Evl‹YÂ Çeleb‹ seyahatnâmes‹


Hikmet i Hudâ sene 1074 Rebî‘ulâhir'inin dördüncü bâzârertesi gün kal‘a i Novigrad sa‘d sâ‘atde amân ile feth olup küffâr ç›kd›



Yüklə 6,32 Mb.
səhifə46/72
tarix27.07.2018
ölçüsü6,32 Mb.
#60056
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   72

Hikmet i Hudâ sene 1074 Rebî‘ulâhir'inin dördüncü bâzârertesi gün kal‘a i Novigrad sa‘d sâ‘atde amân ile feth olup küffâr ç›kd›

Ve ol ân derûn › kal‘aya asâkir i ‹slâm girirken hamd i Hudâ yine bu hakîre bu kal‘an›n fetih ezân›n tilâvet etmek müyesser oldu. Elhamdülillâh.



Merhûm ve ma€fûrun leh pederimiz Sultân Süleymân Hân asr›nda bu kal‘a fethinde bulunmufl, efl-flükrülillâh bu hakîr de bu gazâ y› garrâda bulu­nup bâng › Muhammedî tilâvet etmek bu hakîre müyesser oldu. Efl-flükrülillâh.

Azak kal‘as› fethinde dahi ve Hanya ve Yanova ve Varat ve Ribniçse ve Yenikal‘a ve Egirvar ve Egirsek ve Kemenvar ve Uyvar ve Litre ve Leve ve bu Novigrad kal‘alar›n›n ibtidâ ezânlar›n tilâvet etmek bu hakîre müyesser olup dahi niçe yüz k›lâ‘lar fet­hinde ezân › Muhammedîler okumak müyesser ola, bu niyyete Allâh r›zâs›yçün el-Fâtiha.

Ba‘dehu derûn › hisârdan istîmân ile iki bin ka­dar küffârlar bî-silâh olup piyâdece Kaplan Pafla bu cümle küffârlar› Filek kal‘as›na götürüp kapudan› olan Armanda nâm kefere Kaplan Pafla'ya iki kîse ve as­kerine [135a] dahi iki kîse verüp cümle küffâr {kal‘a-i} Filek'de kald›lar. Kaplan Pafla selâmet or­duya geldiler.

El-hâs›l "Kal‘a i Novigrad kâmil yigirmi yedi günde gücile feth oldu ve yigirmi yedi bin kelle uruldu" deyü topçubafl› nakl etdi.

E€er Sadr›a‘zam bu kal‘a alt›na imdâda gelmese Kaplan Pafla bu kal‘ay› alt› ay dö€se feth et­mek ihtimâli yok idi, zîrâ kehkeflân-âsâ semâya ser çek­mifl bir kal‘a i ser-bülend sertâc kal‘a i bî-bâcd›r.

Hattâ Sadr›a‘zam varmaz­dan mukaddem Kap­lan Pafla bu kal‘aya üç yerden la€›mlar iflledüp atm›fl, kal‘an›n aslâ haberi olmam›fl. Biz vard›€›m›z zamân henüz kal‘a dürr i beyz-âsâ dururdu.



Evsâf › eflkâl i zemîn i kal‘a i Novigrad

Hulâsa i kelâm bu kal‘an›n cânib i erba‘as› top menzili kadar ba‘îd yerleri alçak alçak toprakl› ba­y›rlard›r ve afla€›lar› cümle nebâtât u giyâhâtl› çay›r­lard›r, ammâ kal‘an›n kendisi bir sahrân›n vasa­t›nda evc i âsumâna berâber zirve i a‘lâs› ebr i ke­bûdlara kad-keflân olmufl bir yumurta gibi sivri k›z›l kaya üzre fieddâdî seng t›râfl bir rabât › savafld›r kim bu kal‘a içün niçe kerre yüz bin bafl oynam›fl gitmifl bir küçük kal‘ad›r, ammâ afacân ve düflmâna derd i mefâcând›r.

Etrâf›nda aslâ handak› yokdur ve handak olacak ve kaz›lacak yerleri olmayup cânib [ü] etrâflar› çâh › gayyâ ve derk i esfelden niflân verir uçurum yer­lerdir. Ve cümle kayalar›nda gûnâ-gûn vahflî hûfl [u] tuyûrlar âfliyân etmifller kim birinin saydlar› mümkün de€ildir.

Tâ bu mertebe handak lâz›m de€il sa‘b ve me­tîn ü müstahkem ve flekl i müsebba‘ bir h›sn › ha­sîn i sübû‘dur. Dîvâr›n›n kal›nl›€› befl ad›m enlidir ve k›rk arfl›n âlîdir ve bu kal‘a dîvâr› üzre bu hakîr ad›mlad›m, dâ’iren-mâdâr kâmil sekiz yüz germe ad›md›r, ammâ benî Âdem ad›m›d›r, tiryâkî âdem ad›m› de€ildir, yi€it ad›m›d›r.

Ve derûn › hisârda cümle kat-ender-kat tahtânî ve fevkânî kârgîr binâ hâne i zîbâlard›r, ammâ gâyet darac›k ve havl›s›z ve bâ€çesiz cümle flindire tahta örtülü hânelerin revzen ve flâhniflînlerinden cemî‘i sahrâlardaki çay›r ve çemenzâr ve mezâri‘ât yerleri nakfl › bûkalemûn › ibret-nümûn-misâl görünür.

Ve bu kal‘an›n cânib i flimâle nâz›r bir metîn ve kavî demir kapusu var ve derûn › kal‘ada bir kulle i serâmed var kim bu kulle bu kal‘aya iç kal‘a ol­mufldur. ‹çinde kapudan sarây› ve hazîne ve cebe­hâneden gayri bir fley yokdur.

Bu kulle i bâlân›n cânib i erba‘as› kesme kaya handak› var. Cümle kayas› k›rm›z› sumpara tafl›d›r kim cümle serhadlere sumparay› bu handak kaya­s›ndan kesüp götürürler ve handak› dahi derin ederler. Dahi bu bahâne ile sumpara ile kâr ederler.

Ve bu iç kal‘an›n büyük kal‘a içine aç›l›r câ­nib i cenûba nâz›r bir küçük kapusu var, önünde bir hafleb cisri var. Her gece bu cisri makaralar ile çe­küp kapuya dayayup siper ederler.

Andan bu iç kal‘an›n sumparadan kesme han­dak› kenâr›ndan taflra kal‘a dîvâr›na var›nca taflra kal‘a kat-ender-kat tokuz bölük dîvârlard›r. Gûyâ her biri sand›k gibi bölme bölmedir ve her bölme dîvârlar›n birer (...) a€açdan küçük kapular› var ve her bölme içinde havl›s›z küçük küçük evleri var. Hîn i muhâsarada(n) taflra dîvâr› delüp düflman içeri girse elbette bir bölme sandûka gibi dîvâr içine gi­rilir. Andan aslâ gidecek yer yokdur.

Ve bu dîvârlar›n üzerlerinden bölme dîvârlar içindeki la€›mdan giren âdemler üzre kumbara ve tafllar› b›ra€up yürüyüfl edem diyen âdemleri helâk edüp bi'z-zarûrî içeri giren âdemler yine la€›m de­liklerinden taflra firâr ederler. Niçe gûne mülâhaza­ ile bu kal‘ay› tokuz bölük etmifller.

Yine her bölük dîvârlar› üzre dendân › bedenler mukarrerdir ve taflra kal‘as› dîvâr› dahi beden be­dendir kim cümle sekiz yüz seksen alt› aded den­dân › bedendir.

Ve dâ’iren-mâdâr on bir kulle i bâlâd›r, ammâ Uyvar gibi tabyalar› yokdur ve tabya binâ edecek yeri dahi yokdur.

Ve bu iç kal‘a yan›nda bir büyük bölme hisâr dahi vard›r. Bunun dahi baflka bir demir kapu y› müstahkemi var.

Bunda Süleymân Hân'›n bir câmi‘i var. Küffâr kenîse edüp hâlâ altun ile münakkafl mihrâb› üzre bizim pederimizin hatt› ve ketebesiyle "Lâ-ilâhe il­lallâh Muhammedün Resûlullâh" hatt› durur. Ve minberi hem-çünân durur. Küffâr yetmifl iki y›ldan berü y›kmam›fl, ammâ âyîn i Îsâ edecek ma‘bedgâh etmifl. Bu ma‘bedgâh › kadîmde pede­ri­miz merhûm ibâdet etmifl, gitmifl. Hamd i Hudâ [135b] bu hakîr de yetmifl sene­den sonra bin yetmifl dördde ibâdet etme€e yet­miflde yetiflmifl olduk, efl-flükrülillâh.

Ve bu kal‘a i Novigrad'›n tâ vasat›nda bir çâh › mâs› var kim çâh › gayyâdan niflân verir yalç›n kesme kanara kayadand›r. Üstâd Ferhâd › Novigrad bu kuyuya eyle Ferhâdî tîfleler urup eyle nakb etmifl kim tâ ka‘r › zemîne enüp su ç›k›nca kaddi kâmil yüz kulaçd›r. S›€›r derilerinden örme iflt›rank ipleri dollâblara ba€layup suyunu s›€›rlar çeker.

Bu kal‘a re‘âyâlar›n›n nakilleri üzre bu kuyu­nun suyu tâ nehr i ‹pol'dan gelir, zîrâ nehr i ‹pol Orta Macar vilâyetinde Seçan ve Germat kal‘alar› da€lar›ndan tulû‘ edüp bu kal‘a i Novigrad'›n ce­nûbî taraf›ndan geçüp kal‘a i Viflegrad mukâbele­sinde nehr i Tuna'ya mahlût olur.

Ve bu su kuyusu kurbunda bir esîr zindân› var, çâh › cahîmden niflân verir. ‹çinden yüz yetmifl aded ümmet i Muhammed esîriyle k›rk aded küffâr müc­rim­leri ç›kup küffârlar› âzâd edüp cümle ibâ­dullâh› sapan kemendler ile gücile zindândan ç›ka­rup cüm­lesi îd i adhâ etdiler. Ço€u kavm i Tatar idi, her biri s›la i rahmlerine gitdiler. Ve befl yi€it dahi ceng mahallinde bizim top güllelerimize râst gelüp kal‘a içre flehîd olup dahi ayaklar›nda demirleri dururdu. Hem esîr ve hem Hürr i flehîd yi€itleri defn etdiler.

Bu kal‘a dest i ‹slâm'da iken bir küçücük ham­mâ­m› var imifl, mu‘attal dururdu. Hammâm› ve câmi‘i ve kal‘ay› ve cümle büyûtlar› asker i ‹slâm amâra bafllayup kal‘an›n afla€›s›ndaki fezâ y› vâsi‘de tâ nehr i ‹pol'a var›nca bir varofl › azîmi var imifl, Kaplan Pafla câ-be-câ harâb etmifl. Bu varoflun befl bin kadar re‘âyâs› gelüp mutî‘ u münkâd olup bir hafta içinde asâkir i Âl i Osmân bu varofla üflüp eyle amâr etdiler kim ta‘bîr olun­maz. Hattâ cümle handak›n gayyâ-misâl kazup iki yerden cisirli kapular edüp dâ’iren-mâdâr on bin ad›m bir varofl › azîm çevirdiler kim palanka dîvâr­lar› üzre arabalar gezmek mümkündür.

Hikmet i Bârî yârî k›lup bu mahalde Tatar Hânzâde Ahmed Giray Sultân Orta Macar diyâr›n­dan k›rk bin aded Tatar › sabâ-reftâr › adû-flikâr ile ve alt› kerre yüz bin atlar›yla ve on iki bin Kardafl Kaza€› ve yetmifl aded Kazak hatmanlar› ve on sekiz bin güzîde esîrleri ve dörd bin araba mâl › ganâ’im­leriyle bir alay › azîm ederek ordu y› ‹slâm'a gelüp Sadr›a‘zama buluflup ziyâfet i azîmden sonra Hânzâde'ye bir mücevher eyerli ve cevâhir rahtl› bir mu‘teber al at ve bir mücevher tîrkefl ve bir mu­rassa‘ flemflîr ve mücevher hançer i zü'l-feccâm ve bir zer-ender-zer dîbâ hil‘at i hümâm ihsânlar olup sâ’ir imirzalara ve gayri ot a€alar›na ve hatmanlara merâtiblerine göre ihsân [u] in‘âmlar olunup serâ­perdeden taflra gider.

Kal‘a i Novigrad bir yayl›m top flâdumân› et­mifldir kim edîm i arz hareket etdi. Ve ba‘dehu Hânzâde Sadr›a‘zama befl yüz aded mahbûb mu­€ânzâde esîrleri hedâyâ gönderdi.

Ba‘dehu kal‘a i Novigrad cümle ta‘mîr ü termîm olup mâ-tekaddem Süleymân Hân asr›nda Budin eyâ­letinde sancakbe€i taht› olmak ile yine paflal›k tahrîr edüp mans›b› Hamza Pafla'ya sadaka olup Uyvar eyâleti oldu.

Ve 330.000 akçe hâs ta‘yîn olunup 40 aded erbâb › zu‘amâ, 655 aded erbâb › tîmâr ve alaybe€i ve çeribafl› tahrîr olunup yüz elli akçe pâyesiyle kazâ olup ve iki bin kal‘a kulu ve dizdâr ve on aded neferât a€alar› ve cümle Vaç kal‘as› kullar› ve alt› oda kapukulu yeniçerileri ve iki oda cebeci ve iki oda topçu ve on aded sancak be€leri ile cümle otuz bir bin asker bu kal‘an›n varoflunda kalup cümle,

.................. (1.5 sat›r bofl)....................

Cümle kalan kullar›n mühimmât [u] levâz›mât zahîreleri ve cebehânelerin gere€i gibi kemâkân gö­rüp nefîr i r›hletler çal›nup bir alay › azîm ile kal‘a i Novigrad alt›ndan ubûr ederken kal‘adan bir yay­l›m el-vedâ‘ toplar› at›lup bu mahalde flâdumânlar oldu ve bu mahalde der i devlete Novigrad kal‘a­s›n›n fethi müjdesi gidüp k›ble cânibine 4 sâ‘atde,



Menzil i da€›stân › Yavla: Bir h›yâbânistân yerdir, ammâ Novigrad'a karîbdir.

Andan yine taraf › k›bleye giderken bir sa‘b ormanl› da€› aflup 5 sâ‘atde sahrâ y› Vaç'a ç›­kup yine alay › azîm ile kal‘a i Vaç alt›na var›ld›kda kal‘adan ol kadar top u tüfeng flâd›mânlar› oldu kim ta‘bîr olunmaz. [136a]



Evsâf › kal‘a i Vaç

"Halk› aç durma kaç" demifller. Lisân › Macarca Vaç (   ) (   ) derler, ammâ ibtidâ bânîsi Süleymân Hân ile Mihaç sahrâs›nda ceng edüp münhezim olup batakda gark olan Lagofl kral › dâl bu Vaç kal‘as›n sene 921 târîhinde binâ etmifldir.

Ba‘dehu Süleymân Hân sene 948 târîhinde Budin'e def‘a i sâlisde cümleden milk i mâlik ibtidâ Süleymân Pafla Budun vezîr[i] nasb olundukda ol sene i mezbûrede bu kal‘a i Vaç dahi feth olup Budin eyâletinde sancakbe€i taht› olup be€inin hâss› 340.000 ve erbâb › zu‘amâs› 33 ve erbâb › tîmâr› 322 ve alaybe€i ve çeribafl› ve yüzbafl› a€alar› ve üç bin aded müstahf›zân › merdüm i hisâra yigirmi aded bölük a€alar› ve dizdâr a€a ve bir oda yeniçeri ve bir oda topçu ve bir oda cebeci ve üç bin asker dahi muhâfazac›s› ile cümle askerî tâ’ifesi on bin aded pür-silâh güzîde asker olup kal‘a i Vaç dest i ‹slâm'da bir nâmdâr kal‘a olur, zîrâ Peflte kal‘as›yla Novigrad kal‘as›n›n mâbeyninde bu kal‘a i Vaç bir cây › amând›r.

Ba‘dehu sene 949 târîhinde Peflte kal‘as›n› Kara Hersek nâm küffâr muhâsara etdikde bu Vaç kal‘as›na küffâr istîlâ edüp yine ol sene i mezbûrda Budun vezîri Bal› Pafla kal‘a i Vaç'› dest i küffâr­dan alup Kara Hersek nâm küffâr›n taburun bozup kal‘a i Peflte'yi dahi küffârdan halâs etdi.

Ba‘dehu yine küffâ[r] bu kal‘a i Vaç'a istîlâ et­dikde sene 951 târîhinde Budin vezîr[i] Yahyâ Pafla­zâ­de Mehemmed Pafla bu Vaç kal‘as›n istîmân ile dest i küffârdan alup feth etdi. Ve kemâkân de­rûn › hisâra mühimmâtlar›yla on bin asker koydu.

Ve ba‘dehu sene 1006 târîhinde Sultân Me­hem­med Hân › Sâlis asr›nda küffâr yine Vaç kal‘a­s›na istîlâ edüp kal‘ay› boflaldup kal‘a i Novigrad ile Vaç kal‘as› mâbeyninde bir tabur › azîm edüp Novigrad'a ve Hatvan'a ve Peflte kal‘as›na istîlâ mu­râd edindikde Sat›rc› Mehemmed Pafla ve Tiryâkî Hasan Pafla Bosna vâlîsi imifl, Bosna as­keriyle ve Diyârbekir vezîri Koca Murâd Pafla aske­riyle ve Murâd Pafla dâmâd› Kad›zâde Ali Pafla eyâ­let i Sivas askeriyle cümle seksen bin asker bu Vaç kal‘as› al­t›ndaki taburda bir ceng i azîm olur kim ilâ hâze'l-ân hayâtda olan gâziyân › Budin bu Vaç ta­buru cengin hikâyet ederler.

Hamd i Hudâ meydân › muhârebe dest i ‹slâm'da kalup kal‘a i Vaç'› eydî i küffârdan halâs ederler, ammâ hikmet i Hudâ sene 1011 târîhinde yine Sultân Mehemmed Hân › Sâlis asr›nda Alaman küffâr› Budun mukâbelesinde Peflte kal‘as›na zafer bulup bu Vaç kal‘as›nda bî-teklîf Vaç kulu kâfirden birer nân-pâre alup Vaç'un kapular›n açup cümlesi Budin'e kaçup kal‘a i Vaç'a küffâr istîlâ edüp ke­mâkân zabt eder.

Ba‘dehu Yemiflçi Hasan Pafla Budin üzre mühür ile serdâr › mu‘azzam olup Budin'den K›zlar ada­s›n­dan Vaç taraf›na cisr i azîm yapup cümle asâkir i ‹slâm cisirden ubûr edüp Koca Murâd Pafla ve Mah­mûd Pafla ve Tavîl Mehemmed Pafla ve Etmekçizâde Ahmed Pafla ve Tiryâkî Hasan Pafla ve niçe vüzerâ ve mîr i mîrânlar ve mîr i livâlar bir yere cem‘ olup müflâvere ederler.

Ale'l-ittifâk kal‘a i Peflte'yi yedi yerden yedi gün dö€e dö€e sekizinci gün amân ile kal‘a i Pefl­te'yi feth edüp andan kal‘a i Vaç'› hâlî ve mu‘attal bulup yine ke'l-evvel içine asker korlar, ammâ böyle bir metîn hisâr › üstüvâr› birer nân-pâ­resiyçün kâfire verme€e sebeb olan ifl erlerinden on bir nefer a€alar› katl edüp niçesini nefy i beled ve niçesini azl i ebed edüp merd i tîmâr ederler.

Hamd i Hudâ 1011 senesinden berü flerr i düfl­man­dan emîn bir kal‘a i Vaç'd›r, ammâ bu kal‘a i Vaç halk› aç olup açl›klar›ndan kal‘a kapusun açup "Aç›z deyü" kaçup kal‘ay› küffâra ver­dik­leriyçün hâlâ Budin halk› Vaç halk› üzre gülüflüp eydirler; "Kal‘alar› Vaç, halk› aç, açl›kdan durma kaç" deyü Budinliler Vaçl›lara flaka edüp ulafl›rlar.



Der-beyân › eflkâl i zemîn i kal‘a i Vaç

Tuna nehri kenâr›nda flekl i murabba‘ cümle çit palanka dîvârl› dörd kat bölme bir hisâr › üstüvâr iki kat palanka dîvârlar› üzre arabalar gezse mümkün­dür, zîrâ Kanije kal‘as› gibi dolma r›ht›m palanka­d›r, ammâ cümleden iç kal‘as› taflra kal‘an›n Tuna ke­nâr›na vâk›‘ olmufl bir metîn ve kavî iç hisâr › çâr-kûfledir.

Bunun dahi baflka handak› içinde nehr i Tuna akup cânib i garba bir kapusu önünde bir asma ha­fleb cisri ve iç hisâr içre elli mikdâr› tahta flindire örtülü dizdâr evi ve gayri hâneleri ve [136b] cebe­hânesi ve hazînesi ve g›lâl anbârlar› ve Süleymân Hân câmi‘i var, gayri hân ve hammâm ve çârsû y› bâzârdan bir alâmetler yokdur.

Sitâyifl i taflra kal‘a i Vaç

Mezkûr iç kal‘ay› ihâta etmifl bir kal‘a i ma‘mûrdur kim bu dahi dolma çit ve d›raht › mün­tehâlardan mebnî iki kat bir kal‘a i kavîdir. Ve cümle befl mahalle ve cümle bin aded tahta flindire örtülü evlerdir, ammâ niçe kerre muhâsaralar çek­mek ile kârgîr binâl› fevkânî hâneleri azd›r, lâkin ma‘mûr hânedânlar vard›r.

Ve cümle yedi mihrâbd›r. Evvelâ (   ) (   ) câmi‘i, kiremitlidir. Ve Sultân Osmân ile Hotin ga­zâ­s›nda Budin vezâretiyle bulunup flehîd olan Kara­kafl Pafla merhûm câmi‘i, bir müferrih ma‘bed­gâh­d›r. Hattâ bu kal‘a i Vaç'› bu k›yâfet üzre ma‘mûr u âbâdân eden bu sa‘îd ü flehîd ve Gâzî Karakafl Pafla'd›r ve (   ) (   ) (   ) ve (   ) (   ) (   ) mâ‘adâ mahalle mesâcidleridir.

Bir hammâm › muhtasar› ve bir hân › pür-müfîdi ve yüz elli kadar dükkân › ehl i h›refi var, ammâ bezzâzistân› ve medrese ve dârü'l-kurrâs› ve imâret i dârü'z-ziyâfesi yokdur, lâkin b‛ ve bâ€çeleri ve mahbûb u mahbûbeleri ve oda sâhibi gâzîleri gâyet çokdur. Ve âb [u] hevâs› gâyet hûb ve mezra‘alar› mergûb bir ganîmet vilâyetdir.

Ve bu varoflun iki aded kapusu var. Biri cânib i flarka Hatvan kapusudur, biri ma€ribe nâz›r Tuna kenâr›nda ‹skele kapusudur. Bu iki kapular dahi metîn demir kapulard›r.

Ve bu varofldan taflra yine bu kal‘aya muttas›l bir kat Macar re‘âyâs› varoflu var, ammâ bu yal›n kat palanka varofldur. Dolma r›ht›m tabya i metîn varofl de€ildir, lâkin yine her taraf›nda dirsekleri ve mazgal delikleri ile âmâde iki a€aç kapulu ve dâ[’i­ren]-mâdâr handakl› ve handak› içi Tuna sulu Macar va­rofludur. Birkaç müselmân hâneleri de vard›r. Mâ‘adâ kefere­lerin dâr › menhûslar› ve üç aded kenî­seleri vard›r.

Ve bu Vaç kal‘as› gird-â-gird tokuz bin alt› yüz hat­­vedir ve handaklar› pâkdir. Mezâristânlar› câ­nib i k›bleye Peflte kal‘as› taraf›nad›r. Ve cümle b‭lar› flimâl taraf›nda Novigrad yolu üzredir.

Ba‘dehu asker i ‹slâm ile bu kal‘adan kalkup cânib i k›bleye 7 sâ‘at Vaç ve Peflte sahrâs› gibi bir arzullâh › vâsi‘de gidüp,



Menzil i kal‘a i Peflte

Alt›nda cümle asâkir i islâm meks i h›yâm et­dükde e€er kal‘a i Peflte'den ve e€er kal‘a i Gerz ‹lyâs'dan ve e€er kal‘a i Sedd i ‹slâm Budin'den ve e€er kal‘a i Bârûdhâne'den Sadr›a‘zama "Safâ gel­din" deyü ol kadar toplar atup flâdumânlar etdiler kim gûyâ zemîn ü âsumân dir dir ditredi. Ve ol gün Sadr›a‘zam Peflte kal‘as›n seyr [ü] temâflâ edüp ta‘mîr ü termîme muhtâc olan yerle­riy­­çün tenbîh ü te’kîdler edüp Budin defter­dâ­r›n›n ziyâfetinden son­ra serâperdesine gidüp ol gün yine cemî‘i vüze­râ ve mîr i mîrân tu€lar› Budin cis­rinden ubûr edüp Budin taraf›ndaki Kile sahrâs›nda meks i h›yâm olundu. Ertesi Sadr›a‘zam alay › azîm ile Tuna üzre cisr i kavîden ubûr ederken Budin'in Tuna kenâ­r›n­da Ali Pafla tabyas›ndan ve Peflte'nin Ulama Pafla tabyas›nda nehr i Tuna üzre ol kadar sekdirme toplar atd›lar kim her bir demir ve tafldan top gülle­leri nehr i Tuna üzre g›jlayup kufl gibi sekerdi.

Andan yine Budin'in dörd pâre kal‘as›ndan yine bir yayl›m top flâdumânlar› olup Sadr›a‘zam Kile sahrâs›na serâperdesi içre nüzûl etdi.

Ba‘dehu cemî‘i vüzerâ ve mîr i mîrânlara ve sâ’ir ümerâlara Budin ve E€re ve Üstürgon ve Ustolni-Belgrad ve fiimatorna ve Kanije ve Se€itvar ve fiiklofl ve Kopan ve Kapoflvar ve Peçoy ve Segsâr ve Mihaç ve Valpova ve Ösek ve Pojaga ve Yakova ve Sirem ve Semendire ve T›m›flvar ve Arat ve Varat ve Yanova ve Çanad ve Lipova ve Göle ve Sonlok ve Segedin ve Baçka ve Laflka ve Hatman ve Peflte ve Vaç ve Budin'e gelince mezkûr olan cümle serhad kal‘alar› ve kurâ vü kasabâtlar›na ve cümle Bosna eyâleti sancaklar›na k›fllalar fermân ve ta‘yîn olunup cümle guzât Budin alt›ndan mezkûr sancaklardaki k›fllalar›na gidüp "Hâz›r-bâfl duras›z" deyü tenbîh [ü] te’kîdler olunup ibtidâ Budin vezîri Sar› Hüseyin Pafla Budin askeriyle kal‘a i Uyvar'da muhâf›z kal­ma€ile Bosna eyâleti askeriyle Bosna vezîri Köse Serdâr Ali Pafla'ya Budin k›flla fermân olunup Budin'de âhir i kâr kalup anda medfûn oldu, rah­metullâhi aleyh.

Ve Gürcî Mehem­med Pafla Se€itvar'da k›fllad›. Ve Sührâb Mehemmed Pafla'ya Hersek sanca€› mans›b ihsân olunup gitdi. Ve Tatar Hânzâde'ye Sombor ve Baçka sancak­lar› k›flla verilüp Hânzâde {vezîr ile kald›}. Ve'l-hâs›l cümle asâkir i ‹slâm'a k›fllalar ta‘yîn olunup Sadr›a‘zam Belgrad'a tevec­cüh edüp yine alay › azîm ile azm i râh › Belgrad etdi.

Kal‘a i Budin alt›ndan Belgrad › behiflt âbâda gitdi€imiz menâzilleri ayân u beyân eder

Evvelâ Budin'den cânib i k›bleye nehr i Tuna [137a] kenâr›yla gidüp kal‘a i Hamza Be€'e kon­mayup menzil i palanka i Erçin, andan Cân­kur­ta­ran kal‘as›n ubûr edüp yine cânib i k›b­leye gidüp menzil i palanka i Penteli, andan pa­lanka i Föt­var, andan palanka i Pahfla, andan palanka i To­vo­­na'y› geçüp Yeni palanka, bunun cisirlerinde asâkir i ‹slâm'›n çekdi€i azâb › elîmleri Cenâb › Kibri­yâ bilir. Hattâ bir gün tekâ‘üd olundu.

Andan kal‘a i Segsâr › sengsâr› geçüp pa­lanka i Bat Ösek, andan palanka i Seçoy'› geçüp palanka i Mihaç.

Bu mahalde Kaplan Pafla elli bin asker ile Zirino€lu ve Begano€lu ve Nadajo€lu ve ‹slovin ve Mekemorya vilâyetlerin tâ nehr i Morava ve nehr i D›rava ve nehr i Raba'ya var›nca nehb ü gâret ve alan u tâlân etme€e me’mûr olup gitdiler, ammâ fliddet i flitâ {fledîd} idi, Hudâ âsân ede.

Andan kalkup, menzil i palanka i Birnivar, andan palanka i Darda'y› geçüp,

Menzil i kal‘a i azîm Ösek: Bu mahalde iki gün tekâ‘üd fermân olunup ale'l-umûm asker i ‹slâm'a Kâs›m ulûfesi verdiler kim el-azametullâh eyle kar ya€up eyle musîbetler olup niçe bin aded hayme vü hargâh ve bâr [u] büngâhlar cümle selc i rahmet alt›nda kalup niçe mecrûh ve flikeste-dil tâ’ife i sipâhândan kimesneler Sadr›a‘zam›n ota€› so­kaklar› bedeninde donup merhûm oldular.

Hikmet i Hudâ ertesi gün âfitâb › âtefl-tâb âleme flu‘le verüp fliddet i hâr›ndan cümle guzât › müsli­mîn safâ etdik, zann edüp hamd ederlerken cemî‘i karlar eriyüp Sadr›a‘zam›n ota€› etrâf› çamur der­yâs› olup cümle benî Âdem çamur deryâs›nda flinâ­verlik ederek hâlleri diyer-gûn olup bir âdem haymesinden ç›kma€a iktidârlar› olmayup yine ol ân bir bârân › rahmet ya€d› kim cemî‘i haymeler kaz›k dutmadan kalup bu mahalde hikmet i Bârî bir fliddet i fledîd bir rîh › akîm esüp cemî‘i hayme vü hargâhlar› ha­vâya peftere gibi atd›.

El-hâs›l bu kal‘a i Ösek alt›nda ol günler rûz › mahflerden bir niflân olup herkes cân u bafldan ge­çüp bir vâveylâ vü vâveledâ ve feza‘ u çeza‘ kopdu.

Böyle mâtem gününde ancak befl bin kadar âdem ulûfe alup gayri âcizler "Mevâcib dahi üç güne dek verilir" deyü derd i serlerinden ulûfeye varmayup hemân Defterdâr Ahmed Pafla "Mevâcib defterleri devr oldu" deyü cemî‘i defâtirleri kapa­yup "Bu ulûfeyi alamayanlar nâ-mevcûddur" deyü "On bir bin âdemin esâmeleri(n) nâ-mevcûdlard›r" deyü mîm harfi iflâretin edüp bu kadar ibâdullâh›n esâme­lerin çalup kat‘ › erzâk etdiler.

Bâ-husûs Uyvar ve Litre ve Leve ve Novigrad gazâs›nda bile olduklar›n bilüp flu kadar ibâdullâh›n esâmeleri çal›nd›.

Ertesi gün havâdan sehel burûdet gidüp Hân­zâde Sultân'a ve yal› a€as›na ve sâ’ir a‘yân-› ki­bâr Tatar a€alar›na Sadr›a‘zam ziyâfetler edüp Hân­zâ­de'ye ba‘de'z-ziyâfe bir semmûr kürk ve bir mücev­her zeynli küheylân at ihsân olunup Baçka vilâye­tine k›fllas›na revâne oldu. Ve sâ’ir vüzerâlar ve üme­râlar dahi mefltâlar›na gidüp andan Sadr›­a‘zam da kalkup,



Menzil i kal‘a i Vulkovar: Bunda cisir bafl›n­daki Hindî Baba Sultân'› ziyâret etdim, zîrâ mukad­demâ {sefere} giderken bu sultân vâk›‘ama girüp "Sâlimîn ü gânimîn yine gelüp vâs›l olursun" bu­yurmufllard›.

Hamd i Hudâ selâmetle yine bu âsitâneye gelüp bir koyun kurbân ve fukarâlara nezerâtlar verüp rûh › flerîfiy­çün bir hatm i flerîfe flürû‘ etdim. Him­met­leri hâz›r ola, hû diyelim hû.

Andan palanka i Sotin'i ubûr edüp palanka i Tovarnik, andan,

Menzil i kasaba i Mitroviçe: Bu kasaba ahâlîsi asâkir i Âl i Osmân'a eyle ziyâfetler etdiler kim cümle guzât › müslimînin harbendeleri bile ta‘âm yemeden müsta€nî oldular. Andan,

Menzil i karye i Voyka: Bu mahalde H›rva­dis­tân'da Zirino€lu ve Begano€lu vilâyetlerini nehb ü gârete giden Kaplan Pafla hâ’ib ü hâsir bu kadar bin atdan ve bu kadar bin cândan ayr›lup bî-tâb u bî-mecâl gelüp Sadr›a‘zama ahvâl i pür-melâ­lin bir bir nakl edüp k›fllas›na gitdi.

Andan yine Sirem sahrâs› içre gidüp nehr i Sava üzre cisr i azîmi alay › azîmler ile geçerken kal‘a i Belgrad › kaviyyü'l-bünyâd ol kadar balye­mez toplar atup flâdumânlar edüp,



Menzil i kal‘a i Belgrad › behiflt-âbâd › dâ­rü'l-cihâd'a dâhil olup cümle Sadr›a‘zam a€alar›na k›fllalar verilüp hakîre dahi ‹brâhîm Kethudâ efen­dimizin yan›nda bir konak verilüp fleb [ü] rûz Sadr›a‘zam ve düstûr › mu‘azzam efendi­miz­le ve ‹brâhîm Kethudâ efendimiz ve gayri a‘yân › ki­bâr efendilerimizle Hüseyn Baykara soh­bet­leri edüp gecemiz Kadr ve rûzumuz rûz › îd i adhâ rûz › nev­rûz olup çekdi€imiz âlâm › fledâ’id i mihnet i râh› cümle ferâmûfl edüp subh u flâm Hallâk › âleme hamd ü senâ ederdik, ve's-selâm.

Bu kal‘a i Belgrad sene (   ) târîhinde mufassa­lan tahrîr olunmufldur. Tekrâr ta‘rîf ü tavsîfe ihtiyâc yokdur, ammâ bu Belgrad [137b] mefltâs›nda iken cümle Sadr›a‘zam a€alar›na Semendire sanca€› k›flla verilüp bu hakîre dahi bir köy mefltâ ihsân olundukda,



Belgrad › hurrem-âbâddan Semendire sanca€›na ve Pojagac›k kazâs›na zahîre bahâ tahsîline gitdi€imiz kurâ vü kasabâtlar›n menâzillerin beyân eder

Evvelâ kal‘a i Belgrad'dan cânib i k›bleye 8 sâ‘at ma‘mûr u âbâdân kurâlar içre gidüp,



Menzil i karye i Rojay: Semendire hâkinde Bel­grad kazâs› nâhiyesinde gâyet mahsûldâr S›rf ke­fe­resi köyüdür, ammâ gâyet ma‘mûr u müzeyyen­dir. Andan yine semt i k›bleye 9 sâ‘at gidüp,

Evsâf › ehl i beled i nâm nîk, ya‘nî rabât › atîk kal‘a i Rodnik

Lisân › S›rfça (   ) (   ) Bânîsi S›rf krallar›ndan Milyofl kral binâs›d›r. Sene (   ) târîhinde Y›ld›r›m Bâyezîd Hân fethidir.

Ba‘dehu küffâr istîlâ edüp sene (   ) târîhinde Ebü'l-feth Mehemmed Hân Belgrad gazâs›na gider­ken bu kal‘a i Rodnik'i amân ile feth edüp Belgrad'› muhâsara eder.

Hikmet i Hudâ Belgrad'›n fethi müyesser olma­yup Ebü'l-feth Gâzî taht › Belgrad'dan bî-feth avdet edüp dârü's-saltanat-i aliyyelerine vard›kda küffâr › dûzah-karâr›n karârlar› kalmayup fürce bulup kal‘a i Rodnik'i muhâsara ederler. Âhir i kâr asâ­kir i ‹slâm amân ile kal‘ay› küffâra verirler.

Ba‘dehu sene 927 târîhinin on birinci gün mâh › Cemâziyelâhir'de küffâr › hâksâr savlet ve sa­lâbet i Âl i Osmân'a tâkat getiremeyece€in bilüp derûn › hisârda olan küffâr › hâksâr kal‘ay› amân ile Sâlihli Yahyâ Be€'e teslîm ederler. Hâlâ ol as›rdan berü dest i Âl i Osmân'da Semendire sanca€› be€i­nin hâss › hümâyûndan ifrâz olmufl subafl›l›€› hâs­s›­d›r ve yüz elli akçe pâyesiyle mahsûllü kazâd›r ve nâhiyeleri cümle yetmifl alt› pâre ma‘mûr kurâ­lar­d›r. Kethudâyeri ve yeniçeri serdâr› var, ammâ Bel­grad yak›n olmak ile fleyhülislâm› ve nakîbü'l-efl­râf› yokdur.


Yüklə 6,32 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   42   43   44   45   46   47   48   49   ...   72




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin