Haçlı Seferleri ve istanbul: Haçlı Seferleri "kutsal topraklan kurtarmak" gerekçesiyle yapıldığı halde bunlardan dördüncüsünde Latinler Konstantinopolis'i ele geçirmişlerdir. Böyle bir şey beklenmediği için Bizanslılar savunma önlemleri almamışlar ve Haçlılar gerçek anlamda bir kent kuşatmasına gerek duymadan birkaç çarpışma ile Konstantinopolis'i ele geçirmişlerdir (bak. Haçlı seferleri).
Osmanlı Kuşatmaları: Konstantinopolis'in Osmanlılar tarafından ilk kez kuşatılması 14. yy'ın sonlarına rastlar. Ama tüm 14. yy boyunca Osmanlı kuvvetleri istanbul önlerinde birkaç kez görünmüşlerdir. Bazı kaynaklar 1340'ta Osmanlı kuvvetlerinin istanbul kapılarına kadar ilerlediğini, Bizans imparatorunun bu tehlikeyi Aydın beyi tarafından gönderilen 4.000 Türkmen askerini hizmetine alarak savuşturduğunu kaydeder. Orhan Bey ise Bizans İmparatoru VI. loannes Kantakuzenos'un damadı olmasına rağmen Konstantinopolis önlerinde ordusuna manevralar yaptırarak Bizans üzerinde belirli bir baskı kurmuştur. I. Murad'ın 1375'te Çatalca üzerinden Konstantinopolis'e karşı başlattığı seferin Avrupa'da Osmanlılara karşı bir ittifak oluşması nedeniyle durdurulduğu da bilinmektedir.
Osmanlı padişahları tüm bu dönem boyunca Bizans'ın iç işlerine karışmışlar, iktidar çekişmelerine taraf olmuşlardır. Ama Osmanlıların Konstantinopolis'i ilk kuşatma girişimi I. Bayezid dönemine (1389-1402) rastlar (bak. Bayezid I). Bizans kaynaklan bu kuşatma sırasında kentte büyük bir yiyecek ve yakacak sıkıntısı çekildiğini, para darlığı nedeniyle faiz oranlarının çok yükseldiğini, Avrupa'dan yardım sağlayamayan Bizans yönetiminin kentin amtlarındaki altınları söktürdüğünü ve kent dışına doğru büyük bir nüfus kaçışı olduğunu yazmaktadır.
Konstantinopolis'in Osmanlılarca bundan sonraki kuşatması, I. Bayezid'in oğlu Musa Çelebi döneminde, I4ll'de gerçekleşti. Kuşatma sırasında Musa Çelebi'nin donanması Yassıada önlerinde Bizans do-nanmasınca yok edildi, imparator II. Ma-nuel Paleologos (hd 1391-1425) Konstantinopolis çevresindeki tüm Bizans köylerini boşaltmış ve taşınamayan mahsuller yaktmlmıştı. Ancak Osmanlı kuvvetlerinin üst üste başarılar kazanması Bizans diplomasisini harekete geçirdi ve Musa Çelebi' nin Bursa'da bulunan kardeşi Çelebi Meh-med'in desteği sağlanarak kuşatma kaldırıldı. Çelebi Mehmed bir süre sonra Osmanlı Devleti'nin tek hâkimi haline geldi ve hükümdarlığı boyunca Bizans'ı rahatsız etmedi.
Fetihten önceki son Konstantinopolis
Bizanslıların Konstantinopolis savunmasında sıkça kullandıkları Rum ateşi.
Skilüezes Yazması, 13- yy, Ulusal Galeri, Madrid
kuşatması II. Murad dönemine (1421-1451) rastlar. 1422'deki bu kuşatmanın dikkat çekici tarafı kendinden öncekilerden daha sağlam bir hazırlık dönemine dayanması, daha tutarlı bir strateji ile yürütülmesidir. Topçu kuvvetleri bir Konstantinopolis kuşatmasında ilk kez bu kadar etkili olarak kullanılacaktı. Kuşatma, II. Murad'ın akıncı beylerinden Mihaloğlu Mehmed Bey' in 10.000 akıncısının Konstantinopolis'i taşraya bağlayan yolları kesmesi ile 15 Haziran 1422'de başladı. II. Murad da kısa bir süre sonra ordusuyla gelerek kenti tam bir kuşatma altına aldı. Bizans tarihçilerinin bildirdiğine göre II. Murad surlardan bir ok atımı mesafede kalın tahtalardan bir siper inşa ettirip üzerlerim toprakla kapatmıştı. Bu siperler Osmanlı askerlerini Bizans mancınıklarından koruyordu. II. Murad sur yüksekliğinde ahşap kuleler de yaptırmış ve bu kuleleri demir tekerlekler üzerinde surların bitişiğine kadar yak-laştırtmıştı. Osmanlı ordusu harp araçları taşıyan arabalar kullanmak, surların altında lağım açtırmak gibi yöntemlerle savaşıyordu. O dönemde pek büyük bir dini otoritesi olan Emir Buhari de Bursa'dan Konstantinopolis önlerine getirilmişti. Kuşatmanın en şiddetli saldırısı 24 Ağustos'ta gerçekleştirilmiş ama kent ahalisinin büyük gayretleri karşısında başarılı olamamıştı.
II. Murad'ın belki de kentin fethi ile sonuçlanacak bu kuşatma girişimi, kardeşi Şehzade Mustafa'nın isyanı yüzünden kaldırıldı. Artık Konstantinopolis'in fethi II. Mehmed'e(->) kalmıştı (bak. fetih).
Bibi. M. Canard, "Tarih ve Efsaneye Göre Arapların istanbul Seferleri", istanbul Enstitüsü Dergisi, S. 2 (1956), s. 185-212; I. Kafesoglu, "XII. Asra Kadar istanbul'un Türkler Tarafından Muhasaraları", ae, S. 3 (1957), s. 1-16; N. Ne-cipoğlu, "Yıldırım Bayezid'in Kuşatması Sırasında Bizans Başkenti", istanbul, S. 2 (1992), s. 103-107; Ostrogorsky, Bizans-, M. T. Gökbilgin, "Şehrin Muhasaraları", M, V/2, 1173-1185.
İSTANBUL
Dostları ilə paylaş: |