Berceste ayetler (Şiir/Tebyin)



Yüklə 3,46 Mb.
səhifə31/47
tarix26.07.2018
ölçüsü3,46 Mb.
#58412
1   ...   27   28   29   30   31   32   33   34   ...   47

Ey siz iman edenler!And olsun içinizden (…mü’minler/insanlar!)

Cihad edenler ile aranızda(n) yiğitçe

Direnen ve sabreden,didinen,gayret eden,

Halis,iyi niyetli,erdemli mü’minleri

Bilip tanıyıncaya-ortaya koyuncaya-

Gelmiş/geçmişinizi-tüm haberlerinizi- (…/ömür grafiğinizi/

Açıklayıncaya dek sınayacağız sizi çizelgenizi…)
492

Çeşitli belalarla-fitneler/acılarla…-

O inkara saplanan ve onda direnenler

İnsanları/kulları Yüce Allah yolundan

Alıkoyan şeytanlar,şaşkınlar,şarlatanlar

Kendilerine doğru/hikmetli/bereketli

Bir yol belli olduktan sonra karşı çıkanlar ( …gelenler)

Olsa da Peygamber’e,Rabb’e hiçbir şekilde

(Onlarla yollarını ayıran talihsizler…)

Bir zarar veremezler-bir güç yetiremezler.-

Mutludur,umutludur,özgürdür baş eğenler…

Allah ise onların-inançsız kullarının- (…bahtsızların)

İnançlı olanlarla-aydınlık ruhlularla-

Bütün yaptıklarını-müktesebatlarını-

İşleri/edimleri-yapa geldiklerini- (…yapıp ettiklerini)

Boşa çıkaracaktır,değersiz kılacaktır.

(Kendi emeklerini boşa çıkaracaklar!) (kale almayacaktır.)

Ey siz iman edenler!-Doğru yolu seçenler!- (…hidayete erenler!)

Boyun eğin Allah’a-itaat edin O’na-

Uyun Peygamber’e de-dosdoğru Elçi’ye de.-

Dünyada ve ukbada işlerinizi boşa (…ahirette…emekleriniz)

Çıkarmayın,düşmeyin hüsran burgaçlarına…

(Kapılmayın Cahim’in çılgın alevlerine!.)
MUHAMMED(47/31-33)
***

Acıyan,Bağışlayan Rabbin A’LA Adıyla

Ey Nebi!Ey muhatap!Sen o günahkarların,

Günahı hayat tarzı haline getirip de

Yaşayan suçluların-yarasa ruhluların- (…bahtsızların)

Rableri Huzurunda-Divan kurulduğunda-

Başları önlerine eğilmiş bir şekilde;

“Rabbimiz!Gördük/duyduk,şimdi bizi dünyaya

Geri gönder,döndür de(ki),barışa kardeşliğe

Yönelik iş yapalım,baş eğelim,uyalım


493
Biz artık kesinlikle Senin buyruklarına.

İyi insanlar/kullar/inananlar olalım!

Anladık,pişman olduk,şahit olduk,yaşadık

Senin yüceliğine,yeniden dirilişe!”

Diyecekleri anı,-kaçınılmaz zamanı- (…ertelenmez…)

Bir görsen kahrolarak,yüreğin/bağrın yanık! (…yumak/yumak-

Eğer dileseydik Biz hidayeti verirdik düğüm/düğüm…)

-Onların seçimiyle-herkese/her benliğe.

Sonsuza çıkan yola,benzersiz nimetlere

Yöneltir,iletirdik,bereketlendirirdik.(…rızklara gark ederdik.)

(O zaman bir anlamı,önemi kalır mıydı

İnsanın seçiminin/cüzi iradesinin

Değeri,gerekçesi özgür iradesine

Verilen yetenekle,yetkiyle ve izinle

Yaptığı seçiminin,özgürce tercihinin?)

-Dileyen Cehennem’i,isteyense Cennet’i

Seçer iradesiyle,özel düşüncesiyle…- (…kişisel…)

Kim bu emanetine-belirlenen süreye- (…fırsata)

Sahip çıkamamışsa,seçim yapamamışsa,

İradesini güzel,doğru,yararlı,iyi

Değil kötü yönlere doğru yönlendirmişse, (…yanlış…)

Sorumluluğunu da iyi kullanmamışsa,

Katlanmak zorundadır bunun sonuçlarına.- (…durumunda kalır..)

Şanıma and olsun ki,-zaman şahit olsun ki!-

(İyiler kötülerden/çirkinler güzellerden

Ayırt edilsin diye,gözle görülsün diye…)

“Fakat Ben Cehennem’i-kozmik ıslah evini- ( Elbet…)

Hem insanlardan,hem de cinlerden bütünüyle

-Görünmez varlıklarla/cinlerin tamamıyla…-

(Kötü olanlarıyla lebaleb/tıka,basa.)

Dolduracağım!”diye kesin bir söz çıkmıştır

Ben’den ki,hiç kuşkusuz Allah’ın sözü haktır.

Gerçekleşeceği Gün Kitab’da yazılıdır.

(Allah’ım!Kitab’ında iyilerden yaz bizi!)


SECDE(32/12-13)

***


494

Acıyan,Bağışlayan Rabbin VAHİD Adıyla

Öyle ya,Biz Allah’a-Tek Ölümsüz İlah’a-

Baş/boyun eğenleri,saygı gösterenleri,

O’na kayıtsız/şartsız tam teslim olanları

Ve sonsuz güven duyan halis Müslümanları,

Gönül/can verenleri-gerçeği görenleri-,

-Sevmeyi/güvenmeyi/ölmeyi bilenleri…-

Suçlu günahkarla bir mi tutsaydık yani? (…hiç bir tutar mıyız ki!)

(Bunlar birbirleriyle hiç denk olabilir mi?) (…eşit…)

Ne oluyor sizlere,nasıl,ne biçim böyle

Sizin neyiniz var ki,hangi akıl/fikirle

(Koyu bir önyargıyla/tam küfür mantığıyla!)

Hüküm veriyorsunuz,karar alıyorsunuz?

(Ahireti olmayan,sonsuza açılmayan

Bir hayat içinize nasıl siniyor hayret!

Ne büyük yanılgıdır tek dünyayla yetinmek, (…bahtsızlıktır…)

Kahreden ayrılığı,kavuşmaya yeğlemek!)

Ahireti yadsımak uğruna baştan kara

Nasıl dalıyorsunuz,koşup duruyorsunuz (….savruluyorsunuz)

Zifir karanlıklara,soğuk mağaralara…

Gerçek değerinizi,yüksek kıymetinizi (…düzeyinizi/seçkin

Nasıl görmüyorsunuz,niçin bilmiyorsunuz? konumunuzu…)

Hem nasıl oluyor da-hangi akıl/mantıkla-

Kötü ile iyiyi-gündüz ile geceyi- (-artı ile eksiyi/tatlı ile ekşiyi-)

Böyle aynı kefeye koyabiliyorsunuz?

Kulluk onurunuz düşünmüyor musunuz? (…akletmiyor musunuz?)

(Siz insansınız “insan”,anlamıyor musunuz?)

Söyleyin,yoksa size ait ders yaptığınız

Bir kutsal kitap var da-onu okur,okur da-

Bu boş inanışları-saçma/sapanlıkları-

Ondan mı alırsınız,sonra uygularsınız

Hayata bilinçsizce/cahilce/ölçüsüzce…(…dengesizce…)

Onda beğendiğiniz neleri seçerseniz

Seçin keyfiniz bilir/tercih/beğenme sizin!-

495


Benimseyeceğiniz,”benim” diyeceğiniz

Her şey mutlaka sizin olacaktır şüphesiz

Diye bir kayıt mı var,gizli bir bilgi mi var?

(Yoksa,söyler misiniz,neyi beğenirseniz (…önerirseniz)

O sizindir diye bir kitap mı,bilgi midir (…benimdir…)

Bulunan Nezdimiz’den inenler elinizde?

-Neye hükmederseniz,neyi beğenirseniz (…önerirseniz)

O öyle mi olacak/aynen uygulanacak?-

Ve onda keyfinize-eksik düşüncenize,

Yetersiz gücünüze-sınırlı bilginize-

Uygun olan her şeyi bulabileceğiniz

Bir bilgi mi var,yoksa Allah’ın Kelamı’yla

Boy ölçüşmeye kalkmak-haddi/sınırı aşmak-

Yanlışına düşülür,o zaman allak-bullak

Olmaz mı tüm dengeler,yaratılmış benlikler

İlahlık davasına kalkışacak olursa?

Yoksa üzerinizde-ya da üzerimizde-

Ne hüküm verirseniz (siz)ne((ye)hükmederseniz

Mutlaka sizin diye-sizin olacak diye-

Sizin yararınıza-tüm arzularınıza-

Olarak Katımızdan-Levh-i Mahfuz’umuzdan-

İndirilmiş/verilmiş-seçilmiş/gönderilmiş-

Mahşer Günü’ne kadar sürüp gidecek olan

Geçerli,doğru,kesin sözler/yeminler mi var? (..bir söz,bir yemin mi?

Siz neyi dilerseniz-temenni ederseniz- (…tefekkür…)

Oluverecek diye/gerçekleşecek diye

Bir garantiniz mi var,yoksa yetkiniz mi var?

(Yoksa ellerinizde ta Kıyamet Günü’ne

Kadar geçerli olan,Bizi bağlayan/tutan

Bir yemininiz-ya da-bir iradeniz var da,

Onun için mi böyle hüküm veriyorsunuz?)

-Bu nasıl bir küstahlık,kendini bilmezliktir,

Nasıl bir gurur/kibir,nasıl bir bencilliktir?

O kadar kolay mıdır hesap vermek üzere

Duruşma’ya çıkmamak,Adalet’i atlatmak?- (…yanıltmak?)
KALEM(68/35-39)
***

496
Acıyan,Bağışlayan Rabbin VELİ Adıyla


Siz ey iman edenler!Süt yürekli mü’minler!

Ne Yahudileri ne de Hıristiyanları

Müttefik/dost/arkadaş/can,gönül yoldaşları

Edineyim demeyin,bunu önerenlerin

Sözlerine kanmayın,onlar birbirlerinin

Dostlarıdırlar,çünkü yardakçılarıdırlar

Hep birbirlerinin tarafını tutarlar…

(İşleri/güçleri hep dünyalık menfaatler

Üzerine kurulu bir hayattır aslında!) (…çabadır/uğraştır…)

İçinizden onları-o sapkın mağrurları- (…bahtsızları)

Kim dost tutarsa o da onlardandır doğrusu!

Şüphesiz Yüce Allah-gücü sınırsız Kahhar-

Zalim bir topluluğa göstermez doğru yolu,

Kılavuzlu bahşetmez eriştirmez ışığa.


MAİDE(5/51)
***

Acıyan,Bağışlayan Rabbin ŞEKÜR Adıyla

Rahman’ın has kulları,onlar ki yeryüzünde

Alçakgönüllülükle,ağır başlılık ile

-Asla böbürlenmeden/kendini beğenmeden-

Yürüyen kimselerdir-yiğit kişiliklerdir.- (…onurlu benliklerdir.)

O kendini bilmezler,bilgisizler,yüzsüzler,

-Nadanlar,nasipsizler,benciller,müstekbirler…-

Onlara sataştığı zaman “selam!” deyip de (..laf attığı…)

Pisliğe bulaşmadan geçerler ilişmeden. (…incitmeden/aldırmadan)

Onlar(ki) geceleri(ni) Rableri Huzurunda

Secde ederek ya da ayak üstü kıyamda,

-Gösterişten/kibirden/alayişten uzakta…-

497
Durarak geçirirler,daha bir temizlerler

Soylu yüreklerini,özgür benliklerini.

(Onların kurtulması için dua ederler

Azgın nefislerinin alev cenderesinden.)

Ve şöyle yakarırlar;”Rabbimiz!Kaldır bizden

Cehennem azabını/mutsuzluk hayatını. (…durağını/utancını)

Çevirip uzaklaştır,uzak tutarak kurtar.

Çünkü onun azabı gelip geçici değil,

Yapışkan,süreklidir,inatçı işkencedir…”

(Sonsuzluk boyutunda sonsuzdur acılar da,

Mutluluklar,coşkular,sevgiler de,hazlar da…)

Orası gerçekten de ne kötü bir yerleşme,

Bir durak/konaklama/ebedi bir dinlenme(!) (…istirahat)

Yeridir bir bilseniz,bir anlayabilseniz! (..bileydiniz/anlayabilseydiniz!)

(Akledebilseniz de kendinize gelseniz!) (…kendinizi bilseniz!)

Onlar harcadıkları zamanlar mallarını

Ne savururlar,ne ellerini sıkarlar.

İkisi arasında ömürleri boyunca

Orta bir yol tutarlar,bu dengeyi korurlar. (…sağlarlar.)

Yine onlar,onlar ki,Allah ile birlikte

Has mü’minler olarak-O’nun yanında başka-

Bir ilaha tapmazlar,yalvarmaz,yakarmazlar.

(O Yüceler Yücesi Allah’a çağırmazlar

Aracılar kılarak sanal ilahlarını!)

Ve Allah’ın saygıya layık gördüğü cana

Haksız yere kıymazlar,zina etmezler onlar.

-Irzlarını korurlar,Şeytan’a aldanmazlar.-

Bir günah işleseler,hemen tövbe ederler.

Bunları kim yaparsa çarptırılır cezaya.

Hiç bir günah cezasız kalmaz,vakti gelince

Allah’ın adaleti-şaşmaz-tecelli eder.


FURKAN(25/63-68)
***

498
Acıyan,Bağışlayan Rabbin ALİM Adıyla


Ey siz iman edenler!-hidayete ermişler-

Bilin ki hahamlarla,rahiplerden bir çoğu

İnsanların malını-parasını/pulunu-

Ürettiği şeyleri/üretmiş oldukları (…emek verdiklerini…)

Batıl,çarpık,bağnazca inanç karşılığında (Kurnazca bahaneler uydurup tıka,basa)

Haksız yollardan yerler,batıl inançlıları

Memnun etsinler diye/elde etsinler diye!

(Bizimkiler içinde bin beterleri yok mu?)

Bunun karşılığında/çıkarları uğruna

Kutsal kitaplardaki ilahi metinleri

Değiştirir,bozarlar kısa akıllarınca! (…çarpık/yamuk…)

Onlardan istenilen dünyalık çıkarlara

Uygun sonuçlar veren yorumlar getirirler.

(Peygamber’i devreden çıkarma çabasıyla

Uğraşır,didinirler sefihler,talihsizler…)

-Ömürleri boyunca havanda su döverler,

Ellerine geçen ne,nelerdir düşünmezler!- (…göremezler!)

Kulları(m)/insanları/seçkin yaratıkları

Alıkor,engellerler,önlerini keserler (Alıkoyar…)

Yüce Allah’a giden doğru/ışıklı yolda(n).

Gümüşü ve altını yığıp,yığıp onları

Kat,kat istifleyip de/herkesten gizleyip de,

-Herkesten gizlenenler Allah’tan gizlenir mi?-

Ulu Allah yolunda-her türlü hayırlarda-

Harcamayanlar var ya,işte,işte onlara (….yok mu…)

Acı,elem verici,utançtan eritici

Bir azabı müjdele-o hain nekeslere!- (…akrep ellilere!)

Bu paralar/altınlar cehennem ateşinde

Kızdırılıp,bunlarla kor,kor akıtılıp da

Onların alınları,kabaları,sırtları (…yanları…)

Dağlanacağı zaman onlara denilir ki; (Dağlandığı sırada…)

“İşte bunlar sizlerin kendiniz hesabına (…kendi hesabımıza)

Yoksullar aç inlerken,dinmez bir ihtirasla

(Korkunç bir bencillikte/önlenmez bir tutkuyla)


499
Biriktirdikleriniz,doymaz egolarınız

İçin yığdıklarınız,tükenmez sandığınız

-Paylaşmaya bir türlü o kıyamadığınız!- (…yanaşamadığınız!)

Değerli(!) servetiniz,büyük hazinenizdir,

Övünüp durduğunuz başarı karnenizdir!

Toplamış olduğunuz,yığdıkça yığdığınız

Şeylerin/servetlerin artık tadın hele bir

Önlenmez azabını,tadılmadık hazzını! (…eksiksiz cezasını.)

(Görün bakalım şimdi gününü,değerini

Haksızlık edilmeden belirlenen ecrini!)


TEVBE (9/34-35)
***

Acıyan,Bağışlayan Rabbin HADİ Adıyla

Yakışıksız sözlerle,arsızca/edepsizce

Allah’a karşı yalan düzen,iftira atan (…eden)

Uydurduğu yalanı/dinmez hezeyanını,

Allah’a yamamaya,yakıştırmaya kalkan

Ya da geldiği zaman hakikat ayan,beyan

Önüne,kendisine-görmeyen gözlerine-

-Hak,Peygamber ve Furkan-onu yalan sayandan

Daha bilgisiz,mağrur,daha zalim kim vardır?

Cehennem’de onlara-beyinsiz sapkınlara- (-sapkın beyinsizlere/

Bir konak(!) yok mudur ki,hazır değil midir ki? sapkın günahkarlara?

Bir barınak,bir yer de-dev misafirhanede-

(Onlar için orada-saray zindanlarında(!) (-zindan saraylarında-)

Sonsuz ızdırab vardır,zillet,meskenet vardır.)

Ancak hoşnutluğumuz için,Bizim yolumuz,

Davamız,çağırımız,Evrensel Mesajımız

Doğrultusunda cidden,coşkuyla uğrumuzda

Didinenleri Kendi nurlu yollarımıza

Yükseltir,eriştirir,ulaştırırız elbet.


500
Kuşkunuz olmasın ki,yüreğini,aklını

Aydınlatan/işleten,güzel düşünenlerle, (…soylu/derin…)

İyi davrananlarla,güzel yaşayanlarla,

Sevgiyi,güzelliği,adaleti,şefkati

Sanat edinenlerle-hayır üretenlerle-

Her zaman birliktedir-gözeten/koruyandır- (…kılavuzluk edendir.)

(Ey Peygamber,ey Ümmet!Çalış,didin ve sabret!

İyilikleri öner,kötülüklerden nehyet,

Yalnız Allah’a güven,O’ndan bekle inayet,

O zaman kesin gelir hidayet/rahmet/nusret…)


ANKEBUT(29/68-69)
***

Acıyan,Bağışlayan Rabbin VEHHAB Adıyla


(Ey siz iman edenler/etmeyenler/insanlar!

Dinleyin,kulak verin Rahman’ın sözlerine.

İbretler/hikmetlerle bezenmişlerdir onlar.)

Sözün özü odur ki;Her güçlüğün yanında

Vardır bir kolaylık da/tarifsiz kolaylık da.

Güçlüklerle beraber gelir(ler) kolaylıklar.(da.)

Gerçekten de öyledir,hep yan yanadır onlar. (…iç içedir…)

-Zorlukla kolaylıklar/kolaylıkla zorluklar…-

(Asla yılmamalıyız zorluklarla hayatta.

Kolaylaşır severek sarılırsak bir işe.

Kim fiyat biçebilir emeğin değerine?

Her benlik yüzleşecek Bir Gün gönderdiğiyle…)

-Bu vahyin ulaştığı/muhatabı olan(lar);-

Zorluktan kurtulunca,artık boş kaldığında,

Koyul başka bir işe,devam et mesaine. (…görevine/eylemine/

Çalış,didin,çabala aşkla,kararlılıkla, cehdine.)

Gözet kolaylıktan da nasibini umutla,

Yalnız Rabbine yönel olanca varlığınla,
501

Yalnız O’na rağbet et,artık meylet hep O’na,

O’ndan yardım talep et ve güven yalnız O’na,

Bütün işlere ancak O’nun adıyla başla!

O zaman ulaşırsın gerçek mutluluklara,

İmza atabilirsin büyük başarılara.

(Madem ki rağbet etti lütfedip Rabbin sana,

O’na rağbet et sen de olanca imanınla.

Dünyada/ahirette O’ndan başka rağbete

Değer bir şey var mıdır,söyle Allah aşkına? ) (…Layık…düşün…)

-Benim rağbetin Sana ey Güzeller Güzeli…

Başka rağbet edecek-bilmiyorum-ne var ki?

Senin bana rağbetin var mıdır bir bilseydim,

Sahip olduklarımın bin katını verirdim…

Ama sahip olduğum hiçbir şeyim de yok ki!

Verdiğin emaneti koruyabilir miyim?

Bilmem işe yarar mı tükenmeyen ümidim…-

İNŞİRAH/ŞERH(94/5-8)


***

Acıyan,Bağışlayan Rabbin MUHYİ Adıyla

“Allah ölen kimseyi-ömrü sona ereni-

Bir daha kesinlikle yeniden diriltip de

Kaldırmaz!”diye onlar-o inançsız şaşkınlar- (…sapkınlar)

Olanca güçleriyle,gurur/kibirleriyle (…içtensizlikleriyle)

Allah’a and içtiler-sözde yemin ettiler!-

Aksine bu-diriltme,yeniden hayat verme-

O’nun Bizzat Kendine,Yüce Zatı’na karşı

Gerçek bir sözüdür ki,verdiği,sakladığı,

İnsanların/kulların-nankör yaratıkların-

Hele mağrur/kibirli,bencil inançsızların (…kendini bilmezlerin)

Çoğu bunu bilmezler-bilmezlikten gelirler-

İnanmaz,anlamazlar,pek ciddiye almazlar!

502
(Onları kim ciddiye alır hiç düşünmezler,

Bilgisizliğin dipsiz burgaçlarına dalar. (İçtensizliğin…)

Hakkında ayrılığa,bomboş anlaşmazlığa

Düştükleri o şeyi-ölümsüz hakikati- (…konuları/sözleri/hikmetleri/

Onlara açıklamak,ayan/beyan göstermek, öğütleri-)

Münkir olanların da,onu yalanlamakta

Israr eden beyinsiz,nasipsiz ve talihsiz

Yalancılar olarak sergilenmelerini

Sağlamak/kanıtlamak-faş edilmelerini-

İçin Allah kulları-ölümlü benlikleri-

Akıyla/karasıyla diriltip kaldıracak.

Bu onun için hiç de güç değildir şüphesiz.)

Bir şeyin olmasını/ortaya çıkmasını

Dilediğimiz anda Bizim sözümüz ona;

-İster galaksi olsun,ister bir virüs ya da,

Bir kuş,bir insan olsun-yalnız “Ol!”dememizdir. (…dememiz

O şey-o tasarlanan,niyet edilen-neyse, yeterlidir.)

İlahi yasların şaşmaz prensiplerine

Boyun eğip de girer var oluş sürecine,

Sonunda muradımız birebir gerçekleşir. (…gerçek olur birebir.)

Karşı duramaz hiçbir güç bu irademize.- (…külli…)
NAHL(16/38-40)
***

Acıyan,Bağışlayan Rabbin MELİK Adıyla

Ey insan,ey insanlar!-bakanlar,bakmayanlar!-

(Görenler/görmeyenler-duyanlar/duymayanlar!)

