MERKEZ YÖNETİM KURULU
01.10.2003
BASINA VE KAMUOYUNA
Yeni yasama döneminde kamunun tasfiyesi, özelleştirme, personel reform yasa tasarısı ile İMF programının yoğun uygulanacağı, emekçilere yönelik baskı, yoksullaştırma ve işsizleştirme politikalarının dayatıldığı bir dönemden geçiyoruz.
Sendikamız ve konfederasyonumuz, yeni yasama dönemi ve saldırı politikalarına karşı 1 Ekim’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde ve illerde bu politikalara karşı basın açıklamaları düzenleyerek, demokratik tepkilerini ifade etmişlerdir. Ancak, Manisa’da Şubeler Platformu tarafından gerçekleştirilen etkinlikte, emekçilerin haklı ve meşru taleplerine karşı, polisin haksız ve hukuka aykırı bir biçimde müdahalesi sonucunda aralarında sendikamızın Şube Başkanı Şaban YILMAZ, Şube Yönetim Kurulu üyesi Füsun KAPLAN ile Şube Denetleme Kurulu üyesi Hasan İNEGÜR’ ün bulunduğu toplam on dokuz kamu emekçisi gözaltına alınmıştır.
Yönetici ve üyelerimizin gözaltına alınmalarını şiddetle kınıyor; hukuki sorunluluğun başta hükümet olmak üzere, İçişleri Bakanlığı ile Manisa Emniyet Müdürlüğü’nde olduğunu ve gözaltına alınanların bir an önce serbest bırakılması gerektiğini basına ve kamuoyuna açıklıyoruz.
16.02.2004
BASINA VE KAMUOYUNA
BES Ankara 2 nolu Şube örgütlenme alanında bulunan Ulus Vergi Dairesi Müdürlüğü çalışanlarından BES İşyeri Temsilcisi Amil KİRMAN, 3 Şubat 2004 Salı günü kimlik göstererek polis olduğunu söyleyen sivil kişilerce Ulus İş Bankası önünde tehdit edilmiştir.
İşyeri Temsilcimizin sokakta yürürken yanına yanaşan iki kişi, polis olduklarını söyleyerek kimlik göstermişler ve “ayağını denk al, hareketlerini kontrol et” ifadelerini kullanmak suretiyle tehdit ederek yanından uzaklaşmışlardır.
14 yıllık mücadele geleneğimizde sendika yöneticilerimiz, kadrolarımız ve üyelerimiz bu tür tehditlere, baskılara, sürgünlere ve cezalara maruz kalmışlardır. Ancak, hiçbir güç ekonomik ve demokratik haklar mücadelesinde sendikal faaliyetlerimizi engelleyememiştir. Bundan sonra yapılacak hiçbir güç de engelleyemeyecektir.
İşyeri temsilcimiz Amil KİRMAN’ın bundan böyle başına gelebilecek her türlü olumsuzluktan başta Hükümet olmak üzere Ankara Emniyet Müdürlüğü sorumludur.
Sendikamız; konunun takipçisi olacak, hukuki düzeyde de girişimlerini devam ettirecek ve hukuk dışı uygulamalara karşı sessiz kalmayacaktır.
Merkez Yönetim Kurulu
KESK’E SUNULAN YAZILAR
27.08.2002
Bilindiği üzere, 15 Ağustos 2002 tarihinde başlayan toplu görüşme sürecinin, 26 Ağustos’ta yapılan ikinci toplantıda kamu işveren Kurulu tarafından tıkandığı ve 29 Ağustos’ta tekrar toplanılacağı Konfederasyon Genel Başkanımızca kamuoyuna açıklanmış bulunmaktadır.
26 Ağustos’ta Ankara’da yapılan basın açıklaması sırasında, Genel Başkanımızca, 29 Ağustos’ta tüm yurtta oturma eylemleri yapılacağı ilan edilmesine rağmen, bu güne kadar şubelerimize ulaştırılmak üzere Konfederasyonumuzdan bu eyleme ilişkin bir karar da sendikamıza ulaşmamıştır.
Sendikamızca, Danışma Meclisinde toplu pazarlık sürecinin her aşamasında nelerin yapılacağının belirlenmesi konusunda önerilerde bulunulmuştur. Ve son olarak 12 Ağustos’da yapılan Danışma Meclisi toplantısı, Genel Başkanımızca, 17 Ağustos mitinginden sonra örgütlerimizce gerçekleştirilecek eylem programının Ankara’da Danışma Meclisi üyeleri ile belirleneceği ifade edilerek bitirilmiş olmasına rağmen, bu güne kadar böyle bir değerlendirme yapılamamıştır.
Öncelikle, 29 Ağustos’ta tüm illerde işyerlerinden alanlara çıkılması konusunda bir kararlılık gösterilmelidir. Bu süreçte, uyuşmazlık halinde ve uyuşmazlık kurulunun toplantısı sonuçlanıncaya kadarki sürecin planlanması için 29 Ağustos 2002 tarihinde görüşme sonunda Danışma Meclisinin toplanmasını ve toplantı başında basına da bir açıklama yapılmasını Merkez Yönetim Kurulu olarak öneriyoruz.
Gereği için bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Döndü TAKA Bülent KAYA
Genel Sekreter Genel Başkan
16.07.2002
KESK YÖNETİM KURULUNA
İLGİ: a)22.07.2002 tarihli, 2002/494/06/32 sayılı yazınız.
b) 15.07.2002 tarihli, 2002/354 sayılı yazımız.
c) 12.07.2002 tarihli, 2002/345 sayılı yazımız.
İlgi (a)’da kayıtlı yazınızda sözü edilen Yüksek İdari Kurul çalışmaları çerçevesinde, Konfederasyonların komisyon üyelerince toplu görüşmeye esas olmak üzere Yüksek İdari Kurula sunulan KESK-Kamu Sen-Memur Sen ortak değerlendirmesine ilişkin metin MYK’mızca değerlendirilmiş olup, görüşlerimiz aşağıda belirtilmiştir.
-
Toplu görüşmeye esas olmak üzere çerçeve oluşturma görevi ile toplanan yüksek idari kurul çalışmalarına ilişkin yöntem eksikliği yaşanmaktadır. Sözü edilen kurul ve komisyona Konfederasyonumuzca sunulan önerilen konusunda sendikamızın görüşü alınmamış ve komisyonda diğer konfederasyonlar adına sunulan öneriler de ulaştırılmamıştır. Toplu görüşmenin tüm süreçlerinde örgütsel işleyiş gereği, sendikamızın görüşlerinin alınması, tabanın iradesinin yansıması ve sendikal demokrasinin bir gereği olarak algılanmalıdır.
-
Yüksek İdari Kurula sunulan komisyonun değerlendirmesine ilişkin mutabakat sağlanan maddelere ilişkin görüşlerimiz, madde ve fıkralar halinde belirtilmiştir.
A- Mali Haklar
1-Asgari geçim haddi, yoksulluk sınırı olmalı,
2-Temel ücret dışında öneriler arasında yer alan “başarılar” ibaresi çıkarılmalı,
4-Bu fıkrada yer alan “performans ve özveri” kavramları çıkarılmalı,
B-Sosyal Haklar; temel ücret yoksulluk sınırı ise, yardımlar başlığının bir çoğu kaldırılmalıdır.
C-Çalışma Şartları ile ilgili hususlar
-
İdari Kurullar ve komisyonlar: 1-7 arasında yer alan bendlerde sözü edilen kurullardan, yönetim kurullarında karar/denetim süreçlerine katılmak üzere eşit sayıda yer alınmalı, diğerlerinde ise uygulamanın adil olup olmadığının denetlenmesi amacıyla yer alınmalı,
8nci bende yer alan “performans değerlendirme komisyonu oluşturulması”, 9ncu bende yer alan “verimlilik ve yeniden yapılandırma, yürütme, içra vb. komisyonlarının önerilmesi,
-
İstihdam ve verimlilik,
-
Çalışanların özendirilmesi ve aidiyet bilincinin oluşturulması
-
Performans değerlendirmesi, performans değerlendirme formu vb.
-
Başarı ve Teşvik ödülü önerileri;
Bir bütün olarak, devletin kamuda ve çalışma yaşamında yeniden yapılanma adı altında sürdürdüğü çalışmalardan biri olan toplam kalite yönetiminin temel argümanlarından olup, genel kurul kararlarımızla, sendikal politikalarımızla çelişmektedir. Dolayısıyla, sözü edilen fıkraların, “mutabakat sağlanamayan hususlar” arasında yer alması uygun olacaktır.
Diğer taraftan, Danışma Kurulu ve Sempozyum sonuçlarına ilişkin ilgi (b)’de kayıtlı yazımız yazımıza henüz cevap alınamamıştır.
Yukarıda belirtilen örgütsel işleyişteki eksikliğin aşılması, görüş ve önerilerimiz doğrultusunda gerekli hassasiyetin gösterilmesi ve sendikamızın bilgilendirilmesini arz eder, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Döndü TAKA Bülent KAYA
Genel Sekreter Genel Başkan
05.08.2002
KESK YÖNETİM KURULUNA
18-19 Ağustos 2002 tarihlerinde yapılan Merkez Temsilciler Kurulumuzda, içinde bulunduğumuz sürecin değerlendirilmesi gündeminde, Konfederasyonumuzca düzenlenen Danışma Kurulu, Danışma Meclisi, İl Toplantıları ve 13-17 Ağustos 2002 tarihleri arasında “toplu görüşmeyi toplu sözleşmeye çevirme” hedefi doğrultusunda gerçekleştirilen İstanbul –Ankara yürüyüşü ve miting üzerinde değerlendirmeler yapılmış ve aşağıdaki eleştiri ve önerilerin KESK yönetimine iletilmesi kararlaştırılmıştır.
Genel olarak yürüyüş ve miting, kamu emekçilerinin toplu sözleşme taleplerinin kamuoyuna duyurulması ve tüm çalışanların dikkatlerini toplu pazarlık sürecine çekmesi ve Konfederasyonumuzun kamuoyunda öne çıkması bakımından olumlu olmakla birlikte, akışı içinde örgütsel disiplin sağlanamamış, kollektif irade yerine bireysel inisiyatifler öne çıkmıştır. Diğer taraftan, Paraşüt Meydanındaki polisin saldırısı sırasında gaz, cop, tazyikli suya direnilmesine rağmen, toplanma alanından çıkmadan mitingin, Kızılay yerine Sıhıyye’de bitirmesi, Zafer Çarşısı önünde toplanan Ankara kitlesinin, Sıhıyye Meydanına çekilmesi talimatının polis telsizinden oradaki görevlilere verilmesi, Başbakan ile yapılan görüşmede “Kamu Çalışanlarına iki kat maaş” talebinde bulunmasının alanda açıklanması vb. eleştirilmektedir.
Ayrıca 17 Ağustos öncesinde il toplantılarında, Danışma Kurulu ve Danışma Meclisi toplantılarında yapılan eleştiri ve önerilerin dikkate alınmaması kadrolarda güvensizliği geliştirmekte ve isteksizliği neden olmaktadır.
Sonuç olarak, günü kurtarma ve protestocu eylem biçimlerinden vazgeçilmeli, alınan kararlar keyfi bir şekilde değiştirilmemeli, örgüt içi demokrasi işletilerek karalar geniş katılımlı organlarda alınmalı, örgüt içi eleştiri-özeleştiri mekanizması kurumsallaşmayı ilerletecek ve kadrolarımızın yönetimlere olan güven bunalımını aşmaya hizmet edecek tarzda işletilmelidir.
Bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Döndü TAKA Bülent KAYA
Genel Sekreter Genel Başkan
14.11.2002
KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKALARI KONFEDERASYONUNA
4688 sayılı Yasa gereği, Dışişleri Bakanlığı, Milli Piyango İdaresi, Maliye Bakanlığı, T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü, Türkiye İş Kurumu, Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı (Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü), Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Danıştay, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nda kurum yetkisi alınarak Dışişleri Bakanlığı hariç diğer kurumlarda görüşmeler sonuçlandırılmıştır.
Dışişleri Bakanlığı Kurum İdari Kurulunda görevlendirilen işveren vekillerinin 4688 sayılı Yasanın 3. maddesindeki tanıma uymaması nedeni ile itiraz edilmiş, henüz bir gelişme sağlanamamıştır.
İşveren vekillerinin yasa tanımına uymaması nedeni ile T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ve Adalet Bakanlığı KİK üyesi işveren vekillerine itiraz edilmiş, itirazımız olumlu sonuçlandırılarak bu iki kurumda da görüşmeler tamamlanmıştır.
Üye sayılarının tespiti itibariyle Gümrük Müsteşarlığı ve Turizm Bakanlığı’nda yetkiye itiraz edilmiş ancak sonuç alınamamıştır.
Türkiye Halk Bankası ve T.C. Ziraat Bankası çalışanlarının sözleşme imzalayarak 1475 sayılı Yasaya tabi olması, sözleşme imzalamayanların ise ihtiyaç fazlası personel kapsamında Devlet Personel Başkanlığı’na aktarılarak diğer kamu kuruluşlarına nakilleri sağlandığından, Kurum İdari Kurul oluşturulmadığı bildirilmiş, bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görüşü istenilmiş olup, verilen cevabı yazıda; “Ziraat Bankası ve Halk Bankası’nın 4688 sayılı Kanunun kapsamında yer alan özel kanunlarla veya özel kanunların verdiği yetkiye dayanarak kurulan banka ve teşekkül statüsünde bulunması ve bu kuruluşlardaki istihdam edilen personelin 31.12.2002 tarihine kadar geçecek sürede kamu görevlisi niteliğini koruması nedeniyle; söz konusu bankalarda 4688 sayılı Kanunun 22. maddesinde yer alan kurum idari kurullarının teşkili gerektiği değerlendirmekle birlikte; anılan tarihten itibaren söz konusu bankalarda kamu görevlisi istihdam edilmemesi ve kurum idari kurullarının alacağı kararların uygulanmasının esas itibariyle karar tarihinden ancak birkaç ay sonra uygulamaya konulabileceği, bu takdirde ise haklarında uygulama yapılacak kamu görevlilerinin diğer kamu kurumlarına nakledilmelerinin tamamlanacağı dikkate alındığında adı geçen bankalarda kurum idari kurullarının kurulmasına gerek bulunmadığı mütalaa edilmektedir.
Diğer taraftan, İsdemir A.Ş.’nin 31.01.2002 tarihi itibariyle Erdemir A.Ş.’ye devredilmek suretiyle kamu tüzel kişiliğinin son bulması nedeniyle adı geçen kurumda kurum idari kurulunun toplanmasının mümkün bulunmadığı mütalla edilmektedir.” Görüşü verilmiştir. Bu nedenle, kamu bankalarında kurum idari kurulu oluşturulamamıştır.
Konfederasyonumuzda önümüzdeki döneme yönelik olarak 07.09.2001 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan “Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu Kapsamına Giren Kurum ve Kuruluşların girdikleri Hizmet Kollarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik”te yeniden düzenleme yapılarak bu kurumların örgütlenme alanından çıkarılması için gerekli girişimlerin yapılmasının doğru olacağı düşünülmektedir.
Kalkınma Bankasının 3 sendikamız, 1 Türk Büro-Sen olması nedeniyle KİK oluşturulmadığı yönündeki yazısına istinaden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan görüş sorulmuş olup, alınan cevabi yazıda 2-5 arasındaki KİK temsilci sayısında işaret ederek anılan kurumda kurum idari kurulun oluşturulması gerektiği yönünde görüş bildirilmiştir. Alınan görüş doğrultusunda söz konusu kuruma tekrar müracaat edilmiş ancak henüz sonuç alınamamıştır.
Ayrıca, Kurum İdari Kurulları için belirlenecek yetkinin tespitinde esas alınacak üyeliklerin tarihi konusunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan görüş istenilmiş olup, Bakanlıkça “sendikaların ilgili kurumlara ilk başvuru tarihi kurumlar tarafından esas alınarak, bu tarihten önceki sendikaların üye sayılarının tespit edilerek hizmet kolunda faaliyet gösteren sendikalara bildirmesi” gerektiği yönünde görüş verilmiştir.
Anılan görüş yazısı yazımız ekinde sunulmuştur.
Bilginize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Döndü TAKA Bülent KAYA
Genel Sekreter Genel Başka
EK-1 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan alınan görüş yazısı (1 sayfa)
23.01.2003
KESK MERKEZ YÖNETİM KURULUNA
Emekçilerin mücadele ederek tarihsel süreç içinde kazandığı haklarının birer birer yok edilmeye çalışıldığı bir süreçte yaşamaktayız. Kamunun küçültülmesi (özelleştirme, bölge müdürlüklerinin kapatılması, sosyal güvenlik kuruluşlarının tasfiyesi, personel reformu yasa tasarısı, norm kadro vb.) bütçeden emekçilere ayrılan payın azaltılarak çalışanların ücretlerinin daha da düşürülerek savaşa ve ranta ayrıldığı, emek hareketinin de durağanlaştığı bir dönemde sendikamız, 2. Merkez Temsilciler Kurulu toplantısı 18.-19 Ocak 2003 tarihlerinde yapılmıştır.
Merkez Temsilciler Kurulu (MTK)’muz yaşanılan süreci değerlendirerek saldırılara ilişkin ciddi bir karşı duruşun örgütlenmesi ve mücadelenin yükseltilmesi kararına varmıştır. Bu çerçevede “Savaşı Durduralım! Haklarımıza Sahip Çıkalım” anlayışıyla Şubat ve Mart ayları içerisinde işyerlerinden başlayarak yükselen bir eylem programı oluşturulmasını karar altına almıştır.
Dostları ilə paylaş: |