T. C. Varşova büYÜkelçİLİĞİ Tİcaret müŞAVİRLİĞİ

2. ÜLKE HAKKINDA GENEL BİLGİLER
2.1. Ülkenin Kısa Tarihçesi
Polonya sözcüğü, bugün Polonya olarak bilinen topraklarda Orta Çağın başlarında yaşayan Polan kabilelerinden kaynaklanmaktadır. 966 yılında Polan Dükü I. Mieszko Hristiyanlığı kabul etmiştir. 1025’te Piast hanedanından Boleslaw Chobry Polonya’nın ilk kralı olarak tahta oturmuştur. Piast hanedanının son kralı Büyük Kazimierz 14’ncü yüzyılda Polonya’yı büyük bir Merkezi Avrupa ülkesi haline getirmeyi başarmıştır. Piastları, Macar kökenli Polonya Kraliçesi Jadwiga ve eşi Büyük Litvanya Dükü Wladyslaw Jagiello tarafından kurulan Jagiello hanedanlığı takip etmiştir. Kraliçe Jadwiga, Polonya’yı Büyük Litvanya Dükalığı ile birleştirmiştir. İki yüzyıl devam eden bu ittifak, 1569’da, başkent Krakow şehri olmak üzere, İki Ulus Birliği’nin imzası ile güçlenmiştir. Jagiello yönetimi Polonya’nın altın çağı olmuş ve hem ekonomik hem de kültürel bir hamle dönemi yaşanmıştır. Ekonomi bilhassa Gdansk şehrinden deniz yolu ile yapılan tahıl ticaretine dayanmıştır. 1364 yılında, Krakow şehrinde Avrupa’nın halihazırdaki en eski üniversitesi olan Jagiello Üniversitesi kurulmuştur.
16’ncı yüzyılda, Jagiello hanedanından sonra, Avrupa için istisna ve bir ilk olan “soyluların demokrasisi” sistemi oluşturulmuştur. Polonya Parlamentosu, başka deyişle Sejm (seym şeklinde okunmakta olup, bugün de parlamento için aynı isim kullanılmaktadır), 15’nci yüzyılda kurulmuştur. 1573’ten itibaren, kral soylular arasından seçilmeye başlanmıştır. Bu sistem, yabancı hatta Lehçe konuşamayan soylulara kral olma yolunu açmıştır. Değişik etnik unsurlara gösterilen bu tolerans, 16’ncı yüzyıl din savaşlarına rağmen Polonya’yı, Katolik, Protestan, Ortodoks ve Musevilerin birlikte yaşadığı bir yapı haline getirmiştir.
17’nci yüzyılda dış politika önceliklerinin Merkezi Avrupa’dan doğuda Rusya ve kuzeyde Baltıklara doğru yönelmesi nedeniyle başkent Krakow’dan Varşova’ya taşınmıştır. Komşuların güçlenmesi ve “soyluların demokrasisi” sisteminin yozlaşmasıyla Polonya zayıflamaya başlamıştır. Böylece, Polonya, 18’nci yüzyılda Avusturya, Prusya ve Rusya’nın siyasi hedefi haline gelmiştir. 3 Mayıs 1791’de Sejm, ülkenin reformu için yazılı bir Anayasayı kabul etmiştir. Ancak, Anayasa reformları henüz tatbik edilmeden, 1793 yılında Rusya ve Prusya Polonya topraklarını paylaşmışlar, bu ülkelere bilahare Avusturya da katılmıştır. Bu tarihten sonraki 123 yıl boyunca, Polonya dünya haritasından silinmiştir.
Polonya, Birinci Dünya Savaşının sonunda, 1918 yılında, bağımsız bir devlet olarak yeniden tarih sahnesine çıkmıştır. Ancak, Polonya, 20’nci yüzyılda, Stalin Rusyası ve Hitler Almanyası ile, başka deyişle iki totaliter devletle mücadele etme durumunda kalmıştır. 1920 yılında Radzymin (Vistül’de Mucize olarak da bilinmektedir) savaşında Sovyet ordusuna karşı mücadele verilmiştir. 1920-1930 yıllları arasındaki dönem, bir yüzyıldan fazla süren parçalanma ertesinde, devletin bir toparlanma çabasında olduğu dönemdir.

