Cumhuriyet dönemi edebiyati (1923-1940)


GARİP AKIMI (BİRİNCİ YENİ)



Yüklə 446 b.
səhifə10/24
tarix17.11.2018
ölçüsü446 b.
#82962
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   24

GARİP AKIMI (BİRİNCİ YENİ)

  • 1941'de Orhan Veli Kanık, Oktay Rifat ve Melih Cevdet, birlikte yayımladıkları Garip adlı şiir kitabının önsözünde bu akımın ilkelerini ortaya, koydular.

  • Fransız gerçeküstücülüğünün, bu akımın ortaya çıkmasında büyük etkisi vardır.

  • Orhan Veli ve arkadaşlarının çabalarıyla şiirimiz, ölçü ve uyağın terk edilmesinin yanında özde de "şairenelik"ten kurtularak "yalınlık"a, "halk"a "insanlık"a ve "yaşama sevinci"ne yönelmiştir.

  • Garipçilerin amaçları, şiirde iç ahengi yakalamaktır.

  • Dış ahenk öğesi olan ölçü ve uyağa önem vermezler.

  • Söz sanatlarını şiir için zararlı bulmuşlar ve şiirin kaynağının bilinçaltı olması gerektiğini savunmuşlardır.

  • "Şiir halka seslenmelidir." anlayışıyla günlük hayatta olan her şeyi şiire konu olarak almışlardır.



Garipçilerin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

  • Garipçilerin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz:

  • Şiirde ölçüye başkaldırıp serbest şiir yazma yoluna gittiler.

  • Uyağı şiir için gerekli olmaktan çıkardılar.

  • Her şeyi şiirin konusu haline getirerek, şariane duyguları ve parlak görüntüleri şiirden uzaklaştırdılar.

  • Sokağı ve gerçek yaşamı şiire aktardılar.

  • Bu akım, İkinci Yeni hareketinden sonra Birinci Yeni diye de adlandırılmıştır.

  • Her türlü sözcüğün şiirde yer almasını savundular; şiirde gündelik, küçük sorunlar konu edilmiştir.

  • Şiirlerinde toplumsal aksaklıkları eleştirdiler.

  • Şiirde parça güzelliği değil, bütün güzelliğini sa­vundular.



Orhan Veli ve arkadaşlarının Türk edebiyatında "Birinci Yeni" diye de adlandırılan bu çıkışları, şiirdeki sözcük hiyerarşisini ve parıltılı sözcüklerin egemenliğini yıkmıştır.

  • Orhan Veli ve arkadaşlarının Türk edebiyatında "Birinci Yeni" diye de adlandırılan bu çıkışları, şiirdeki sözcük hiyerarşisini ve parıltılı sözcüklerin egemenliğini yıkmıştır.

  • Şiiri, hastalıklı bir duyarlıktan kurtarmak istediler.

  • Şiirin, düşünce ve zekâdan güç alarak yaşama sevincini ve güzelliğini anlatması gerektiğini savundular.

  • Şiirlerinde halktan kişileri, sıradan insanları anlattılar.

  • Dilin söz ve anlam sanatlarına başvurmadan, doğal biçimiyle kullanılmasının gerektiğini savundular.

  • Söz oyunları, gösterişli sözler şiirden atıldı.



ORHAN VELİ KANIK (1914-1950)

  • İlk şiirleri 1936'da Varlık dergisinde 'yayımlanmıştır. Aslında aruzu çok iyi bilen, hece şiirinin özelliklerini kavramış bir şairdir.

  • Şiirlerinde çocukluk anılarını, aşk, özlem temalarımı, uç bir duyarlılığa götüren genç bir şair olarak tanınmıştır.

  • Ahmet Muhip Dıranas, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Fransız simgeci şairlerden izler taşıyan ölçü ve uyağın çok iyi kullanıldığı, müzik öğelerinin belirgin olduğu şiirler yazmıştır.

  • Asıl ününü çocukluk arkadaşları Oktay Rifat ve Melih Cevdet Anday'la birlikte 1941 'de yayınladıkları "Garip" isimli kitabın adını taşıyan şiir akımını başlatarak kazanır.

  • Garip adlı eserin önsözünde yazdığı önsözünde, "hece ölçüsü ve uyağın şiiri yozlaştırdığı", "şiirin insanın beş duyusuna değil beynine seslenen bir söz sanatı olduğu" savunuyordu.



"Şiire, egemen sınıfların beğenilerinin sonucu yerleşen kalıplaşmış öğeler kaldırılmalı, şairaneliğe son verilmeli ve şiir toplumun çoğunluğuna seslenmeliydi. Bu amaç da ancak yeni yollar ve yeni araçlarla gerçekleştirilebilirdi.

  • "Şiire, egemen sınıfların beğenilerinin sonucu yerleşen kalıplaşmış öğeler kaldırılmalı, şairaneliğe son verilmeli ve şiir toplumun çoğunluğuna seslenmeliydi. Bu amaç da ancak yeni yollar ve yeni araçlarla gerçekleştirilebilirdi.

  • Sonuçta sokaktaki insanı ön plana çıkarmış, biçim, şiirin kalıbıyken kendisi haline gelmiştir.

  • Şiirimizin eski şiirle olan tüm bağlarını koparmıştır.

  • Şiirdeki benzetmeyi, eğretilemeyi, mecazları, kaldırmanın gerekliliğini savunur, bunları umursamaz.

  • Şiirden ölçüyü atar, anlatımı şiirin temeli kabul eder. Böylelikle Türk şiirini şairanelikten, yıpranmış kalıplardan, benzetmelerden kurtarmış; yalın bir halk dilini, gündelik sözleri, yergili esprili bir istifle şiirlerinde kullanmıştır.

  • Şiirimize onunla birlikte Japon ulusal şiir biçimi olan halkalar girer.

  • Nükteli bir realizm, ironili bir lirizm vardır.



Şiirden başka makale, deneme, hikaye, çeviri alanlarında yapıtları vardır.

  • Şiirden başka makale, deneme, hikaye, çeviri alanlarında yapıtları vardır.

  • Yaprak dergisi döneminde şiirde yeni eğilimler içine giren Orhan Veli, şaşırtıcılıktan, yadırgatıcılıktan uzaklaşırken, duyguya, yaşama sevincine, gündelik yaşama, sokaktaki insanların sorunlarına ağırlık vermeye başlar.

  • Durmadan araştırmalar yaparak, yeni denemelerle şiirini sürekli ileri götürmeye çalışmıştır.

  • Moliere, Gogol, Sartre gibi yazarlardan çeviriler yapmış eleştiri ve öyküler yazmıştır.

  • Nasrettin Hoca fıkralarını şiirleştirip "Nasrettin Hoca Hikâyeleri" kitabında toplamıştır.

  • Eserleri:

  • Şiir:


  • Yüklə 446 b.

    Dostları ilə paylaş:
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin