And we ordained that he refused suck at first, until (His sister came up and) said: "Shall I point out to you the people of a house that will nourish and bring him up for you(3338) and be sincerely attached to him?"... *
M. Pickthall (English)
And We had before forbidden foster-mothers for him, so she said: Shall I show you a household who will rear him for you and take care of him?
Böylelikle, gözünün aydın olması, üzülmemesi ve gerçekten Allah'ın va'dinin hak olduğunu bilmesi için, onu annesine geri vermiş olduk. Ancak onların çoğu bilmezler.
Edip Yüksel Meali
Böylece onu annesine döndürdük ki gözü aydınlansın, üzülmesin ve ALLAH'ın sözünün gerçek olduğunu bilsin. Ne var ki çokları bilmez.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Böylelikle biz onu, gözü aydın olsun, gam çekmesin ve Allah'ın vaadinin gerçek olduğunu bilsin, diye anasına geri verdik. Fakat yine de pek çoğu (bunu) bilmezler.
Süleyman Ateş Meali
Böylece biz onu, annesine geri verdik ki gözü aydın olsun, üzülmesin ve Allah'ın va'dinin gerçek olduğunu bilsin. Fakat çokları bilmezler.
Nihayet Mûsa'yı öz anasına geri çevirdik ki, o ananın gözü aydın olsun, kederlenmesin ve Allah'ın vaadinin hak olduğunu bilsin. Fakat çokları bunu bilmezler.
Yusuf Ali (English)
Thus did We restore him to his mother, that her eye might be comforted, that she might not grieve, and that she might know that the promise of Allah is true: but most of them do not understand.(3339) *
M. Pickthall (English)
So We restored him to his mother that she might be comforted and not grieve, and that she might know that the promise of Allah is true. But most of them know not.