Dördüncü Madde
Boyun omurları omuriliğinden biten sinirleri bildirir.
Ey aziz, malum olsun ki, anatomi bilginleri demişlerdir ki: Boyun
omuriliğinden çıkıp, omurlarından ilerleyen sinirlerin hepsi sekiz çift
sinir bilinmiştir.
Birinci çifti, birinci omurun iki deliğinden çıkıp, mücerret adale
uçlarıyle dağılmıştır. Bu çift, ince ve küçük kılınmıştır. Ta ki çıkış yeri
dar olsun ve omur kemiği metaneti üzere kalsın. İkinci çiftin çıkış yeri,
birinci omur ile ikincinin aryasında açıklanan ortak deliklerden
bulunmuştur. Bu çiftin çoğundan uzuv uçları his ve dokunma duygusu
bulmuştur ki, kafanın üstü dolaşıp yükselip, baş önüne eğilmiştir. İki
kulağın duş tabakalarında yerleşip, açıklanan küçük çiftin eksiğini tedarik
kılmıştır. Bunun kalanı boyun arkasında olan adalelere ve geniş adaleye
gelmiştir. Onlar onunla hareket bulmuştur.
Üçüncü çiftin çıkış yeri, ikinci omur ile üçüncü arasında müşterek olan
deliklerdendir ki, her bir siniri, iki kola ayrılıp, bir kolu onda bulunan
adalelere dağılmıştır. Özellikle aş ile boyunu bağlayan adalelere bu
sinirin şuberi gelmiştir. Onda ola omurların dikenlerine yükselip, onların
köküne yapışmıştır. Ondan onların başlarına çıkıp,o susamsılardan biten zar
bağları ile karışmıştır. Ondan geçip, iki kulak etrafına eğilmiştir.
Hayvanların bedenlerinde iki kulağı hareket ettirmek için, iki kulağa
ulaşmıştır. İkinci kolu, ön tarafa eğilip, geniş adaleye gelmiştir. Çıkışa
başladığında, ona damar ve adaleler rastlamıştır. Onlarla metanet ve
sağlamlık bulmuştur. Bu ikinci kol, hayvanlarda şakak ve kulak adalelerine
karışmıştır.
Dördüncü çiftin çıkış yeri, üçüncü omur ile dördüncü arasında müşterek olan
Deliklerden olmuştur. Üzerinde bulunan üçüncü çift gibi bir cüzü öne, bir cüzü
geriye bölünüp, ön cüzü küçük olduğundan, beşinci çifte karışmıştır. Öbür
cüzü, geriye dönüp, o adalelere şubeler gönderip, ondan omurgaya inip, son
bulmuştur.
Beşinci çiftin çıkış yeri, dördüncü omur ile beşinci arasında müşterek olan
deliklerden olmuştur. Yine yukarıdaki gibi iki yok olup, ön kolu küçük
olduğundan yanak adalelerine gelmiştir. Başı, ön tarafa eğilimli edip, baş
ve boyun adaleleri ile müşterek olan adalelere dağılmıştır. Öbür kolu, iki
şube olup, bir şubesi ön kol ile ikinci şube arasında aracı olmuştur.
Omuzun üstlerine gelip, altıncı ve yedinci çiftin birer miktarına
karışmıştır. İkinci şube dahi, altıncı ve yedinci çiftin şubelerine
karışıp, diyafram ortasına geçmiştir.
Altıncı ve yedinci çiftin çıkış yerleri, açıklanan deliklerin düzeni üzere
altında bulunan deliklerden olmuştur.
Sekizinci çiftin çıkış yeri, boyun omurlarının cüzleriyle omurga
omurlarının evvelsi arasında müşterek olan deliklerden olmuştur. Bu üç
çiftin şubeleri, biri birine karışmıştır. Altıncı çiftin çoğu, omuz yüzeyine
gelmiştir. Azı, dördüncü ve beşinci çiftin azlarıyla diyaframa inmiştir.
Yedinci çiftin çoğu gelip, azı beşinci çiftin azlarıyla diyaframa inmiştir.
Yedinci çiftin çoğu gelip, azı beşinci çiftin azıyle baş, boyun ve
omurganın adalelerine ve ondan diyaframa ulaşmıştır. Sekizinci çiftin azı,
omuza galip, çoğu adale ve kola dağılmıştır.
Diyafram, sözü edilen sinirlerden nasibini aldığından hikmet budur ki,
diyaframa gelen yukarıdan indiğinden, bölünmesi kolay olmuştur. Diyaframın
işi önemli olduğundan, sinirleri müteaddit yerlerden gelmiştir. Ta ki bu
başlangıç yerlerine isabet eden âfetle işi bâtıl olmasın. Yaratıcı, bâri,
şekil verici ve şanı yüce Allah her şeyden münezzehtir.
Beşinci Madde
Göğüs ve omurga omurlarının omuriliklerinden biten sinirleri bildirir.
Ey aziz, malum olsun ki, anatomi bilginleri demişlerdir ki: Göğüs
omurlarının iliğinden biten sinirlerin cümlesi oniki çift sinir
yaratılmıştır.
Birinci çiftin çıkış yeri, göğüs omurlarından birinci omurla ikincinin
arasında müşterek olan deliklerden bulunmuştur. iki cüze bölünmüştür. Büyük
cüzü, sert adalelere ve kaburgalara dağılmıştır. Küçük cüzü, iki evvelki
kaburgaya uzanıp, boyun sinirlerinin sekizinci çifti eşliğiyle birlik el
taraflarına gelip, kol ve omuzlara ulaşmıştır. Sekizinci çiftin çıkış yeri
ise açıklanan müşterek deliklerden olup, iki cüze bölünmüştür. Bir cüzü,
pazunun dışına yönelip, ona his ve dokunma bahşetmiştir. Bir cüzü dahi
diğer cüzlerle toplanıp, omuz mafsalını ve beli hareket ettiren adalelere
gitmiştir.
Bel omurlarından biten sinirlerin omuza gelmeyen şubeleri, bel ve kaburga
adalelerine gelmiştir. Kaburga omurlarından biten sinirler, ancak
kaburgalar arasında bulunan adalelere ve karın adalelerine ulaşmıştır. Bu
sinirlerin şubeleriyle beraber atar ve toplar damarlara akıp, açıklanan
sinir çıkış yerlerinden hepsi içeri girmiştir.
Katan (kasık) sinirleri, karın ve bel sinirleriyle müşterek bulunmuştur
Zira ki kasık sinirleri, iki cüze bölünmüştür. Onun bir cüzü, üç çift
kılınmıştır ki, adaleler onlarla bilinmiştir. Diğer cüzü, iki çift
bulunmuştur ki, karın adaleleri onlar kılınmıştır. Evelki cüzüne dimağdan
inip, sinir karışmıştır. İkini cüzü ki, karından gelen iki çift adale
olmuştur. On baldırlar tarafına büyük şubeler gönderip, evvelki cüzünün
ikinci çiftinden onlara şubeler gelmiştir. Bir cüzü dahi kuyruk sokumu
sinirlerinin evvelkisinden gelip, hepsi biri birine karışmıştır. Bazıları
kasıkta alıp, bazıları baldırlar aşağısına inmiştir. Ama bedenin arkasında
ve oyluklar içinde çok damarlar ve çok adaleler olduğundan, kasık kemiği
tarafından biten adalelerin bedenin gerisinden ve oyluklar içinden ayaklar
tarafına yolu olduğundan, bacak adaleleri için özel sinirlerden bir cüz,
husyeler içine inen kanala varıp, girmiştir. Ta ki kasık adalelerine
yönelip, ondan dizlere inip gitsin.
Kuyruk sokumudur ki, adaleleri altı çift olduğu şaşırtıcıdır Onun ir çifti,
kasık adalesine karışmıştır. Kalanı beş çift sinir, kuyruk sokumu yanından
biten bir tek sinir, bunlardan hepsi makat, zeker, mesane ve rahim
adalelerine, karın zarlarına, kasık kemiğinin içinin dışa bakan taraflarına
ve kuyruk sokumu kemiğinden gelen adalelere, bütün bunlara dağılmıştır.
Bu bölümde açıklanan sinirlerin sayısı, daha önce anlatılan adalelerin
sayısı miktarı tamamen, beşyüzotuz sinirde son bulmuştur. Açıklanan
bedeninince sanatları, o sâni ve hakîm Allah'ın kudretinin kemaline delalet
edip, insan türüne olan büyük nimetine, beden azalarının cüzleri her an
şahadet kılmıştır. Şu halde bu surette toplanan sanatları seyreden uyanık
kimse, yaratıcısını bilmiştir. Kendisini nimet denizine gark olmuş
bulmuştur. Mevla'sına can ve gönülden muhabbet kılmıştır. Her halde ona
yönelmiştir.
39-BÖLÜM:039:
Dostları ilə paylaş: |