* *
*
"Bir zaman geldi, Uygurlar ve onlara bağlı etraftaki kavimler, atların kişnemesinden, develerin bağırmasından, vahşî hayvanların ve köpeklerin ulumasından, sığırların böğürmesinden, koyun ve keçilerin melemesinden, kuşların ötmesinden, çocukların ağlamasından, velhasıl her şeyden 'göç, göç' sesi duymaya başladılar. Bunun üzerine yerlerinden kalktılar. Kondukları her yerde aynı sesi duydular." (Öztürk 1988: 121).
Cüveynî'nin 13. yüzyılda anlattığı bu efsane, Uygurların 840'taki büyük göçüyle ilgilidir. 840'ta çok şey değişti. 1000 yılı aşkın bir süreden beri Büyük Türk Kağanlığı'nın merkezi olan Orhun bölgesi artık merkez olmaktan çıktı; Kırgızların elinde Türklerin uç bölgelerinden biri hâline geldi; bir süre sonra da Moğolların eline geçti.
839 kışındaki büyük kıtlıktan sonra, Uygurların kendi adamlarından Külüg Baga'nın komutanlık ettiği 100 000 kişilik Kırgız ordusu 840'ta Ordu Balık'ı yakıp Uygurları katliamdan geçirdiği zaman dört bir yana göç eden Uygur boylan arasında Yağmalar da vardı. Yağmalar güneybatıya giden ve Turfan, Karaşar, Hoço, Beşbalık bölgesine yerleşen 15 boydan biri olmalıdır. Onlan muhtemelen daha batıya gitmişler; Kâşgar ve civarına yerleşmişlerdir. 10. yüzyılda yazılmış olan Hudûdu'1-Âlem, Yağma ülkesinin doğusunda Tokuzguzların (Uygurların), batısında Kartukların bulunduğunu kaydeder (Şeşen 1998: 63) ki bu bölge tam tamına Kâşgar ve civarıdır. Yine Hudûdu' 1-Âlem' e göre Yağmaların "hükümdarları Toguzguz hükümdarları aile-sindendir." (Şeşen 1998: 63). Mücmelü't-Tevârîh'e göre de "Yağma padişahına Buğra Han derler." (Şeşen 1998: 35).
V.V. Barthold Yağmaların, Dokuz Oğuzların bir kolu olduğunu ve Dokuz Oğuz başbuğlarının da Karahanlılar olduğunu kabul eder; ancak ona
TÜRK DİLİ TARİHİ 291
göre Kartukların, Karahanhlar ülkesinde çok önemli yeri vardır (Barthold 1990: 273).
Karahanlı hakanlarının hangi Türk boyundan çıktığı öteden beri tarihçiler arasında tartışılmıştır. En çok tartışılan tezler Karluk ve Yağma tezleridir. İkinci teze göre Karahanlı hakanları Yağmalar üzerinden Dokuz Oğuzlara yani Uygurlara dayanmaktadır. Barthol da Karlukların Karahanlı ülkesindeki önemini vurgulamakla beraber Yağma tezini kabul etmektedir.
Yağma tezini kabul eden diğer bir tarihçi Zeki Velidî Togandır. Ona göre de Karahanhlar Yağmalara, Yağmalar da Dokuz Oğuzlara dayanır. Ancak Togan, Dokuz Oğuzların da Köktürkler gibi Aşina sülâlesinden indiği görüşünü buna ilâve eder (Togan 1981: 430).
Karahanlı tarihçisi Reşat Genç de Yağma tezini kabul edenlerdendir. O-na göre Hudûdu'l-Âlem'de yer alan, Kâşgar'ın Yağmaların elinde bulunması ve Yağma hükümdarlarının, Tokuzguz hükümdar ailesinden gelmesi şeklindeki kayıt, bu konuda hiçbir tereddüde yer bırakmaz. Hele Mücmel'deki, Yağma hükümdarlarına Buğra Han denildiği kaydı bu konudaki "en kuvvetli delildir. Çünkü tarih boyunca Karahanlılardan başka hiçbir Türk devletinde hükümdarların Buğra-Han unvanını kullandıkları görülmemektedir (Genç 2002: 695).
Karluk tezinin en büyük savunucusu Omeljan Pritsaktır. Ona göre öteden beri Uygurlarla hâkimiyet mücadelesi içinde olan Kartuklar, 840 yılında Orhun Uygurlarının yıkılması üzerine kendilerini kağanlığın meşru halefi saymışlar ve kağanlıklarını ilân etmişlerdir (Pritsak 1997: 252). İbrahim Kafesoğlu da Pritsak'la aynı görüştedir (Kafesoğlu 1996: 139). Peter Golden de "840 yılındaki olayların ardından Karluk yabgusu kağanlık iddiasını öne sürmüş olabilir." diyerek bu fikre katılmaktadır (Golden 2002: 163). Golden bu konuda özellikle Mes'ûdî ve Gerdizî'nin Kartuklar hakkındaki kayıtlarını zikreder.
Mes'ûdî'nin 930'larda yazılan Mürûcü'z-Zeheb'indeki kayıt şöyledir: "Türkler arasında en kudretli Oğuzlar, en güzel ve en boylu, en parlak yüzlü olanları Kartuklardır. Kartuklar Fergana, Şâş ve buralara komşu ülkelerin üst taraflarındadır. Hükümdar ve hâkanlar hâkanı (kağan) Kartuklardandır. Bu hükümdar diğer Türk ülkelerini hâkimiyeti altında bulundurur. Ve o ülkelerin hükümdarları ona boyun eğerler. Fars ülkesini zapteden Afrâsyâb ile Şâve bu hâkanlardandır." (Şeşen 1998: 44).
Gerdizî'nin 1041'de yazılan Zeynü'l-Ahbâr'ındaki kayıt da şöyledir: "... Nihayet Türkistanlılar Hâkanlılar üzerine yağma akını yaptılar. Hâkanlılar-dan 12 tanınmış büyüğü öldürdüler. Bütün hâkanlılara ait olan hükümdarlık halluhlardan Çunpânlara kaldı. Hâkanlılardan en sonra öldürülen
292 Ahmet B. ERCİLASUN
Hutuğlan Hâkandı. Padişahlığa oturan Halluh'un adı İlmâlmış Cebbûye idi. Bu hükümdarlık Halluhlarda kaldı. Türkistan'da bu Yabâgû Halluh kabilesinden çok oymaklar (kabileler) vardır." (Şeşen 1998: 73).
Golden'in de belirttiği gibi, yukarıdaki kayıtlarda bahsedilen "Karluk Kağanlığının, Karahanlı devleti ile ilişkisi kesinlikle belirgin değildir." (Golden 2002: 163). Gerçekten de gerek Mes'ûdî, gerek Gerdizî, Karluk başbuğlarının "hâkanlar hâkanı", hakanlığın vârisi olduğunu söylüyorlar ama bunun Karahanlılarla ilgisinden hiç bahsetmiyorlar. Gerdizî'de geçen Ha-kanlıların son hükümdarının "Hutuğlan" biçimindeki adı Kut Oglan olmalıdır ve bu ad, Uygur kağanlarının adlarını çağrıştırmaktadır. Büyük ihtimalle 840'taki olaydan sonra, Balasagun civarındaki Karluk başbuğu İlmâlmış (İl Almış ?) Yabgu kendisini kağan ilân etti.
Mes'ûdî ve Gerdizî'deki kayıtlar şüphesiz Kartukların güçlü olduğu bir döneme atıfta bulunuyorlar. Kanaatimizce bu dönem 9. yüzyılın ikinci yarısıdır. Orhun bölgesindeki Uygur Kağanlığı 840'ta yıkıldıktan sonra Doğu Türkistan'da kurulmuş olan Hoço Uygur Hanlığı onun yerini doldurabilecek bir güç ve büyüklüğe erişemedi. Buna karşılık eski Batı Köktürk ülkesinde oturan ve Türgişleri buradan çıkarmış olan Karluklar bir hayli güçlü olmalıydılar. Ancak Mücmelü't-Tevârîh'teki "Yağma padişahına Buğra Han derler." kaydı, sarih bir kayıttır ve gerçekten de Buğra Han unvanını taşıyan Karahanlıları açıkça işaret etmektedir. Reşat Gerç'in de belirttiği gibi Yağmalar Kâşgar'da güçlündikten sonra Balasagun'u da ellerine geçirmiş olmalıdırlar (Genç 2002: 696). Hiç şüphe götürmeyen husus, Karahanlıları oluşturan esas boyların Yağmalar, Karluklar ve Kartuklardan ayrılıp müstakil boylar hâline gelen Çigiller ile Tohsılar olduğudur. Bizce Yağma adının da Uygurların kağan boyu olan Yağlakar ile ilgisi olmalıdır.
Dostları ilə paylaş: |