve hususi kitabet, Osmanlı tarihi, umumi tarih, coğrafya, etnografya, felsefe, terbiye, edebiyat tarihi, sanayi tarihi, içtimai ilimler, iktisat, cari kanunlar; riyaziyat şubesinde felsefe, terbiye, müsellesat, hesab-ı âli, cebir-i a-di, fizik, hendese, cebir-i âlâ, hey'et-i riyaziye, tahlili hendese, mihanik, cari kanunlar; tabiiyat şubesinde kimya tatbikatı, nebatat, madeni kimya, fizik, hıfzıssıhha, tabakat, felsefe, hayvanat, terbiye, müsellesat, tahlili kimya, uzvi kimya, sınai kimya, teşrih, hey'et-i tabiiye, cari kanunlardan oluşuyordu. Edebiyat şubesinde 7, riyaziyatta 7, tabiiyatta da 12 kız öğrenci vardı.
İnas Darülfünunu öğrencileri, derslere devamda ve başarıda Darülfünun'a örnek oldular. Gerek bu durum, gerekse savaşa giden erkeklerin boş bıraktığı resmi daire ve postanelerdeki kadrolara alınan kadınların başarısı, İstanbul'da önemli bir başlangıca olanak verdi. Çarşaflı ve pelerinli kadınlar ilk kez İstanbul'da iş yaşamına katılmaktaydılar. Ancak kimi çevrelerden tepkiler de geldi. İnas Darülfünunu 1916' da Cağaloğlu'ndaki Hukuk Mektebi(->) binasına taşındı. 1917'de edebiyat şubesinden 7, riyaziyattan 3, tabiiyattan 8 olmak üzere ilk mezunlarını verdi. Bunlardan Lâmia, Âliye, Adalet, Meliha, Seniha, Şazimend hanımlar, İstanbul'daki inas sultanisi ve idadilerinde, diğerleri de taşra darülmuallimatlarında öğretmenlik, mü-direlik görevleri aldılar. 1917'de Sıhhiye Meclis-i Umumisi'nin bir kararı ile kızların ve kadınların hekimlik yapmalarında, dolayısıyla Mekteb-i Tıbbiye'de okumalarında bir sakınca bulunmadığı açıklandı. Benzeri bir kararı da Sanayi-i Nefise Mektebi yönetimi aldı. 1919'da İnas Da-rülfünunu'nun, Darülfünun'a katılacağına ilişkin olarak basında çıkan haberleri, dönemin Maarif Nazırı Ali Kemal Bey yalanladı. Darülfünun müderrislerinin, öğleden sonraları İnas Darülfünunu'nda ders vermeye devam edeceklerini belirtti.
1919-1920'de înas Darülfünunu, Darülmuallimat-ı Âliye'den ayrılarak Darülfünun'a bağlandı. Derslerin Darülfünun salonlarında, fakat erkeklerden ayn zamanlarda yapılması kararlaştırıldı. Kız öğrenciler bu karar karşısında kendilerine ayrılan ders saatlerini boykot ederek erkeklerle birlikte derslere girmeye başladılar. Darülfünun Divanı bu oldubittiyi onaylayan bir karar alınca 16 Eylül 1921'de înas Darülfünunu kapanmış sayıldı. 1921-1922' de Hukuk Medresesi, 1922-1923'te de Tıp Fakültesi karma eğitime geçti.
Bibi. Muallim Mecmuası, S. 15 (15 Teşrinievvel 1333), s. 552; Ergin, Maarif Tarihi, IV, 1287 vd; NafiAtuf (Kansu), Türkiye Maarif Tarihi Hakkında Bir Deneme, ikinci Kitap, İst.,
1932, s. 84 vd; F. R. Unat, Türkiye Eğitim Sisteminin Gelişmesine Tarihi Bir Bakış, Ankara, 1964, s. 31, 32, 56, 57; Y. Akyüz, TürkEği-tim Tarihi, ist., 1993, s. 237, 344.
NECDET SAKAOĞLU
Dostları ilə paylaş: |