Polonya İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası ve Sovyetler Birliği tarafından işgal edilmiş, 6 yıl kadar süren Alman hakimiyeti boyunca Museviler başta olmak üzere yaklaşık 3 Milyon kişi toplama kamplarında hayatını kaybetmiş, binlerce kişi de Sovyet çalışma kamplarına gönderilmiştir. Polonya, bağımsız bir toprağı olmamasına rağmen Nazi Almanyasına karşı koalisyonun önemli bir müttefiki olmuştur. Polonya ordusuna ait birlikler değişik cephelerde çarpışırken, yeraltı örgütleri de yoğun çaba sarfetmiştir. Bununla birlikte, Yalta Konferansında Churchill, Roosevelt ve Stalin arasında imzalanan anlaşma sonucunda Polonya, kendisini Sovyetler Birliği’nin hakimiyeti altında bulmuştur. Polonya, II. Dünya Savaşı’ndan, yerle bir olmuş şehirler, 6 Milyon insan kaybı (yaklaşık 3 Milyonu Musevilerden oluşmaktadır) ve büyük toprak kaybı (doğu toprakları kaybedilirken, 1945’ten önce Almanya’ya ait olan bazı bölgeler Polonya’ya verilmiştir) ile çıkmıştır.

Sovyetler Birliği nüfuzu alanındaki Polonya Halk Cumhuriyeti 1945 yılından sonra kurulmuştur. Komünistler, seçimlerdeki bazı hileli yöntemlerle muhaliflerini bertaraf etmişlerdir. Sovyet etkisi altındaki Polonya hükümeti ekonominin bağımsızlığı adına Marshall Planına dahil olmayı reddetmiştir. Böylece, diğer Sovyet devletlerinde olduğu gibi, işletmelerin millileştirilmesi, büyük ve orta ölçekli sanayi tesislerinin kapatılması ve merkezi planlama süreci başlamıştır. Bununla birlikte, Polonya, tarımın kollektifleştirilmesi ile küçük ticaret ve zanaat kollarının kapatılmasına karşı koyabilmiştir. Ayrıca, devlet yapısına dahil edilmesi başarılamayan Katolik kilisesi özgürlük bakımından bir hareket noktası olmuştur.
Her türlü sansür ve baskıya rağmen, Polonya, bazı konularda nisbeten özgür kalmayı başarmıştır. Demokrasinin olmayışı, siyasi izolasyon ve ekonomik krizler yoğun protestolara neden olmuştur. Haziran 1956’daki işçi protestoları komünist parti içindeki kontrolün Stalin yanlısı bir ekibe geçmesiyle sonuçlanmıştır. 1968 ve 1970 yıllarındaki protestolar, hapishanelerin dolması, öğrencilerin üniversitelerden atılması ve sürgünlerle neticelenmiştir.
1978 yılında Krakow Kardinali Karol Wojtyla’nın II. Jean Paul ismiyle Papa seçilmesi ve 1979 yılında Polonya’ya yaptığı ilk ziyaret, halk direnişinin ve komünizme karşı görüşü tesis eden elitlerin moral sembolü olmuştur. 1980 yılı Ağustos ayında ekonomik güçlükler nedeniyle kıyı şehirlerinde grevler başlamıştır. Elektrik teknisyeni Lech Walesa, Gdansk’ta tersanelerde çalışan işçilerin grevine katılmış, bu hareket pek çok entellektüelin de desteğini almıştır. Bu gelişmeler, komünist dönem için sonun başlangıcı niteliğindedir. Eylül 1980’de Sovyet Bloku ülkelerindeki ilk bağımsız sendika olan Dayanışma Sendikası kurulmuştur. Sovyetler Birliği’nin baskısı ile Polonya İşçi Partisinin kontrolü askeri bir gruba geçmiş ve Aralık 1981’de sıkıyönetim ilan edilmiştir.
1988 yılında uluslararası gelişmelerin (bilhassa Gorbachov’un SSCB’deki reformları) tesiri ve Polonya içinde ekonominin çöküşü ve grevler neticesinde, yönetimdeki güçler muhaliflerle görüşmeye karar vermişlerdir. Şubat 1989’da, savaş sonrası Polonya tarihinde ilk defa, hükümet ve demokratik muhalefetin temsilcileri birlikte masaya oturmuşlardır. Haziran 1989’da yapılan ve muhalefetin de iştirak ettiği parlamento seçimleri Tadeusz Mazowiecki öncülüğündeki Dayanışma hükümetinin zaferiyle sonuçlanmıştır. Sonraki bir kaç ay içinde Berlin duvarının yıkılması ve SSCB’nin çöküşü “soğuk savaş” döneminin sonu olmuş ve Polonya demokratik ülkeler arenasına yeniden çıkmıştır.

1990 yılında, Mazowiecki Hükümeti, Leszek Balcerowicz tarafından önerilen kapsamlı ekonomik reformları başlatmış ve Aralık 1990’da Lech Walesa Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Varşova Paktı’nın dağılması ve Sovyet ordusunun 1993 yılında çekilmesi ile Polonya’ya Batı Avrupa yolu açılmıştır. Polonya’nın Batı Avrupa ile ilişkileri 1999 yılında NATO üyeliği ve 2004 yılında AB üyeliği ile sonuçlanmıştır.

2.2. Siyasi ve İdari Durum
2.2.1. Yasama
Polonya, demokratik, iki meclisli parlamentoyu haiz, çok partili bir cumhuriyettir. Bağımsızlık, demokrasi, siyasi çoğulculuk, siyasi partilerin özgürlüğü, hukukun üstünlüğü, güçler ayrılığı, kişilerin özgürlüğü gibi değerler 1997 yılında ulusal referandumla kabul edilen Anayasa ile hukuk sistemine dahil edilmiştir.
İki meclisli Parlamento [Sejm-460 üyeli ve Senato-100 üyeli] 4 yılda bir yapılan seçimle işbaşına gelmektedir. Nisbi temsil esasına göre seçilen üyelerden oluşan Sejm, yasaları ihdas etmek ve kamu kurumlarının faaliyetlerini izlemekle yükümlüdür. Senato, her ilden 2 ila 4 arasında olmak üzere basit çoğunluk esasına göre seçilen temsilcileri ihtiva etmektedir.
Son parlamento genel seçimleri 21 Ekim 2007 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Sejm ve Senato hakkında ilave bilgi www.sejm.gov.pl ve www.senat.gov.pl adreslerinden temin edilebilmektedir.

Polonya’da cumhurbaşkanı 5 yıllık süre için doğrudan seçimle işbaşına gelmektedir. Son olarak, 9 ve 23 Ekim 2005 tarihlerinde iki turlu olarak yapılan cumhurbaşkanlığı seçimleri neticesinde Hukuk ve Adalet Partisi lideri ve Varşova Belediye Başkanı Lech Kaczynski % 54,04 oyla yeni Cumhurbaşkanı olarak 23 Aralık 2005 tarihinde görevine başlamıştır. Cumhurbaşkanı Lech Kaczynski’nin 10 Nisan 2010 tarihinde Rusya’nın Smolensk kentindeki uçak kazasında hayatını kaybetmesinin ardından yeni Cumhurbaşkanı seçiminin 2010 yılı Haziran ayında yapılması beklenmektedir.

2.2.2. Yürütme

Başbakan ve Başbakanın önereceği diğer Bakanlar Cumhurbaşkanı tarafından atanmaktadır. 21 Ekim 2007 tarihinde gerçekleştirilen parlamento genel seçimlerinden sonra Sivil Platform ve Polonya Halk Partisi tarafından merkez sağ eğilimli bir koaliasyon hükümeti kurulmuş ve Sivil Platform lideri Donald Tusk 16 Kasım 2007 tarihinde yemin ederek Başbakan olmuş, Polonya Halk partisi lideri Waldemar Pawlak ise Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı görevini üstlenmiştir.

Hükümet üyeleri ve özgeçmişleri hakkındaki bilgilere http://www.premier.gov.pl/english/s.php?id=782 internet adresinden ulaşılması mümkündür.

2.2.3. Yargı
Yargı erki bağımsız mahkemeler tarafından kullanılmaktadır.
2.2.4. Mahalli İdari Birimler
1999 yılında yapılan idari reformla, Polonya, 16 il (voivodship-province), 379 ilçe (poviat-district), 2478 kaza (gmina-communes)’ya bölünmüştür.
Mahalli idareler hakkındaki ayrıntılı bilgiye http://www.paiz.gov.pl/polish_regions internet bağlantısından ulaşılabilmektedir.


2.3.Coğrafi Bilgiler ve Nüfus
2.3.1. Coğrafi Konumu, Yer Şekilleri, Akarsular ve Göller, İklim-Bitki Örtüsü
Polonya Avrupa’nın 10’uncu, AB’nin 7’nci büyük ülkesidir. Yüzölçümü 312.685 kilometrekaredir. Batısında Almanya, Güneybatısında Çek Cumhuriyeti, Güneyinde Slovakya, Doğusunda Litvanya, Belarus, Ukrayna ve kuzeyinde Rusya Fedarasyonuna ait Kaliningrad ile çevrilidir. 790 km Çek Cumhuriyeti, 541 km Slovakya, 535 km Ukrayna, 467 km Almanya, 418 km Belarus, 210 km Kaliningrad, 104 km Litvanya ile olmak üzere toplam 1.163 kilometrelik sınırı bulunmaktadır. Kuzeyde Baltık denizi boyunca 520 kilometrelik bir kıyı şeridi mevcuttur. Batıda Oder ve Neisse nehirleri, Doğuda Bug nehri, Güneybatıda Südet dağları ve Güneydoğuda Karpat dağları ülkenin doğal sınırlarını oluşturmaktadır.
Deniz seviyesinin 300 metre üstü ölçüt olarak alındığında Polonya’nın % 91,3’ünün yüksekliği bu seviyenin altında kalmaktadır. Ülkenin en yüksek noktası 2.499 metre ile Tatra sıradağlarındaki Rysy Dağıdır. En alçak noktası ise, Raczki Elblaskie köyü olup, deniz seviyesinin 1,8 metre altındadır.
Polonya’nın en uzun nehri 1.047 km ile Vistül nehridir.Vistül nehrini, 854 km uzunluğundaki Oder, 808 km’lik Warta ve 772 km’lik Bug nehirleri takip etmektedir. Polonya’da alanı bir hektarın üzerinde 9.300 adet göl bulunmaktadır. Mazuria göller bölgesindeki Sniardwy gölü 11.383 hektarla ülkenin en büyük gölüdür.
Polonya’nın % 28’i ormanlarla kaplıdır. Orman ağaçları arasında, çam, meşe, huş ve üvez en önemli türlerdir. 2250 tür tohumlu bitki, 630 tür yosun, 1.200 tür liken, 1.500 tür mantar Polonya florasını oluşturmaktadır.
Polonya’nın iklimi karasal olup, kışlar soğuk, yazlar ise sıcak geçmektedir.

2.3.2. Nüfus (Nüfus yapısı, nüfus artışı, yaşlara göre dağılımı, ülke içi dağılımı)
2009 yılı sonu itibariyle, Polonya’nın nüfusu 38.172 bindir. Bu sayının 18.435 bini erkek, 19.737 bini kadındır. Nüfusun % 61,3’ü şehirlerde, %38,7’si kırsal bölgelerde yaşamaktadır.

Nüfusun Yapısı

Çalışma Öncesi Yaş Grubu (0-18 yaş)	7.416.100
Çalışma Yaşındakiler (Erkekler için 18-64 yaş, kadınlar için 18-59 yaş)	24.566.038
Çalışma Yaşının Üzerindekiler	6.133.771
Eğitim Çağındakiler (0-24 yaş)	11.664.286

Nüfusun İllere (Voyvodalık) Göre Dağılımı (1.000)

Dolnoslaskie	2.876,6
Kujawsko-Pomorskie	2.069,1
Lubelskie	2.157,2
Lubuskie	1.010,0
Lodzkie	2.541,8
Malopolskie	3.298,3
Mazowieckie (Varşova’nın bulunduğu il)	5.222,2
Opolskie	1.031,1
Podkarpackie	2.107,1
Podlaskie	1.189,7
Pomorskie	2.230,1
Slaskie	4.640,7
Swietokrzyskie	1.270,1
Warminsko-Mazurskie	1.427,1
Wielkopolskie	3.408,3
Zachodniopomorskie	1.693,2

2.3.3. Çalışma ve İşgücü (Yıllara göre çalışan nüfus, sektörel dağılım, haftalık çalışma saatleri, ücretler, v.b.)
Çalışan Nüfusun Başlıca Sektörlere Göre Dağılımı (% istihdam)

Yıl	Tarım ve Balıkçılık	Sanayi ve İnşaat	Hizmetler
2004	16,9	27,6	55,5
2005	16,6	27,4	55,9
2006	16,2	27,9	55,8
2007	15,6	28,5	55,9
2008	15,3	28,2	56,6

Yüksek işsizlik, Polonya ekonomisinde büyük sorun yaratmaya devam etmektedir. 2000-2003 yılları arasında en yüksek seviyelerine ulaşan işsizlik genç ve nitelikli işgücünün yurtdışına göçü ile sonuçlanmış ve resmi rakamlara göre 2 milyonu aşan kişi Batı Avrupa ülkelerine göç etmiştir. Bununla beraber, Polonya’nın AB üyeliği ile irlikte imalat sanayiine yönelik yabancı sermaye yatırımları ve AB fonlarıyla desteklenen kapsamlı alt yapı projeleri beraberinde yüksek büyüme hızları ve yeni istihdam imkanları yaratmıştır. Nitekim, 2002 yılında %2 0 olan işsizlik oranı 2008 yılında % 7.1’e inmiş, Batı Avrupadaki Polonyalı işgücün de yurda dönüş eğilimi başlamıştır. Polonya’nın işgücü 2007 ve 2008 yıllarında sırasıyla % 4.2 ve % 3.7 oranlarında büyümüş ve 2009 yılı başı itibarıyla 14.0 Milyona ulaşmıştır. 2008 yılında istihdamın en fazla arttığı sektörler ise inşaat (% 9), ticaret (% 8) emlak ve danışmanlık (% 7.8) ve mali hizmetler (% 7.4) olmuştur. Özellikle işgücü yoğun hizmet sektöründe artan üretim ve ekonomik büyüme işgücü piyasasında olumlu katkıda bulunmuştur. Bununla beraber, 2009 yılında yaşanan küresel mali kriz istihdam koşullarını yeniden kötüleşmiştir. Özellikle imalat sanayiinden ve hizmetler sektöründeki olumsuzluklar nedeniyle Polonya’nın 2009 yılı işsizlik oranı % 11,9’a çıkmıştır. 2010 yılının ilk çeyreğinde işsizlik artmaya devam etmiş ancak, ikinci çeyrekten itibaren göstergeler olumlu yöne dönüşmüştür. İşsizliğin en fazla, en genç ile en yaşlı işgücü arasında görülmesi, ayrıca, işsiz nüfusun en az nitelikli nüfus olması sorunun çözümünü zorlaştırmaktadır.

Ortalama işgücü maliyeti vergi yükü nedeniyle halen görece yüksektir. Büyük şehirlerlerdeki ücretler, diğer bölgelere nazaran daha yüksektir. Ayrıca, sanayi bakımından gelişmiş bölgelerdeki ücretlerin tarımın daha büyük paya sahip olduğu doğu ve kuzey Polonya’ya oranla yüksek olduğu görülmektedir.
Bazı Sektörlerdeki 2009 YılıOrtalama Brüt Ücretler (Zloti)

Ülke Ortalaması	3.325
Madencilik	5.718
İmalat Sanayii	2.989
Gıda Sanayii	2.759
Tekstil Sanayii	2.222
İnşaat	3.463
Ticaret	3.050
Ulaştırma	3.250
Enformasyon, Bilim ve Teknik	5,942
İdari ve Destek Hizmetleri	2,057

Çalışma saaatleri, bir gün içinde 8 saati, 5 günlük bir çalışma haftası içinde 40 saati geçememektedir.Bununla birlikte, insan yaşam ve sağlığını koruma, bekçilik etme yahut ilk yardım gibi hizmetlerde fazla mesai yapılması mümkündür. Ancak, fazla mesai, iş akdinde başka türlü öngörülmedikçe, bir takvim yılı içinde 150 saatten fazla olamamaktadır. 10 yıldan az çalışanların 20 gün, 10 yıl ve üzerinde çalışmış olanlar için 26 gün yıllık izin imkanı bulunmaktadır.

Polonya’da işgücünün niteliği, temin edilebilirliği ve maliyeti illere gore büyük farklılıklar göstermektedir. En pahalı işgücü Varşova’nın da yer aldığı Mazowieckie ilinde (ortalama 4.371 Zloti), en ucuz işgücü ise ülkenin Güneybatısındaki Podkarpackie ilinde (ortalama 2.827 Zloti) yer almakta ve aradaki maliyet farkı çoğu durumlarda %30’u aşabilmektedir.

2.3.4. Eğitim
Polonya’nın 15 ve üzeri yaşlardaki nüfusunun % 99’u okur-yazar olup, 9 yıllık temel eğitim zorunludur. Zorunlu eğitim ilk aşamada 6 yıllık ilk okulu ve bunu mütekip 3 yıllık orta okulu (gymnasium) kapsamaktadır. Zorunlu eğitimdem sonrasında öğrencilerin tercihe lise veya meslek okullarına gitme imkanları vardır. Yüksek öğrenim kurumlarına kabul lise veya teknik okul bitirme sınavı (magisterium) sonuçlarına göre yapılmaktadır. Polonya’da halen büyük bölümü özel olmak üzere 500 kadar üniversite veya yüksek öğrenim kurumu mevcuttur. Varşova, Krakow-Jagiellonia ve Poznan Teknoloji Üniversiteleri uluslararası alanda tanınmış üniversiteler arasında bulunmaktadır. Polonya’da yabancı üniversite diplomalarının denkliği ve mesleki yeterliğe ilişkin bilgilerin http://www.buwiwm.edu.pl/rec/ internet adresinden temini mümkün bulunmaktadır. Polonya, OECD Uluslarası Öğrenci Değerlendirme Programına göre dünyada en yi eğitim veren 23’üncü ülke konumundadır. Eğitim harcamalarının GSYİH’ya oranı %5.5 civarındadır. Polonya’da halen uluslarası kabul gören 40’ın üzerinde araştırma ve geliştirme merkezi bulunmakta olup, bu merkezlerde yaklaşık 4.500 bilim adamı istihdam edilmektedir. Uluslararası şirketler, araştırma ve geliştirmeye yönelik faaliyetleri için giderek artan bir şekilde Polonya’yı tercih etmektedirler. Meslek liseleri, Polonya’da özellikle mekanik ve elektronik sektörlerine nitelikli işgici sağlanmasında önemli başarılar kaydetmekte, bu husus yabancı sermaye yatırımlarının çekilmesinde de rol oynamaktadır.

2.3.5. Sosyal Güvenlik
Polonya’da çalışma hayatına ilişkin hususlar Polonya iş Kanunu ile belirlenmiş olup, işverenin çalışanları ile iş akdi imzalanması zorunludur. İş akdinin Polonya iş kanunda belirtilenden daha elverişsiz koşullar içermesi halinde iş kanunun lehteki hükümleri uygulanır. Polonya’da geçerli iş akitlerine ilişkin yönlendirici bilgiler ile çalışma koşullarının ana unsurlarına Polonya Enformasyon ve Yabancı Yatırımlar Ajansı’nın http://www.paiz.gov.pl/index/?id=fb8e51c5c713f2aaf71f62e03c5298db internet adresinden ulaşılması mümkün bulunmaktadır. Polonya’da ödenmesi zorunlu sosyal güvenlik primleri şu şekildedir:

İşçi ve İşveren Tarafından Ödenen Sosyal Güvenlik Primleri

Sigortanın Türü	Prim Yüzdesi	İşveren Payı (%)	İşçi Payı (%)
Emeklilik	Maaşın % 19,52’si	9,76	9,76
Engellilik	Maaşın % 6’sı	4,5	1,5
Kaza	Mesleki risk durumuna göre maaşın %0,67 ila %3,60’ı	0,67-3,60	-
Hastalık	Maaşın % 2,45	-	2,45
Çalışma Fonu	Maaşın % 2,45’i	2,45	-
İşçi Hakları Garanti Fonu	Maaşın % 0,10’u	0,10	-

İşveren, ayrıca, çalışan sayısı, ortalama maaş ve çalıştırılan engelli sayısına göre Engelliler Devlet Fonu (PFRON)’na da prim ödemekle mükelleftir. Hastalık nedeniyle işe gidilmemesi durumunda, işveren, ilk 33 gün boyunca maaşın % 80’ini (hamilelik durumunda % 100) karşılamak durumundadır.

Asgari ücret, 2010 yılı için 1.317 Zloti olarak belirlenmiştir. Bu meblağ, Polonya’da özel sektörde ödenen ortalama ücretin yaklaşık % 40’ına karşılık gelmektedir. Ancak, 10 Ekim 2002 tarihli Yasa çerçevesinde, işçinin ilk çalışma yılında bu ücretin % 80’i (1.053,6 Zloti) asgari ücret olarak ödenebilmektedir.