BİRİNCİ MESELE 4
MUKADDİME 4
BİSMÎLLAHÎRRAHMANİRRAHİM 4
BİRİNCİ MESELE 5
ÖLÜLER, ZİYARETÇİLERİNİ VE ONLARIN KENDİLERİNE VERDİKLERİ SELAMLARI 5
BİLEBİLİRLER Mİ? 5
FASIL 10
İKİNCİ MESELE 13
ÖLÜLERİN RUHLARI BİRBİRİNE KAVUŞUP BİRBİRLERİNİ ZİYARET EDEREK MÜZAKERE EDERLER Mİ, ETMEZLER Mİ? 13
ÜÇÜNCÜ MESELE 15
DİRİLERİN RUHLARI, ÖLÜLERİN RUHLARINA KAVUŞUR MU? 15
DÖRDÜNCÜ MESELE 23
RUHLAR ÖLÜR MÜ? YA DA ÖLÜM YALNIZCA BEDENE MÎ MAHSUSTUR? 23
BEŞİNCİ MESELE 25
BEDENLERDEN AYRILAN RUHLARIN TANIŞABİLMELERİ VE BULUŞABİLMELERİ BİRBİRLERİNDEN AYIRT EDİLMESİ NEYLE OLUR? ÂÎD OLDUĞU BEDENDEN SOYUTLANDIĞINDAN BAŞKA BİR ŞEKİL ALIR MI, BU DURUMDA DA ŞEKLÎ BAŞKA ŞEKİLLERLE KARIŞABİLİR Mİ? 26
ALTINCI MESELE 27
KİŞİ KABİRDE SORGULANIRKEN RUHLAR BEDENLERİNE DÖNERLER MÎ? 27
KABİR AZABI NEFİSLE BEDENİN İKİSİNE BİRDEN Mİ, YOKSA YALNIZCA NEFSE Mİ, YA DA YALNIZCA BEDENE Mİ?MÜKÂFAT VE AZAPTA NEFİS VE BEDEN ORTAK MI? 34
FASIL 34
FASIL 34
FASIL 38
FASIL 38
YEDİNCİ MESELE 41
KABİR AZABINI, KABRİN MÜ'MİNLER İÇİN GENİŞLEMESİNİ,KÂFİRLER İÇİN DARALMASINI YADA CEHENNEM ÇUKURLARINDAN BİR ÇUKUR YA DA CENNET BAHÇELERİNDEN BİR BAHÇE OLMASINIÖLÜNÜN KABİRDE OTURMAMASI, BULUNMAMASINI İNKAR EDEN ZINDIK VE MÜLHİDLERE KARŞI VERİLECEK CEVABIMIZ NEDİR? 41
FASIL 41
FASIL 42
FASIL 42
FASIL 43
FASIL 44
FASIL 47
FASIL 48
FASIL 49
SEKİZİNCİ MESELE 50
KABİR AZABI, BİLİNMESİ, SAKINMAK İÇİN İNANILMASI BU KADAR ÖNEMLİ OLDUĞU HALDE, NÎÇİN KUR'AN-I KERÎM'DE ZİKREDİLMEMİŞTİR? 50
DOKUZUNCU MESELE 51
ÖLÜLER HANGİ SEBEPLERDEN DOLAYI AZAP GÖRÜRLER? 51
ONUNCU MESELE 53
KABİR AZABINDAN KURTULMANIN YOLLARI 53
ONBİRİNCİ MESELE 55
KABİR SUALİ MÜSLÜMAN OLSUN, MÜNAFIK OLSUN,KÂFİR OLSUN HERKESE Mİ SORULACAKTIR,YOKSA SADECE MÜMİNLE MÜNAFIĞA MI? 55
ONİKİNCİ MESELE 57
MÜNKER VE NEKİR MELEKLERİ SADECE BU ÜMMETİ Mİ 57
SORGUYA ÇEKERLER, YOKSA BU SORGULAMA DİĞER ÜMMETLER ÎÇÎN DE SÖZKONUSU MUDUR? 57
ONÜÇÜNCÜ MESELE 58
ÇOCUKLAR İÇİN DE KABİR SUALİ VAR MIDIR? 58
ONDÖRDÜNCÜ MESELE 59
KAR AZABI SÜREKLİ MİDİR, YOKSA GEÇİCİ MİDİR? 59
ONBEŞİNCİ MESELE 61
KIYAMETE KADAR RUHLAR NEREDE KALACAK?GÖKTE Mİ YOKSA YERDE Mİ? CENNETTEMİ YOKSABAŞKA YERDE Mİ? DÜNYADAKİ BEDENLERİN DIŞINDABAŞKA BEDENLER İÇERİSİNDE Mİ NİMET YA DA AZAP GÖRECEK YOKSA MÜCERRED (SOYUT) HALDE Mİ BULUNACAK? 61
FASIL 62
FASIL 66
FASIL 67
FASIL 68
FASIL 69
FASIL 71
FASIL 71
FASIL 72
FASIL 72
FASIL 72
FASIL 72
FASIL 73
FASIL 74
FASIL 75
ONALTINCI MESELE 77
HAYATTA OLANLARIN YAPTIKLARI AMELLER, ÖLÜLERİN RUHLARINA FAYDALI OLURMU, OLMAZ MI? 77
FASIL 78
FASIL 79
FASIL 80
FASIL 80
FASIL 86
FASIL 86
FASIL 86
FASIL 86
FASIL 87
FASIL 88
FASIL 88
FASIL 89
FASIL 89
FASIL 90
FASIL 90
FASIL 91
FASIL 91
FASIL 92
FASIL 93
FASIL 93
FASIL 93
FASIL 94
ÎBN KAYYIM EL-CEVZİYYE: Tam ad. Şemseddîn Ebû AbduUah Muhammed b EbS Bekr îbn Kayyım el-Cevzıyye'dır. 691/1299'da Dmıask'ta doğmuş, 751/1351'de aynı vJT vefat etmiş büyük bir islâm âlimidir. Bu kente nisbeti yüzünden ed-D.maşkî olarak d/n, mıştır. Dönemmın birçok ünlü âliminden çeşitli sahalarda öğrenim gördü. En ünlü büyükHanbeh düşünür îbn Teymiyye'dir (691/1292-751/1350). Nitekim onun baslat geleneği sebat ve muvaffakiyetle sürdürmüş, henüz îbn Teymiyye hayattayken fikir£ zünden baskıya manız kalmış, hatta hapse atılmıştır. Eserleri İbn TeymiyyeVe ait i£İ? yaklaşımın derin izlerini taşımaktadır. Bazıları Türkçeye çevrilmiş eserleri *l*^T
s^rtn, Ig&satuUehfânMedZricu-s-s&likln, Kitâbu'r.Rüh gibi başhcalan sayl abiS t" cümesını sunduğumuz Kıtabur-Rüh, insanın hayat, ölüm ve ölümden sonraki manevî tec" rübeknne eSSS olan ruhi varlım, onun rûhânî varlıklarla ilişkisini etraflı şekilde ele al"
İZ YAYINCILIK: 60 İslâm klasikleri: 9 İstanbul, 1993
İTÂ
KİTÂBU'R-RUH
İBN KAYYİM EL-CEVZİYYE
BİRİNCİ MESELE MUKADDİME BİSMÎLLAHÎRRAHMANİRRAHİM
Kemal sıfatlarıyla muttasıf 1, celal sıfatlarını üzerinde toplamış, şimdi ve gelecekte olacakları bilen; canlı bütün yaratıklarına ölümü takdir eden; ölümde, arzda ve semada yaşayan melik ve sultanları; zengin ile fakiri; eşraftan olan kişiyle zayıfı; âsi ile itaatkârı eşit yapan; ahirette yarattıklarına adaletle muamele yapan ve ömrünü dünyada devamlı kalacak şekilde gerçekte dünya daima kalınacak yer değildir dünya sevdasıyla harcayanla, ahiret hayatını düzenlemek için dünyayı bir vasıta edinen güzel amellerini de ahirete götüren gemi olarak düşünen kişinin ruhunu alan Allah'a hamd olsun. Bedenden ayrılan bu iki ruhtan biri saadet, sevinç içerisindeyken diğeri pislik mutsuzluk ve yorgunluk içerisindedir. Mutlu ruh, cennet bahçelerine çıkarak arşta asılı kandillere varır, böylece lezzet ve nimete karışır. Mutsuz ruh ise cehennem ateşinde azap görmesi için tutulur. Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. O tektir, ortağı yoktur. Nimetlerini, ihsanlarını kullarına sevdirdikten sonra, önce bunları herkese fark gözetmeksizin dağıttı. Hayatımızın kötü bir halde son bulmasından Allah'a sığınırız. Nimet, fazl, yaratmak ve hükmetmek elinde olan Allah'a hamd ve şükürler olsun. Muhammed O'nun kulu ve Rasûludur. Ruhu temiz, cesedi pâk, Allah'a kıyam, rükû ve secde eden Ademoğullannın en hayırlısıdır. Allah'ın kitabı kendisine indirilmiş, O da Allah'tan gelen herşeyi doğrulamıştır. Ayette: "Ey Habibim! Sana ruhtan sorarlar. Deki: Ruh, Rabbimin emrindedir. Ruhla ilgili size çok az bilgi verilmiştir"buyurulmaktadır. Sonra salât ve selam, yer ve gök Allah'ın iradesiyle son bulup insanları sorgu suale çeke. ceği güne kadar hidayete ermiş en güzel nesil olan Resulullah'ın âl ve ashabının üzerine olsun.
Bu, faydası çok, değeri büyük, tesiri fazla bir kitaptır. Bu manada böyl6 bir eser yazılmamıştır. Öyle ki içerdiği yeni orjinal bilgileri değerli hazineleri başka kitaplarda bulamazsın. Kur'ân'dan, Sünnetten, sahabe ve tabiinin alimlerin ve velilerin sözlerinden deliller getirerek ölülerin ve hayatta olanların ruhlarıyla ilgili birçok meseleyi içermektedir. Müellif, kendisinden muhtevası geniş bir eser yazması istendiğinden mi, yoksa birkaç şey sorulduda o genişçe açıklamak yapmak istediğinden mi kitabı bu kadar uzattı, bunu bilemiyorum. Tek bildiğim, kitabın ilk meselesi Ölüler, dirilerin ziyaretlerini ve onların selamlarını bilebilirler midir? Kitabın muhteviyatı arasında konuyla ilgili bir kenara atılmış düşünceler de olduğundan, araştırıcının zihnini açmak ve onu konunun orjinal fayda ve ince manalarına ulaştırmak amacıyla önemli bu kitaba başlamayı arzuladım. Yüce Allah'tan isteğimiz, bizi hata ve zellelerden koruması; salih niyet söz ve amelde bizi başarıya ulaştırması, kitabın müellifinin derecesini yüceltmesi ve araştırıcının bu kitaptan yararlanmasını sağlamasıdır. O, işiten ve en iyi bilendir. O, her şeye kadirdir. İsteklere cevap verendir. O bize yeter, ne güzel vekildir.
Bildikleriyle amel eden, Kur'ân'ın tercümanı, faydalı ilimlere hakim, İslâm âlimi, insanların en bilgilisi, seçkin nafiz, ibarelerin lafız ve manalarına vakıf, allâme, peygamberlerin varisi, tefsircilerin reisi, müctehidlerin ileri gelenlerinden Dimeşkli Hanbeli âlimlerinden Şemseddin Ebû Abdullah b. Şeyhü-1-İmam bilen ve bildiği ile amel eden Şerefüddin Ebû Bekir b. Şeyhü'l-Kebir Eyyûb b. Sa'd eş-Şehîr b. Kayyım el-Cevziyye der ki: "Allah ruhunu aziz, kabrini nur, cennet kapılarım da ona ve diğer seçkin tenkitçi âlimlere açık eylesin. Amin. Salat Öncekilerin ve sonrakilerin efendisi Muhammed ve O'nun âl ve ashabının üzerine olsun." 2
Dostları ilə paylaş: |