Zıt frekanslı/boyutlu/dünyalı yaratıklar!
-Aklı/gücü sınırlı ölümlü topluluklar…!-
Siz yerin ve göklerin-çapların/çemberlerin-
Çevresinden geçmeye geçin,geçebilmeye
Sınırları aşmaya gücünüz yetiyorsa! (Boyutları…)
Geçemezsiniz asla O’ndan ferman çıkmazsa, (…kapılar açılmazsa,) Allah izin vermezse-büyük güç/sultan-hem de. (..bir de.)
-Üstünlük/açık belge/gerekli bilgiler de.-
Böbürlenmeyin fazla bilginiz,gücünüzle! (Böbürlenip durmayın…)
(Kuru/sıkı atmayın,etiniz/budunuz ne?)
(Haddinizi aşmayın,bir kendinize gelin!)
Allah’ın lütfettiği özel bir donanıma, (…bahşettiği…)
Bir güce,araçlara,bilgiye,eğitime,
Uzay gemilerine,üstün teknolojiye,
Bunları başarmaya yetecek bir akıla,
Yeteneğe/yüreğe,deneye,tecrübeye.
Hepsinden önemlisi tam bir teslimiyete- (…ruh potansiyeline,)
Sahip olamazsanız,adım atamazsınız
Değil evrende,yerin en düz yerinde bile!
Soluk alamazsınız,doğru bakamazsınız…
628
O’ndan insanca/kulca/halis imanınızla
İstemesin bilin,O’na kulluğu seçin,
O’na kulluğu bilin,O’na kulluğa erin!
O zaman sizin olsun-hem madddeten,hem manen- (…hem manevi,
Zaferler üstü zafer,gönülleri fetheden (…gönüllerin fatihi..) hem maddi)
Alemlere bir rahmet olarak gönderilen,
Barışın,adaletin öncüsü Peygamber’in (…havarisi/simgesi…)
Batmayan Gemisi’ne alınmayı dileyin.
(…..Gemisi’nde tayfa olmaya bakın!)
RAHMAN(55/33)
***
Acıyan,Bağışlayan Rabbin NASİR Adıyla
Allah inananları-dolunay ruhluları- (-bedir alınlıları-)
O’na güvenenleri-O’nu dost bilenleri-
Azgın inançsızların-kaya bağırlıların-
Kötü niyetlerinden,çarpık düzenlerinden,
Saldırısından korur,gözetir ve savunur.
-O,yenilmez,en güçlü,müşfik koruyucudur.-
Şu da kuşkusuzdur ki,Bir Allah hainliği (…ihaneti…)
Meslek olarak seçen,yaşayan,özümseyen (…tercih eden)
Hiçbir nankörü sevmez,sevgisiyle yüceltmez.
(Bu)en büyük nimet(in)den mahrum eder,pay vermez. (…yüz…)
Bir de kendilerine savaş açılıp zulme
Uğrayan kimselere müstaz’af mü’minlere (…ezilmiş/horlanmış
Uğramış oldukları haksızlık sebebiyle kitlelere…)
Savunmaları için ruhsat/izin verildi. (Savaşmaları…)
(Sizlere karşı savaş açan yüreksizlerle (…beyinsizlerle)
Savaşmanıza izin verildi zalimlerle…)(Karşı savunmanıza…)
Bu yüzden elbette ki,-Allah hiç kuşku yok ki-
Onlara-mazlumlara-yardımda bulunmaya
629
Güç yetirebilendir,kudreti limitsizdir.(…sınırsız kudretlidir.)
Zulme/haksızlıklara/boyun eğme yerine,
Onları iyiliğe,barışa,kardeşliğe
Yöneltmenin yolları her zaman denenmeli,
-İnsan’dan hiçbir zaman ümit kesilmemeli-
Sonuç alma yolunda pes edilmemelidir. (…gerilememelidir.)
Başarının/zaferin bir gün er/geç iyinin
-Sevginin/adaletin/barışın/kardeşliğin-
Olacağına dair ümidimiz bakidir. (…daimdir.)
Yola gelmiyorlarsa,laf anlamıyorlarsa,
Onları engelleyen yollar kapanmalıdır,
Onların anladığı dilden konuşmalıdır.
Başka değil onlar sırf;”Rabbimiz Bir Allah’tır!”
Demeleri yüzünden yurtlarından sürülen,
Haksız yere kovulan,baskıyla çıkarılan
-Ellerinden yaşama hakları gasp edilen- (…alınanlar)
Kimseler olmuşlardır-zulme uğramışlardır.-
Eğer Allah,bir kısım-insanların şerrini-
İnsanları bir kısım öteki insanlarla
Savmamış/savunmamış/defetmemiş olsaydı,
Onların yaptıkları kötü davranışları
Böyle önlemeseydi,etkisiz kılmasaydı,
Manastırlar,mescidler,kiliseler,havralar
-Güzellikler/hayırlar üretilen mekanlar…-
Yıkılır giderlerdi,yerle bir edilirdi. (…yerle yeksan olurlar…)
Allah’ın Kendisine/Din’ine/Rasul’üne
-Ölümsüz davasına-yardımcı olanlara
Yardım eder elbette-dünyada/ahrette.-
Allah,hiç şüphesiz ki-unutulmamalı ki-
Her zaman galip gelen,asla yenilmeyendir. (…mağlup
Aklın almayacağı kadar güçlü,yücedir, edilmeyendir..)
Övülmeye en layık,üstün saygıdeğerdir.
HAC(22/38-40)
***
630
Acıyan,Bağışlayan Rabbin ŞEHİD Adıyla
Nerde bulunursanız-nerede olursanız
Olunuz ölüm size-yazılan “an” gelince- (Bulunun…)
Ulaşır ey insanlar,saraylar,mağaralar,
Sağlam/muhkem kaleler,kuleler,gökdelenler (Sarp…)
İçinde de olsanız,kuşanmış da olsanız
Kat,kat çelikten zırhlar,altın/kurşun duvarlar (…görünmez
En uzak yıldızlara-boyutsuz uzaylara- sığınaklar…)
-Herhangi bir şekilde-yükselmiş de olsanız…(…sebeple…)
(Üstün teknolojiyle/uzay gemileriyle)
Mmkün değildir ondan kaçmanz,kurtulmanz…
Eğer kendilerine güzel/iyi şeylerle
Bir rızık ulaşınca-karşılaştıklarında- (…nimet
Sığ akıllılar;”Allah Katındandır bu!”derler. (Et kafalılar…)
Işıksız başlarına bir fitne ulaşınca, (…musibet gelince)
-Kendi hatalarından/bilgisizliklerinden,
Yanlış adımlarından/dengesizliklerinden-
“Bu senin yüzündendir!”diye sitem ederler.
“Hepsi Allah’tandır!” de,ey Rasulallah sen de!
Bu bahtsız insanlara ne oluyor ki,asla (…oluyor da)
Hiç laf anlamıyorlar-hiç söz dinlemiyorlar!-
Sözlerim karşısında/sözü anlamamakta
Direnip duruyorlar/duvar kesiliyorlar!
Verilen öğütlere/ilahi ilkelere (…buyruklara)
Hiç kulak asmıyorlar-duymazdan geliyorlar!-
Sana/size gelen her hayır Rabbinizdendir, (…iyilik Rabbindendir.)
Başınıza gelen her şer de kendinizdendir. (…kötülük sizlerdendir.)
Biz seni insanlara elçi gönderdik Nebi!
Buna birinin şahit olması gerekirse, (…gerekiyorsa,)
-Seni kabul etmeyen bakar körlere karşı-
Şahit-hem de en büyük şahit-olarak yeter
Allah buna,kuşkusuz inananlar kazanır,
Kaybedenler dünyada/ukbada inançsızdır. (…münkirlerdir)
Allah’ın Elçisi’ne kim itaat ederse,
631
-Onun önderliğini/örnekliğini kabul
Ederse,Bir Ölümsüz İlah’a-Allah’a-da
İtaat etmiş olur,işte doğru yol budur.
Bizden yüz çevirene gelince,and olsun ki, (..çevirenler bilsinler/
Biz onların başına seni görevli bekçi bilinsin ki,)
Olarak göndermedik,koruyucu seçmedik (…atamadık/yapmadık.)
Böyle bir prensip/yasa/bir kural vaz etmedik.(..getirmedik/
Onlar senin yanında sen bir şey söyleyince; düzenlemedik.)
“Baş üstüne !”derler ya,(de)yanından ayrılınca
İçlerinden bir kısmı-aklı evvel(!) takımı- (…akıllı şapşalları…)
Senin dediklerinden/güzel öğütlerinden
-Etkili sözlerinden-sözün en güzelinden-
Tam tersini-gizlice-kurar sinsicesine.
Uzun gece(ler)boyu(nca) Tek Ölümsüz Allah da
Karanlık gecelerde-kuytu/saklı yerlerde-
Onların gizli,gizli kurdukları planları (…kurguladıklarını)
Kara entrikaları,işleri/düzenleri
Yazar sicillerine-dünya karnelerine.-(…amel defterlerine.)
Sen onlara aldırma,yüz evir,mahzun olma!
Devam et görevine-evrensel tebliğine-
Allah’a tevekkül et,güven aynı zamanda.
Sana vekil olarak,dost/yardımcı olarak,
Allah yeter en Rasul,tek güvence(n) olarak…”
(Dünya/ukba kardeşler bu hitap bizlere de.
Değişen fazla birey var mı günümüzde de?)
NİSA(4/78-81)
***
632
Acıyan,Bağışlayan Rabbin HAK Adıyla
And olsun Biz Kur’an’da-Kitaplar Anası’nda-
(Hikmet/öğüt kaynağı çağlarüstü Kelam’da.)
-İnanszın,inanmasın/anlasın,anlamasın-
(Eğer anlamıyorsa problem kendisindedir.)
Cümle insanlar için,bilen,bilmeyen için,
Gören,görmeyen için,duyan,duymayan için
Her türlü örneklere,dolaylı bir anlatım
Tarzını kullanarak kesin yer vermişizdir,
Gözler önün sermiş,tek,tek göstermişizdir
Hakikati anlatmak için hiç kuşkusuz ki! (…kasem olsun ki!)
Eğer onlara başka-and olsun ki onlara-
Açık belge/mucize/kanıt(lar) getirsen de,
Şöyle diyeceklerdir münkirler kesinlikle;
“Siz ancak boş,anlamsız,gerçek dışı şeylerle (…abuk/sabuk…)
Uğraşanlardansınız,aldananardansınız.
(Ortaya gerçek dışı sözler atmaktasınız!) (…şeyler koymaktasınız!)
Siz eskiyi hükümsüz kılan kimselersiniz, (…kılmak istiyorsunuz!)
(İnandıklarımızı alt/üst edenlersiniz!) (…ediyorsunuz!)
Kılanlardan başkası değilsiniz şüphesiz!
İşte,bilmeyenlerin,hakkı görmeyenlerin
-Görmezden gelenlerin/hakkı görmeyenlerin.-
Hakikat bilgisine sırt/yüz çevirenlerin,
Taşkın benliklerini karanlıklar içinde (…bilgisizlik…)
Brakanların kalpleri üzerine böylece
Basar mührünü Allah,hiç yanılmayan İlah. (Alim.)
Onu bir suç delili olarak açmak için
Zamanı geldiğinde-En Yüce Mahkeme’de-
-Gerçeği orta yere serecek olan Fettah.- (…Gizlileri ortaya…)
Ey Rasul’üm!Sen şimdi sabret,bil ki Allah’ın
Sözü haktır,gerçektir Ölümsüz Yaratan’ın.
İnancı olgunluğa ermemiş,gereğince
İnanmamış olanlar/haktan uzak kalanlar, (…mahrum…)
Kendi söyledikleri anlamsız sözlerine
Dahi nanmayanlar-benciller,yalancılar!- (Önyargılı…)
633
Seni sevk etmesinler bir gevşekliğe,ya da
Hafife almasınlar,böyle bir fırsat verme
Onlara tutumunla,sarsılmaz inancınla,
Sorumluluk bilinci ikuşanmış ahlakınla,
İlminle,vakarınla,sakın ola kapılma (…aldanma)
Sinsi tahriklerine,kancık düzenlerine! (…maskeli yüzlerine)
Küçümsemelerine karşı peygamberane
Bir davranış sergile,yaraşan budur sana, (…tavır koy ortaya,)
Gerçek bir müslümana,takva sahibi kula.
(Ey Müslüman kardeşler,bu hitap bizlere de!)
Farkında mıyız bugün düşen görev ne bize?
Buna göre bir duruş koymalıyız ortaya!)
RUM(30/58-59)
***
Acıyan,Bağışlayan Rabbin VARİS Adıyla
(Ashab’dan bir yoksulun inkarcı bir varsılda (…zenginde)
Olan alacağını istemesine karşı;)
“Eğer sen Muhammed’i inkar edersen sana
Borcumu vereceğim,yoksa vermeyeceğim!”
Demesi üzerine;Müslümanın;”Vallahi (Müslümandan…)
-Allah’a andolsun ki-ben can Peygamberimi
Ne hayatımda ne de ölümüm süresince,
Ne de dirildiğimde-inandığım Mahşer’de-
İnkar etmeyeceğim,-geri dönmeyeceğim!-” (bunu yapamam asla!)
Cevabını alınca,küfür burgaçlarında (…verince/bataklığında)
Çırpınan o zavallı/münkir;”O halde sen de
-İnanmış olduğunuz eğer gerçekleşirse-
Dirildiğimiz zaman Cennet’te en nadide,
En değerli ürünler-altın/gümüş/ipekler…- (…ödüller…)
Olacaktır madem ki,gelirsin orada da
Malım/mülküm/çocuğum olacağına göre,
-Burda olduğu gibi-sizlerden çok benim de,
634
Sana öderim!”dedi,”borcumu da kolayca!”
(Alay ediyordu ya aklısıra onunla!)
Ey Muhammed Mustafa!Gönderilmiş Son Elçi!
(Ey bu hitabı duyan/muhatap olan insan!) (…mü’min!)
Bak ayetlerimizi,bengi sözlerimizi-
İnkar edip,ardından ahmaça gururundan;
“Kesinkes,eminim ki bana yine orada (…ukbada…)
Mallar da/evlatlar da verilecek!”diyeni
Gördün mü o kimseyi-o kibirli münkiri!-
Bu adam gizliyi mi öğrendi,gördü,bildi?
(O kendisine gaybın ölümsüz sırlarının,
Yalnız Rabbin bilgisi içinde olanların
Açılacağını mı düşünmektedir yoksa?)
Acıyan,bağışlayan Ulu Allah Katından
-O rahmet kaynağından/Korunmuş Kitab’ından.-
Bir sır mı kapmış,yoksa söz mü verilmiş ona? (…kaptı/verildi…)
Bir sözleşme mi yapmış,her an geçerli olan? (..yaptı…)
Kesinlikle hayır!Biz onun söylediğini
-Söyleye geldiğini/gevelediklerini-
Yazacağız tastamam ömür envanterine (…eksiksiz…)
Hiç haksızlık yapmadan cümle fiilleriyle. (…boşluk bırakmadan…)
Onun için azabı-hak ettiği cezayı.-
Uzattıkça daha bir uzatıp duracağız, (…daha da…)
Şiddetlendireceğiz,yoğunlaştıracağız.
Yaşadıkça/duydukça-Yaşıyor mu acaba?-
Onun dediklerine-söylediği şeylere-
(Tüm işlediklerine/bütün fiillerine)
Biz varis olacağız,bir gün el koyacağız
Gurur,kibirle dile getirdiklerine de!
Malı da,evladı da-övündüğü ne varsa-
(Zaten bunlar verilen emanetler değil mi?)
Bize kaldığı gibi,kendi de bir başına
Çıkacaktır şüphesiz Yüce Huzurumuza
Bütün yaptıklarından hesap vermek üzere!
(Ey varsıllar!Çınlasın kulaklarınız bir an (….çınlar mı….şu an?)
Yoksul çığlıklarının gümrah frekanslarından?) (…yüksek…)
MERYEM(19/77-80)
***
635
Acıyan,Bağışlayan Rabbin EKREM Adıyla
“Şüphesiz ki Rabbimiz-Biricik Efendimiz-
Allah’tır!”deyip,sonra dosdoğru ışık-yolda
Kararlı adımlarla-kafurlu soluklarla-
Yürüyen kimselerin-katıksız mü’minlerin-
Üzerine melekler inerler de inerler
Müjdeli haberlerle-göksel hediyelerle-
(Ecel anında ya da Kıyamet’te,Berzah’ta
Dünya hayatlarının zorlu zamanlarında, (…dönemlerinde…)
Hiç beklemedikleri bir zamanda/mekanda…)
Onlara;”Üzülmeyin,çekinmeyin,korkmayın,
Geleceğiniz için ve geçmişiniz için
Sakın mahzun olmayın,asla kaygılanmayın!(..enseyi karartmayın!)
Sizlere va’d olunan,hazırlanan,donanan (…söz verilen…)
Sonsuz mutluluk veren cennetlerle sevinin!
Dünya hayatında da,ahiret yurdunda da
Sizin gerçek dostunuz,koruyucunuz Biziz. (…koruyucununuz Biz.)
Tarifsiz ve misilsiz bir bağışlanma,eşsiz
Rahmet kaynağı olan-acıyan/bağışlayan-
Allah’ın bir keremi/inayeti olarak (..ve ikramı…)
Orada sizin için canlarınızın her an
Çektiği neler varsa bulunur fazlasıyla…(..her şey var and olsun ki!)
(Ve her istediğiniz limitsizdir şüphesiz (…arzu ettiğiniz…)
-Sınırsız yiyecekler,sınırsız giyecekler…-
Orada sizler için hazırdır bol olarak…)
FUSSİLET(41/30-32)
***
636
Acyan,Bağışlayan Rabbin KADİR Adıyla
Siz karanlık ruhları,imanlı sineleri (…aydınlık…)
Gagalayan kuzgunlar,solucanlar,yılanlar
-Tağut’un uşakları/İsrailoğulları!-
Hatırlayın,vaz geçin size ihsan ettiğim
-Maddi/manevi büyü- nimeti/nimetleri
Ertık bu nankörlükten,haksızlıktan/zulümden.
Ve verdiğiniz ahdi yerine getirin ki,
Yerine getireyim Ben de verdiğim ahdi.
Ben‘den korkun,çekinin,saygısızlık etmeyin!
-Sınırları aşmayın,şımarmayın,azmayın!-
Azabımın şiddetli olduğunu belleyin!
Artık anlayın/bilin,yaptığınız işlerin
Yanlış olduklarını,yararsızlıklarını ( …zararlı/çarpık/bozuk…)
Görün zaman geçmeden,En Büyük Gün gelmeden (..yol yakınken.)
(Sadece Ben olayın gönül kaynağınızın (…sarayınızın…)
İçinde/merkezinde-herz amanda/her yerde-
Yanınızda bulunan-okunan/anlaşılan-
Kutsal Kitabınızı-Bozulmamış Tevrat’ı-
Tasdik edici olan-onayan/tamamlayan-
İndirdiğim Furkan’a-hidayet ışığına-
İnanın,siz olmayın onu ilk yalanlayan!
Değişmeyin,satmayın sakın ayetlerimi (…asla…)
Süfli dünyalıklar(l)a,-dünyalık çıkarlar(l)a-
Ve yalnız Ben’den korkun,sorumluluğunuzun
Merkezinde sadece Ben olayım her zaman.
Uzak durun kibirden,alçak gönlü olun! (…erdemli insan…)
Bile,bile yanlışı karıştırıp doğruya
Gerçeği gizlemeyin,gücünüz yetmez buna!
Hüsrana uğrarsınız,kaybedersiniz sonra
Dünyayı/ahireti-geçmişi/geleceği-
Dosdoğru bir biçimde-tam bir istikametle- (…teslimiyetle-)
Kılın namazınızı,verin zekatınızı
Gönlünüzden koparak,hiç ağırlaşmayarak,
Temizlenmek/arınmak böyle mümkündür ancak!
637
Ve ruku edenlerle ruku edin birlikte,
Tek Ölümsüz Allah’a-tapılacak İlah’a-
Kenetlesin ruhları aynı büyük ideal… (Birleştirsin…)
Bireysel ve toplumsal değerler ve kurumlar
Korunsun,böylelikle huzur,güven içinde
Kardeş gibi yaşasın her görüşten insanlar. (…bir arada…)
Ne kadar pozitifse,uygunsa,olumluysa, (…yararlıysa,)
Düşünceler,duygular,unutulur kavgalar.,(..sona erer savaşlar,)
Bugün/yarın her zaman çoğalır mutluluklar.
-Çağlardır aradığı İnsan’ın bu değil mi?-
İsrailoğulları!Okuyup durduğunuz
Halde Kutsal Kitap’ta-Kitabınız Tevrat’ta-
Yazılı olanları-ilahi buyrukları- (…mutlak hakikatleri…)
-Bu nasıl okumaktır,nasıl anlamaktır ki?-
Öz benliklerinizi,işlediklerinizi
Nasıl görmezden gelir,nasıl unutursunuz?
Unutur da,küstahça çok bilmiş havasıyla
Kötülükten men eder,akıl mı verirsiniz
Yol mu gösterirsinizsapıtmışken kendiniz?
(Sizden başkalarına sahici erdemlerle
Donanmayı öğütler,akıl verip dururken,(…vereyim derken/hocalığı
Kendinize gelince-sıra size gelince- yaparken,)
Terk mi ediyorsunuz,yan mı çiziyorsunuz?
Nasıl bu kadar tuhaf olabiliyorsunuz (…çarpık bakabiliyorsunuz)
Sizden başkalarına-hor baktıklarınıza- (…gördüklerinize)
Siz kim oluyorsunuz,kimden alıyorsunuz
Bu emri,bu yetkiyi,kriteriniz nedir ki?
Hiç düşnmez misinizakıl etmez misiniz,
Bu günün yarını var,nerededir beyniniz?
(Bu hitaplar ilk defa o gün gelmiş olsa da,
Bu gün de geçerlidir-hiç kuşkusuz-yarın da!
Duyanların yolları çıkar aydınlıklara,
Duymayanlar gömülür zifir karanlıklara…)
BAKARA(2/40-44)
***
638
Acıyan,Bağışlayan Rabbin KARİB Adıyla
(Siz ey iman edenler/etmeyenler dinleyin
Hikmetli kıssasını İbrahim Peygamber’in.) (Hz.İbrahim’in.)
Ey Rasul/Ey Muhammed/ey Nebi!Sen açıkça
İbrahim’le ilgili haberi de oku ki,
Öğüt olsun onlara-sapkın günahkarlara-, (-günahkar sapkınlara-)
Putperest takımına,çakma inançlılara.-
(Mü’min diye geçinen şeytan yoldaşlarına!) (…gezinen…)
Hani o babasınavde sapkın toplumuna; (…şaşkın…)
“Neye tapıyorsunuz,kulluk ediyorsunuz,
Dua ediyorsunuz,önem veriyorsunuz?”
Demişti sormuştu da,onlar cevaben ona;
“Putlara tapıyoruz,sürdürüp duruyoruz
Onların karşısında-sarsılmaz bağlılıkla-
İki büklüm olmayı,yerlere kapanmayı. (…zsecdelere varmayı.)
Ve topluca onlara-bu ilahlarımıza!-
Tapmayı,adanmayı,köle,kurban olmayı..(…ya…)
Vaz geçecek değiliz bu tutumunuzdan da,
Hizmetimiz sürecek ömür boyu onlara.!”(Kulluğumuz…)
İbrahim;”Peki!” dedi,”duyuyorlar mı sizi
Onlara yönelip de dua ettiğinizde?
Onlar size bir fayda,bir zarar az/çok ya da
Verebiliyorlar mı,sunabliyorlar mı?”(Ulaştırabiliyor…)
Şöyle cevap verdiler;”Hayır!Ancak…”dediler,
Biz atalarımızı-önceki kuşakları- (…nesilleri-)
Böyle yaparken bulduk,onları izliyoruz!”
İbrahim de dedi ki;”İyi de,ister sizin,
İster sizden önceki atalarınızın siz
Neye taptıklarını/neler yaptıklarını
Tefekkür ettiniz mi,görüp anladınız mı?(Deri/kapsamlı/çok boyutlu…)
Hiç mi akletmezsiniz,hiç düşünmez misiniz,
Doğru mu yaptıkları,yoksa bozuk,yanlış mı?”(Doğru muydu…)
(Körü körüne inanç bu olabilir ancak,
Böyle bir şeymiş demek karanlıklara dalmak!) (…burgaçlara
Hep yanlışta direnen,yeniliklere uzak kapılmak!)
639
Aklını kullanmayan,değişimlere düşman,
Mantık anomisinden,doğru yerden bakmaktan
Muzdarip bireylerin,toplumların halleri (…ahvali)
Yürekler acısıdır,mutsuzluk,karanlıktır
Dünleri/yarınları/her iki dünyları.) (…hayatları.)
“İyi bilin ki onlar-taptığınız şu putlar-
Benim düşmanlarımdır,savaş açtıklarımdır.
Alemlerin Tek Rabbi,kuşkunuz olmasın ki
Tek dostumdur,her zaman yardımcımdır,Mevla’mdır.
(O’ndan başka bir ilah ne yerde,ne göklerde
Tapılacak bir Allah tanımam and olsun ki!)
“Beni yaratan,bana doğru yolu gösteren
-Doğru yola ileten/hidayete erdiren-
Yalnız O’dur mtlaka,başkası değil asla!
O’dur beni doyuran,yediren ve içiren,
Bol,bol rızıklandıran sonsuz hazinesinden. (…nimetlendiren…)
Hastalandığım zaman yeniden kavuşturan
Ve O’dur sağlığıma,şifa vererek bana.(Şafi’dir…bahşeden…)
O’dur benim canını alacak,ardından da
-Gücüyle/bilgisiyle-diriltecek olan da,
Ölümsüz bir hayatı bahşedecek olan da.
Din Ve Hesap Günü’nde-En Yüce Mahkeme’de-
Benim hatalarımı-ceza puanlarımı-
Bağışlayacağını-yarlıgayacağını-
-Diğer suçlular ile-umduğum O’dur yine!” (Rahman’dır…)
(Affı sınırsız olan o yüce Zat’tır işte!)
Ve şöyle devam etti;”Rabbim!Hikmet ver bana!(Ve şunu da ekledi;)
Doğru bir muhakeme/tefekkürle akletme
Yeteneği bahşeyle izninle,kereminle,
İyiler arasına kat beni de lutfunla.” (..kayranla.)
“Bana daha sonradan gelecekler içinde (…kuşaklar/nesiller…)
-Çağlar,çağlar boyunca-arasında onurla
İyilikle,sevgiyle anılmak nasip eyle,
Dosdoğru bir söylemle anılmamı da sağla,
(Ya da beni dillerden düşmeyen biri eyle!
640
Parmakla gösterilen bir doğruluk timsali.) (…simgesi.)
-Lütfen dikkat buyrulsun istediği şeylere.-
Hakkı başkalarına-Hakikat’i Çağlar’a-
Ulaştırabilecek,tebliğ edebilecek,
Doğru,derin,etkili anlatım yeteneği (…zengin…)
Olan gerçek bir mü’min/muvahhid,önder-ümmet
Oluştur benim ile ilgili,isabetli
Sağlam bir dil gelecek kuşaklarım için de.)
Bana varis olacak,davamı yürütecek (…taşıyacak,)
Kadar doğru,etkili,kudretli,yetenekli
Sözcüler,temsilciler,elçiler görevlendir.
Sonsuz nimetlerinle dolu cennetinin de
Varislerinden eyle lutfunla,kereminle.
Babamı da bağışla sonsuz merhametinle.
Ona tevbe etmeyi,yanlış yoldan dönmeyi
İnancı nasip eyle-hidayeti lütfeyle!-
Çünkü o,gerçekten de bildim bileli böyle
Yapmış olanlardandır,sapkınlık yolundadır,(Ömür sürenlerdendir…)
Karanlıklarda kalmış bahtsız kullarındadndır.”
“Tüm ölmüş canlıların-cinlerin/insanların…-
-Kendilerini uygar var sayan bağnazların,
Kendilerini bir şey sanan hiçbir şeylerin,
Ftratı zedeleyen ömür tüketenlerin (…bir ömür sürenlerin,)
Işığa kanmışların,küfre saplanmışların,
Maddi/manevi,iç/dış bütün değerlerini
Saçıp savuranların,gözleri doymazların…-
Canlandırılacağı/kaldırılacakları (…diriltilecekleri)
Gün beni utandırma Kıyamet koptuğunda.
-Divan kurulduğunda,sorgu başladığında.-
Dost ve düşman önünde beni mahcup eyleme!(…rezil rüsva…)
O Gün ne mal/mülk yarar sağlar,ne de evlatlar.
(Temiz,duru,sağlıklı,samimi,bozulmamış (…kararmamış/
Her türlü şüphelerden arınmış,aydınlanmış kirlenmemiş…)
Rabb’ e kayıtsız şartsız güvenerek adanmış…) (…bağlanmış…)
Ancak selim bir kalple,açık alın,pak yüzle
Allah’a varan kimse-kurtulur kim gelirse.- (Huzur’a çıkan…)
641
O Gün/Mahşer Günü’nde-ertelenmez saatte-
Yararlanır affından,kereminden,fazlından.”
(Alır karşılığını dünyada yaşadığı
Hayatının eksiksiz ecrini/andacını.)
O Gün candan nanan,Yüce Allah’tan korkan,
(O’nun buyruklarına her an uyamamaktan…)
Günahlardan sakınan-takva sahibi olan-
Dengeli/düşünceli/sorumlu ve bilinçli
Davranan ve yaşayan-sorumluluk taşıyan- (..kuşanan-)
İman sahiplerine bütün nimetleriyle
Cennet yaklaştırılır,kapıları açılır.
Cehennem de şımaran,bilgisizlikten ya da
Bilinçsizlikten doğan yanlış inanışlardan (..sorumsuzluktan/
Yanlış davranışlardan dolayı sapkınlaşan nasipsizlikten…)
Zulmededn,azgınlaşan ve zıvanadan çıkam
Kimselerin gözleri önüne getirilir,
Apaçık gösterilir,karşısına dikilir. (…kışkırtılır/serilir…)
(Düşünsünler halleri nice olur o zaman!)
Onlara denilir ki;”Yüce Allah’tan gayrı
Taptıklarınız nerde kullukta/ibadette
Dostları ilə paylaş: |