ZiKİr ehline sorun kitabın Orijinal Adı: «Fes'elu Ehle'z Zikri» Pr. Dr. Muhammed Ticani Semavi Ensariyan Yayınları – Kum Bas


Evet! Buhari, halifenin cahilliği ve eksikliğini gösteren her hadis ve rivayetin başına bu belayı getiriyor



Yüklə 1,17 Mb.
səhifə164/175
tarix03.01.2022
ölçüsü1,17 Mb.
#37977
1   ...   160   161   162   163   164   165   166   167   ...   175
        Evet! Buhari, halifenin cahilliği ve eksikliğini gösteren her hadis ve rivayetin başına bu belayı getiriyor. Sonuçta, okuyucunun bu eksik rivayetle olayın gerçek yüzünü öğrenmesi mümkün olmuyor. Okuyucu, "Biz, kendimizi zorlamaktan menolunduk." sözünden Ömer'in "ebb" kelimesinin manasını bilmediğini nasıl anlayacak?!"

        3- İbn-i Mace, Sünen'de; Hakim, Müstedrek'de; Ebu Davud, Sünen'de; İbn-i Hacer, Feth'ul-Bari'de ve diğerleri başka kaynaklarda İbn-i Abbas'tan şöyle naklederler:

        "Zina eden deli bir kadını Ömer'in yanına getirdiler. Ömer onun hakkında bazı kişiler ile fikir alış - verişi yaptıktan sonra taşlanarak öldürülmesini emretti. Oradan geçen Ali bin Ebi Talip; "Bu kadının sorunu nedir?" diye sorunca, "Falan kabileden bir deli kadındır ve zina etmiştir. Ömer de onun taşlanarak öldürülmesini emretmiş." dediler. Ali; "Onu Ömer'in yanına götürün." dedi. Kendisi de Ömer'e giderek dedi ki: "Bilmiyor musun, deli akıllı oluncaya kadar, uyuyan şahıs uyanıncaya kadar ve çocuk büluğa erinceye kadar hiçbir mükellefiyeti olmaz?" Bunun üzerine Ömer, kadını salıvererek dedi ki: "Eğer Ali olmasaydı, Ömer helak olurdu."2
---------------------------------
1- Sahih-i Buhari, c. 9, s. 118.
2- Müstedrek-i Hakim, c. 2, s. 59; Feth'ul-Bari, c. 12, s. 101; Sü- nen-i Ebi Davud, c. 4, s. 140, h. 4399; Sünen-i Beyhaki, c. 8, s. 264; Tezkiret-u İbn'il-Cevzi, s. 147; Menakıb-ı Harezmi, s. 38 - 39.

Buhari ve Müslim Hakkında / 433

        Ama Buhari bu rivayeti görünce sarsılıyor ve, "Nasıl olur da Resulullah (s.a.a.) Allah'ın hükmünü açıkladığı halde Ömer bunu bilmezken hilafet kürsüsüne oturabilir?" diye insanların kafasının karışmaması için rivayeti tahrif ediyor. Ayrıca bu rivayette ilim kentinin kapısı Ali bin Ebi Talib'in fazileti de anlatılmaktadır. Bundan da ötede Ömer itiraf ediyor ki: "Eğer Ali olmasaydı, Ömer helak olurdu." O halde Buhari nasıl bu rivayeti nakledebilir ki?! Şimdi bu rivayetin Buhari tarafından nasıl değiştirildiğini görelim:

        Buhari, Sahih'inin "Muharip Kafirler ve Dinden Dönenler Kitabı, Deli Erkek ve Kadın Taşlanmaz Babı"nda hiçbir senet zikretmeden şöyle der:

        Ali Ömer' e dedi ki: "Bilmiyor musun, deli akıllı oluncaya kadar, çocuk büluğa erinceye kadar ve uyuyan şahıs uyanıncaya kadar hiçbir mükellefiyeti olmaz?"1

        Bu, Buhari'nin rivayetlerle oynadığı ve onları eksilttiğinin canlı örneklerinden biridir. Evet! Buhari, Ömer aleyhinde veya Hz. Ali'nin faziletinde bir rivayet gördüğünde hep böyle davranmıştır.

        4- Müslim, Sahih'inin "Hudut Kitabı, Şarap İçenin Haddi Babı"nda Enes bin Malik'ten şöyle nakleder: "Şarap içen bir adamı Resulullah'ın huzuruna getirdiler. Resulullah yaprakları soyulmuş iki hurma çubuğuyla onu yaklaşık kırk defa kamçıladı. Ebu Bekir de aynı uygulamada bulundu. Sıra Ömer' e gelince halka danıştı. Abdurrahman bin Avf; "En hafif ceza, seksen kırbaçtır." dedi. Bunun üzerine


-------------------------------
1- Sahih-i Buhari, c. 8, s. 204 - 205.

434/ Zikir Ehline Sorun



Ömer de bunu emretti."1

        Buhari, her zaman olduğu gibi burada da, Ömer'in İslam'ın hükümlerini bilmediğinin anlaşılmaması ve


Resulullah (s.a.a.) ile Ebu Bekir'in uyguladıkları bir ceza  konusunda nasıl halktan görüş isteyebileceğinin sorgulanmaması için söz konusu rivayeti, Sahih'inin "Hudut Kitabı Şarap İçenin Cezası Babı"nda Enes bin Malik'ten Şöyle nakleder:

        "Resulullah, şarap içen birine hurma çubuğu  ve ayakkabı ile vurdu; Ebu Bekir ise kırk kamçı vurdu."2

        5- Hadisçiler ve tarihçiler Resulullah'ın (s.a.a.) hastalığını, vefatını ve hastalığı sırasında kalem kağıt isteyerek ümmetini sapıklıktan kurtaracak bir şeyler yazmak istediğini, ama Ömer'in buna karşı çıktığını ve; "Peygamber -haşa- sayıklıyor." dediğini yazarlar ve o günü "Raziyyetu Yevm'il-Hamis" (Perşembe Gününün Acı Musibeti) diye adlandırırlar.

        Ama Buhari, "Cihat Kitabı"nda, Müslim ise "Vasiyet Kitabı"nda olayı başka bir şekilde naklederler:


İbn-i Abbas (r.a.) der ki: "Perşembe! Bilir misin nedir perşembe?!" Sonra o kadar ağladı ki gözyaşları yerdeki çakıl taşlarını ıslattı. Daha sonra dedi ki: "Perşembe günü Resulullah'ın ağrıları çoğaldı. "Bana bir kağıt getirin de size öyle bir şey yazayım ki benden sonra asla sapıtmayasınız." buyurdu. Ama onlar tartışarak bağrıştılar; Resulullah'ın huzurun da saygısızlık yapıp kavga ettiler ve; "Peygamber sayıklıyor." dediler. Resulullah da; "Dışarı çıkın! Beni
-----------------------
1- Sahih-i Müslim, c. 3, s. 1330, h. 1706. 2- Sahih-i Buhari, c. 8, 196.



Yüklə 1,17 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   160   161   162   163   164   165   166   167   ...   175




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin