Bir düzyazı dizimi içinde, geri plan ve çağrışım olanakları düşünmeden, kısa yoldan sağlama peşindedirler; bu tutum onları imge, simge ve mecaz katkılarıyla birer görünüm şairi yapmıştır
Bir düzyazı dizimi içinde, geri plan ve çağrışım olanakları düşünmeden, kısa yoldan sağlama peşindedirler; bu tutum onları imge, simge ve mecaz katkılarıyla birer görünüm şairi yapmıştır.
Bir düzyazı dizimi içinde, geri plan ve çağrışım olanakları düşünmeden, kısa yoldan sağlama peşindedirler; bu tutum onları imge, simge ve mecaz katkılarıyla birer görünüm şairi yapmıştır.
Bir ressam duyarlılığıyla hareket eden şairler, duygu ve hayalden çok, göze seslenmek istediler.
İç dünyamıza eşyaya, hayata ve olaylara izlenimci bir ressam gözüyle bakmışlardır.
YAŞAR NABİ NAYIR (1908-1981)
Sanat hayatının ilk dönemlerinde şiirler yazmış, Yedi Meşale topluluğu şairlerinden biri olarak tanınmıştır.
Sonraları roman, hikâye, fıkra, makale, gezi yazısı, inceleme, çeviri, deneme, oyun, manzum destan alanlarında da yapıtlar vermistir.
Yaşar Nabi, yazınsal türlerdeki bu yapıtlarından çok, yayıncılığıyla edebiyatımızda unutulmayacak bir yer edinmiştir.
Varlık Yayınevi'ni kurmuş, ölümüne değin kırk sekiz yıl hiç aksatmadan yayınladığı Varlık Yayınevi'ni yönetmiştir.
Hâlâ yayınlanan Varlık Dergisi, Türk" edebiyatına büyük katkı sağlamış, birçok yeni yazar kazandırmıştır.
Onun, yaşadığı dönem şair ve yazarlarını az çok yönlendirdiği bir gerçektir.
Onun, yaşadığı dönem şair ve yazarlarını az çok yönlendirdiği bir gerçektir.
Varlıkta çıkan yazılarına dil, edebiyat sanatla ilgili görüşlerini açıklamış, tarihsel gelişmelerden örnekler vererek güncel olan, değerlendirmiş ve yol gösterici olmuştur.
Güncel ve geleceğe dönük sanat ve edebiyat politikasına katkı yapmıştır.
Yazınsal görüşleriyle, Türkçenin yalınlaşması Türkçülük doğrultusundaki çabalarıyla iz bırakmıştır.Panait Istrati ve Balzac başta olmak üzere Fransızcadan çeviriler yapmış, derlemeler ve incelemeler hazırlamıştır.
Eserleri:
Şiir:
Yedi Meşale (ortak kitap), Kahramanlar, Onar Mısra
Genç Neslin En Güzel Hikâyeleri, Türk Nesir Antolojisi, Başlangıcından Bugüne Türk Şiiri, Günümüz Türk Hikâyeleri
Sözlük:
Kılavuz Sözlük / Osmanlıca-Türkçe, Türkçe Osmanlıca
CEVDET KUDRET SOLOK (1907-1992)
İlk gençlik döneminde, biçimsel özelliklerin dışına çıkmadan, hece ölçüsüyle şiirler yazmıştır.
Bu şiirlerinde bireysel duygularını ve karamsar iç dünyasını dile getirmiştir.
Sonraları ölçüsüz, fakat uyaklı şiirler de yazmıştır.
Kendi yaşamını da yansıttığı romanı, öyküleri ve temsil edilen oyunlarının yanında onu daha çok tanıtanlar, edebiyatla ilgili olarak ortaya koyduğu inceleme-araştırma ürünü yapıtlarıdır.
Eleştirel bir yöntemle açıkladığı konular, gelecek kuşaklar için aydınlatıcı bir bilgi kaynağı niteliğindedir.
Sınıf Arkadaşları, Havada Bulut Yok, Karıncayı Tanırsınız
Öyküleri:
Sokak
Diğer yapıtları:
Türk Hikâye ve Roman Antolojisi, Dilleri Var Bizim Dile Benzemez, Ortaoyunu, Bir Bakıma, Örnekleriyle Edebiyat Bilgileri
ZİYA OSMAN SABA (1910-1957)
Şiir yazmaya henüz on yedi yaşında bir lise öğrencisiyken başlamış, ilk şiiri 1927'de Servet-i Fünun dergisinde yayımlanmıştır.
Bu dergide tanıştığı arkadaşlarıyla "Yedi Meşale" topluluğuna katılmış ve bu topluluğun şiire en sadık şairi olmuştur.
Bir süre Milliyet gazetesinin edebiyat sayfasına ve İçtihad dergisine yazılar yazmış; Varlık, Yücel ve Ataç dergisinde de yazı ve şiirleri yayınlanmıştır.
Çoğunu hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerinde Batı nazım biçimlerini kullanmış, ancak içerikte 19'uncu yüzyıl edebiyatı anlayışına bağlı kalmıştır.
1940'tan sonra serbest şekillerle de şiirler yazmıştır.
Şiirlerinde çocukluk anıları, ev ve aile sevgisi, yoksullara karşı duyarlılık, küçük mutlulukların sevinci, Tanrı'ya ve yazgıya boyun eğiş, ölüm ve ötesi gibi konularını işlemiştir.
Şiirlerinde çocukluk anıları, ev ve aile sevgisi, yoksullara karşı duyarlılık, küçük mutlulukların sevinci, Tanrı'ya ve yazgıya boyun eğiş, ölüm ve ötesi gibi konularını işlemiştir.
Hecenin yanı sıra özellikle son dönemlerinde serbest biçimde ve duru bir dille yumuşak, hüzünlü ve açık şiirler yazmıştır.
Öykülerinde ise çoğunlukla anılarını anlatmıştır.
Öykülerinde tam bir hatıra karakteri görülen sanatçı, üzgün ve yumuşak, açık, duru şiirler bırakmıştır.