Musa (Aleyhi-s-Selâm / Selâm O’na) : Ahkâf Suresi 12



Yüklə 8,04 Mb.
səhifə246/260
tarix07.01.2022
ölçüsü8,04 Mb.
#88301
1   ...   242   243   244   245   246   247   248   249   ...   260
Türkçe Transcript (*)

Veedalle fir’avnu kavmehu vemâ hedâ

Ali Bulaç Meali

Firavun, kendi kavmini şaşırtıp saptırdı ve onları doğruya yöneltmedi.

Edip Yüksel Meali

Firavun, halkını saptırdı, doğru yola iletmedi.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Böylece Firavun kavmini yanlış yola sürükledi ve doğru yola götürmedi.

Süleyman Ateş Meali

Fir'avn toplumunu saptırdı, doğru yola iletmedi.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Firavun kendi toplumunu saptırmıştı; kılavuzluk edemedi.

Yusuf Ali (English)

Pharaoh led his people astray instead of leading them aright.(2600) *

M. Pickthall (English)

And Pharaoh led his folk astray, he did not guide them.

Tâ-Hâ Suresi
80


يَا بَنِي إِسْرَائِيلَ

Ey İsrail oğulları



قَدْ

andolsun


أَنْجَيْنَاكُمْ

biz sizi kurtardık



مِنْ عَدُوِّكُمْ

düşmanınızdan



وَوَاعَدْنَاكُمْ

ve size va'dettik



جَانِبَ

yanında


الطُّورِ

Tur'un


الْأَيْمَنَ

sağ


وَنَزَّلْنَا

ve indirdik



عَلَيْكُمُ

üzerinize



الْمَنَّ

kudret helvası



وَالسَّلْوَىٰ

ve bıldırcın























Türkçe Transcript (*)

Yâ benî isrâ-île kad enceynâkum min ‘aduvvikum ve vâ’adnâkum cânibe-ttûri-l-eymene venezzelnâ ‘aleykumu-lmenne ve-sselvâ

Ali Bulaç Meali

Ey İsrailoğulları, andolsun, sizi düşmanlarınızdan kurtardık. Tur'un sağ yanında sizinle vaadleştik ve üzerinize kudret helvasıyla bıldırcın indirdik.

Edip Yüksel Meali

Ey İsrail oğulları, sizi düşmanlarınızdan kurtarmış, Sina dağının sağ yanında size söz vermiş ve üzerinize Menna ve bıldırcın indirmiştik.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Ey İsrailoğulları! Sizleri düşmanınızdan kurtardık ve Tûr dağının sağ yanında size söz verdik, üzerinize de kudret helvası ve bıldırcın indirdik.

Süleyman Ateş Meali

Ey İsrail oğulları, biz sizi düşmanınızdan kurtardık ve Tur'un sağ yanında, (Musa ile konuşmayı) size va'dettik; üzerinize kudret helvasıyle bıldırcın indirdik. *

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ey İsrailoğulları, şu bir gerçek ki, biz sizi düşmanınızdan kurtardık. Tûr'un sağ yanında size vaatte bulunduk. Ve üstünüze kudret helvasıyla bıldırcın indirdik.

Yusuf Ali (English)

O ye Children of Israel! We delivered you from your enemy, and We made a Covenant with you on the right side of(2601) Mount (Sinai), and We sent down to you Manna and quails: *

M. Pickthall (English)

O Children of Israel! We delivered you from your enemy, and We made a covenant with you on the holy mountain's side, and sent down on you the manna and the quails,

Tâ-Hâ Suresi
81


كُلُوا

yeyin


مِنْ طَيِّبَاتِ

temizlerinden



مَا رَزَقْنَاكُمْ

size verdiğimiz rızkın



وَلَا تَطْغَوْا

ama taşkınlık etmeyin



فِيهِ

bu hususta



فَيَحِلَّ

sonra iner



عَلَيْكُمْ

üzerinize



غَضَبِيۖ

gazabım


وَمَنْ

kimin


يَحْلِلْ

inerse


عَلَيْهِ

üstüne


غَضَبِي

gazabım


فَقَدْ

andolsun o



هَوَىٰ

düşmüş(mahvolmuş)tur

















Türkçe Transcript (*)

Kulû min tayyibâti mâ razaknâkum velâ tatġav fîhi feyehille ‘aleykum ġadabî(s) vemen yahlil ‘aleyhi ġadabî fekad hevâ

Ali Bulaç Meali

Size, rızık olarak verdiklerimizden temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım üzerinize kaçınılmaz olarak iner: benim gazabım, kimin üzerine inerse, muhakkak o, tepetaklak düşmüştür.

Edip Yüksel Meali

Size verdiğimiz rızıkların iyilerinden yeyiniz ve bu konuda taşkınlıkta bulunmayın; yoksa gazabıma uğrarsınız. Gazabıma uğrayanlar düşmüştür.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Size verdiğimiz rızıkların en temizlerinden yiyin ve bunda taşkınlık etmeyin, sonra üzerinize gazabım iner. Kimin üzerine de gazabım inerse, muhakkak o mahvolur.

Süleyman Ateş Meali

Size verdiğimiz rızkın temizlerinden yeyin, ama bu hususta taşkınlık etmeyin; sonra gazabım üzerinize iner, kimin üstüne gazabım inerse o, düşmüş(mahvolmuş)tur.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Size verdiğimiz rızkın temizlerinden yiyin! Bu konuda azgınlık etmeyin! Yoksa öfkem üzerinize çöker. Ve kimin üstüne öfkem inerse o uçuruma gider.

Yusuf Ali (English)

(Saying): "Eat of the good(2602) things We have provided for your sustenance, but commit no excess therein, lest My Wrath should justly descend on you: and those on whom descends My Wrath do perish indeed!(2603) *

M. Pickthall (English)

(Saying): Eat of the good things wherewith We have provided you, and transgress not in respect thereof lest My wrath come upon you; and he on whom My wrath cometh, he is lost indeed.

Tâ-Hâ Suresi
82


وَإِنِّي

ve ben


لَغَفَّارٌ

çok bağışlayıcıyımdır



لِمَنْ

kimseye karşı



تَابَ

tevbe eden



وَآمَنَ

ve inanan



وَعَمِلَ

ve iş yapan



صَالِحًا

yararlı


ثُمَّ

sonra da


اهْتَدَىٰ

yola gelen














Türkçe Transcript (*)

Ve-innî leġaffârun limen tâbe veâmene ve’amile sâlihan śümme-htedâ

Ali Bulaç Meali

Gerçekten Ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.

Edip Yüksel Meali

Tevbe eden, inanan, erdemli yaşayan ve sürekli doğruyu arayanlar için Bağışlayıcıyım.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Bununla beraber, şüphe yok ki ben, tevbe eden, iman edip salih amel işleyen, sonra da hak yolda sebat gösteren kimse için çok bağışlayıcıyım.

Süleyman Ateş Meali

Ve Ben, tevbe eden, inanan ve yararlı iş yapan, sonra da yola gelen kimseye karşı çok bağışlayıcıyımdır.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ve ben, tövbe eden, inanan, hayra ve barışa yönelik iş yapıp sonra da düzgün bir biçimde yol alan kimseye karşı, gerçekten çok affediciyim, Gaffâr'ım.

Yusuf Ali (English)

"But, without doubt, I am (also) He that forgives again and again, to those who repent, believe, and do right, who,- in fine, are ready to receive true guidance."

M. Pickthall (English)

And lo! verily I am Forgiving toward him who repenteth and believeth and doeth good, and afterward walketh aright.

Tâ-Hâ Suresi
83


وَمَا

nedir?


أَعْجَلَكَ

seni aceleyle sevk eden



عَنْ قَوْمِكَ

kavminden ayrılmaya



يَا مُوسَىٰ

ey Musa




Türkçe Transcript (*)

Vemâ a’celeke ‘an kavmike yâ mûsâ

Ali Bulaç Meali

'Seni kavminden 'çarçabuk ayrılmaya iten' nedir ey Musa?'

Edip Yüksel Meali

"Niçin halkını bırakmakta acele ettin, Musa?"

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

"Ey Musa! Seni kavminden (ayırıp) daha çabuk (gelmeye) sevkeden nedir?" (dedik.)

Süleyman Ateş Meali

Seni kavminden çabucak ayrıl(ıp gel)meğe sevk eden nedir? (Niçin onları hemen bırakıp geldin) ey Musa? (dedik). *

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Seni toplumundan çabucak uzaklaştıran neydi, ey Mûsa?

Yusuf Ali (English)

(When Moses was up on the Mount,(2604) Allah said:) "What made thee hasten in advance of thy people, O Moses?" *

M. Pickthall (English)

And (it was said): What hath made thee hasten from thy folk, O Moses?

Tâ-Hâ Suresi
84


قَالَ

dedi ki


هُمْ

onlar


أُولَاءِ

işte


عَلَىٰ

üzerindeler (geliyorlar)



أَثَرِي

benim izim



وَعَجِلْتُ

ve ben acele ettim



إِلَيْكَ

sana


رَبِّ

ya Rabbi


لِتَرْضَىٰ

razı olman için














Türkçe Transcript (*)

Kâle hum ulâ-i ‘alâ eśerî ve’aciltu ileyke rabbi literdâ

Ali Bulaç Meali

Dedi ki: 'Onlar arkamda izim üzerindedirler, hoşnut kalman için, Sana gelmekte acele ettim Rabbim.'

Edip Yüksel Meali

"Onlar öğretimi izliyorlar," dedi, "Hoşnut olasın diye sana doğru acele ettim, Rabbim."


Yüklə 8,04 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   242   243   244   245   246   247   248   249   ...   260




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin