AİŞE-İ SIDDİKA
Resulullah efendimizin mübarek hanımlarından. Hazret-i Ebu Bekr’in kızıdır. Annesi, Ümmü Ruman binti Amir’dir. Sıddika lakabıyla meşhurdur. Ümm-ül-Mü’minin ve Ümmü Abdullah künyeleriyle de bilinir. Hicretten sekiz sene önce 614’te Mekke-i mükerremede doğdu. Doğum tarihi için başka tarihler de bildirilmiştir. 677 (H. 57)de Medine-i münevverede vefat etti. Vasiyyeti üzerine Cennetü’l-Baki Kabristanına defnedildi.
Küçük yaştayken okuma-yazma öğrenmiş olan Aişe-i Sıddika radıyallahü anha çok zeki ve kabiliyetliydi. Öğrendiği ve ezberlediği bir hususu katiyyen unutmazdı. Bu sebeple Eshab-ı kiram birçok şeyleri ondan sorup öğrenirlerdi.
Resulullah efendimiz hazret-i Hadice’nin vefatından sonra Aişe-i Sıddika radıyallahü anha ile evlendi. Nikahı, Allahü tealanın emri ile yapıldı. Resulullah efendimiz vefat edinceye kadar sekiz sene onunla yaşadı. Hazret-i Aişe’nin çocuğu olmadı. Resulullah tarafından çok sevilir ve öğülürdü. Mescid-i Nebi inşa edilirken, yanına hazret-i Aişe için de bir oda yapıldı. Peygamber efendimiz, Aişe-i Sıddika’nın odasında vefat etmiş, oraya defnedilmiştir.
Medine-i münevverede Resulullah’ın gazalarına katılmış, diğer sahabi kadınları gibi yaralıların tedavisi ve onların bakımıyla meşgul olmuştur. Resulullah’tan en çok hadis-i şerif rivayet edenlerin ilk altısı içine girmektedir. Fıkıh ilminin kurucularındandır. Kadınlara ait dini hükümlerin çoğunu o bildirmiştir. “Fıkıh ilminin üçte birini o kurmuştur” sözü meşhurdur. O, devrin belli başlı alimlerinden ve fukaha-i seb’adan (yedi fıkıh aliminden) biridir.
Resulullah efendimizin vefatından sonra da Eshab-ı kiram, hazret-i Aişe validemize Ümm-ül-Mü’minin, yani müminlerin annesi olarak çok hürmet gösterdiler.
Hazret-i Ebu Bekr’in ve hazret-i Ömer’in halifeliği zamanında Müslümanlara nasihate devam eden hazret-i Aişe, hazret-i Ömer’e Resulullah’ın kabr-i şerifi yanında kendisi için ayırmış olduğu yeri verdi. Hazret-i Ömer vefat edince buraya defnedildi. Hazret-i Osman’ın isyancılar tarafından şehid edilmesinden sonra halifeliğe seçilen hazret-i Ali zamanında, Abdullah ibni Sebe’ ve adamlarının kışkırtmaları neticesinde meydana gelen Cemel (Deve) Vak’asından sonra hazret-i Ali, hazret-i Aişe’ye izzet ve ikramda bulundu ve kendisini Medine-i münevvereye gönderdi. Hazret-i Aişe’nin Deve Vak’asına çıkması harb etmek için olmayıp, ıslah etmek, fitneyi bastırmak içindi.
Ehl-i Sünnet alimleri ilimde ve ictihadda hazret-i Aişe’nin, hazret-i Fatıma ve diğerlerinden üstün olduğunu bildirmişlerdir. Abdülkadir-i Geylani kuddise sirruh, Aişe radıyallahü anha daha üstündür buyuruyor. İmam-ı Rabbani kuddise sirruh ise; “İlimde ve ictihadda Aişe, zühd ve dünyadan kesilmekte Fatıma daha ileridir.” buyurmuştur.
Bazı doğru yoldan ayrılanlar kendisine iftira etmektedirler. Hazret-i Ali’yi sevmezdi diyorlar. Halbuki; “Ali’yi sevmek imandandır.” hadis-i şerifini, hazret-i Aişe haber vermiştir. Böylece onu sevdiğini ve herkesin de sevmesi lazım geldiğini bildirmiştir.
Hazret-i Aişe validemiz bütün İslam ilimlerine vakıf müctehid, edib, zühd ve vera sahibiydi. Resul-i ekrem efendimizden (sallallahü aleyhi ve sellem) 2210 hadis-i şerif rivayet etmiştir. Kendisinden de Eshab-ı kiram ve Tabiin’den bir çokları hadis-i şerif nakletmişlerdir.
Hazret-i Aişe’nin üstünlüğünü ve faziletini bildiren pekçok hadis-i şerif vardır. Bunlardan bazıları:
Aişe, Cennet’te de benim zevcemdir.
Resulullah’a en çok kimi seviyorsunuz? diye sorulunca; “Aişe’yi!” buyurdu. Erkeklerden kimi seviyorsun? denilince; “Aişe’nin babasını.” buyurdu.
Ya Aişe! Allahü teala sana iyilikler versin! Beni sevindirdiğin gibi, seni sevindiremedim.
Hazret-i Aişe’nin, Peygamberimizden rivayet ettiği hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:
Ey Aişe! Allahü teala kullarına lutf ile muamele edicidir. Her işte yumuşak davranılmasını sever.
Ey Aişe! Yumuşak ol; zira Allahü teala bir ev halkına iyilik murad ederse, onlara yumuşaklık kapısını gösterir.
Ey Aişe! Sana birisi istemeden bir şey verirse, kabul et, çünkü o, Allahü tealanın sana gönderdiği bir rızıktır.
Ey Aişe! Hiç hayasız söz söylediğimi işittin mi? Kıyamet gününde Allah katında en kötü insan, kötülüğünden kaçarak insanların terk ettiği kimsedir.
AJAN
Alm. Spion (m), Vertreter (m), Agent (m), Fr. Espion (m), représentateur, agent, İng. Spy, Representative, Agent. Siyasette ve milletlerarası münasebetlerde bir partinin veya siyasi grubun mensubu veya bir ülkenin vatandaşı iken, karşı tarafa veya düşmana hizmet eden kimse. Ticari ilişkilerde alıcının veya satıcının işlerini takib ve menfaatlerini muhafaza maksadıyla faaliyet gösteren kişi veya firma. (Bkz. Acente). Ayrıca, ülkelerin kendi elemanlarından istihbarat veya bozgunculuk için karşı ülkelere gönderdikleri kişilere, Beden Terbiyesi bölgelerinde bir spor dalının resmi üyelerine, Deniz Müsadere Mahkemesinde devleti temsil edenlere ve bir kurumun diğer kurum nezdindeki temsilcilerinin hepsine de ajan denir.
Bir güvenlik örgütünün bazı şeyleri ortaya çıkarmak veya yıkıcı bir örgütün karşı taraf örgütlerinin içine soktuğu ve onları bazı eylem ve beyanlar için teşvik eden, kışkırtan ajanlarına da ajan provokatör denir.
Milletlerarası uyuşmazlıkları barışçı yollarla halletme sözleşmesi statüsünün 62. maddesi ile Milletlerarası Daimi Adalet Divanı statüsünün 42. maddesi, tarafların divan önünde ajan ile temsil edileceğini hükme bağlamaktadır.
Ajanlar, hükumetleri adına dava açmak, savunma yapmak ve yaptırmak, her türlü bildirimlerde bulunmak ve mahkemede hükumeti adına yapılan her türlü bildirimi kabul etmeye yetkilidirler.
AJANS
Alm. Nachrichtendienst (m), Fr. Agence d’informations, İng. News agency. Dünya ve ülke çapında cereyan eden siyasi, ekonomik, ticari vs. hadiseleri gazete, basın yayın organları yanında, öteki müşterilerine ulaştırmak için haber toplama işlemlerini yerine getiren ve her türlü masraflarını abonelerine haber satarak karşılayan özel veya yarı resmi kuruluşlar.
İlk haber ajansı “Charles Havas” tarafından Paris’te “Agence Havas” adıyla kurulmuştur.
Dünyanın önemli ajansları:
Amerika’da, Associated Press (AP) ve United Press İnternational (UPI).
Fransa’da, Agence France Press (AFP).
İngiltere’de, Press Association (Press Ass.), BBS, Reuter.
Rusya’da, Telegrafnoe Agenstvo Soyuza Soyetov (TASS).
İsviçre’de, Agence Telegrafique Suisse.
Türkiye’de, Anadolu Ajansı (AA).
Türkiye’deki önemli haber ajanslarından bazıları:
Anadolu Ajansı: Osmanlıların son zamanlarında kurulan “Osmanlı Telgraf Ajansı” ve Birinci Dünya Savaşının ilk yıllarında kurulan Milli Ajansın kapanmasından sonra 6 Nisan 1920’de kurulmuştur. Gayesi, o zamanki kurtuluş mücadelemizi ve davamızı bütün dünyaya anlatmaktı. Bugün ise yurt dışındaki ajanslarla ilgi kurarak aldığı haberleri basın ve radyolara dağıtmakla görevlidir.
Ajans terimi geniş manada değişik girdilerin te’mini veya belli işlerin yürütülmesinde aracılık yapan ticari birimleri ifade etmek için de kullanılır. Bunlardan en meşhuru reklam ajanslarıdır. Bunlar reklam verenin her türlü reklam işlerini üstlendikleri gibi sadece hazır reklamların yayın organlarına ulaştırılmasında da aracılık yapabilirler,
Ankara Ajansı: Kısaca “Anka” olarak bilinir. 3 Mart 1972’de kurulmuştur. 1977’de anonim şirket haline dönüşmüştür. Yurt içi ve yurt dışında büroları, temsilcilikleri vardır.
Ulusal Basın Ajansı: Kısaca “UBA” olarak tanınır. 11 Şubat 1980’de kuruldu. Yurtdışında bazı kuruluşların Türkiye temsilciliğini yapmaktadır.
Ajans ismiyle tanınan başka büyük kuruluşlara örnek olarak Atom Enerjisi Ajansı, Uzay Ajansı, Teknoloji Ajansı. Bazı basın ve yayın organları da kendi adlarına ajans kurarak faaliyet gösterirler. Bunlar belli konularda bilgiler toplayan birer haberleşme merkezidirler.
Dostları ilə paylaş: |