Siz görmez misiniz ki,görmüyor musunuz ki,

Göklerde olanlar da,yerde bulunanlar da,

Şuurlu olanlar da/şuursuz olanlar da (…varlıklar da)

-Güneş,ay ve yıldızlar,atomlar,nebulalar,

Dağlar,taşlar,ormanlar,her türdeki hayvanlar,
503
İnsanlardan birçoğu-ister istemez emre (..pek azı…)

(Yaratıcı Kudret’in sonsuz iradesine…)

Amade oluyorlar,secdeye varıyorlar. (…ibadet ediyorlar.)

(O’nu tenzih ederek,yürekten kutsayarak

Kendi lisanlarıyla/özel frekanslarıyla

Bir an ara vermeden anıyor,anıyorlar

Onlara bahşedilmiş hayatları boyunca. (…ömürleri…)

Kulluk görevlerini,sonsuz minnetlerini

Yerine getirmeye/borçlar’nı ödemeye

Çaba gösteriyorlar,efor sarf ediyorlar…)

İnsanların nicesi-bilinçli tercihleri

Sebebiyle-ödülü hak etmiştir,nicesi (…eciri/andacı…sonuçta/

Üzerine azap hak olmuştur ne yazık ki! elbette!)

-Allah’tan gayrısına kul/köle olanlara.- (…rın.)

Allah,kimi hor/hakir kılar,aşağılarsa,

Değersiz,onursuz bir duruma düşürürse,

(Kim böyle bir yaşamı seçmiş/tercih etmişse…)

Artık onu bir daha ne değerli kılacak,

Saygı duyup,anacak,ayağa kaldıracak

-Buna güç yetirecek,ikramda bulunacak,

Kaybolmuş onurunu tekrar kazandıracak-

(Yitirmiş olduğunu ona geri sunacak)

Bulunan olmaz asla,ne burda,ne orada.

Allah dilediğin yapar hiç kuşkusuz ki!

(Herkesin layığını verir ,kıl kadar bile

Haksızlığa uğratmaz mutlak adaletiyle

Hükmünü icra eder,yüce iradesiyle…)
HAC(22/18)
***

504
Acıyan,Bağışlayan Rabbin ĞALİP Adıyla


Şüphesiz ki münkirler-inanmayan yürekler- (…sefihler)

-Durağan beyinliler-bencil mütekebbirler.-

Onlara Tarafımdan verilmiş mallarını (nimetleri/servetleri/rızıkları)

Kullarım insanları-inanan mutluları- (…bahtlıları)

Ulu Allah yolundan-yine Benim yolumdan,

Işıktan,kardeşlikten,doğruluktan,barıştan…-

Çevirmek,engellemek için harcamaktadır.

Harcamayı daha da sürdürecekler,ama,

Sonunda bu onlara-onların içlerinde

Bir yürek sızısından-bir iç sıkıntısından- (..acısından)

Gerçekleşmemiş olan sapkın tutkularından, (…duygularından/bir

Harcandıkça sıkışan/sıkıştıkça harcayan başarısızlıktan,

Derin özlem olarak kazınacak,kalacak,

Başka şey olmayacak,hak yerini bulacak. (O ne derse olacak.)

Ve sonunda mutlaka-yer yoktur hiç kuşkuya-

Yenik düşeceklerdir,mağlup olacaklardır,

Tükenip gidecekler,helak olacaklardır.

Kafirlikte eblehçe inat edenler ise,

Cehennem ateşinde-vuslat bahçelerinde(!) (…gülşenlerinde!)

Toplanılacaklardır/ağırlanacaklardır!

Bu işlem/bu toplama-bu önlenmez buluşma- (..muhteşem…)

Allah’ın inançsızı inançlıdan,murdarı

Temizden ayırması-bir,bir ayıklaması-

Pisliğe batmışları tertemiz olanlardan (…arınmış …)

-Mü’minleri kafirden/kafirleri mü’minden-

Mü’minleri bir yana/kafirleri bir yana

Ve bütün murdarları(n) bir kısmını diğer bir

Kısmının üzerine yığın,yığın koyarak (..öbek,öbek/katma/katman

Hepsini cehenneme göndermesi içindir. (…atması,savurması..)yığarak)

İşte onlar en büyük zararlara uğrayan,

-Rahman’ın rahmetinden mahrum edilmiş olan.-

Nasipsiz sefihlerin ta kendileridirler.

Orda sonsuza kadar azab içindedirler!
ENFAL(8/36-37)

***


505

Acıyan,Bağışlayan Rabbin RAKİB Adıyla

İnkar edenler der ki;(İnkarda direnenler.)

-İmanda sebat eden inananlar hakkında.-

“Eğer İslam denilen şeyde hayır olsaydı

Kuşkusuz şunlar bizden öne geçemezlerdi

Biz varken önce ona doğru seyirtmezlerdi!”

(Seçkin/soylu olmayan şu yoksullar,düşkünler

Şu ayak takımları(!) zavallılar,miskinler

Hz.Muhammed’in ardı sıra gitmezdi!)

İnsanı(n) içindeki,içinin içindeki

Cevherler cevheriyle değil,malla,mevkiyle

Ölçen/biçen maddeci,gururlu,gösterişçi, (…alayişçi,)

Sözde ileri gelen,ama gidemeyenler,

Aristokrat,kodaman,elit,seçkin,kendini

Dev aynasında gören akıl/ruh yoksulları,

Megaloman cüceler,cüce megalomanlar…)

Merhamet yoksunları/kibir kumkumaları,

İyilik düşmanları,karanlığın dostları(!),

Taşkın benliklerini ilah edinen kullar

Havuç burunlarından tek kıl aldırmayanlar,

Entel/mentel geçinen çok bilmiş zır cahiller, (…diplomalı…)

-Karışan/bulandıran bilgiçlik bilgeliği,

Malumatfuruşluğun dayanılmaz sığlığı.-

Nasipsizler/densizler/dengesizler/sefihler!

Ömürleri boyunca dibi delik havanda

Su/anason dövenler,pişmemiş et yiyenler,

Bağımlılar takımı süfli tutkularına…

Fakat onlar bununla-Yüce Kitab Kur’an’la-

Son Evrensel Mesaj’la doğru/aydınlık yola

Girmeyi,yürümeyi-hakikati görmeyi-

Düşünmediklerinden/istemediklerinden,

(Böyle bir arzuları-dilek ve niyetleri-

Bulunmadığı ya da bunu gururlarına

Yedirememeleri/yediremedikleri,

Veya söylemleriyle sinsi emellerine (…oyunlarına/amaçlarına)


506

Ulaşamamaları/ulaşamadıkları ( görünür bir başarı)

Elde etme yolunda,yaya,bomboş ellerle

Küfür bataklılığın(d)a/nifak burgaçların(d)a

Saplanıp kalmaları yüzünden en sonunda)

-Kötü niyetleriyle kasılarak kibirle-

İster istemez şöyle diyeceklerdir/derler;

“Bu eski bir masaldır,yalandır,uydurmadır,

Bir tür sahtekarlıktır,sihirdir,bağnazlıktır!”

-Bunlar inanılacak,doğru sözler değildir,

Akıl karıştırıcı saçma/sapan şeylerdir.

Bunları dinlemeyin,aklınız çelinmesin,

Atalarınız size küsmesin/gücenmesin!-“

(İşte inançsızlığın insanı getirdiği

Geri dönülmez nokta insanlık yarışında. (…ölümsüzlük yolunda.)

Bu en büyük zarardır,en büyük aldanıştır,

Yok oluştur bencilik/kibir burgaçlarında.) (…bataklığında.)
AHKAF(46/11)
***

İnsanlık başlangıçta,aynı duygu/düşünce, (İnsanlar…)

İdeal etrafında toplanmış ancak bir tek


Yüklə 3,46 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   27   28   29   30   31   32   33   34   ...   47




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin