Amerikan Washington D.C. Üniversitesinin uluslararası ilişkiler bölümünün kurucusu ve başkanı olan Prof. Hamid Mevlana, Hz. İmam Humeyni’nin (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) çağdaş dünyadaki ilginç etkilerinden bir bölümünü beyan ederek şöyle demektedir: “Benim inancıma göre, yirminci asırda hiçbir ses, İmam’ın sesi gibi dünyayı sarsmamıştır. Hz. İmam İkinci dünya savaşından sonra evrensel boyutlarda “sessizlik tılsımını” tağut ve zulüm karşısında bozan ilk kimsedir. Eğer bu tılsım bozulmamış olsaydı, bugün SSCB ayakta olurdu.”
Prof. Hamid Mevlana daha sonra şöyle diyor: “İslam devrimi doruk noktasına ulaşınca ben, 1978 yazında iki hafta boyunca Tahran’da bulundum. Daha sonra uluslararası ilişkiler ve enformasyon ilimleri adlı büyük kongreye katılmak için Polonya’ya gittim. Orada İran İslam devrimi hakkında konuşma yapınca, daha sonraları Polonya’daki mücadelede büyük etkileri olan Polonyalı birkaç bilgin, Hz. İmam’ı (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) tanımak istediklerini bildirdiler. Elbette bu o zamandı. Ama son zamanlarda, yirmi yıl sonra aynı dalda uluslararası büyük bir konferansa katılmak için Almanya Ludwiq Üniversitesine gittiğim zaman enformasyon ilimleri encümeninin kırk üç yıllık ömründe ilk defa, encümen üyeleri kendi asıl toplantılarını “Saint Niksuli” kilisesinde yaptılar. Bu kilisede bir papaz bize konuşma yaptı. Bu papaz, kendi deyimiyle doğu Almanya devrimini “İmam Humeyni’nin metoduyla” yürütmüştü. Gerçekten de çok ilginçtir! Marksistler, liberalistler ve asla camiye ve tapınağa gitmeye yanaşmayan bütün “izm”lerin mensupları İran İslam devriminin etkisiyle kiliseye gelmişlerdi.”1
Ahmet Huber
Ahmet Huber, İsviçreli yeni Müslüman olmuş bir gazeteci ve düşünürdür. Ahmet Huber, İslam devriminin büyük etkilerini açıklayarak şöyle demiştir: “Bugün Avrupa’da Berlin duvarının yıkılışının, sizlerin yaptığı devrim ve kıyamla yakından ilgisi olduğu hissedilmektedir. İslami devrimin etkileri, bugün Avrupa’da da hissedilmektedir. Avrupa’da bugün 12 ile 15 milyon Müslüman yaşamaktadır ve bunların yüz bini İsviçre’dedir.”
Ahmet Huber daha sonra şöyle demektedir: “İmam Humeyni sadece Müslümanları uyandırmakla kalmamış, dünyanın İslami olmayan kesimi üzerinde de çok büyük etkiler yaratmıştır.”
Hakeza şöyle devam etmektedir: “Biliniz ki sizin önderiniz olan bu yaşlı adam (Hz. İmam –r. a-) asla ölmemiştir. Aksine O henüz diridir ve faaldir. Zira bütün bu değişiklikler Onun eliyle vücuda gelmiştir.”1
Prof. Yaves Usus
Prof. Usus Almanyalı yeni Müslüman olmuş bir kimsedir. Almanya Bremen Üniversitesi Teknik Fakültesinin başkan yardımcısı ve de Avrupa’da Almanca konuşan Müslümanların seçkin önderlerinden biridir. Prof. Usus İmam Humeyni’nin (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) çağdaş dünya üzerindeki büyük etkilerine işaret ederek şöyle demiştir: “İmam Humeyni (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) çağımızda bütün tevhit ehlini uyandıran bir kimsedir. Beşeri toplumları maneviyat karşıtı düşüncelerin, maddi araçların ve maddiyatın hakimiyet altına aldığı bir çağda, din ve maneviyatın ihya olmasını biz, İmam Humeyni (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) ve İslam devriminin taraftarlarına borçluyuz.”2
Muhammed Lensel
Muhammed Lensel de Avusturya’da İslam’ın yeniden ihyası adlı kültür merkezinin başkanıdır. Muhammed Lensel, “İmam Humeyni’nin (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) hareketinin Avrupa üzerindeki etkileri” başlığı altında şöyle yazmaktadır: “İmam Humeyni’nin (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) İslam devrimi, Avrupa’ya İslam’ın yeni bir çehresini göstermekle kalmamış, Müslüman olmayan kimselerin dahi dini yaşantısını değiştirmiştir. Başka bir ifadeyle bugün Avrupa’da bile dindar olmak bir değer ve yepyeni bir anlam kazanmıştır. Bu ifadeleri Avusturya eski cumhurbaşkanı da bir konuşmasında beyan ederek şöyle demiştir: “İslam devrimi bütün din mensuplarına yepyeni bir itibar ve kendine güven duygusu aşılamıştır.”1
Prof. Abdulaziz Saşadniya
Prof. Abdulaziz Saşadniya da Amerikan Virginia Üniversitesinin üstatlarındandır. Hz. İmam Humeyni’nin (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) inkar edilmesi mümkün olmayan ilahi kıyamının bazı etkilerini beyan ederek şöyle demiştir: “İslam devrimi İmam Humeyni’nin önderliğinde zafere erişinceye dek, Amerika’da hiç kimse dine teveccüh etmemekteydi. Ama İslam devriminden sonra aniden dini önderler, hatta Hıristiyan ve Yahudi önderleri büyük bir güç elde ettiler ve dinin gücünden haberdar oldular. Bugün Amerikalıların yüzde doksanı, Allah’ın varlığına inanmaktadırlar ve de dinin insan hayatında çok önemli bir fonksiyonu olduğu inancındadırlar.”
Prof. Saşadniya daha sonra şöyle diyor: “Şu anda Amerika’da din bilimi sınıfları en kalabalık sınıflardır. Sadece benim din bilimi derslerini verdiğim Virginia Üniversitesinde yüz yirmi sekiz kişi din bilimi eğitimi görmektedir.”
Prof. Saşadniya daha sonra şöyle diyor: “Virginia Üniversitesi, devletin üniversitesi olmasına ve de Amerika’nın devlet merkezindeki kanunları esasınca din ve siyasetin ayrı olması gerekliliğine rağmen öğrenciler, dini derslere büyük bir yöneliş içinde bulunmaktadırlar. Bu da Amerika toplumundaki gençlerin dine yöneliş çabası içinde olduğunu göstermektedir.”2
Telal İtrisi
Telal İtrisi de Lübnan Üniversitesi üstatlarındandır ve İmam Humeyni’nin kıyamıyla, beşerin manevi boyutlardaki mevcut değişikliklerinin temel bir ilişki içinde olduğunu önemle vurgulayarak şöyle beyan etmektedir: “İmam Humeyni’nin (Allah’ın rahmeti üzerine olsun) önderliği ve İslam devriminin zafere erişi, çağdaş dünyanın medeniyet ve hareketinin temelini teşkil etmektedir.”1
Seyyid Sadr’ud-Din Sadr
Seyyid Sadr’ud-Din de Lübnanlı Müslüman bilginlerden biridir. Bu konuda şöyle demektedir: “İmam Humeyni, İslam tarihinde ve Müslümanların hayatında yepyeni bir çağın başlatıcısı olmuştur. Bu asrın en büyük özelliklerinden olarak da hem Müslümanların İslam’a yönelişi ve derin bir araştırma içine girmesi ve hem de İslam’ın siyasi hayatının küreselleşmesi sayılabilir.”2
Dostları ilə paylaş: |