HASEKİ
Bugün Millet ve Cerrahpaşa caddeleri arasında Fındıkzade, Cerrahpaşa, Aksaray, Muratpaşa semtlerinin çevrelediği semt.
Haseki, günümüzde Millet ve Haseki caddelerinin kesiştiği noktadan başlayarak Kızıl Elma Caddesi'ne dayanan üçgen şeklindeki bir alana yayılır. Haseki Molla Gürani (şimdiki Fındıkzade), Davut Paşa, Esekapı, Cerrahpaşa, Yusuf Paşa gibi semt ve mahalleler ile iç içe girmiş, bir kısmını kendi sınırları içine almıştır. Eski mahalle sistemine göre semti Yusuf Paşa, Sü-lüklü, Taş Kasap, Molla Gürani, Davut Paşa, Hobyar, Kürkçübaşı mahalleleri çevrelemektedir. Bu sınırların kuzeyini oluşturan Sülüklü, Taşkasap, Molla Gürani ile Haseki arasından geçen Millet Caddesi bu semtleri kesin ve kalın bir çizgiyle birbirinden ayırmıştır. Haseki'nin gerçek sınırlarını oluşturan mahalleler Keyci Hatun (bugün Keçi Hatun), Nevbahar, Başçı Hacı Mahmud mahalleleridir. Bunlar istanbul' un fethinden sonra oluşturulan Müslüman mahalleleridir. Yaptıran kişilerin isimleri ile anılan küçük mescitler etrafında oluşan bu mahallelerden Keyci Hatun ve Nevbahar isimlerini devam ettirmektedir. Semtin bugün kullanılan ismini alması 1538'de I. Süleyman'ın (Kanuni) hasekisi Hürrem Sultan tarafından Mimar Sinan'a bir külliye yaptırmasıyla başlar. Külliyenin inşasıyla Başçı Hacı Mahmud ismi semt olmaktan çıkmış sadece bu ismi yaşatan bir tekke Cumhuriyet'in ilk yıllarına kadar gelebilmiştir (bak. Başçı Mescidi, Tekkesi ve Çeşmesi). Bizans döneminden beri bu bölgedeki yer adları kadınlarla ilgilidir. Arka-dios Forumu'nun(->) bu bölgede oluşu, Avrat Pazarı'nın yine burada bulunuşu ve nihayet II. Mehmed (Fatih) döneminde (1451-1481) Keyci Hatun isimli bir hanımın mescit yaptırması ve Haseki Külliyesi'nin inşası bu semte hep kadın isimlerinin verilmesine neden olmuştur. Semt yangın, imar faaliyetleri ve Haseki Hastanesi'nin genişlemesi sebebiyle orijinal dokusunu kaybetmiştir. 1918 Cibali-Fatih-Altımer-mer yangını semtin büyük bir kısmını yok etmiş, eski eserleri arsa haline dönüştürmüştür. Millet Caddesi'nin genişletilmesi sırasında da bazı eski eserler yok olmuş ve Arap Manav ve Hafız Galip sokakları geniş bir cadde haline getirilerek Dr. Adnan Adıvar Caddesi adını almıştır. Bugün bu caddenin ikiye ayırdığı Aksaray'a doğru olan kısma da Haseki denilmektedir. Bu bölge eski mahalle sistemine göre Aksaray semtinin mahallelerinden sayılan Yusuf Paşa'dır. Halen çocuk kütüphanesi olarak kullanılan sıbyan mektebinin bahçesinde gömülü bulunan Yusuf Paşa'nm bu binasının hemen altındaki otobüs durağı 1980'li yıllara kadar Yusuf Paşa adını taşıyordu. Durak isminin Aksaray'a çevrilmesi, mahallenin adının unutulup burasının da Haseki olarak anılmasına neden olmuştur. 1882'ye kadar külliyenin darüş-şifası hastane olarak hizmet vermiş, fakat artan hasta sayısı yüzünden Morali Ali Bey'in taş konağı satın alınarak yeni hastane binası haline getirilmiştir. Haseki Hastanesi'nin çekirdeğini meydana getiren bu binadan sonra yeni yeni pavyonların ilavesiyle hastane geniş bir alana yayılmış ve semtin bazı sokaklarını içine almıştır. 1918 yangınından sonra semtin büyük bir kısmı uzunca bir zaman yangın yeri olarak kalmıştır. 1955-1960 arasındaki i-mar faaliyetleri sırasında Haseki semti sınırında bulunan Zıbın-ı Şerif Tekkesi, Selçuk Hatun Camii, Şirmerd Çavuş Camii ve Tevekkül Hamamı yıkılarak Millet Caddesi'ne dahil edilmişlerdir. Bu eserlerden sadece Selçuk Hatun Camii caddenin yan tarafına yeniden yaptırılmıştır.
Haseki semtinde eski eserlerin yoğun olduğu yer Haseki Caddesi'dir. Cerrahpaşa ile Millet caddeleri arasında, bunlara paralel olarak uzanan Haseki Caddesi, Dr. Adnan Adıvar Caddesi ile kesiştiği noktadan başlayarak Hekimoğlu Ali Paşa Caddesi ile birleşerek Kızıl Elma Caddesi'ne u-laşır. Bu anayol, semtin en büyük caddesi olup pek çok eski eser bu yol üzerinde karşılıklı sıralanmıştır. Haseki Caddesi' nin başından Kızıl Elma Caddesi'ne doğru ilerlendiği zaman Haseki Hastanesi'nin eski kapısı karşısında Keyci Hatun Camii bulunur. Bu caminin karşı köşesinde Nak-şi Sokağı'mn başında ibrahim Paşa ve Kasım Ağa sıbyan mektepleri yer alır. Bu e-serlerden sonra Haseki Kadın Sokağı'mn Haseki Caddesi ile kesiştiği köşelerde Bayram Paşa Külliyesi'nin(->) yapıları sıralanmıştır. Bu eserleri geçince cadde biraz genişler ve ufak bir meydan oluşur. Burada meydan çeşmesi gibi duran bir çeşme vardır. Bu eser Başçı Mescidi ve Tekkesi'nden kalan tek eserdir. Yine bu meydana açılan Güzel Sebzeci Sokağı'nda semt halkı tarafından Haseki Bostan Hamamı'nda Fatih'i yıkadığına inanılan ve halen adaklar adanan Dellâk Baba Türbesi vardır. Küçük meydan geçilince semte bir başka isim verilmesine neden olan Avrat Pazarı'nın dükkânları yer alır. Bu adın dükkânlarda kadın esirlerin satıldığından mı, yoksa satıcılarının kadın olduğundan mı geldiği tartışmalıdır. Kemerli olarak agora tarzındaki bu dükkânların günümüze ulaşabilenleri bir-iki tanedir. Haseki hakkında bir e-ser yazan Dr. Nimet Taşkıran bu dükkân-
ların 4'ü önceden yıkılmış 17 tane olduğunu söyler (bak. avrat pazarları). Dükkânların bitiminde karşı sırada bugün yıkılmış olan Bıyıklı Hüsrev Camii ve Çeşmesi ve onun karşısında da Seyyid ya da Şeydi Baba Tekkesi vardır. Bu iki eserin arsaları üzerinde gecekondu mahiyetinde yapılar vardır. Biraz ileride ise Fatih Sultan Mehmed Vakfı'na dahil Bizans döneminden kalma olduğu sanılan Haseki Bostan Hamamı, onun karşısında Hekimoğlu Ali Paşa ilkokulu ve hemen yanında Uçuruk Tekkesi arsası ve mezarlığı bulunur. Haseki semtinin Molla Gürani'ye (şimdiki Fındıkzade) doğru olan kesiminde Fatih yangım sebebiyle eski eser tespiti güçleşir. Bu sahada Şeyh Taha Efendi Tekkesi ve Nevbahar Camii arsalan yine gecekondu benzeri binalarla doludur.
Haseki semti, 1294/1878 mebusan seçimi için hazırlanan MahallatEsamisi'nde Keyci Hatun 48 hane, Başçı Hacı Mahmud 34 hane, Nevbahar 43 hane, Hacı Bayram Haftani 78 tane olmak üzere 203 evdir. 1301/1885'te 3. Daire-i Belediye'ye bağlı olan Haseki'de Nevbahar Mahallesi'nde 80 erkek, 92 kadın olmak üzere toplam 172 kişi oturmaktadır. Mahallede 43 hane, 2 dükkân, birer mektep, mescit, hamam, oda ve 2 bahçe vardır. Başçı Hacı Mahmud Mahallesi'nde de 174 erkek, 150 kadın olmak üzere 324 kişi ikamet etmektedir. Bu mahallede 38 hane, 10 dükkân, 4 oda, l mescit, l bahçe bulunmaktadır. Keyci Hatun Mahallesi'nde ise 185 erkek, 192 kadın, toplam 377 kişi yaşamakta ve bu mahallede de 62 hane, 5 dükkân, l mescit bulunmaktadır. 1960 nüfus sayımında ise Nevbahar Mahallesi'nde 2.86i kadın, 2.981 erkek olmak üzere 5.842 kişi, Keyci Hatun Mahallesi'nde ise 1.186 kadın, 1.077 erkek, toplam 2.263 kişi yaşamaktadır.
Haseki 19. yy'm sonu ve 20. yy'ın başında pek çok tanınmış insanın yetiştiği ya da oturduğu bir semt olmuştur. Ünlü tuluat ustası Abdürrezzak Efendi(-») Güzel Sebzeci Sokağı'nda, astronomi bilgini ve Per-tevniyal Lisesi matematik öğretmeni tak-vimci Yusuf Ziya Gökçe Eski Araplar Sokağı'nda, Yıldız Sarayı Kütüphanesi hafız-ı kütübüKalkandelenli Sabri Bey Küçük Mühendis Sokağı'nda, Mustafa Nihad Ozon
Dostları ilə paylaş: |