İlişkiden Önce Çocuk Sahibi Olmak İçin Dua

Hamilelik Döneminde Tavsiye Edilen Şeyler

1-Uygun beslenme

2- Yeterli dinlenme

3- Ruhi ve manevi huzur

4- Uygun spor hareketleri

5- Hamilelik dönemine has uygulamalar

6- Hamilelik dönemine ait tehlikeleri bilmek

Hangi besinlerde kalsiyum bulunur?

Süt, yoğurt, peynir, sümbül, kuru sebzeler, incir, badem, çeşitli etler, fındık, yumurta sarısı, taze sebzeler, kelem, kıvırcık, turp, limon, mandalina, portakal, domates

Annenin Yememesi Gereken Yiyecekler

Hamile kadınların dikkat etmesi gereken önemli noktalardan biri de, az ve sık aralıklarla yemek yemeleridir. Bu şekilde hem sağlıklı bir beslenmeleri olacak, hem de fazla yemeğin getirdiği bağırsaklara baskı ve dolayısıyla rahim bölgesine baskı söz konusu olmayacaktır.

Taze yağlı tatlılar ve fazla yemek hamile kadının karnını yorar ve ağırlaştırır. Ayrıca fazla tuz kullanmamaları, özellikle de hamileliğin son 3 ayında tamamen tuzu terk etmeleri tavsiye edilir.

Fazla domates tüketimi çocuğun uzuv eksikliğine neden olabilir. Ekşi yoğurt ise kadın için zararlıdır. Baharatlı ve acılı yemeklerden uzak durmak gerekir.

Kadının kanamasını çoğaltan nohut, susam ve fasulye gibi yiyeceklerden kaçınmak iyidir.

Acılı yiyecekler, fazla esans konulmuş diş macunları ve baharattan fazla istifade etmek, çocuğun ekzimaya yakalanmasına neden olabilir.

Uzun müddet kalmış yiyecekler, etler, konserveler ve ekmeklerden uzak durmak gerekir. Aynı yiyeceklerin yenmesi, tarçın, nane, demli çayın fazla tüketilmesi çocuğa zarar verebilir. Ayrıca fazla yağlı yiyecekler, kızartmalar, tuzlu yiyecekler, turşu, kuruyemişler, sosis, salam ve kahve tüketilmemesi gereken ürünlerdir.

Hamilelik Döneminde Kilo Alınması

Hamilelik döneminin önemli konularından biri de kilo alınmasıdır. Hamilelik dönemindeki kilo değişimi ırk, yaş, önceki kili, boy ve diğer etkenlerle bağlantılıdır.

Sağlıklı ve beslenme sorunu olmayan bir bayanda, ilk hamileliğindeki kilo artışı yaklaşık olarak 13,5 kilodur. Hamilelik döneminde 10 ile 12 arası bir kilo artışı tabiidir.

2-İş Ve Dinlenme

Hamile kadınların çoğu günlük en az 8 saat gece uykusuna ve öğlenden sonra dinlenmeye ihtiyaç duyarlar. Bazı hamile kadınların daha fazla dinlenmeye ihtiyaç duymaları mümkündür. Çalışmak hamileliğe zarar vermez. Fakat bu dönemde ağır işlerden kaçınmalı, eşyaları taşırken dikkatli olunmalıdır. Hamile kadın kendini yormamalıdır. Günlük işlerinde mutlaka dinlenmesi gerekir. Dinlenirken ayaklarının altına küçük bir yastık bırakması daha iyidir.

Hamile kadınların sırt üstü yatmamaları önerilmektedir. Çünkü rahim omurgaya yapıştığı için göbeğe basınç uygulaması ve göbekte yırtılmalara neden olması mümkündür. Ayrıca anne uykuda iken dönmek istediğinde, önce oturmalı daha sonra diğer tarafa yatmalıdır.

3-Manevi Ve Ruhsal Huzur

Anne, hamilelik döneminde ruhsal ve psikolojik olarak baskı altında olduğundan hassas ve çabuk sinirlenen biri olabilir. Bu yeni davranış şekli eşini dahi şaşırtabilir.

Hamilelik döneminde annenin manevi ve ruhi bir huzura sahip olmasının çok büyük önemi vardır. Çünkü cenin etrafından etkilenir. Cenine en yakın muhit ise annesidir. Anneye eşinin bu dönemdeki desteği çok önemlidir.

Anne ve babanın ruhi durumları (psikolojileri) hamilelik dönemindeki yaşamları, özellikle manevi gıdalar ve yaşadıkların muhitin durumu, çocuk üzerinde önemli etkiler yapar. Yani bu dönemlerde ruhsal ve sinirsel bozuklukları olan annenin çocuğuyla, manevi ve ruhsal açıdan huzurlu bir annenin çocuğu, zihinsel ve istidat açısından aynı olmazlar. Kadın mutsuz ve huzursuz olursa karnında taşıdığı çocuğu da, huzursuz annenin etkisi altına kalacaktır. Hüzün ve rahatsızlığın biç bir zaman sorunları çözemeyeceğini bilmemiz gerekir. Manevi ve ruhsal sorunları çözecek olan şeyler; sadaka, dua, Yüce Allah’a yakarma ve yönelmedir. Bunlar insanın kaderini etkiler.

Gerçek bir aşkın, huzurlu bir yaşamın, anne babanın her ikisinin de isteklerinin mahsulü olan çocuk, zihinsel açıdan akıllı ve sağlıklıdır. Böyle bir annenin tedirginliği, çocuğun gayri meşru olmasının getirdiği korkusu yoktur. Daha sonra ise sağlam ve iyi bir muhitte yetişmesi durumunda, salih bir evlat sahibi olmak daha kolay olacaktır.

Tam tersine yalan bir aşk, şehvet duygularını tatmin için gerçekleşen bir evlilik sonucu nütfesi oluşan, hamilelik döneminde de annenin psikolojik rahatsızlıkları, yenilgi ve şüphe tereddütleri altında gelişen çocuklar, ruhsal gelişimlerini tamamlamamış tembel çocuklar olurlar.

Annenin düşünce ve heyecanının çocuğun sinir ve beyin hücrelerinde direkt etkisi olmasa da, bu heyecan ve sinirsel etkiler annenin sindirim sistemine ve bütün bedenine etki eder. Çocuk annenin bedeninden gıdasını aldığı için, yani annenin sindirim sisteminin etkileri çocuğu da etkilediği için gelecekte çocuğun ruhsal ve fiziki yapısına etki eder. Bu durumda, annenin ruhsal ve psikolojik durumunun, çocuğun ruhsal, psikolojik ve fiziki yapısına etki ettiği kesindir.

Ruhsal bozuklukları olan çocukların çoğu bu hastalığı annelerinden miras alırlar. Annenin olumlu ve olumsuz bütün özellikleri çocuğuna etki eder ve onun gelecekteki yaşamında izler bırakır. Bu yüzden hamilelik döneminde anneler hareket ve davranışlarına çok dikkat etmelidirler.

Peygamber efendimiz de bu konuda şöyle buyuruyor:

“Çocuğun mesut veya bedbaht olmasının temeli, annenin karnında atılır.”

Heyecan, çok düşünmek, çok efkârlanmak, hüzün, gam, acı vakitler, düşünceye dalmalar, hamile olmaktan korkma, hamileliğe kocanın tepkisi, çocuğun kız olması korkusu, sakat doğma ihtimali, yeteri kadar gelişmeme endişesi, korku, sinir, kötü düşünceler, kıskançlık, cinayet, ıstıraplar ve diğer birçok davranış ve düşüncelerin cenin ve çocuk üzerinde etkisi vardır.

Anne, kabristana veya karanlık yerlere gitmekten kaçınmalıdır. Yüksek sesin olduğu, yabancı erkeklerin bakışlarına maruz kalacağı ortamlardan uzaklaşmalıdır. Hamilelik döneminde rengi değişecek ve korkudan titreyecek kadar korkarsa, çocuğun bedeninde benekler oluşabilir. Annenin korkması durumunda karpuz, kavun ve tatlı meyveler yemesi önerilir.

Anne adayı güzel manzaralara bakmalı, huzur ve mutlu olmalı, uzaklardaki güzel yeşillikler ve çiçekleri seyretmelidir. Oturduğu oda da mümkün mertebe ferahlı olmalıdır.

Sert ve ani hareketler yapmamalıdır. Ceninin beyin hücreleri ve sinir sisteminin geliştiği dönemde, anne heyecanlı ve ıstıraplı bir ortamda olursa bu durumun oluşturduğu hormonlar, gelecekte doğacak çocuğun asabi ve çabuk sinirlenen biri olmasına neden olabilir.

Anneye en büyük manevi desteği sağlayacak kişi kocasıdır. Bu dönemde koca eşiyle daha fazla ilgilenmelidir. Çocuğun geleceği ile ilgili düşüncelerini, çocuğundan dolayı duyduğu gururu eşine anlatmalıdır. Kadının hamilelikten doğan fiziki değişikliğinden rahatsız olmadığını belirtmeli ve devamlı yanında olmaya özen göstermelidir. Eşinin sığınağı, huzur kaynağı olmalıdır. Çünkü bu huzur ve destek kadının hamilelik dönemindeki olumsuzlukları ortadan kaldıracak, doğum zorluklarını daha tahammül edilir bir düzeye indirecektir.