nariste = arısta.
nark, f. 1. paha, fiat, nerh; narkı kança? : fiatı nedir? ; oy özünğdö, nark kolunğda ats. : senin arzuna tâbidir, harf. : fikir enin, fiat da se nin elindedir) ; 2. kıymet, değer, liyakat; bilbedi menin barkımdı, ötközdü menin narkımdı folk. : liyakatımı bilmedi, kıymetimi indirdi; 3. adet, itiyat; narkta cok (insan hakkında) : on para etmez; 4. örf hukuku; nark-şaraatta cok: hiçbir kanunda yok; 5. (rad.) soy; kabile.
narkı = arkı.
narkomat, r. (rusça “narodnıy komissaritay” sözünün kısaltılmış şeklidir ki bu söz de halk komiserliği, yani vekâlet, nezaret, bakanlık demektir. m. )
narktuu, örfe dayanan hukuku (hukuku mütearifeyi) iyi bilen ve onlara riayet eden kimse.
narpos, f. nar meyvasını kabuğudur ki sarı baya yapmaya yarar.
naryad, r. ask. nöbet.
nasaat = asaat.
nasıbay, çiğnemek suretiyle kullanılan tütün; nazıbayday sağındırdınğ: seni pek ziyade özledim (harf. : tütünü özler gibi özlemeye mecbur ettin) .
Dostları ilə paylaş: |