HASİB PAŞA YALISI
Boğaziçi'nde Beylerbeyi vapur iskelesinin 200 m kadar kuzey yönünde bir zamanlar yer almakta olan Hasib Paşa Yalısı, Anadolu yakasının bu türden en büyük binası iken 1974'te bir yangın sonucu tamamen yok olmuştur.
Hasib Paşa Yalısı, Beylerbeyi ile Çengelköy arasındaki Sadullah Paşa Yalısı'n-dan sonra en eski yalı olarak kabul edilir, iki kadı olan bina zeminde 900 m2 oturma alanına sahipti.
Yalının içinde bulunduğu dört dönümlük bahçede ayrıca üç müştemilat, bugün sadece çukuru kalmış sanat eseri mermer bir havuz ve Boğaz suyu ile irtibatlı kapalı bir deniz hamamı da bulunmakta idi.
Yalının planı, elips bir sofanın çevresinde yer alan mekânsal birimlerle oluşturulmuştu. Buna göre elipsin denize paralel olan küçük aksı üzerinde merdivenler, denize dik olan büyük aksı üzerinde de eyvanlar yer almaktaydı. Köşelerde ise kendi iç sofalarına sahip bağımsız denebilecek durumda üçer, dörder odalı daireler bulunmaktaydı.
Bina planı merkezi orta sofalı tipe aittir. Elips şeklindeki sofanın uzunluğu 18 m' dir. Bu durum ile Sadullah Paşa ve Prenses Rukiye yalılarına göre daha büyük ve organize bir plana sahip olmaktadır. Üst katta sofa bir ahşap asma kubbe ile örtülmüştür. Bir başka açıdan incelendiğinde yalının planı selamlık, mabeyin ve harem bölümlerinden oluşmaktadır. Ancak tüm bölümler birbirleri ile irtibatlandınlmıştır.
Birçok benzeri gibi yalının kesin yapım tarihi belli değildir. Ancak gerek mimari gerekse süsleme özelliklerinden binanın 19. yy'm ortalarında yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. Yalının rölövesi son defa, daha sonra Mimar Sinan Üniversitesi'ne bağlanan Beşiktaş'taki Mimarlık Yüksek Okulu öğretim üye ve öğrencileri tarafından yapılmıştır.
Bir defa el değiştiren yalı arsası son o-larak Sabancı ailesinin mülkiyetinde olup, kendilerince hazırlattırılan restitüsyon projesi, ilgili koruma kuruluna tevdi edilmiştir. HALUK SEZGiN
Dostları ilə paylaş: |