Talâk kelimesi hem tek taraflı irade bayanıyla yapılan boşama, hem tarafların anlaşarak evlilik birliğine son vermeleri, hem de mahkeme kararıyla meydana gelen boşanma anlamlarına gelmekle birlikte



Yüklə 445 b.
səhifə4/12
tarix25.07.2018
ölçüsü445 b.
#57798
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12

Hanefîlerle Hanbelîlere göre kurû, üç tam ay halini ifade eder. Buna göre boşanma iddetinin belirlenmesi şöyle olur: Kadın temiz günlerinde boşanmışsa, üçüncü ay halinden temizlenince iddetini tamamlamış olur. Hayızlı olduğu günlerde boşanmışsa, içinde boşandığı ilk hayız dışındaki üçüncü hayzın sonunda iddeti bitmiş bulunur.

  • Şafiî ve Mâlikîlere göre ise kurû', boşanan kadının temiz günlerini ifade eder. Buna göre, kadın temiz günlerinde boşanmışsa, içinde boşandığı temizlik kısa bir süre bile sürse bir tam temizlik dönemi sayılır, bunun dışında iki temizlik süresi daha bekledikten sonra üçüncü temizlik döneminin sonunda iddet biter. Hayız günlerinde boşanmışsa üç temizlik süresi bütün olarak gerçekleşir.



  • 4 - Küçüklerin ve Yaşlıların İddeti:

    • 4 - Küçüklerin ve Yaşlıların İddeti:

    • Ergin olmayan veya belirli bir yaşı geçtiği için hayızdan kesilmiş veya yaratılıştan hayız görmeyen kadının iddeti üç aydan ibarettir. 5 - Kocası Kaybolan Kadının İddeti:

    • Kaybolan ve yaşayıp yaşamadığı bilinmeyen kimseye "mefkûd" denir. Evden çıkıp giden bir

    • daha dönmeyen, dış ülkeye giden ve kendisinden hiçbir haber alınamayan, savaşa katılan fakat

    • bütün gaziler döndüğü halde dönmeyen kimse bu niteliktedir.

    • Hanefîlere göre normal şartlarda kaybolan kimse kesin olarak öldüğü bilinmedikçe sağ kabul

    • edilir ve eşi iddet beklemez. Bu durum, beldesindeki aynı yaşta olan akranı olan erkekler vefat

    • edinceye kadar sürer. Ancak böyle bir kadın, kocasının ölüm haberini veya kendisini boşadığını

    • güvenilir bir kimseden ya da yazılı bir belgeden öğrenmiş bulunursa dört ay on gün iddet bekler ve yeniden evlenebilir. Şâfiîler de bu görüştedir.

    • Mâlikî ve Hanbelîlere göre, kaybolan kişinin hayatından haber alınmasından ümit kesildiği

    • tarihten itibaren dört yıl beklenir. Bundan sonra eşi mahkemeye başvurup kayıplığın tesbitini ve

    • ayrılık kararı verilmesini isteyebilir. Hâkim, eşleri ayırırsa kadın dört ay on gün ölüm iddeti bekler.

    • Ancak kaybolan kişi yetmiş yaşına ulaşmadıkça malları üzerinde miras cereyan etmez.

    • Osmanlı Devleti uygulamasında kaybolan erkeğin eşinin uzun yıllar onun nikâhı altında

    • kalması ve başkası ile evlenememesi, aleyhine güçlük sayılmış ve Osmanlı Hukuk-ı Aile

    • Kararnamesi'nin 127 nci maddesinde Mâlikî mezhebine uyulmuştur.



    Diğer yandan kaybolma savaşta olur, savaşa katılan asker ve esirlerin dönüşünden itibaren bir yıl süreyle dönmezse eşinin başvurusu üzerine İslâm hakimi evliliğe son verir. Kadın ölüm iddetini bekleyip başkası ile evlenebilir. Bu evlilikten sonra, kaybolan kişi çıkar gelirse ikinci evlilik feshedilemez. Fakat kadın İslâm hâkiminden ayrılık kararı almadan evlenir ve bundan sonra eski kocası ortaya çıkarsa ikinci evlilik münfesih olur.

    • Diğer yandan kaybolma savaşta olur, savaşa katılan asker ve esirlerin dönüşünden itibaren bir yıl süreyle dönmezse eşinin başvurusu üzerine İslâm hakimi evliliğe son verir. Kadın ölüm iddetini bekleyip başkası ile evlenebilir. Bu evlilikten sonra, kaybolan kişi çıkar gelirse ikinci evlilik feshedilemez. Fakat kadın İslâm hâkiminden ayrılık kararı almadan evlenir ve bundan sonra eski kocası ortaya çıkarsa ikinci evlilik münfesih olur.

    • 6 - Gayri Müslim Kadınların İddeti:

    • Müslüman bir erkekle evli bulunan hıristiyan veya yahudi kadını iddet konusunda müslüman kadın gibidir. Buna göre, müslüman bir kadın evlilik sona erince hangi süre ve ölçülerde iddet beklerse müslümanla evli bulunan ehl-i kitap kadın da aynı ölçüde iddete tabi bulunur.

    • (Erkeğin İddeti:

    • İddet esas itibariyle kadının beklemek zorunda olduğu süre olmakla birlikte, bazı durumlarda erkeğin de iddet beklemesi gerekir.

    • Erkek, boşandığı eşinin kız kardeşi, halası, teyzesi veya yeğenleriyle evlenmek istemesi halinde, boşadığı eşinin iddetini tamamlamasını bekler.



    İDDETTE ÖZEL DURUMLAR

    • İDDETTE ÖZEL DURUMLAR

    • 1) Boşama İddetinin Ölüm İddetine Dönüşmesi:

    • Ric'î talakla boşanan kadın, iddet beklerken kocası ölse, iddeti "ölüm iddeti"ne dönüşür. Çünkü ric'î talakla boşanan kadın iddet süresince evlilik bağı altında sayılır ve kocasının ölümü ile önceki iddet ve iddet nafakası düşer.

    • Koca, eşini bâin (kesin) talakla boşar ve eşi iddet beklerken de kendisi vefat etmiş bulunursa, bu durumda onun iddeti ölüm iddetine dönüşmez ve boşama iddetini tamamlamakla yetinir. Çünkü bâin boşama sonunda kocası ile evlilik bağı kesilmiştir.

    • 2) İki İddetten Uzun Süreli Olanı Esas Almak:

    • Ölüm hastası olan koca, karısını mirastan mahrum etmek için boşar ve eşi iddet beklerken de kendisi vefat etmiş bulunursa, kadın boşama veya ölüm iddetinden hangisinin süresi daha uzun ise bu iddete tabi olur. Şöyle ki; kocasının ölüm tarihinden itibaren dört ay on gün bekler, eğer bu süre içinde ay hali olmamışsa, bundan sonra üç ay hali oluncaya kadar iddete devam eder. Çünkü kadın, boşamayı kötüye kullanan kocasından miras alınca, evliliklerinin hükmen devam ettiği kabul edilir. Bu görüş Ebû Hanîfe, Muhammed eş-Şeybânî ve Ahmed İbn Hanbel'e aittir. Ebû Yûsuf, Şafiî ve İmam Mâlik'e göre ölüm hastasının boşadığı böyle bir kadın iki iddetten uzun olanını değil, boşama iddetini beklemekle yetinir. Çünkü kocası ölmüş olup, artık kadın onun karısı sayılmaz, sadece kötüye kullanılan bir haktan dolayı miras hakkı söz konusu olur.



    Boşama lafızlarına ve karşılaşılacak sorulara cevaplar

    1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   12




    Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
    rəhbərliyinə müraciət

    gir | qeydiyyatdan keç
        Ana səhifə


    yükləyin